1. 101.
    0
    http://www.incicaps.com/resimler/308236k.jpg
    ···
  2. 102.
    0
    itiraf ediyorum ben erol manisalı'yım..
    ···
  3. 103.
    0
    @84 hakket ha işletmeci ismin önüne sifat aliyor mu lan binler.
    ···
  4. 104.
    0
    "... insan yigitlikte zaloglu rustem bile olsa, hamza'dan bile cesur olsa yine de hukmetme konusunda kadinin esiridir. gorunuste su, atesten ustundur... fakat ikisinin arasina bir tencere girdi mi ates o suyu kaynatir, buharlastirir, yok eder. gorunuste su, nasil atesten ustunse, sen de kadindan ustunsun; fakat hakikatte ona maglupsun, onu istemektesin... "

    • **

    mevlana iste boyle demis, kadinlari tarif ederken. "gorunuste sen (burada erkek kismina sesleniyor) kadindan ustunsun" gibi bir cumle var, ben bunun kol kuvveti gibi bir kistasta ustunluk anlamina geldigini dusundum. bu gayet dogru, erkekler -genelde- kadinlardan daha uzaga gulle atar, daha sert sut ceker, daha saglam yumruklari vardir vs. ama simdi ortada bi de "tencere" var. acaba mevlana'nin tenceresi ne? erkegi kadin karsisinda bir anda buharlastircak, aciz kilacak bu sihirli tencere ne? imparatorluklar yikan, hukumetler deviren, dunya degistiren bildigimiz bir gercek olabilir mi bu. erkegin cinsel acligi. evet, ta kendisi. bir kisim arkadaslar cikip diyebilir; hayir o tencere kadinin "seytan" ile olan isbirligi -direk seytan da denilebilir tabi- cinsle, aclikla alakasi yok. bu arkadaslara soyleyecegim sey sudur; eger kadinlarin anlastigi bir seytan varsa bu erkekte sadece ve sadece cinsel aclik olarak yansilanir; baska bir sey degil. ki bence boyledir.

    yani guclu olan erkek, ac olan (yemesi gereken) erkek, yenilen yine erkek. bi gariplik var ama ben tam cikaramadim.
    ···
  5. 105.
    0
    @89 tanidik geliyon lan prof muydun sen
    ···
  6. 106.
    0
    erkegi en cok ceken, aklini en uzun sure mesgul eden bilinmeyen. sonu en iyiden en kotuye uzanan bir yelpaze olan yolculuk. bu yolda ne kadar orselense de, ne kadar cani yansa da eline gecen ilk firsatta erkegi tekrar yola koyulma istegi ile yakip kavuran labirent. uygulamalari ve dozajina gore farklilasan etkiler doguran, kesin bilinen tek yonunun yuksek bagimlilik riski (bu kadar yuksek bir olasiliga risk denir mi, o bambaska bir tartisma konusu.) tasimasi olan keyif verici bir madde.

    belki de degil.. belki karmagibligi ve gizemi sadece gorunusunde sakli.. yasadiklarindan ders almayi becerebilen her erkegin teorik hatirasini kolayca cikarabildigi bir yer bekli de.. hangi birimiz, bir diger hemcinsine degigib zaman dilimlerinde, cesitli cap ve ebatlarda tavsiyeler vermedik ki kadin hakkinda? dusunceleri bulandiran, duygulari alt ust eden etki alaninin disinda iken ne kadar da tutarli gozlemlerimiz oldu..

    yine de hangimiz, soz konusu olan kendisi olunca, elinde panzehiri olan, ancak onu vucuduna zerk edecek siringadan yoksun kisilere donmedi? "teori dersen zehir gibi, pratik dersen sallanmakta" noktasi ne kadar da tanidik gelmisti o sarki ilk dinlenildiginde.

    tarih boyunca ugruna sair, filozof, kahraman, hirsiz, yalanci, paranoyak olunan, savaslar duzenlenen, butun bu karmasanin arasinda pragmatik, acimasiza varabilecek kadar sogukkanli durabilen kadindan bahsediyoruz. eger tanri onu sadece bilmem nereye yasam destek unitesi olmasi icin tasarlamissa, hic kusura bakmasin, modellemeden bir tak anlamiyormus.

    sansli ve cevabi nerede aramasi gerektigini bilenler icin sonucu kestirilebilen, ancak baslangictan sonuca uzanan yolculuklarin her birinde farkli surpriz, yenilik ve tehlikeler gizli bir yol.. simdilik bulabildigim en yakin tanim bu.
    ···
  7. 107.
    0
    kadın nedir?

