1. 1.
    +1
    ateistim kardeşim ben, türkiyede laik bir ülke, bunu değiştiremezsiniz inanan istediğine inanır.
    ···
  2. 2.
    +1
    @3 ben hepsini okudumda
    sen benim okuyup okumadığımı bilmeden hemen nasıl okumadığıma kanaat getirebiliyorsun
    amk yobazı
    ···
  3. 3.
    0
    @25 uzun olduğu ve okumakta zorluk çekeceğini düşündüğümden sorularına parça parça cevap veriyorum.
    demişsin ki kur'an da her (ceza) şey yazıyor mu yazsa bile sence hala geçerliliğini koruyor mu? bırak bu ümmetçi kafalarını felan felan...

    kur'an-ı kerim'de her konuya ait şeyler ana başlık altında geçer. açıklamalarını da hadislerde görürüz. bu yüzden her suç için illa ki bir ceza bulunur. zaten kadıların da işi budur.

    ayrıca kur'an-ı kerim öyle bir kitaptır ki yalnızca miladı 7. asır için inmemiştir. her asır için idealdir çünkü o kelamın sahibi allah'tır ve allah bu zaman da o zaman da ne olacağını bildiği için kur'an-ı kerim'i ona göre indirmiştir.
    ···
  4. 4.
    0
    @25 kur'an-ı kerim'i sadece mealden okumak yanlış ve tehlikelidir. çünkü indirilen ayetin ne zaman, nerede ve ne üzere indiğinin bilinmesi gerekir. bilinmezse ayet farklı farklı yerlere çekilebilir. işte böyle yanlışlara kur'an-ı düzgün bir tefsirden okumak gerekir. sen sadece işine gelen ayeti mealden alıyorsun. kur'an parça parça değil bir bütün olarak incelenir. bir sonraki ayet önceki ayetleri tamamlar. nisa suresi 89. ayetini doğru bir tefsirden açıp okursan ne kastedildiğini anlarsın. şimdi tefsirde yazılan üzere 89, 90 ve 91. ayeti yazacağım onlar her şeyi açıklıyor:

    nisa 89/ o(mürted ola)nlar temenni ettiler ki; kendileri kafir olduğu gibi, keşke siz de kafir olsanız da hepiniz eşit olsa! artık onlar (iman edinceye ve bunun ispatı olmak üzere) Allah yolunda hicret edinceye kadar onlardan dostlar edinmeyin!
    eğer (imanı açıklamaktan) yüz çevirirlerse, onları hemen yakalayın ve kendilerini bulduğunuz yerde onları öldürün, bir de içlerinden ne bir dost ne de bir yardımcı edinmeyin!

    nisa 90/ Ancak sizinle aralarında anlaşma olan bir topluma sığınmış bulunanlar, yahut ne sizinle ne de kendi kavimleriyle savaşmayı içlerine sığdıramayıp (tarafsız olarak) size gelenler başka. Eğer Allah dileseydi, onları size musallat kılardı da sizinle savaşırlardı. Eğer onlar sizden uzak durur, sizinle savaşmayıp size barış teklif ederlerse; Allah, onlara saldırmak için size bir yol (yetki) vermemiştir.

    nisa 91/ Diğer bir takım kimselerin de hem sizden emin olmak, hem de kavimlerinden emin olmak istediklerini göreceksin. Bunlar küfre her döndürüldüklerinde ona atılırlar. Eğer bunlar sizden uzak durmazlar, sizinle barış içinde yaşamak istemezler, ellerini savaştan çekmezlerse, onları yakalayın ve onları nerede bulursanız öldürün. işte bunlara karşı size apaçık bir yetki verdik.

    89. ayette belirtilen "onlar" islam'ı bilip tanıdıktan sonra dinden çıkıp mürted olan kafirlerdir. bunların bulunduğu yerde öldürülmesi zaten şeriattır. yani senin sandığın gibi bu ayet yoldan geçen kafiri öldür demez.

    nisa suresi 90. ayette gördüğün gibi allah'u teala tarafsız olanları, barış teklif edenlere saldırıyı yasaklıyor.
    91. ayette ise sizinle barış içinde yaşamak istemeyenler, ellerini savaştan çekmeyenlerin öldürülmesi için yetki veriliyor.

