icat edilmesi imkansız şeyler

http://www.youtube.com/watch?v=tuZ1qojodgQ
zaman makinesini yaptılar olum zaten

@98 bilim kurgu filmlerinin senaristleri bu yüzden önemli insanlar. normal insana göre görüntülü konuşma son noktadır ama star wars'taki hologram olayı yakında yaygın hale gelecektir. hologram ferrelar falan, hoş şeyler bunlar.

edit: ferrelar ne amk..

lan güneşe çıkınca gözlerinin yandığı yabaniliğinle , günde 6tl sigara masrafın aylık 59tl internet faturanla , klavyenin arasına kaçmış yemek kırıntılarıyla , oturduğun yerde kıçın ağrıdıkça oturuşunu düzeltirken burnuna vuran apış kokusunun ilhamıyla ürettiğin teoriyi gibeyim . giblemiyorum amk .

şu an diye tanımladığımız zamanı hiçbir zaman yaşayamıyoruz. çünkü içinde bulunduğumuz anın beynimiz tarafından algılanması belli
bir süre alıyor. vücudumuzun şuan hissettikleri, gözümüzün şan görüp, kulağımızın duydukları aslında tam olarak şu anda olmu
yor. şimdiki zamanın vücudumuza olan etkilerinin beyinde işlenmesi 80 milisaniye gibi bir süre alıyor.
bizim şu an diye bahsettiğimiz
zaman aslında gerçek şu andan 80 milisaniye öncesi. evet kayda değer bir süre değil fakat buna
rağmen şu gerçeği değiştirmiyor:
beynimizin tam olarak şu anı algıl
ayabilmesinin hiçbir yolu yok.
diyelim ki bir lambayı açan bir
düğmeye basıyoruz. ve düğmenin
basılmasıyla lambanın yanması
arasında 80 milisaniye gibi bir
süre geçiyor. biz bu düğmeye bastığımızda bu 80 milisaniyelik gecikmeyi algılamayız ve ışığın
düğmeye bastığımız gibi yandığını görürüz. çünkü ışığın beynimizde
algılanması 80 milisaniye sürer. peki eğer düğmenin basılmasıyla ışığın yanması arasındaki süre 40 milisaniye olursa ne olur? asıl gariplik burada ortaya çıkıyor. bu deneyin yapıldığı kişiler ışığın onlar düğmeye basmadan önceq yandığını iddaa etmişlerdir. bunun
nedeni daha düğmeye bastığını
algılayamadan ışığın yandığını algıl
ayan beyinlerimiz elbette.
aynı mantıkla diyebiliriz ki boyu
muz ne kadar uzunsa o kadar geç
mişte yaşıyoruz zira sinir uçlar
ımızdan beynimize giden yolun
mesafesi o kadar fazla oluyor.
yere ne kadar yakınsqak şu ana da
o kadar yakınız.

@106'ya ek olarak, bilginiz olsun diye yazayım dedim panpalar, hepimiz sebeplenelim. zaten son iki saattir hayatımın en büyük beyin amcıklanmalarından birisini yaşamaktaydım, başlıkla beraber daha fena oldu.

@106 zütü yere yakın olandan korkacan diye boşa demiyolar demek ki
adamlar zamanın ilerisinde yaşıyolarmış vesselam

@106'ya ek olarak, dünyayı 3 boyutlu olarak algılıyoruz.

@109 yani?

@109 Panpa o nasıl oluyor, biraz daha açıklarsan, bi tak anlamadım. zaten gördüğümüz her şey 3 boyutlu değil mi? sazan.avi mi oluyorum yoksa

ilk 3 sayfayı gözden geçerdim ve şu sonuca vardım: daha zaman kavrdıbını anlayamamış moronlar zamanda yolculuktan bahsediyor.

@110 sınırımız var yani. insanı doğal yaşamda en zeki yapan şey dünya şartlarında, ama bi sınırımız var. algımız sınırlı. yaşadığı çevreyi 4 boyutla algılayan bi varlık düşün.

@112 Aydınlat

aha amk kendi zekasının bi tek kendi farkında olan bi zütümün bilim adamı daha . buyrun @112 sizi dinliyoruz

@113 bu üç boyut olayı en boy derinlik değil mi? 4.sü maddeyi aşar panpa..
not: ne anlatmak istediğimi bilmiyom

lan kalkın gidin yatın gibtirtmeyin biliminizi iliminizi diliminizi şimdi dünyayı kurtaracak sanki asosyal orusbu çocuu. git yat lan.

@117 dünyayı kurtarmakla ne alakası var lan? haa ama gerekirse kurtarırasdadadf

zaman ney lan.

prestij.avi

kesin ip var

beyler zamanın yavaş ya da hızlı geçmesi olayında zamanı çizgisel değil alansal düşünün x zaman fakat y faktöründeki değişim bizim algımızı etkileyen faktörler