    erkeğin tersine kadın, çalışmayan bir insandır. aslında ona ilişkin söylenecekler bununla kalabilirdi, çünkü temel insan kavramı hem erkeği hem de kadını kapsayacak kadar çok genel, çok hatalı olmasaydı, kadın için söylenecek pek fazla bir şey kalmazdı.
    yaşam insanlara iki seçenek sunar: hayvansal bir varoluş -düşük bir yaşam düzeyi- ve manevi bir varoluş. kadın kuşkusuz ilkini seçecek ve fiziksel refahı öne çıkaracak, kuluçkaya yatacak bir yer ve engellenmeksizin üreme alışkanlıklarıyla oyalanacak bir ortam arayışına koyulacaktır.

    erkekle kadının aynı zeka potansiyeliyle doğduğu ve cinsler arasında zeka açısından temel bir fark olmadığı kesin bir gerçek olarak kabul edilebilir. ayrıca, körelmeye, kısırlaşmaya bırakılan her potansiyelin, işlevini yitireceği de çok iyi bilinmektedir. kadınlar zihinsel kapasitelerini kullanmazlar. aslında bilerek bu kapasitelerinin bozulmasına göz yumarlar. birkaç yıllık aralıklı eğitimden sonra, tali (sonradan gelişen) ve geri döndürülemez bir aptallık durumuna yönelirler.

    neden kadınlar kendi zihinsel kapasitelerinden yararlanmıyor? kadınların kendi beyinlerini kullanmamalarının tek bir nedeni vardır, o da ihtiyaç duymamalarıdır. yaşamlarını sürdürmeleri için zihinsel kapasiteleri vazgeçilmez değildir.

    teorik olarak güzel bir kadın, bir şempanzeden daha az bir zekaya ihtiyaç duyar ve buna karşılık kimse onu topluma uymayan bir yaratık olarak değerlendirmez.

    olsa olsa en geç 12 yaşına kadar, kadınların çoğu fahişe olmaya karar vermiştir. ya da başka bir deyişle, kendileri için, bir erkek seçip bütün işi onun yapmasını sağlamaktan oluşan bir gelecek tasarlamışlardır. bu işlevlerine karşılık olarak kadınlar da erkeğin belli zamanlarda vajinalarını kullanmasını göz yummaya hazırdır. bir kadın buna karar verdiği anda beynini geliştirmekten vaz geçer. elbette çeşitli dereceler ve diplomalar alabilir. bunlar onun erkeklerin gözündeki piyasa değerini arttırır, çünkü erkekler, birşeyleri ezbere bilen bir kadının, ayrıca erkekleri de tanıyıp anlayacağına inanır. ama cinsler arasındaki iletişim olasılığı da işte bu noktada ortadan kalkar. yolları sonsuza kadar ayrılır.

    erkeğin tekrar tekrar yaptığı en büyük hatalardan birisi, kadını kendi eşiti olarak, yani eşit zihinsel ve coşkusal kapasiteye sahip bir insan olarak değerlendirmesidir. kadını gözleyebilir, dinleyebilir, tepkilerine bakarak duygularını yargılayabilir, ama her şeye karşın, kadını sadece yüzeysel belintilerle yargılamaktadır. çünkü kendi değer ölçülerini kullanmaktadır.

    erkek, kadının yerinde olması halinde ne söyleyeceğini, düşüneceğini ya da yapacağını bilir. can sıkıcı ilişkiler durumuna baktığı zaman, kadın görünürde amansız bir davranışa girmişse, onun yerinde olması halinde yapacağı şeyi kadının da yapmasına engel olan bir şey olması gerektiğini düşünür. bu da erkeğin tarafında doğal bir tepkidir, çünkü insanların kendilerini soyut düşünme yetisi olan yaratıklar olarak değerlendirmesi durumunda kendini herşeyin ölçüsü saymaktadır, bunda da haklıdır.

    bir erkek bir kadının yemek pişirme, bulaşık yıkama ve temizlik işlerinde saatler harcadığını gördüğü zaman, bu işlerin onu belki de mutlu ettiği, çünkü tam da onun zeka seviyesine uygun işler aklına hiç gelmez. o anda, bütün bu ön angaryanın, kadını, bir erkek olarak önemli ve arzu edilir bulduğu onca şeyi yapmaktan alıkoyduğunu düşünür; bu nedenle kadının yaşdıbını kolaylaştırmak ve onu, erkeğin düşlediği yaşam biçimine sürüklemek için otomatik bulaşık makineleri, elektirikli süpürgeler, hazır yemekler icat eder.