    ayrıca kafirler müslümanların iyiliğini hiç ister mi? bunu söylemek şimdi amerika'nın türklerin iyiliğini istiyor denmesi gibi bir şey. tabi ki kafirle dost olunmaz. bak ticaret yapılmaz vb. şeyler olmaz denmiyor dost olunmaz deniyor. çünkü dost insanı her yönden etkiler. eğer kafirle dostluk kurarsan bir süre sonra onlar seni illa ki etkiler. bir hadis-i şerifte efendimiz sav "kişi arkadaşının dini üzeredir" buyurarak bu konunun ne kadar önemli olduğunu vurguluyor.
    Tümünü Göster
    ···
  5. 5.
    0
    sen dediğime hala cevap vermedin neden 2 yıllığına sefere çıkabilirken neden hacca gitmediler ? bi tanesi bile mi gidemedi ? ilaveten

    NiSA 89. Sizin de kendileri gibi inkâr etmenizi istediler ki onlarla eşit olasınız. O halde Allah yolunda göç edinceye kadar onlardan hiçbirini dost edinmeyin. Eğer yüz çevirirlerse onları yakalayın, bulduğunuz yerde öldürün ve hiçbirini dost ve yardımcı edinmeyin.

    öldürmeyi bırak suratlarına bile bakmayın diyor iyi veya kötü bi insan olmasına bakmadan,bu ve bunun gibi birçok ayette kafirleri hiçbir şekilde dost edinmeyin yazar, ayrıca kuran malesef senin zannettiğin gibi bir hukuk kitabı değildir ahlak kitabıdır, hadi diyeceksin ki günümüz anayasaları her şeyi mi içeriyor nasıl ki tüzükler felan varsa islamda da sünnetler felan vardır, bilmem kaç yıl önce yazılan veya uygulanan bu emirler sence hala geçerliliğini koruyor mu ? bırakın artık şu ümmetçi kafalarını
    ···
  6. 6.
    0
    @22 kur'an da her şey bulunur insanlar da o yolda mantık yürütüp cezayı verirler. yoksa osmanlı zamanında kadılar olmazdı ki padişah direk kafasına göre verirdi cezayı.

    ayrıca hacc belirli bir zamanda yapılan ibadettir. yavuz hicaz bölgesini fethettiğinde hacc zamanı değildi oturup 4 ay kurban bayramı zamanını mı bekliyecekti?
    ···
  7. 7.
    0
    @22 ne kadar kulaktan dolma, boş ve cahil cahil konuşuyorsun. Kur'an asla durduk yere gayrimüslim öldür demez. Bu senin Kur'an'ı kerim'e attığın çirkin ve pis bir iftiradir. Kanıt göstersene hadi. Kulaktan dolma bos bos konus anca. Simdi de hemen gidip google da 2 dakikalık araştırma yaparsin "kur'an da gayrimüslim öldürmek" diye. Kanitini getir oyle konuş. Yoksa senin bu yaptığın allah'in kitabina iftirafan baska bir sey olmaz. Ayrıca boş boş yazdigini da ben kanıtlamış olurum eger kanit getiremezsen. Yani kisacasi senden sadece kur'an da durduk yere gayrimüslim oldurulmesinin emredildigi bir ayet göstermeni istiyorum. Ama tabiki gosteremeyeceksin.
    ···
  8. 8.
    0
    @20 lan 2 yıllığına sefere çıkıyo da hacca gidemiyo mu yavuz oralardan geçti de niye gitmedi he ?
    @21 gibtir lan ordan direk gayrimüslimin öldürülmesini emreder işte iyisine kötüsüne bakmaz gaza anlayışı, hadi diyelim kuranı anayasan yaptın her şeyi açıklıyo mu orda hangi suça hangi cezanın verileceğini ?? ya da allahın bi hükmü var mı her suça ?
    ···
  9. 9.
    0
    @19 ayrıca şeriat gerektiğinde müslümanın da öldürülmesini emreder. ve islama göre suçsuz bir insanı öldüren tüm insanlığı öldürmüş gibi sayılırdı. gayri-müslim hiç bir kimse durduk yere öldürülmez. bu kadar da cahil olmayın
    ···
  10. 10.
    0
    @25 hac kişisel bir ibadettir ancak osmanlı padişahlarının çıktığı seferler kişisel değil ı'lay-ı kelımetullah içindir.
    osmanlı padişahlarının hacca gidememesinin en büyük nedenlerinden birisi de yeniçerilerdir. ilk zamanlar görevlerini tam anlamıyla yapan yeniçeriler sonralarda sık sık kazan kaldırmıştır. daima kafalarında şüphelerin dolaştığı yeniçeriler padişahın hacca gittiğini duyarsa kafalarında yeni bir şüphenin daha hasıl olması işten bile değildir " acaba yeni bir ordu mu teşkil edecek" diyeceklerdir. nitekim 3. selim ve 2. mahmut'a karşı aynı şeyi yapmışlardır.

