herşey 2006 yazında başladı

akşam olmuştu zaten bizimkiler yorgun birazda moralleri bozuk tabi. şuan konuyu açmıyım dedim. gelirken bıldırcın getirmişler onu yedik. anneannem benim oda da yatacak, oda da iki yatak var. erken yattılar bende pc ile falan takılamıyorum o yüzden. salonda tv izliyorum. gözüm hep kapıda, sanki bir şey görecekmişim gibi. iyice rahatsız oldum, yatağa geçiyim mesajlaşırım milletle o arada da uyuya kalırım diye düşünüyorum. odaya girdim zifiri karanlık, anneannem rahatsız olmasın diye açmıyorum ışığı, telefonun ışığı ile geçtim yatağıma sağa dön sola dön uyku tutmuyor. hafif uyur gibi olmuşum, telefona mesaj geldi, yeniden uykum dağıldı. kalktım mutfaktan su içmek için. benim oda koridorun sonu, koridorun diğer ucunda sağda mutfak var solda dış kapı var. mutfağa girdim suyu içtim çıkar çıkmaz. anneannem dış kapıya sırtını vermiş, beyaz uzun entari var üstünde. ellerini açmış dua okuyor. birden başımdan aşağı kaynar sular döküldü , ayaklarım boşaldı. hayırdır ebe napiyorsun bu saatte burda dedim ama sesim titriyor farkındayım.

ben ilk girdiğim evlerde, uyumadan önce kapılarında teker teker dua okurum dedi.

iyi allah kabul etsin dedim, hızlıca odaya gittim yattım , yüzüme pikeyi çektim. ayak sesleri duyuyorum koridorda anneannem diye düşünüyorum, bir korku falan yok o yüzden. uyuya kalmışım.

etrafımda kör kediler var, yolda yürüyorum ama nereye baksam oradan çıkıyorlar, koşmaya başlıyorum, biri arkadan ismimi söylüyor bağırarak, o sırada gözlerimi açtım sabah olmuş.

tutar amk...

reserved

Alkol yada başka birşey var mı dedi. Alkol içiyorum hocam dedim. Kafayı eydi, dudakları büktü kafayı sallıyor falan. Ulan ne alaksı var alkolle diyicem artık patlıycam amk, hocanın o hareketleri sinirimi bozdu.
Baban nerede dedi, şuan şehirdışında hocam dedim hmm falan yapıyor. Arıyalım istermisin dedi. Babama daha bahsetmedim hocam şuan aramıyalım dedim. Kafasını sallıyor falan.
Kalktı kitaplıktan kuran ı kerim çıkardı, önüme koydu. Bunu al dedi. Velin geldğinde birlikte gelin şevki hocanın külliyesine gideriz dedi. ( şevki hoca: şevki yılmaz hatırlayacaklar vardır.)

Kısaca adam bana sarhoş muamelesi yaptı, pekte inanmadı yolladı gibi birşey oldu. Giderken Namazını aksatma, alkol falan da bırakmaya çalış. Sınav sdönemi stresi... vs bişeyler söyledi. Kapıya kadar benimle geldi, tokalaştık öpüştük ayrıldım

Neyse, otobüse bindim gidiyorum dershaneye. Sanki otobüsteki insanlar bana çok yabancıymış gibi geliyor. Ortam çok farklı gibi. Herhalde geceki olaydan dolayı şokun etkisidr dedim. içimden durmadan dua okuyorum. Telefonun mesaj kısmına nas ve felak surelerini yazdım. Ayetel kursi yide bir kağıda yazmıştım ara ara açıp okuyorum, ezberlemeye çalışıyorum. Dershaneye geldim selçuk hocaya sordum. Odasındadır falan dediler. Çıktım odaya, selamun aleyküm , aleyküm selam . Havadan suda tercihlerden falan konuştuk. Ben izmir istiyordum , hocalar istanbul daha iyi olur falan diyor. Herneyse hocam bişey anlatıcam dedim. Özet olarak anlattım, değişik rüyalar görüyorum, kafir deniyor bana rüyamda falan. Evet, hmm falan diyor hoca öyle büyük tepkiler vermiyor.

