/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 51.
    +1
    Ian: Öldürdüğün ikinci devlet memuru oldu, emekli bir polismiş.
    Elliot: Ne farkeder, hepsi masum insanlar! Yarın beni öldürmeyeceğini nereden bilebilirim?
    Ian: Silahı nerede?
    Claire: Bende.
    Ian: Alabilir miyim?
    Claire: Hayır. Bende duracak.
    Elliot: Hey, dinleyin! Ayak sesleri geliyor, insanları buraya çektik.
    Ian: Hemen yukarı çıkıp toparlanıp gidelim buradan.
    Elliot: Siz çıkıp hazırlanın, ben şu yaratığın pençelerini alacağım. On dakika içinde arabanın olduğu sokakta görüşürüz.
    Claire: insanlar ne olacak? Hey! Sessizce içeri girin, gölgeleri yaklaşıyor.
    Elliot: Bu da ne demek böyle? Sen ne yapacaksın?
    Claire: içeri geç dedim!
    Ian: Haydi, Elliot, yürü.

    Ian Elliot’u kolundan tutup içeri sokar.

    Elliot: Hayır, buna izin veremem! Claire! Claire! Yapma bun…
    Ian: Kapa çeneni lanet olası baş belası!

    Ian, Elliot’u ağzını kapayarak susturur. Claire cebinden yavaşça silahı çıkarır, ateş etmeye hazır hale getirir ve saklanır. iki kişi sessizce merdivenleri inerler, bir anne ve oğlu. Annenin elinde bir bıçak vardır, cesedi görür görmez bıçağı elinden düşürür ve koşar.

    Kadın: Baba, babacığım! Hangi şerefsiz yaptı bunu, çık karşıma!

    Claire hiç acımadan saklandığı yerden kadıncağızın kalbini nişan alır ve tetiğe basar. Oracıkta yere yığılan kadının arkasından çocuk hızla kaçar.

    Claire: Ian, Elliot! Gelebilirsiniz.
    ···
  2. 52.
    +1
    Ian ve Elliot ikinci kez şoka uğramış haldedirler, ne yapacaklarını bilmez halde oldukları yerde kalırlar. Daha sonra Elliot birden merdivenleri hızla çıkmaya başlar, eve girer ve eşyalarını toplamaya başlar.
    Claire ağlamaya başlar, Ian ona doğru yürür ve sarılarak Claire’ı geniş göğüsüne bastırır. Bu sırada Elliot hazırlığını bitirmiştir ve hızlıca merdivenleri iner, Ian Elliot’un sesini duyar duymaz arkasından koşar, ancak Claire Ian’a bağırarak gitmemesini söyler. Ian geri dönerek Claire’ı alır ve yukarı çıkıp eve girerler.
    Elliot arabanın olduğu sokağa doğru gider, ancak Claire’ın iki cinayeti üzerine üçüncü şoku yaşamıştır. Araba yoktur. Çaresizlik içinde yavaş yavaş eve doğru yürümeye başlar.
    Ian Claire’la birlikte eve girdikten sonra kanepeye oturur, Claire’a moral verir. Claire Ian’ın geniş kollarında iyice yayılarak sakinleşir ve Ian’ın boynuna doğru sokularak onu öper. Claire ve Ian tam bu haldelerken Elliot eve girerek onları görür. Ağzı açık kalmıştır, gördükleri onu mahveder.

    Elliot: Size inanamıyorum! Bu virüs ortaya çıkalı henüz iki gün olmuşken ve Claire acımasızca üç insanın canına kıyabilmişken, ülke karanlığa doğru sürüklenirken siz bu hale nasıl gelebilirsiniz!? Üstelik daha yeni tanıştınız!
    Claire: Bu seni ilgilendirmez aptal!
    Ian: Haddini aşma Elliot! O masum insanlara bir yenisinin daha mı eklenmesini istiyorsun?
    Elliot: Beni de mi öldüreceksiniz? Ne duruyorsunuz, yapsanıza!
    Ian: Ne oldu? Gidemedin mi korkak herif?
    Elliot: Arabayı çalmışlar. Kalkın şuradan, bir araba bulup Claire’ın evine gitmemiz gerekiyor. Ondan sonra ne haliniz varsa görün.

