i z m i r de başımdan geçen ibretlik anı

uzun diye okumamazlık yapmayın panpalar. gülme garantisi veriyorum...

izmir göztepe'de bi şeyler içtik 2 kadeh attık işte, sonra ne hikmetse amk kafamıza esti dedik sahil yolundan dönmeyelim eve konak'tan üst yoldan süzülürüz. konak'a geçtik. büyük durakta arkadaşla otobüs bekliyoruz. balçova tarafına giden bi otobüse binicez işte herhangi biri. siesta diye bi mekan var sahilde, güzel kızlar falan uğruyo. en güzel gömleğimi giymiştim amk kızlara havalı görüneyim diye. yaslandım durağa işte bekliyoruz. ulan durakları boyamışlar. (o zaman yeşil duraklar vardı) ayrıldım ben otobüs durağından, bi ıslaklık hissettim. elimi bi attım gömleğe; ortadan düz bi yeşil boru izi. ben bunu gördüm tabi amk bağırdım sarhoşum "ulan kim boyadı bu durakları, boyayanın anasını avradını" saydırdım bayağı. duraktada 40-50 yaşlarında bi çift var oturuyolar sessiz sakin. çapraza bi baktım durağı boyayan abileri gördüm. saydırdım işte "sizin dıbınıza koyim" şudur budur. en son sinirlendim durağa tekme attım bi tane, ellerimi belime koydum sakinleşmeye çalışıyorum. duraktaki bahsettiğim abi&abla sakin işte duruyolar öyle. 5 numara geldi, abiyle ablayı buyur ettik işte. benim yanımda da cem diye bi arkadaşım var o da sarhoş. önümden abla geçti, abi geçti sonra cem geçti veao falan yaptı dilini çıkardı bana salak. adam 2 adım attı, döndü cem'e bi yumruk attı. cem'in kafa benim çeneye, ikimiz birlikte düştük yere. otobüs kapıyı kapadı gittii. ulan genciz, (18 yaşındaydım lise son) bununla kalamıycaz. gittik arkada çöp tenekelerini karıştırdık bi tane musluk borusu bulduk. aldık onu hemen sol tarafta bi kulübe vardı taksi durağı. atladık bi taksiye dedim ki "öndeki otobüsü takip et." taksici abide de böyle bi gaz vermek yok yani "vay koçlarım benim" falan filan. biz oraya gidene kadar dayı olduk zaten. takip ettik otobüsü işte bunlar betonyol'un ordaki metro durağında indiler. cem'in boyu benden kısa daha çabuk hareket edebiliyo benden. koştu koştu adamın kafaya bi tane çat diye geçirdi. "abi naaptın" falan filan derken. kadın "ay napıyosunuz falan" dedi bağırdı. ben kadına "teyze bişey yapmıycaz!" dedim zaten orda teyze 2 adım sendeledi. (taku yediğimizin resmidir) döndüm amcaya baktım bağırdı bana "siz ordan beri bizi takip mi ediyorsunuz!" dedi. otobüse bi baktım şöför ön kapıdan indi, elinde sopayla geliyo.. cem yürü oğlum dedim taksiye koştuk bindik. zaten o zamana kadar otobüs tamamen boşalmış bizi peşliyodu. ulan bunlar taksiyi sardılar, sallıyolar amk taksiyi. elim ayağım kesildi, surat kireç. şöföre dedim "ulan yürüsene!" taksici dedi "nereye yürüyon amk" şudur budur bi dirsekte buna çıkardım o kafayla. derken bişey oldu arka kapı açıldı. ben en son cem'i sırtını kapalı olan kapıya dayamış tekme sallarken gördüm. benim kapı da açıldı. karşıma çıkan abiyi halen unutmam. 1.90 boylarında, kolu benim gövdem kadar. tuttu beni göğsümden, çırpındım ama bişey yapamadım tabi amk. adam ayarladı yumruğunu bildiğin. çat diye bı koydu benim sol gözüme. hangi derler ya gözümü kan bürüdü diye, harbiden bürüdü amk.. tek gözle sallıyorum amk sol elimde boru, sağ elle de yumruk sallıyorum. ulan sağa sallıyorum meğer adam soldaymış. neyse en son cem'i gördüm işte ayağında caterpıllar bot vardı. cem memur çocuğu dar gelirli. takside ayaklarıyla savaşırken birisi bunun ayakkabısını almış. bu taksiden fırladı amk "ayakkabımı verin lan!" diye. ya gel buraya amk ben alırım sana derken bi baktım bitek ben dayak yiyorum.. sırtım falan artık şiş şiş, kaburgalarım incindi, göz desen patlak. ben bi türk genci edasıyla "hepinizin dıbına koyim lan!" diye bağırdım tabi en son "abi nolur vurma" diyodum :d bi ara kafamdan "tuuk" diye ses geldi. "noluyo lan?" derken o zamanlar orda bi baklavacı vardı köşede bi çevirdim kafayı baklavacı çıkmış, elinde kepçe bana vuruyo amk. sonra kafadan sırtımdan bi ses, delinin biri gitmiş otobüsün önündeki levhayı almış amk 5 numara narlıdere-konak onla girişiyo bana. neyse her yerim paramparça güç bela vardık eve, evde bide anneannem gördü "ağğ" dedi o bayıldı. dokuz eylül acil'e geçtik ne göriyim dövdüğümüz heriflerden 2 tanesi orda amk. burnu falan kanamış belli yani geçirmişim. abi dedim "ne ayaksınız, neden bizi 20 kişi dövdünüz?" abi ne dese beğenirsiniz? "adamın garısına parmak atmışsınız." ulan muallak sen otobüse binerken "ya benim garıya parmak attılar" mı dedin? :d

düştüğümüz duruma bak amk hem adamın karısına parmak atıyosun, sonra otobüsü kovalayıp karının kocasını dövüyosun. ulan muallak sizin buna inanmayıp bizi dövmemeniz lazım zaten :d bu da böyle bi anımdır panpalar...