apapapapapap

upupupupup

devam kardeş iyi sardı bekliyorum

reserved.
bitirmezsen yaktım çıranı

kalktım, ensemde acaip bir ağrı var, sanki çok güçlü biri ensemi tutmuş sıkıyor gibi, ağrı alnıma doğru gelip, gözlerim arkasına gidiyor sanki. banyoya girecektim, annem havluları falan katlıyor. ya dün gece ebem ödümü patlattı dedim. hayırdır ne oldu diye sordu. yav gecenin köründe kapının önünde dua okuyordu diye anlattım. allah allah dedi kaşlarını çattı annem, bişey demedi. tuvalete girdim. elimi yüzümü yıkadım, biraz oyalandım. mutfağa geçtim. kahvaltıyı hazırlamışlar. annem; eben öyle bişey yapmamış dedi. anneannem de ben değildim kuzum , ben öyle bişey yapmam, öyle saçma şey mi olur, her kapıda neden dua okuyım dedi. ebe burda duruyordun işte, üstünde beyaz entari vardı dedim. yok ben değildim zaten uyurken beyaz giymem, uyumadan önce namaz kılar duamı okurum, öyle evin içinde dua okumam dedi.

sabahtan beri bekliyorum merakla panpa hadi ama

@221 bitirmeye bak heycanı kaçıyo amk hadi güzel yazıyosun

kısa kes köpek

not: okumuyorum

duvardan atladım
mezarlığın dışında ki yan yola kadar koştum, oradan da eve doğru. ama öyle bir koşuyorum ki sanki bacaklarım benim değil. kulağımda birileri durmadan kuffar, kuffar,kuffar, kuffar... diyip duruyor, beynim patlayacak gibi. eve geldim hemen bahçeye girdim, kuzen orada bekliyor, sigara içiyor, suratta bir sırıtma.
o an bir rahatladım zaten, yüzüm ısınmaya başladı. leeyn neden koşuyorsun falan gülüyor bu. bıraktım amk, yarın alacaz tesbihi falan dedim lafı geçiştirdim. bu biraz daha korktun mu bu suratın rengi bembeyaz var falan üstüme geldi. nedense bişey konuşmak gelmedi içimden.
gittik yattağa yattık. yer döşeğinde yatıyoruz orada. zaten insan çok herkese yatak düşmez, ben kuzenle yatıyorum. bu direk sızdı. benim kulağımda hala ayn sesler, baykuşun gözleri.

reserved okurum

ondan sonra bu siyah gömlekli adam beni şezlonga yatırıp pantolunu sıyırıp bir güzel gibmeye başladı. Sabahın 5 i amk bagırıyorum bir allahın kulundan ses yok etrafıma bakıyorum belki cıglıklarımı biri duyar diye ama nafile resmen combo yapıyor adam seriye bagladı iliklerime kadar hissediyorum akcigerlerimin ucuna kadar değdiriyor . Her neyse tam adam boşaldı rahatladı zannederken enseme bir tokat yediğimi hatırlıyorum sırtımdan tutup bu sefer beni şezlonga yüzüstü yatırıp iki elinle kafamdan tutup suratıma boşaldığını hatırlıyorum. sonra uyandım meğer herşey rüyaymış amk

o anı anlatmak gerçekten çok zor, ben edebiyatçı değilim, çokta kitap okumuş değilim. anlatamıyorum yani. ama çok korktuğumu bilin.
hava normalde çok sıcak olması gerek ama ben üşümeye başladım, sanki vücudum buz gibiydi, kargo şortun sağ cebine koymuştum tesbihi, hemen elimi attım, sarığın tepesine uzandım, takmaya çalışıyorum ama elim çok titriyor, zaten o anları kegib kegib hatıyorum baktım olmayacak, mezarın üstüne attım tesbihi direk sağa döndüm duvara doğru koşmaya başladım.

yatağın altından bakır bir tepsi çıkardı, yanında ki sürahiden su doldurdu, tepsiye 3 kez okudu 3 kez üfledi. pencereyi göstererek, oradakini getir dedi, kalktım perdenin arkasında pencereye asılı, yumurta poşete gibi şeffaf bir poşet var içinde sığırkuyruğuna benzer kurumuş bir bitki, onu hocaya verdim. içinden bir tutam alıp avcuyla ufalıyıp suya attı. yine sessizce bir şeyler söyleyerek suya batırdı vefki, bir keseden kül döktü ve elini sok dedi, sağ elimi suya soktum, su çelik gibi buz gibiydi. ama suyun bittiği yerden bir ısı başlıyıp bütün vücudumu sardı, suyun üstünde sanki binlerce şekil oluştu, bütün renkler birbirine girmişti odada, odanın içinde orada olmayanların gölgeleri geziyordu, suyun dalgasından çıkan ışıklar gözümü alıyordu. sesli sesli dualar okumaya başladı hoca. sanki elimin üstünde bir ton ağırlık var gibi, istesem de elimi kaldıramıyacak gibiydim. hoca tuttu bileğimden sudan çıkardı. vefki çıkardı sudan üstüne üfledi, katlaya katlaya üçken haline getirdi. poşete sardı, sonra bir deriye, en sonda bir parça şalvar kumaşına sardı ve siyah bir iplik ve iğne ile bana uzatıp, dik bunu dedi.

herşey değil her şey