    Üçü birden yerlerinden kalkarlar, Ian ve Claire hızlıca eşyalarını hazırlarlar ve aşağı inerler, hep birlikte sessizce yine otoparka doğru giderler. Elliot ilk gördüğü arabanın cdıbını dirseği ile kırarak kapıyı açıp içine girer, Ian ve Claire de arabaya binerler ve Elliot yaklaşık üç dakika sonra arabayı çalıştırmayı başarır, gaza basar. Daha önce gittiği için evin yolunu biliyordur, hızla sürer. Eve varır varmaz arabayı önüne bırakıp yukarı çıkarlar.
    ···
  3. 53.
    +2
    Elliot: Claire, televizyonu aç, haber izlemeliyiz.
    Spiker: … himayesi altında çalışan bilim insanları virüsün bir çaresini bulduklarını iddia ediyorlar sayın seyirciler. iddia, hazırladıkları bir panzehirin, bel bölgesinden mutanta enjekte edildiği zaman üç saat içinde eski haline getirdiği yönünde. Polis memurlarının her eve üç enjektör şeklinde dağıtacağı bu panzehiri, halktan sokağa çıkıp mutantlara uygulaması isteniyor.
    Claire: Bu mükemmel bir haber, ancak yine çok insan ölümüne sebep olacak. Saçmalık. Panzehiri uygulama işlemini devletin yapması gerekir, halkın değil.
    Ian: Koca silahlı kuvvetler bununla başa çıkamazken bizim uğraşmamız ne kadar doğru olabilir?
    Elliot: Henüz elimize bile geçmedi bence hiçbir önemi yok şu an.

    Elliot bunu söyledikten yalnızca yirmi saniye sonra kapı çalar, farklı duygular içerisinde kapıyı açarlar. Gelen polistir ve üç enjektörü eve verir.

    Ian: Bir şey merak ediyorum, panzehiri sıradan bir insana uygularsak ne olur?
    Elliot: Bunu gerçekten merak ediyorsan kendinde deneyebilirsin.
    Claire: Ian, sakın böyle bir şey yapma.
    Ian: Sadece merak ettim, Claire. Elbette böyle bir şey yapmam.
    Spiker: Son dakika! Sayın seyirciler, hükümet, virüsün ortaya çıktığı iddia edilen üniversite olan Teknoloji ve Bilim Üniversitesi’nden şüphelenilen öğrencilerin toplanarak gözaltına alınacağını bildirdi.
    Elliot: Geçmiş olsun, Claire.
    Claire: Başım belaya girecek.
    Spiker: Şimdi ekranlarınıza bir görüntü getireceğiz sayın seyirciler, bu görüntülerde, masum iki vatandaşın, nasıl canice katledildiği var.
    Ian: Claire, yoksa bu…
    Claire: Bir dakika, sus!
    Spiker: işte o alışveriş merkezinin güvenlik kamerası görüntüleri.
    Claire: Oh, ucuz yırttık.
    Elliot: Belli ki senin gibilerden bolca varmış bu ülkede. Tabii biraz daha vahşice öldürmüşler. Bu devirde insana senin gibisi lazım.
    ···
  4. 54.
    +1
    Ian: Hey hey, durun biraz. Henüz birkaç gün olmuşken, başladıktan hemen sonra biten bir virüs nerede görülmüş? Tarihte bile küçük bir sıtma hastılığının milyonları öldürdüğü biliniyor. Bu çok saçma bir iş.
    Elliot: iyi de gözlerimizle gördük, bu yaratıklar gerçek ve çok hızlı yayıldılar, haberler vahşete döndü, çok sayıda insan öldü, belki de binlerce, sayısını hiçbir zaman vermediler ki. Üstelik tüm bunlar yalnızca senin de dediğin gibi birkaç gün içerisinde oldu ve devletimiz de tüm bunlar gerçekleşirken çok hızlı ve düzenli bir şekilde çalıştı. Sen de gördün işte, virüsü yok etmenin yolunu bulmuşlar ve panzehir üretmişler. Daha ne olabilir ki? Bu çabuk iyileşmenin tek sebebi hükümettir.
    Ian: Anlasana, Elliot. Bu virüsü hükümet yaydı, önce yarattılar, sonra bir üniversite kampüsünde yaydılar. Üstelik suçu da öğrencilere attılar. En sonunda ise halka yaranmak için panzehir bulduklarını iddia ettiler.
    Claire: Ian, bunları neye dayanarak söylüyorsun? Nereden çıktı bunlar birden?
    Elliot: Saçmalıyor, Claire.
    Ian: Peki, siz nasıl anlamak isterseniz öyle anlayın.
    Claire: Ne yapmamız gerekiyor? Yani bundan sonra, evde oturup erzağımızı tüketip haber mi izleyeceğiz?
    Ian: Ölmek istiyorsan dışarı çık ve panzehir mücadelesine gir.
    Elliot: Ian, en başta söylediğin şey, deneyeceğim.
    Ian: Neyi? Panzehiri kendine uygulamayı mı?
    Elliot: Evet, benimkini ver lütfen.
    Ian: izin ver ben sana yapayım.
    Claire: Siz iki aptalın tekisiniz! Ben gidiyorum, Elliot, arabanın anahtarlarını ver.
    Elliot: Yakala!
    Claire: Size iyi günler ahmaklar!