    2. osman hac'a gitmek istediğinder buna en başta kayınpederi Şeyhülislam Esad Efendi kendisine karşı çıkarak, "Padişahlara hac lazım değildir, oturup adl eylemek evlâdır. Caiz ki bir fitne zuhur eyleye" fetvasını vermiştir. ve alakası var mıdır bilinmez yine de ilginçtir ki 2. osman yeniçeriler tarafından tahttan indirilip, öldürülmüştür.

    yani osmanlı padişahları sefere çıktığı zaman yeniçerilerde yanlarında olacağından, yeniçerilerin kafalarında bir şüphe olmaz ancak hacca gidilmesi gibi bir durumda kendileri padişahın yanında olmayacağından yeniçeriler daima şüphe içerisinde olup isyan ederler ve bu da devlete büyük zarar verir hatta yıkıma kadar zütürebilir.

    2. osman'ın şeyhül isldıbının da izin vermediği gibi olan ulema da, bir padişahın devlet başkanlığı görevlerini "şahsî ibadetleri uğruna" aylar boyu terk etmesini caiz görmemişlerdi. Yani bu tutumda şahsî ibadetlerini kamusal hizmetlerinin önüne geçirmeme kaygısı ağır basmıştır.

    bir saat adaletle hükmetme yüzlerce sene ibadete racihtir sözüne dayanarak pek çok seneler saatler ve haftalar adilane hükmetmeleri millet için de herhalde gidecekleri hacdan daha hayırlıdır.
    ···
  11. 11.
    +3 -3
    evet beyler şeytanın laik olduğunu kanıtlıyorum.
    allah’u teala hz. adem’i yarattığında bütün meleklere adem’e secde edin diye emretti, iblis (şeytan) hariç hepsi secde etti.

    allah’u teala iblis’i hemen cezalandırmayıp, bize ibret olsun diye (cevabını bildiği halde) sorguya çekti: (allah) dedi: “sana emrettiğimde, seni secde etmekten alıkoyan neydi?” (iblis) dedi ki: “ben ondan hayırlıyım; beni ateşten yarattın, onu ise çamurdan yarattın.” (araf-12).
    bu sorgudan sonra cenab-ı hak hükmünü belirtiyor ve iblisi ebediyen cehennem de kalmak üzere cennetten kovuyor ve sonuçta iblis kafir olmuş oluyor.

    şimdi gelelim asıl meseleye yani sonuca:
    iblis’in kafir olmasının sebebi allah’ı inkar etmesi değildir. iblis allah’ı yaratıcı olarak kabul ediyordu. çünkü yukarda da yazdığım gibi “beni ateşten yarattın” diyor. peki kabul etmeyip kafir olmasına neden olan şey ne? iblis, allah’ın hükmünü yani allah’ın şeriatını kabul etmemiştir. allah’ın adem’e secde edin diye emretmesi allah’ın şeriatıydı ve ibliste bunu kabul etmediği için kafir olmuştur. yani sonuçta iblisin kafir olmasının sebebi allah’ı inkar etmesi değil, yarattıkları üzerinde kanun ve hüküm koymasını kabul etmemesiydi.

    bu düşünce tarzı size bir şey çağrıştırdı mı? işte bunun adına bugün laiklik deniyor. ben allah’ı kabul ederim ama hükümlerini kabul etmem diyen ilk kişi iblistir. bu yüzden şeytan allah katında necis yani pistir. “ey iman edenler! içki, kumar, dikili taşlar ve fal okları ancak, şeytan işi birer pisliktir. onlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz.” ( maide-90). bakın burada ne diyor “şeytan işi birer pislik” yani şeytanın amelinden birer pisliktir. böylece şeytan kafir oluyor kafir olduğu içinde her şeyi pislik olmuş oluyor.

