/i/Ben

Kendini ifade et !
Bu entry silinmiştir
  1. 1.
    +2
    cok uzun amk..
    ···
    1. 1.
      0
      Okumana değer
      ···
  2. 2.
    +5
    ozet: yalan hikaye
    ···
  3. 3.
    0
    Bu u sukulayin
    ···
  4. 4.
    +1 -1
    Guzelmis suku
    ···
  5. 5.
    +20 -1
    Efendim neyse…Şimdi gel gelelim hayatımın değişmesine sebep olan bu olayın akabinde yaşananlara. Bahsettiğim olayın yaşandığı günü dün gibi hatırlıyorum. Günlerden cumaydı. O gün sabaha kadar çalışma masamda oturup ağlamış ,Selda huurundan nasıl intikam alabileceğimi düşünmüştüm. Ama üzülerek söylüyorum ki olağanüstü zekam beni yüzüstü bırakmıştı. Ağlamanın da vermiş olduğu dinginlikle sabaha doğru çalışma masamda uyuya kalmıştım.Öğlene doğru çocukluk arkadaşım Cenk beni aradı.(20 yaşında, 1.80 boylarında, esmer, yapılı, matrak bir çocuk)
    _Kanka yarın saat 23.00 de vitamin barda parti var gelsene biraz kafa dağıtırız hea?
    _Tamam kardeşim giriş ne kadar?
    _250 tl
    _?! Ta-tamam yarın görüşürüz.
    Cenk binine söz vermenin verdiği pişmanlıkla biraz hava alıp, kafa dağıtmak için dışarı çıkmaya karar verdim. Dışarı çıkalı yarım saat olmamıştı ki; hayatımın en ibret verici görüntüsüyle karşılaştım.
    ···
  6. 6.
    +1
    Xfgfhhffdf
    ···
  7. 7.
    +1
    Müdür yardımcısının göbeğine şuku
    ···
  8. 8.
    +18 -5
    Ne görsem beğenirsiniz? Bizim Selda huuru ailesiyle birlikte geziyor. ”Ne var bunda zürriyetini gibtiğim?” dediğinizi duyar gibiyim. Meğer daha dün sınıfın kaşarlarına ferre anlatan huur Selda’nın ailesi radikal dinciymiş. Selda’nın annesi olduğunu tahmin ettiğim kadın çarşaflı olduğundan neye benzediğini tam olarak anlamadım. Ama babası Işid militanları gibi 40 cm sakal bırakmış, yeşil sarıklı, gri şalvarlı, yüz ifadesinden aşırı asabi olduğunu anladığım, medeniyetten zerre kadar nasibini almamış bir vatandaşımızdı. ilk şoku kısa sürede atlattıktan sonra Selda’yla göz göze gelmek için yoğun çaba sarf ettim. Lakin muvaffak olamadım. Çünkü bizim Selda –utandığından olsa gerek- başını yerden kaldırmıyordu.
    Utanıyordu. Evet. her fırsatta babasının servetiyle övünen Selda utanıyordu.!
    işte böyle sevgili dostlar;
    Cumartesi gecesini buruk bir mutlulukla geçirdikten sonra babamdan zor bela 250 tl aldım. Neyse mevzuyu fazla uzatmayalım. Tabiri caizse zurnanın zırt dediği olayı anlatıyorum.
    Pazar gecesi saat 22.00 da Cenk’le buluştuk.20 dakika kadar lafladıktan sonra Vitamin bara geçtik. 40-45 dakika dans edip kızlara hallendikten sonra dinlenmek için köşedeki koltuk takımına oturduk. Her ne kadar gürültüden birbirimizi duyamasak da dudaklarından anladığım kadarıyla Cenk ısrarla bana bir şeyler anlatıyordu.
    ···
    1. 1.
      0
      Bre dıbına uçan tekme attıgım sormazları durumun kötü değilmi babandan 250 tl alıyon ben şimdi parti için 250 tl istesem babam beni evde parti tadında giber amk
      ···
  9. 9.
    +13
    Okuyan Yoksa Uğraşmiyim 3 5 kişi olsa yeter
    ···
  10. 10.
    +2 -1
    Okuyoruz anlat
    ···
  11. 11.
    +21 -1
    Yaklaşık 1 dakika kadar Cenk’in söylediklerini anlamaya çalıştım. Benim duymadığımı gördükçe daha yüksek sesle konuşmaya çalışıyordu ama ben bi gibim anlamıyordum. Neyse 1 dakika süren o uzun krizden sonra telefonumun sms bölümünü açıp Cenk’e verdim. Cenk’in derdini anlatması bu kez kısa sürdü.
    Telefonumda yazan o kutsal cümle şuydu:
    “Kardo arkana bak”
    O muazzam cümleyi okuduktan sonra bir mahalle karısının meraklılığıyla arkama döndüm.
    işte o “an” sevgili dostlar… Umut Bulut’un Schalke’ye attığı 3. gol kadar gereksiz… Her ne kadar “gereksiz” diye tanımlasam da GOoLLLLLL diye ayağa sıçramak istediğim o “an” Hayatımın en enteresan anlarından biriydi.. Selda denen o profosyonel kevaşe kendisine bir “fakbadi” bulmuş, çıldırmışçasına öpüşüyordu…Ama ne öpüşme.. iddia ediyorum hiç bir yetişkin içerikli filmde öyle bir sahne göremezsiniz. Ne yalan söyleyeyim ben de sizler gibi etten ve kemikten yaratılmış acizane bir varlık olduğumdan o “an” dul kadınlar gibi ateşlenmiştim. Selda hiç bu kadar ilgimi çekmemişti.