    Claire kapıyı çarparak çıkıp gider ve arabaya biner, çalıştırır. Çaresizce yola bakar, ne yapacağını, nereye gideceğini bilmez halde gaza basar, yavaş yavaş üniversite kampüsüne doğru gider. Vardığında arabayı parkedip radyoyu açar, sakin bir müzik eşliğinde kampüs bahçesini izler.
    ···
  5. 55.
    +1
    Tam bu sırada Ian, Elliot’un koluna bir lastik bağlamış ve iğneyi damarına sokmuş bir şekilde yavaş yavaş panzehiri enjekte eder. Panzehir damarlarında ilerledikçe Elliot nefes almakta zorluk çekmeye başlar, öksürerek yavaş yavaş uzanır, gözlerini kapatır ve hayatını kaybeder.

    Ian: Demek normal bir insanı öldürüyor, ancak mutantları insana çeviriyor. Zavallı Elliot, ölmeyi kendisinin istediğine adım gibi eminim. Huzur içinde uyu.

    Elliot acısız bir ölüme kavuşurken o sırada evi Claire’ı almak için basan polisler, Ian’ı alıp merkeze zütürürler ve orada işkence içinde Ian’ı öldürürler.
    Ian’ın ve Elliot’un hayatlarının son birkaç günü zehir içinde geçtikten sonra herkes hakettiği miktarda acı çekerek can vermiştir.
    Claire ise aslında bundan tam bir ay öncesinde kendine bir amaç edinmiştir, okuldaki başarılarıyla yetinmeyerek insan bedeni üzerindeki çalışmalarını geliştirerek tüm dünyaya hakim olmayı istemiş ve bunu benimsemiştir. Virüsü okulda geliştirmiş ve okuldaki personeller ile yaymaya başlamıştır, daha sonra sanki ikinci bir kişilikmişcesine bunları kafasından silmiş ve virüse nasıl galip geleceğini de bilerek hayatını sürdürmeye başlamıştır. Ancak hükümet panzehiri bulduğunda ve virüsü yok etmeye başladığında bütün umutları sönmüş ve okula gelip intihar etmeyi göze almıştır, ya o kendini öldürecektir ya da hükümet tarafından öldürülecektir.
    Yavaşça arabadan iner, laboratuvara doğru gider, içeri girerek sıralardan birini ortaya çeker. Kendi dolabında sakladığı kalın ipi sıranın üzerine çıkarak tavana bağlar, boynuna geçirir ve sırayı altından iterek intihar eder. Çok geçmeden polisler gelerek ölü bedenini bulur.
    Kısa süre sonra ise virüs tamamen yok edildikten sonra, ülkedeki hayatını kaybeden insanların sayısı açıklanır. Kırk sekiz milyon nüfuslu ülkenin nüfusunu tam olarak kırk milyona indirecek kadar insanı öldüren virüs, tarihte büyük bir öneme kavuşmuştur.

    -SON-
    ···
  6. 56.
    0
    Bitti beyler hayırlı geceler okuyanlara okumayanların da canları sağ olsun.
    ···
  7. 57.
    0
    Hadi okuyun beyler yav
    ···
  8. 58.
    0
    Hadi okuyun beyler yav
    ···