Bu entry silinmiştir
-
1.
0Adımı gibtir edin ama Arcadia diyebiliriz. 17 yaşındayım yani lise 3.sınıfta okuyan bir erkek öğrenciyim. Karışık bir hayat geçirdim. Başlamadan önce lütfen küfür falan etmeyin. Edecekseniz bana edin, anlattığım kişilere etmeye hakkınız olduğunu düşünmüyorum. Küçükken yaşadığım bazı şeylerden dolayı insanlara kolay kolay güvenen bir insan olamadım hiçbir zaman. Herkesin 30 40 kişilik arkadaş grubu olurdu ben tek takılırdım. Sadece 2 tane bayağı yakın olduğum, kardeş dediğim ve her takumuzu bildiğimiz, ilkokuldan arkadaşlarım var. Sadece iki tane. Bu ikisinin dışında kimseyle dost olmadım, çünkü kimseye güvenmiyorum. Neyse başlıyorum...
Ortaokulda beraberdik bu iki arkadaşımla. Liselere geçince ayrıldık hep. Üçümüzde farklı liselere yerleştik. Hasret çektik. Lisenin ilk haftası nakil aldırmak için gitmemiştim. Daha 9.sınıftım. Nakil olmayınca ikinci hafta okula gittim. ilk ders yoklama alan hoca sınıf öğretmenimizdi, biraz sertti. Yokalamada adımı söyledi ve sohbet başladı.
- Arcadia
+ Burada
- Geçen hafta neredeydin? (Sesi çok yüksekti, ama korkmamıştım)
+ Nakil aldıracaktım ama olmadı.
- Beğenmedin mi okulu neden gitmeyi istedin?
+ Az puanla o liseyi kaçırdığım için oranın eğitimi daha iyidir diye düşündüm ondan geçmek istedim hocam (Herkes bana bakıyordu, kızardığımı hissediyordum)
- Görürsün kim iyi kim kötü.
Sustum ve yerime oturdum. ilk haftadan herkes bana bakmıştı. Tanınmıştım, pek alışık olmadığım şeylerdi. Demiştim ya arkadaş çevrem yoktu, kimseyle muhabbete girmezdim kimsede ilgilenmezdi benimle ortaokuldayken, birden herkes bana bakınca değişik olmuştu. Pek tanıdığım insan yoktu etrafta. Bir ay sonra falan sınıfta kaynaştılar. Ben yalnız takılıyordum. Sonra bana geldiler. Tanışalım falan diye. Kendimde sevdiğim bir şey vardır, insanı gözünden tanırım. Orada birisini gördüm. Kalbini okudum diyebilirim. Çok iyi birisine benziyordu, sınıftaki en iyi çocuk o olabilir diye biraz onunla zaman geçirdim diğerlerinden ziyade. Adı Mahmuttu. Tabi bu arada iki ka -
2.
0Tabi bu arada iki kardeşimle de zamanımı geçiriyordum okul dışında, onları hiç aksatmam. Mahmutla bayağı anlaşmıştık. Sınıftaki en yakın arkadaşım olmuştu. Bir gün okuldayken midem bayağı bulanmıştı. Tenefüste müdüre gidip izin istedim. Mahmutta beni eve yakın bir yere kadar bıraktı sağolsun. Eve gittiğimde istifsr edip durdum. Sonra hastaneye gittik ve apandist ameliyatı oldum. Bir kaç gün kimse aramadı. Zaten ameliyattan sonra narkozlu şekilde gözlerimi açtığımda karşımda iki kardeşim ve ailem vardı. Dedim ya her takumuzdan haberimiz var bizim. iki gün sonra da Mahmut okulu toplayıp gelmişti hastaneye. O gün düşündüm. Ben neden güvenmiyordum insanlara. Beni düşünüp gelmişler, hasta olduğum için. Bir de kızın birisi whatsapptan mesaj atmıştı geçmiş olsun diye. Alışkın değildim ben böyle şeylere, o yüzden whatsappa girmedim bir kaç hafta. Neyse 2 hafta okula gitmemiştim. Gittiğimde kızlar geçmiş olsun falan dedi. iki tane kızla da bayağı sohbete girmiştik Mahmutla. Nasıl başardım bilmiyordum bunu. Ben ya ben, kızlarla konuşmak. ilginçti. Kızlardan birisi dedi ki, "Koreden bir basketbolcu 10 sene sonra Türk takımına transfer olacak." bayağı güldüm. Sonrasında Mahmutta güldü. "Kızlar gelin iddiaya girelim, kazanırsak bize 10 sene sonra uçak biletlerimizi alıyorsunuz ve biz geziye gidiyoruz, siz kazanırsanız da biz size birer futbol maçı bileti ısmarlıyoruz, kabul mu?" dedi. Ben duraksadım. Bu kadar net olmaları korkutuyordu. Kain miydiler?
O zamanlar salakmışım işte, ama herşey de o zamanlar başlamış aslında. Nereden bilebilirdim ki. işte salakmışım.
(Devdıbını isterseniz yorum atın)