1. 1.
    0
    akşam eve geldiğimde oldukça yorgundum. ofiste işler yoğundu, üstüne bir de patronla tartışınca canım iyiden iyiye sıkılmıştı. şu anda en iyi şey biraz uyumaktı.

    odama girdim. üstümü başımı çıkardım, pijamalarımı giydim. o an ertesi günün cumartesi olduğunu anımsadım. yarın işe gitmeyecektim. erken kalkmama gerek yoktu. biraz bilgisayarda takılabilirdim.
    ···
  2. 2.
    0
    bilgisayarın açma tuşuna basıp mutfağa gittim. raftaki kremalı bisküvi paketini alıp tekrar odama döndüm. odama girerken hemen yandaki yatak odasının açık duran kapısı dikkatimi çekti. herhalde geç geleceğim için kızım karımla yatmıştı yine. saatime baktım, saat 2.30'a geliyordu.
    ···
  3. 3.
    0
    neyse, paketi monitörün yanına koyup otomatik açılan msn'ime bir göz attım. çevrimiçi olan bir tek sekreterim vardı. genelde açık saçık fotoğraflarını koyardı msn ve face'ine. bu durumu yadırgasam da hoşuma giderdi hani.
    ···
  4. 4.
    0
    bir süre çevrimdışı olanlara şöyle bir baktım mal mal. daha sonra msn'den çıkıp firefox'u açtım. hemen inci'ye girdim. üye girişi yapmadan da belki sonlarına yetişirim umuduyla zeki'nin progrdıbına, matrax'a bakayım deyip alem fm'i açtım.
    ···
  5. 5.
    0
    baktım zeki çoktan bitmiş. neyse o sekmeyi kapatıp inci'ye döndüm tekrar. üye girişi yapıp sol framee baktım bikaç dakika. güzel bi iki başlık vardı, onları okudum.
    ···
  6. 6.
    0
    sıkılmıştım, uykum gelmemişti ama yatmak istiyordum. en iyisi biraz kitap okumaktı. masanın ucunda duran kitabı elime almıştım ki sekreterim msn'den yazdı:

    sekreterim:
    selam
    ben:
    selam

    işle ilgili bi şey soruyor olmalıydı...
    ···
  7. 7.
    0
    daha sonra bir şey yazmadı, ben de yazmak istemiyordum. kitap okuyup uyuyacaktım.

    ama gidip karımı ve kızımı da öpmek istiyordum. her gece yapardım bunu.

    onları uyandırmamak için parmak uçlarıma basa basa yatak odasına gittim. yorganın neredeyse hepsini kızım almıştı ve karım açıkta sayılırdı. yavaşça boynuna bir öpücük kondurdum. sonra da kızımı öptüm ve odama gittim yeniden.
    ···
  8. 8.
    0
    odama girdiğimde beni hiç beklenmeyen bir şey karşıladı. masanın önündeki sandalye yatağın üzerinde ters çevrilmiş bir şekilde duruyordu. ben daha buna neyin sebep olduğunu anlayamadan da masadaki bisküvi paketinin açıldığını, bisküvilerin yere saçılmış olduğunu gördüm..
    ···
  9. 9.
    0
    korkmuş ve şaşırmıştım. hadi bisküvilerin yere dağılması tamam da, o sandalye nasıl yatağın üzerine koyulmuştu? kim koymuştu?

    açıkçası yatmaya korktum, bunu o an kendime bile itiraf edemiyodum ama korktum. sandalyeyi düzeltip bi süre daha net'te takılmaya karar verdim.
    ···
  10. 10.
    0
    kayıt olduğum bi iki foruma girdim, sonra oralarda sıkılıp tekrar inci'ye baktım. para dağıtan biri vardı. kafam dağılsın diye başlığına on on beş tane entry girdim.
    ···
  11. 11.
    0
    amk kimse dinlemiyo. gibicem ha.
    ···
  12. 12.
    0
    reserveleri görelim panpalar
    ···
  13. 13.
    0
    bir yandan kafa dağıtmaya çalışıyor, bir yandan da biraz önceki olayı anımsayıp korkuyla titriyordum.

    sonunda karımla kızımın yanına kıvrılıp uyumaya karar verdim. evet evet, en iyisi bu olacaktı.

    tam yerden alıp üflediğim ve ağzıma attığım bisküviyi çiğnerken ileti sesiyle irkildim. msn'e ileti gelmişti.
    ···
  14. 14.
    0
    sekreterim:
    konuşmak istiyorum
    canım çok sıkkın

    sekreter şu anda size bir titreşim gönderdi.

    ben:
    olur
    n'oldu?
    ···
  15. 15.
    0
    sekreterim:
    ilginç şeyler oluyor...
    kendimi tanıyamıyorum
    bir başkasının emrindeymişim gibi
    ben:
    nasıl yani?
    sekreterim:
    biraz önce uyuyayım dedim, bir ses "uyumayacaksın" dedi ve uykum kaçtı bir anda
    günlerce uyumuşum gibi
    korkuyorum.
    ···
  16. 16.
    0
    ben:
    ilginç

    kararsız kaldığım, şaşırdığım anlarda sığındığım sözcüktür "ilginç".

    sekreterim:
    buluşmak istiyorum mümkün mü
    kendimi yakın hissettiğim bi' sen varsın
    ···
  17. 17.
    0
    ben:
    bu saatte mi
    saat 3'e geliyo
    sekreterim:
    kötüyüm
    saatler anlamsız benim için
    zaman kavramı yok...

    ne dicemi bilemeden birkaç dakika monitöre baktım. bu saatte evden çıkmak pek akıl karı değildi. hem deli gibi uykum vardı.
    ···
  18. 18.
    0
    sekreterim bir kez daha "lütfen, konuşmamız lazım." deyince dayanamadım. bunda, msn ekranındaki çekici resmin etkisi de az buçuk olmuştur illa ki.

    ben:
    nerde
    sekreterim:
    bizim evi biliyosun.
    oraya gel

    oha amk, tam huur cümlesiydi. güldüm bi an, sonra gerinerek pc'nin başından kalktım.
    ···
  19. 19.
    0
    gardroptan t-shirt ve eşofmanımı aldım ve giydim. cep telefonumu aldım mı diye kontrol ettim. nedense bilgisayarı kapatmak istemiyodum.

    kapıya yöneldim.
    ···
  20. 20.
    0
    gözüm yine yatak odasına takıldı. bu sefer yanlarına gitmedim ama. onları uyandırabilirdim çünkü.
    ···