    kısacası laik olan ilk kişi şeytandır ve bunu yani laikliği savunan kişilerinde savunduğu asıl şey şeytanın pisliğidir.

    dinlemek daha fazla vakit alacaktır ama okumak istemiyorsanız buradan dinleyebilirsiniz: http://www.youtube.com/watch?v=4TjyEXNkgd4
    ···
  12. 12.
    0
    89. ayette belirtilen "onlar" islam'ı bilip tanıdıktan sonra dinden çıkıp mürted olan kafirlerdir. bunların bulunduğu yerde öldürülmesi zaten şeriattır. yani senin sandığın gibi bu ayet yoldan geçen kafiri öldür demez. yazmışsın kendi içinde çelişmişsin sırf dinini öğrenip allaha inanmadı diye bi insanın öldürülmesini söylüyorsun burda sırf inanmadı diye başka bir şey yapmasına gerek yok

    peki güzel kardeşim desin ki ben ürdünü fethedecem yeniçeri de benimle gelecek, isteseler giderlerdi yani buna bahane üretemezsin hee diyeceksin ki yeniçeriler gelmek istemezdi isyan çıkarırlardı felan o zaman burada esas yetkili padişah değil yeniçeriler oluyor o zaman da ben sıçayım öyle devlete, ayrıca kısasa kısas gibi bir ceza hükmü uygulayan hukuk sisteminden ne olur ? kıyaslanacak milyarlarca olay ve ihtimal var,bu gibi durumlarda da hakimler keyfi uygulamalar gösterebilir, ayrıca madem şeriattan konuşuyoruz mesela neden kadınların boşanma ve miras hakları yok ? 7.asırda inen şeylerin hala nasıl geçerliliğini koruyabildiğini savunuyorsun ben bunu anlamış değilim hele ki fransız ihtilali ve sanayi devrimi gerçekleşmişken, diyeceğim o ki şeriat eninde sonunda çürüyecek bir yöntemdir zaten ütopyadan da başka bir şey değildir öyle bir dünyada kimse huzurlu olmaz
    ···
  13. 13.
    0
    birincisi mürted olanın öldürülmesini şöyle açıklayayım:

    mürted, daha önce inandığı bütün mukaddesâtı inkâr eden insandır. Ve bu insan bir bakıma Müslümanlara ihanet etmiştir. Bir kere ihanet eden, her zaman ihanet edebilir. Onun için de bazılarına göre mürtedin hayat hakkı yoktur. Ancak fıkıh âlimlerinin sistematize ettiği şekle göre, mürted hangi meseleden dolayı irtidat ettiyse, evvelâ ona o mesele en ince teferruatına kadar anlatılıp izah edilecektir. Belli bir süre takibe alınarak, takıldığı hususlarda iknaya çalışılacaktır. Bütün bunların fayda vermediği zaman da artık o insan islâm bünyesinde bir ur ve çıban başı olduğu tebeyyün edince de ona göre muamele yapılacaktır.

    ikincisi

    hiç bir padişah sefer yapılacağı yeri söylemez. buna şehzadesi, veziri, şeyhülislamı da dahildir. yani kimseye nereye sefer yapılacağını söylemez kaldı ki yeniçeriye söylesin. hem düşünsene yeniçeriye ürdün'e sefere çıkıyoruz desin, onlarca top, kılıç, kalkan, asker hazırlansın. ürdün'e gelince de "ya ben aslında hacca gelecektim bu yüzden böyle söyledim" desin. askerin karşılığı sence nasıl olur? kandırılmış, ganimet alamamış bir asker... şahsi bir ibadet için yola çıkan bir asker...
    yetkili tabi ki padişahtır ama halkını, askerini mutlu etmezse o yetkiyi de padişahtan alırlar. hem devleti böyle bir riske sokmaya ne gerek var ki? ankara savaşı'nda timur'a esir düşen yıldırım bayezit zamanında devlet fetret devrine girmişti. devletin tekrar refaha ulaşması büyük zorluklar içinde sağlanmıştı. e şimdi de padişah askerini kandırsa yine büyük olaylar patlak verilebilir, padişah tahttan indirilip öldürülebilir ve devlet fetret devrine girebilirdi. bu yüzden ulema'da padişahların hacca gitmemesi için fetva vermiştir. çünkü bir saat adaletle hükmetme yüzlerce sene ibadete racihtir ve bu herhalde gidecekleri hacdan daha hayırlıdır. onun içindir ki riske hiç gerek yoktur.

