Altımda güzel arabam, kolumda şık saatim, izmirin en lüks semtinin en güzel sitesinde bir yaşamım, şık kıyafetlerim var. Herkesin istediği yaşama çok çalışarak ulaştım. Daha 28 yaşında olmama rağmen istediğim herşeye sahip oldum.

Gayet mutluyum tek sıkıntım olur olmaz şeylere sinirleniyorum. Sakin bir pazar günü telefonum çalıyor. Arayan şantiye şefimiz Baran.

Baran: Hakan Bey şantiyede kavga çıktı. 3 kişi yaralı acil olarak Karşıyaka Devlet Hastanesi'ne gelmeniz lazım.

Apar topar giyinip çıktım evden. 15 dakika sonra hastaneye vardığımda gördüğüm şey içler acısıydı. 3 işçiminde aileleri toplanmış. Pompalı tüfekler, döner bıçakları, çevik kuvvetler ve belki inanmayacaksınız TOMA bile gelmişti.

Edit: baya zaman geçti kardeşlerim, ilk bölümden başlayarak whatpadd'den yazmaya devam ediyorum.

http://my.w.tt/UiNb/2sc1jxphfC

içimden sövmeye başladım herkese, amk sizin ailenizin bir ferdi orada yaralı siz burda salak salak işler yapıyorsunuz diye. Kalabalığı yarıp girdim hastanenin kapısından, Baran geldi yanıma hemen. Bakışlarından yannanı yedik abi dediğini anladım. Hemen sakinleştirdim onu, görevli memurun yanına gidip megafon istedim. Napıcaksın dedi megafonu, zütüme sokucam amk zütüme, napıcam kalabalığı sakinleştircem.

10-15 dakika sonra geldi elinde megafonla memur, başladım herkes beni dinliyormuş gibi konuşmaya.

Ben: içeride sizin canınızdan kanınızdan olan biri yaşam mücadelesi verirken bu kavga ne kadar doğru? Önce akrabanız, babanız veya amcanız içerideki her kimse ona bakın, başında durun. Dua edin, en önemlisi yanında olduğunuzu hissettirin. Sonra kim kimi vurursa vursun.

Megafonu bırakmamla beraber herkes acilin kapısında toplandı, görevli memura dönüp buradaki herkese en net bilgiyi vereceksiniz diyip geçtim içeri.

Olayın aslı şu, iki uzaktan akraba işçim şantiyedeki malzemeleri çalıyor. Diğer işçi bunu farkedip ustabaşını aramaya çalışırken tam o sırada bu malzemeyi çalanlar bunu farkedip saldırıyorlar. Ustabaşı telefonda olup biteni duyup şantiyeye geldiğinde manzara bu. 3üde yaralı, her yer kan revan. Ambulans, polis derken olay bu noktaya geliyor.

Hemen bizim m.ali'yi aradım. Lise arkadaşım, güvenlik şirketi var. Bütün şantiyelere sahte kamera falan koymasını istedim ve bunun da hemen olmasını.

Neyse çok şükür kimsede bişey yok, sadece 48 saat gözlem altında kalcak üçü de. Malzeme çalışan iki kişiden şikayetçi oldum, diğer elemanı da deponun ikinci adamı yaptım. Yani depoyla ilgilenecek, hangi şantiyeye ne malzeme gidecek vs vs.. buraları uzatıp sıkılmanızı istemiyorum.

Baktım telefon çalıp duruyor. Nuray, o zamanlar çaktığım hatun. 1.80 boylarında, beyaz tenli ve sarışın. Bildiğiniz at amk. Benim paramı yiyor bende hunharca gibiyorum karıyı.

izmirde bu devir böyle, paranızı yedirirsiniz çatır çutur gibersiniz. Açtım telefonu, aşkıııım alışverişe gidelim demesiyle kapat telefonu dedim zaten canım burnumda bir de senle uğraşamam.

Anlamıyorum amk, açlıktan ölsem de birinin bana böyle davranmasına müsaade etmem amk, ama bazı karılar harbiden gurursuz. Daha önce de bu hatunu canımı sıktı diye gecenin bi vakti kovmuştum evden.

Neyse olayı sapıtmayalım. huur çocuğunun birine dairesini teslim edemedim, malzeme sıkıntısından dolayı tehdit mesajı arıp duruyor. Oda mesaj atmış ve bardağı taşıran son damlaydı o mesaj. Anama bacıma küfür etmiş, aradım hemen elemanı parasını yarın gelip almasını bir daha muhatap olmak istemediğimi söyledim, yok efendim neymiş parasını değil dairesini istiyormuş. Amk ben olsam bende daireyi isterim, nakit ihtiyacı olduğu bir hafta 300binlik daireyi 220bine satmıştım bu bine.

Ya para ya hiçbişey diyip teklifimi yaptım, ertesi sabah ofise kurşun yollamış huur çocuğu. Telefon görüşmeleri, mesajlar, kurşun ve kamera kaydıyla savcılığa verdim adamı. Ağız burun kırsak biz suçlu olcaz, ilerde karşıma çıktığında çekip vursam bile bu durumda kesinlikle nefsi müdafaa olurdu. Hafif tırsmadım da değil amk.

Çarşambaya kadar başka bişey olmadı o hafta. Çarşamba günü çocukluk arkadaşım ve çok sıkı fıkı olduğum 2 kişiden biri olan Levent aradı. Bugün çarşambaydı amk küçük cumartesi, takılmak lazımdı. Saat 9da dükkana gelmemi söyledi tamamdır diyip kapattım telefonu. Pederin yanına geçtim hemen, ben çıkıyorum şantiyeleri turlayıp eve geçerim dedim.

