Fakat ben eve bir kadınla gelmiştim, yoksa...
Evet babaenneciğim sabah namazından sonra gene odaları karıştırmış ve yanıma yatmıştı.
Hava tam aydınlanmadan odaya girmiş olmalıydı ki durumu fark etmeden uyumuş ve henüz uyanmamıştı.
Ancak uyanması an meselesiydi, eğer uyanırsa Allah korusun oracıkta hücceten giderdi kadıncağız.
Bunun ona olmasına izin veremezdim.
Yanımdaki kadını bir an önce o odadan sessizce çıkartmanın bir yolunu bulmalıydım.
Gözüme babaanneciğimin bardağın içinde huşu içinde yüzmekte olan dişleri ilişti.
Dişleri almak için bardağa elimi uzattım, dişleri çıkartırken suları babaanneciğimin yüzüne damladı, uyanır gibi oldu ama uyanmadı.
Sonunda dişler elimdeydi işte !
Bunca yıllık bekleyiş sonunda başarmıştım.
(Bi dakka ya. ne takuma yarayacak bu dişler benim amk)
Sonra acı gerçek kafama dank etti.
Dişleri damak olmadan bir işe yaramazdı.
Resmen oyuna getirilmiştim.
Yılların verdiği tecrübe ile babaannem gene yapmıştı yapacağını.
Dişleri tekrar bardağa koydum ve yatağa uzandım.
O sırada yataktaki 3. bedeni fark edip irkildim.
Ne yapıyordum ben bu kadar zamandır.
Amacım babaanneme belli etmeden yanımdaki kadını odadan çıkartmak değil miydi ?
Ne içmiştim de kafam hala bu kadar iyiydi acaba ?

Yastığın ucnunu tutup kadını dürttüm, ufak bir inleme sesi çıkarttı ve uyumaya devam etti.
Daha sert dürttüm ve aynı anda yastığın köşesini ağzına bastırdım.
Önce biraz korktu, sonra gözleri beni buldu ve biraz sakinleşti.
Yinede anlamsız gözlerle bana bakarken, gözü omzumun üstünden babaannemin takma dişlerine kaydı.
Yada bana öyle geldi. Gözleri çok kısa bir an sabit kalmıştı ama baktığı her neyse ilgilendiği bir şey olduğu kesindi. (Babaanneme mi bakıyodu lan yoksa)
Ben durumu izah etmeye çalışmadan hemen eşyalarını aldı ve salona geçti.
Ben yatağın ortasında olduğum için onun tamamen odadan çıkmasını beklemiş ve babaannemi uyandırmamak için yataktan yavaşça inmiştim.
Salona gittiğimde kadın ortalarda yoktu.
Banyoya ve diğer odalara baktım ama gitmişti.
Ortada bir şey bırakıp bırakmadığıma bakmak için odama döndüğümde ise babaannemin dişlerinin bulunduğu bardağın boş olduğunu farkettim
içindeki sarı su bile gitmişti.
Kapıya koştum, kapı içeriden kilitlenmişti ve anahtar üzerindeydi.
Deli gibi oradan oraya koşturdum.
Bi an kafamın kenarında bir acı hissettim ve gözlerim kararırken açık dolap kapağını görüp "50 defa dedim amk açık bırakmayın şunu" diyerek yere yığıldım...

Daldan dala atladım amk ama daha devam da edebilirim.
Belki de etmem bilmiyorum. Yazarken eğlendim sadece :D