    üçüncüsü

    müslüman mısın bilmiyorum ama eğer müslümansan bunlar nasıl laflar? 7. asırda kur'an-ı indiren allah 21. asırda neler olacağını sanki bilmiyor muydu? hem kısasa kısas en iyi yöntemdir. çünkü en caydırıcı yöntemdir. sonunda ölüm vardır çünkü.
    hem kısasa kısas yöntemiyle yapılanlar zanlı içinde daha hayırlıdır çünkü ahirette çekeceği azabı dünya da çekmiş olur. eğer ahirette cezasını alsa dünya'da çektiği azaptan kat kat daha fazla acı duyacaktır. sende sanki şimdi insanlar huzurluymuş gibi konuşuyorsun... bak terörist lideri hapiste sefa içinde yaşıyor. hala emirlerini verebiliyor. idam edilse bunlar olabilir miydi?
    Tümünü Göster
    ···
  14. 14.
    0
    kardeşim bazı konularda anlaşıyoruz mesela en sondan başlarsak o huur cocugunun asılması hafif bir ceza kalır ne bileyim böyle bir işkenceyle öldürülmesi gerekiyor ama sen benim dediğimi anlamadın kısasa kısasta milyarlarca ihtimal var yani bunun bi kalıba veya bir şekle koyulması gerekir her ne kadar caydırıcı bir yöntem de olsa çünkü bu durumda hukuk adamları bu milyarlarca ihtimal içinde işine geleni yapıp işine gelmeyeni yapmayacaklardır, çünkü kimse her durumun cezasının ne olduğunu bilemez sonuçta tonlarca ihtimal var, mürted anladığım kadarıyla önceden müslüman olan ama aklına bir takım şeyler takılınca veya başka nedenlerden dolayı dinden dönen insana deniyor,bi insan sırf dinden döndü diye insanlığa hayırlı işler yapamaz mı neden bir çıban başı olsun(ben burada artık islamın bi kafirin durup dururken öldürülmesi gerektiğini emretmediğini savunuyorum, çünkü senin de söylediğin gibi nisa 90 ayeti her şeyi açıklıyor ama sen hala mürted insanın öldürülmesi gerekir felan diyorsun böyle bir şey yazmıyor kuranda),peki bu adamların şehzade oldukları dönem de oldu o zaman niye gitmediler ya da padişahlığı bıraktıkları zamanlar da oldu mesela 2.murat o zaman niye gitmediler o zaman neydi bahaneleri ?
    ···
  15. 15.
    0
    birincisi

    padişahlar, vali ve şehzadeler mahpus hükmündedir.

    islâm âlimleri, hükümdarın ve onun makamındaki emirlerin (vali ve şehzadelerin), hacca gitmekte mazur olduğuna fetvâ vermiştir. Nitekim meşhur islâm hukukçusu ibni Âbidîn, Reddü’l-Muhtar hâşiyesinin ikinci cildinin 146. sahifesinde şöyle yazıyor:
    “Meydânî’nin Kudûrî’ye yaptığı Lübâb şerhinden, o da Şemsü’l-islâm Serahsî’den naklen, arzederiz ki, sultan ve sultan mânâsındaki emîrler (vâli ve şehzâdeler) mahpus hükmündedir. Binaenaleyh içinde kul hakkı olmayan malından kendi ndıbına birini hacca göndermesi icab eder. Mezkûr şekilde aczi tahakkuk eder de, ölünceye kadar devam ederse böyle yapılır.”

    Bir hükümdarın hac gibi uzun bir yolculuğa çıkması, pek çok bakımdan amme nizdıbını bozabilir. Bu sebeple hükümdarlar mahpus hükmünde, yani hapisteki bir şahıs gibi görülmüştür. Nitekim haccın bir vücub, bir de edâ şartları vardır. Haccın bir insana vâcib olabilmesi için, o şahsın hacca gitmeye kâdir olması gerekir. Nitekim haccı emreden Kur’an-ı kerim âyetinde bu güç yetirebilme hususu açıkça vurgulanmıştır.

