1. 451.
    0
    babam, bir zararı olmuyor mu hocam köylülere, bunları neden veriyorlar dedi.

    hoca yine gülümseyerek, bundan 20-30 sene evvelina kadar çok el-amlûk*, al-has* gezerdi buralarda dedi.
    bizim korktuğumuzu anladı ki o senin korktuğun şey senden daha çok korkar boğazını temizliyerek devam etti şeytan sizden daha çok korkar. size ariz olunca ondan korkmayın ki, sırtınıza binmesin. ona karşı sıkı durursanız, toz olup gider. dedi.

    (el-amlûk: annesi insan, babası cin olan
    al-has: annesi cin, babası insan olana denir.)
    ···
  2. 452.
    0
    uuuuuuuppppppppppp
    ···
  3. 453.
    0
    rez okurum amk
    ···
  4. 454.
    0
    uuuuuuuupppppppp
    ···
  5. 455.
    +2
    sonra babama , oğlanla yalnız konuşalım diyip bana döndü. babam kalktı dışarı çıktı. oda da hocayla birlikte kaldım. nasıldı yolculuğun diye sordu. ne diyeceğimi şaşırdım iyiydi hocam, bir sıkıntı olmadı pat patla geldik dedim. arkasından hemen ekledim yolda geyik sürüsü gördük diye.

    ne yaptığımızı, onlara bir hamlede bulunup bulunmadığımızı öğrenince hoca: GEYiKLER CiNLERiN SÜRÜSÜDÜR...
    Mâlik b. Hureym’in kıssasıdır ki, altmışıncı babta «Geyikler cinlerin hayvanlarıdır» başlığı altında zikredilmiştir ve aynı başlık altında Ahkâmul-mercan fi ahkâmil-cân da.

    onlara bulaşmamanız iyidir diye ekledi.

    yolu kapatmışlardı hocam dedim.

    iyisi vardır, kötüsü vardır evladım. insanınkinden çoktur mezhepleri. dedi.
    ···
  6. 456.
    0
    reserved
    ···
  7. 457.
    +1
    hocam daha öncesini evde babam anlattı bana olanları, şuan da benzer sıkıntılarım var... daha lafımı bitirmeden hoca konuşmaya başladı boğazını temizledikten sonra,

    biliyorum oğlum, senin başında ki sıkıntı büyük, eğer senin evinde onları incitecek bir şey yapmış olsaydın, onlar orasının senin evin olduğunu ve istediğin gibi tasarruf etmeye hakkın olduğunu çok iyi bilirler. ama eğer onların evinde yapılırsa. daha da kinlenirler daha da güçlenirler...

    sana bir koruyucu atamıştım, ama düşmanlarına yaklaştıkça onunda gücü azalır. sana daha da uzaklaşır.

    hocam dedim bana kuffar diyorlar.

    bazı bedelleri olduğunu o zaman babana söylemiştim, bir bedeli de buydu. onların dünyası şuan bizim dünyamızdan daha da karışık, bir çok mezhepleri var müslümanları, hristiyanları, şeytana tapanları ve hatta kafirleri...

    seni korumakla görevli cinni ise onların kafir olarak adlandırdıkları süryanilerdendir. bu yolla seninle alay ediyorlar, vesvese veriyorlar.
    ···
  8. 458.
    0
    devammmm amkkk
    ···
  9. 459.
    0
    ''sende onunla zaman zaman tanıştın, her zaman sana yakın olmuştur. ta ki şemhureş'e yaklaşana kadar ona yakınlaşman tedmur ile olan bağını zayıflattı, tılsımların bir çoğunu parçaladı. sana şuan bu hucümun da sebebi budurdedi.

    tedmur der demez hemen hatırlamıştım, hoca da anlamış olacak ki gülümseyerek
    merak etme her zaman yanında, o yüzden sana yeterince yaklaşamıyorlar, vücuduna giremiyor, ama günden güne onunda gücünü azaltıyorlar'' dedi.

