Beyler hikaye burda dursun biraz ilgi gelirse devam edicem...

Beyler hikaye kurgudur. Kendim şuan yazacağım ve bir yerden alıntı değil tamamen doğaçlamadır.

2014 senesinin son aylarıydı. Lise 3. sınıftaydım. Ailemizin maddi durumu pek iyi değildi. Çünkü annemin kazandığı asgari ücret ablamın üniversite masraflarına anca yeterken babamın kazandığı para da çok fazla değildi. O da yeme içmeye, borçlara ve benim okul masraflarıma denk geliyordu. Tabiki her ergen gibi ben de bir yerden sonra aileme yük olmaya başladığımın farkına varmaya başlamıştım...

Okulun ikinci dönemine girmeden 15 tatilde babamla konuşup bir işe girmek istediğimi, okuldan sonra oraya gidip ailemize katkıda bulunmak istediğimi söyledim. Babam beni biraz tersleyerek yalnızca derslerime çalışmamı ve bunları düşünmememi söyledi. Derslerim fena sayılmazdı aslında ama yine de çalışmak istiyordum. Çünkü gerçekten kendimi aileme yük olarak görüyordum...

Gelip benim yanıma oturmadı çünkü benim yanım doluydu. O da haliyle arkama oturdu. Tek boş yer orasıydı ve orda Mustafa muallaksi oturuyordu...

Mustafanın zaten kızı görür görmez ağzı sulandı zaten. gibi bile kalkmıştır belki bilmiyorum. Bilmek de istemiyorum amk...

Kız oturduktan sonra hoca derse ara vererek kıza kim olduğunu sordu.

Kız - K

K: Ben Eda, X okulundan nakil geldim...

Kızın adını da öğrenmiş olduk fakat kızın geldiği okul şehrin en tak, en gibik okuluydu. Eşek gibeni mi dersin, madde çekeni dersin, müdürü döveni mi dersin ne ararsan vardı. Ben de haliyle kıza yürümemeyi ve kızla samimi olmamayı kafaya koydum. Ders bittikten sonra bizim pekekentler kızın yanına güneşin etrafındaki sokuk gezegenler gibi doluştular. Yok hoşgeldin, yok utanmana gerek yok biz aile gibiyiz. Evet aile gibiyiz amk. Mustafayla Harun da karı koca, birbirlerini sırayla gibmişlerdi geçen sene...

Neyse. Ben onlarla takılmadım ve kulaklığımla müzik dinleyerek teneffüsün bitmesini bekledim. O gün önemli birşey olmadı. Tabi Harunla Rafetin dudak dudağa geldiklerinde Edaya yakalanmaları dışında.

Akşam eve gittim, yemek yedim ve telefonumdan WP ye girdim. 5 sohbetten 12 mesaj.

Şaka amk şaka 1 sohbetten 2 mesaj:

Mustafa muallaksi: Kanka para toplayıp karıya gidelimmi lan?
Mustafa muallaksi: Yazsana amk

Cevap olarak "gibtir Git" yazdım ve telefonu kenara atıp pc'ye girdim. Bir kaç el lol attıktan sonra uyudum.

Sabah okula gittim ve yine yerime oturup bizimkileri bekledim. Fakat Eda herkesten önce geldi. Çantasını bırakıp yanıma geldi ve "Ben Eda" diyerek elini uzattı. "Ben de animeizleyenmuzlusut" diyip elini sıktım ve muhabbet ettik biraz. Sonra bizim Mustafa muallaksi geldi ve bana kaş göz yapıp dudaklarıyla "dıbına Kodumun muallaksi" diyerek yerine geçti. Yani arkama. Sonra o da muhabbete dahil oldu ve herkesin gelmeye başlamasıyla Eda kalkıp kızların yanına gitti. Mustafa muallaksi yanıma geldi ve "Kanka kıllı amcık ferresi arıyorum sende varmı lan" diye sordu. Bu çocuğu milli etmek lazımdı amk başımıza dert olabilirdi...

Rez pnp devam

Rez knk devam et sardi

Rez mi alırım bi dal

rez lan

kurgu olmasaydı okurdum

Rezervasyon

kurguysa okumam

15 tatil bitti ve ikinci dönemin ilk günü sabah erkenden uyandım. Güzel bir kahvaltı yaptım (yumurta ekmek çay) ve okula doğru yürümeye başladım. Evim okula uzaktı fakat havalar kötü değildi ve yürümek beni rahatlatıyordu. Okula geldim ve sıraya girdim. Müdür beyin konuşmalarından sonra sınıfa gidip öğretmen masasının hizasındaki en arka sıranın bir önüne oturdum. Arkadaşlar geldikten sonra muhabbet ettik ve vaktimizi geçirdik. Mustafa muallaksi ne zaman milli olcaz amk diye söylendi her günkü gibi. Arkadaşlar Mustafadan korkardı. Ben de korkardım. Çünkü Mustafa denen muallak herhangi bir delik görse girecek kadar azgın bir herifti. Hatta o kadar azgındı ki evde piliç gibtiğini bile bize söylemekten geri kalmazdı. Gırgır şamata derken ilk derse girdik ve coğrafyacı ilk günden ders işledi. Dersin ortalarına doğru kapı çaldı ve içeri bir melek girdi. Ama kanatları olmayan bir melek...

Devam et rez

Tutarsa cuguleyin

hadi bakam rez

YAZ AMK