    2. murat da dahil olmak üzere padişahlar vekil gönderirdi

    Osmanlı padişahları tamamen kendilerine şer-i şerîfin tanıdığı ruhsattan istifade edip, ülkenin birliğini, milletin dirliğini düşünerek hacca gitmemiştir. Mükellef olanları yerlerine bedel (vekil) göndermiştir. iki defa tahttan feragat etmesiyle tanınan Sultan II. Murad’ın hacca bedel gönderilmesini vasiyet ettiğini bilinir. Vasiyetin metni bugün bulunur.

    Sultan Vahîdeddin ise tahttan indirildikten sonra hac ve ikâmet maksadıyla gittiği Hicaz’da hummaya yakalanmış ve haccı edâ edememiştir. Şehzâde Cem, sürgünde iken haccı edâ etmiş; padişah kızlarından da hacca gidenler olmuştur. Hac farîzası önemsenmiyor olsaydı, bunlar da gitmezdi.

    en önemlisi de şudur: işini bir fetvâya uyarak yapana, artık niye böyle yaptı denemez.
    Bu bakımdan hacca gitmemeleri, Osmanlı padişahlarının dindarlıkları için bir ölçü teşkil edemez.

    ikincisi

    Her suçun bir ana başlığı vardır. örneğin: bir adamın annesini öldürmesi ile yoldan geçen bir adamı öldürmesi farklı farklı tutulabilir ama aslında bir ana başlık altında toplanır. yani cinayet.
    ya da ne bileyim hırsızlık, gasp, zina bunlar ne kadar farklı türden olsa da bir ana başlık altın da toplanır. kur'an'da da bunların cezası yazar. teferruatını ise hadisler ve din alimleri belirtmiştir.

    üçüncüsü

    dini hükümler de sadece kur'an esas alınmaz. hadislerinde bu hükümlerde yeri vardır. nitekim mürtedleri öldürmenin lazım olduğu hadislerde geçer. örneğin:
    "Kim dinini (islamı) değiştirirse onu öldürün" [el-Buhârî, es-Sahîh, Cihâd, 149; Ebû Dâvûd, es-Sünen, Hudûd, 1; et-Tirmizî, es-Sünen, Hudûd, 20; ibnu Mâce, es-Sünen, Hudûd, 2.]

    başka hadislere bakıldığında ise dinini değiştireni öncelikle yine uyarıp, anlamadığı konuyu yine anlatılması esas alınmıştır. eğer bunları dinledikten sonra hala dinini değiştirmesinden dönmezse öldürülür. yani önce uyarma vardır.

    dördüncüsü

    bende apo denen itin acı çekilerek öldürülmesini isterim ancak bu islam'a uygun değildir. ilk ceza bu dünyada, kısaca ve acı çektirilmeden yapılır. yani idam edilir. bunu sebebi de insanlara daha fazla zarar vermemesidir. ama asıl ceza ahirettedir. bu yüzden biz ona ne kadar acı çektirirsek ahiretteki azabını o kadar azaltırız bu yüzden buna hiç gerek yoktur. bunu da şöyle bir beyitle açıklayıp, sonlandırayım:

    "zalimler biliniz ki sonunuz alevli bir ah'tır
    intikam alanların en hayırlısı allah'tır.."
    Tümünü Göster
    ···
  16. 16.
    0
    kişi nasıl laik oluyor amk? şeytan hangi devletin başbakanı?
    ···
  17. 17.
    0
    @1 oha amk ne içtin ya?
    ···
  18. 18.
    0
    hadisler çarpıtılabiliyo bence islam hiçbir şekilde sırf dinini değiştirdi diye birinin öldürülmesini emretmez
    ···
  19. 19.
    0
    @19 hacc'a şimdiki gibi 3 saatlik uçakla gidilmiyor. gidiş - geliş en az 3 ay sürüyordu. padişahın hacc'a gitmesi devleti 3 ay başsız bırakmak demektir. düşmanların her türlü saldırı ve isyan çıkarması işten bile olmazdı bu durumda.
    ···
  20. 20.
    0
    @16 yani şeriat kafirlerin öldürmesini emretmez öyle mi ? osmanlı şeriat kurallarını doğru uygulayan bi devletken neden hiçbir padişah hacca gitmemiştir ? bunu da cevapla bakalım
    ···