    Cenk’in dürtmesiyle kendime geldim. Kendime geldiğimde ilk yaptığım cebimden telefonumu çıkarmak oldu..
    ···
  12. 12.
    +23
    Son yılların en doğru hamlesini yaptım ve telefonumu cebimden çıkarttım. Arkamı dönüp Selda’yı kayıt altına alacaktım ama çok dikkat çekeceğimi düşünüp Cenk’in yanına oturdum. Selfie çekiyormuş gibi yapıp Selda’nın 7 dakikalık Astral yolculuğunu kaydettim. Selda hanım lütfedip nefes almak için ara verdiğinde telefonumu cebime koydum. Daha sonra zafer kazanmış bir kumandan edasıyla Cenk’e döndüm ve dedim ki:
    _Eve dönmek istiyorum.
    ... …
    Eve girdiğim anı hiç unutmam. Anahtarla kapıyı açmış, parmak uçlarımda yürüyerek odama girmiştim. Odama girdiğimde saat 1’i biraz geçmişti. ilk yaptığım çalışma masama oturmak oldu.
    Oturdum ve ağladım.
    2 gün öncesini düşünerek, ağladım.
    O an aklıma Mehmetçiğin pkk kamplarını bombalarken kullanıldığı bombanın üzerine yazılan o efsane söz geldi.
    “Daha bitmedi, devamı gelecek.”
    ···
    1. 1.
      0
      amk bunu okurken cranberries'in astral projections sarkisini dinlemek gulumsetti beni.
      ···
  13. 13.
    +10
    Lan kimse yokmu mk neyse birileri gelince devam ederim
    ···
    1. 1.
      0
      Devam et kardes
      ···
  14. 14.
    0
    Tamam panpa
    ···
  15. 15.
    0
    Rezzers
    ···
  16. 16.
    +31
    Nerede kalmıştık sevgili dostlar?
    O gece sabaha kadar ağladım. Sadece 1 saat uyuyabildim. Saat 07.00 gibi kalkıp okula gittim. Otobüsteyken aklımda birçok şey vardı? Bana yakışanı mı yapmalıydım yoksa Selda’ya yakışanı mı?
    Kafamda yüzlerce soruyla okula girdim. Bütün gün ne yapmam gerektiğini düşündüm. Sanki kafamın içine binlerce ülkücü girmiş, Hep bir ağızdan slogan atıyorlardı:
    “Dişe-diş, kana-kan, intikam-intikam”
    Büyük bir kararsızlıkla sınıftaki binlerden birinden Selda’nın telefon numarasını aldım. Okul bitene kadar kimseyle konuşmadım. Okul bitince de doğruca eve gittim. Yine o meşhur çalışma masamın başındaydım.(Şu anda bu olayı yine o meşhur çalışma masasından yazıyorum).
    Selda’ya cennetteki sinema salonlarında izletileceğini tahmin ettiğim o videoyu yolladım. Cevap yazdı:
    _Sen kimsin?
    _Bu videoyu babana yollamamı ister misin?
    _Ne istersen yaparım, Ne istersen…
    (Burada müdahale etmek isterim. Kendinizi benim yerime koyun. 17 yaşında bir gençsiniz. Nefret ettiğiniz bir o kadar da beğendiğiniz bir kız size “Ne istersen yaparım, Ne istersen…” yazıyor. Aklınızdan ne geçerdi?)
    ···
    1. 1.
      0
      Devam et kardesim
      ···
  17. 17.
    0
    Rezzervuar
    ···
  18. 18.
    0
    Hmm değerlenir gibi rez
    ···
  19. 19.
    0
    Rezzzzzz panpa
    ···
  20. 20.
    +18 -2
    Şimdi gelelim hayatımın en güzel gününe… Günlerden Salıydı. Selda’yla atışmamızın üzerinden 4 gün geçmişti. O sabah yine her zamanki gibi okula gibi okula gidiyormuş gibi yapıp evden çıktım. Akşamüstü yapacaklarımı planlamak için bir halk kahvesine gittim.
    Kahvehaneleri bilirsiniz. Genelde işsiz güçsüz takımının sabahtan akşama kadar oturup, boş muhabbetler yaptığı gibimsonik mekanlardır. Normalde böyle gibimsonik mekanlara gitmem ama Selda’yı nasıl gibeceğimi planlamak için böyle gibimsonik bir mekana gittim işte.. Hava çok sıcaktı ve tahmin edersiniz ki mekanda klima yoktu. Bu yüzden herkes dükkanın önündeki masalarda oturuyordu. Ama ben planımı rahat rahat kurabilmek için içeriyi tercih ettim.. Tezgahtaki adamdan kola istedim ve dükkanın en köşesine oturdum. Arka cebimden not defterimi çıkartıp akşam yapacaklarımı en ince ayrıntısına kadar yazmaya başladım
    ···