    sanki karşımda ki adam beynimi okuyabiliyordu ama hiç korkmuyordum.
    ···
  10. 460.
    0
    uuuuppppppppp
    ···
  11. 461.
    0
    Reserved
    ···
  12. 462.
    0
    ne yapmamız gerek hocam dedim. aklımdan geçenleri gene anlamış olacak ki hoca sende cin yok evladım merak etme, o ifritler vücudunda olsaydı, ammar bin yasir gibi onları yakacak kudreti bulurduk dedi, yanında ki kağıt tomarından bir parça alıp vefk çizmeye başladı, bir yandan sessizce konuşuyordu. üçgen bir şekil çizdi, etrafına bir yuvarlak, üçgeni 7 kata böldü, her katı yavaş yavaş doldurmaya başladı.
    ···
  13. 463.
    0
    hadi lan devam esir ettin kaç gündür bizi mk adam gibi anlat artık
    ···
  14. 464.
    0
    Devam pampa yanındayız
    ···
  15. 465.
    0
    uuppppppppp
    ···
  16. 466.
    0
    upupupupup
    ···
  17. 467.
    -1
    yatağın altından bakır bir tepsi çıkardı, yanında ki sürahiden su doldurdu, tepsiye 3 kez okudu 3 kez üfledi. pencereyi göstererek, oradakini getir dedi, kalktım perdenin arkasında pencereye asılı, yumurta poşete gibi şeffaf bir poşet var içinde sığırkuyruğuna benzer kurumuş bir bitki, onu hocaya verdim. içinden bir tutam alıp avcuyla ufalıyıp suya attı. yine sessizce bir şeyler söyleyerek suya batırdı vefki, bir keseden kül döktü ve elini sok dedi, sağ elimi suya soktum, su çelik gibi buz gibiydi. ama suyun bittiği yerden bir ısı başlıyıp bütün vücudumu sardı, suyun üstünde sanki binlerce şekil oluştu, bütün renkler birbirine girmişti odada, odanın içinde orada olmayanların gölgeleri geziyordu, suyun dalgasından çıkan ışıklar gözümü alıyordu. sesli sesli dualar okumaya başladı hoca. sanki elimin üstünde bir ton ağırlık var gibi, istesem de elimi kaldıramıyacak gibiydim. hoca tuttu bileğimden sudan çıkardı. vefki çıkardı sudan üstüne üfledi, katlaya katlaya üçken haline getirdi. poşete sardı, sonra bir deriye, en sonda bir parça şalvar kumaşına sardı ve siyah bir iplik ve iğne ile bana uzatıp, dik bunu dedi.
    ···
  18. 468.
    0
    ben dikmeye uğraşırken, pat patın sesini duydum, git gide uzaklaştı ses. benim tedirgin olduğumu anladı hoca. sen işine devam et dedi. sonra bir kağıt daha aldı eline

    Amentü billahi vahdehu, vekefertü bilzubti vettağuti, vestemsektü bil urvetil - vuskâ lenfi’sâme lehâ, vellahu semi’un aliym yazıp, bunu ezberle dedi.

    urve'yi vesveselerden koruyan bu sözlerdir. senide koruyacaktır dedi.

    not: duayı okumadaktan çekinmeyin arkadaşlar, hiç bir şekilde kötücül bilgi vermeyeceğim
    türkçesi: Yalnız Allah’a inandım. Şeytana küfrettim. Ayrılmayan sağlam bir kulpa yapıştım. Allah hem duyucu ve hem de bilicidir.
    ···
  19. 469.
    0
    Hadi panpa devam devam
    ···
  20. 470.
    0
    allah razı olsun hocam diyip bir kez okuduktan sonra katlayıp tshirtümün cebine koydum. onu dikmekte sanki saatlerimi almıştı. bitince hocaya doğru uzattım. hoca dışarıya çık onunla birlikte dedi ayağa kalktım tam kapının önünde hiç birşey yeme dedi..

    daha önce bom boş gördüğüm oda, tamamiyle eşyalıydı, eski bir vitrin vardı solda içinde güvercin bibloları, camın önünde bir divan ,sağ taraf da büyük bir ayna, ortada bir yer sofrası, bir kasenin içinde mor incirler. cam beyaz bir kumaşla kapatılmıştı, dışarıdan güneş vuruyordu ama loştu içerisi. ağır bir koku vardı. camın iki yanında iki vefk vardı, ikisi de beyaz güvercin şeklinde. divanın üstünde de bağdaş kurmuş şekilde, tedmur oturuyordu, yine gülümser vaziyet.
    ···