    ama hayal kırıklığına uğrayacaktır. kadın, kazandığı zamanı tarihle, politikayla ya da astronomiyle aktif bir biçimde ilgilenmek için kullanmak yerine, pasta yapar, iç çamaşırlarını ütüler ve oya yapar ya da özellikle maceracıysa banyo duvarını çiçek çıkartmalarıyla bezer. bu nedenle erkek bu tür şeylerin, varlıklı yaşamın temel öğeleri olduğunu düşünür. bu fikrin ona kadın tarafından aşılanmış olması gerekir, çünkü erkek, pastanın dışarıdan satın alınmasına da, iç çamaşırının ütüsüz olmasına da, banyo duvarlarında çiçek desenlerinin bulunmamasına da gerçekten aldırış etmez. kadının bu amaca ulaşmasını kolaylaştırmak ve onu angaryadan kurtarmak için mikserler, mutfak robotları, ütüsüz giyilebilen çamaşırlar ve çiçek süslemeli tuvalet aletleri, fayansları icat eder; ama kadın hâlâ edebiyatla, politikayla ya da evrenin fethiyle aktif ve ciddi bir şekilde ilgilenmez. onun için yeni bulunan bu boş zaman tam zamanında imdada yetişmiştir. artık kendisiyle ilgilenebilir; ve elbette entelektüel başarı özlemi ona yabancı olduğu için, o da dış görünüşü üzerine odaklaşır.

    bu aşama bile, erkek açısından kabul edilebilir. karısını gerçekten sever, onun mutluluğunu dünyada başka her şeyden çok ister: bu nedenle akmayan rujlar, su geçirmez maskara, ütü gerektirmeyen gömlekler, kullanılıp atılan alt bezleri, vb. geliştirir; hepsinin tek bir amacı vardır. ihtiyaçları bu kadar duyarlı, bu kadar arı olan bu yaratığın sonunda özgürleşmesini umar. bu özgürlük, kadının, erkeğin düşlediği yaşam düzeyine ulaşması -özgür bir erkeğin hayatını yaşaması- için gereklidir.
    Tümünü Göster
    ···
  8. 108.
    0
    @90 alamıyor tabi ki de meslek erbabı olamadan salak gibi mezun oluyosunuzzz

    @87 gerzekcm liselim

    düzgün bir üniversitenin iibf si güzel bir mba ile her zaman iş yapar. hem de öle böle yapmaz baya iyi iş yapar.

    2binle işe başlayan mühendis salaklara benzemezzz
    ···
  9. 109.
    0
    monopol piyasada p=mr=mc=d ama neden amk?bak bebe soruları soruyorum millet acıklamadan bi soruya müdahale et bare.

    peki fiyat değişimi deman curve saga mı kaydırır sola mı?
    ···
  10. 110.
    0
    @95 haklı aynı zamanda vizyon sahibi takdir ettim.

    iktisatçı sıfat alıyormuydu la ismin önüne
    ···
  11. 111.
    0
    marasal sen atlama lan bi
    ···
  12. 112.
    0
    @98 amk çok kolay sormussun.
    ···
  13. 113.
    0
    @89 ahahahaha
    güdlüm lan hulki.. kral adamdır erol
    ···
  14. 114.
    0
    baka panpa ciddi ciddi ben istanbul iktisat ta yım ingilizcem var çıkınca bişi olurmuyum la yoksa boşu boşuna mı okuyoz amk
    ···
  15. 115.
    0
    @95 bilgi üni. iş yapar mı?
    ···
  16. 116.
    0
    @100 kimdi la google yapmaya üşendim.
    ···
  17. 117.
    0
    peki amk monopol firmanın malum arz-supply(şimdi ingilizce okuyom yaee demesin)egrisi yok ee p ile q nasıl belirlenecek o zaman?

    buna zaten gibsen cevap veremez
    ···
  18. 118.
    0
    @101 iyi bir mba ister canımcım. istanbul iktisat kötü değil lakin vasat. güzel bir yurtdışı mba yi iyi kapılar açaarr
    ···
  19. 119.
    0
    @104 sarhoş bi ekonomi profu amk istanbul ünidemi neydi. ergenekondan aldılardı içeri. biranda cıkardı falan
    ···
  20. 120.
    0
    @105 ebebnin amı en iyi iktisat istanbul iktisat lan paralı bin
    lisans olmassa peki 3- aşşa 5 yukarı kaç parayla başlarım la işe fln
    ···