Çıktım şantiyeleri turladım. Baktım benzin bitiyor girdim benzinliğe, depoyu fullledim. Sol aynaya baktım müsait mi diye, bi hatun dikkatimi çekti. Esmer, kıvırcık saçlı. Amk bi ruj sürmüş, ufaklık hemen alarm verdi. Saatte olmuş 9, gibtir et dedim yürü Levent'in yanına.

Leventin yanına geldim ama aklım hala o hatunda. Hadi çıkalım dedim, bi yerde çay falan içelim 12 gibi mekana geçeriz. Çıktık oturduk bi yerde hoşbeş muhabbet saat 12 gibi tam kalkarken o hatun girdi mekana, ananı gibim dedim noluyoruz. Direk aklıma o kurşun yollayan adam geldi, dedim yannanı yedik. Levente kısaca olayı anlattım, kalktık kafeden.

Neyse geçtik mekana, aradan 1 saat falan geçti lavaboya giderken o hatun giriyordu içeri. Hemen dışarı attım kendimi, Levente mesaj attım yine o hatun diye. Git sor amk dedi.

Leventi anlatıyım size biraz, bunun bi üvey babası var adamdaki mal varlığı zütünüzün kapağını kaydırır, onun ölmesini bekliyor. Dünyada görebileceğiniz en kaygısız adam. 2bin lira maaşla bi yerde çalışıyor. Maaşı aldığı gün bitirir. Sonra evdeki televizyonu falan satmaya başlar. Bunun peder 2-3 ayda bir televizyon almaktan bıktı amk. Geçen ay bi daire sattı onun parasını yiyor mesela şuan. böyle kaygısız bi bin.

O kadar yazıyoruz amk okuduğunuzu belli edin ki şevk gelsin devam ediyim. Duvara mı anlatıyorum bu kadar şeyi binler.

Devam ediyorum burda olanlar kendini bi belli etsin panpalar.

Cesaret edip kıza soramadım amk, Leventi orda bırakıp hemen eve döndüm. Duşa girdiğimde kirlerimden, günahlarımdan arındığımı düşünüyordum. Ahh keşke öyle olsaydı.

Lisede annem sigara içerken yakalamıştı beni, önce yüzüme tükürdü ardından duşa soktu. Yıkan kirlerinden arın diye. Haklıydı aslında kadın arındırmalıydım kendimi ama bu dıbına kodumun hayatı beni bu hale getirmişti. gibildikçe gibmeyi öğrenmiştim.

Sade kahvemi yapıp bi sigara yaktım, bal dudaklı hatun çıkmıyordu aklımdan. Sadece tesadüf müydü yoksa belaya doğru sürükleniyor muydum?

Sabah kalkıp şirkete geçtim. Normalde çok neşeli olmama rağmen şirketteki ketumluğumdan dolayı çoğu insan çekinirdi benden. Kimseye selam vermeden bindim asansöre. Yavşak Orhan.

Anasını gibtiğimin çocuğu ilk gün beni stajyer zannedip kahve getirmemi istemişti benden, hiçbişey demeden odama geçmiştim. Özür dilerim efendim diye başlamıştı söze ibine. Güzelce azarını yedikten sonra çıktı odadan. O azar bağımlılık yaptı o günden sonra yavşak orhanda. 2-3 günde bir azarını yemeden rahat edemiyordu ama bugün uğraşamıcaktım. Gözlerinin içine bakıp indim asansörden oda anlamış olacak ki hiç bulaşmadı bana.

Rutin şekilde işlerimi halletmeye çalışırken güvenlik aradı misafiriniz Nur Hanım geldi diye. Ajandamı kontrol ettim öyle birini beklemiyordum. Güvenliğe sordum, randevusu yokmuş. Yolla gitsin dedim. Eğer görüşmezseniz pişman olacakmışsınız dedi güvenlik, doğru olanı yapmazsan bu hayatta bedelini ödersin. Benim hayatımın bedeli ödenmişti, kimseye eyvallahım yoktu. Gönder dedim tekrar kapattım telefonu sertçe.

Tam sigaramı yaktım telefona bir mms geldi. Pişman olursun yazıyordu fotoğrafta. Ve gelen kişi bizim bal dudaklı hatundu.

Panpalar aöf sınavında yengenizi bekliyorum, boşlukta yazabildiğim kadar yazacağım aniden gidersem sövün bana amk. Aklım başıma gelsin.

Artık herşeyle yüzleşmemin vakti gelmişti, bir tek Allah'a cann borcum vardı. Vakti gelmişse de çıkardı bu can bu bedenden.

Bal dudak girdi odaya elini uzattı, Nur ben dedi. Hiç istifimi bozmadan kafamla otur işareti yaptım. Çok kabasın bir bayana böyle davranılmaz dedi. Burada kime nasıl davranacağıma ben karar veririm dedim, uzatma kısa kes ne diyeceksen de sonra bu binayı terket diye ekledim.

Bir cd bıraktı ve çıktı odadan. Neydi acaba bu, hemen taktım cdyi bilgisayara tek bir pdf dosyası vardı. Dosyanın ismi 5 milyon dolar. Mesajı almıştım ama zenginiz dediysek o kadar da değildik amk. Hiç bakmadan dosyaya bir mesaj attım bal dudağa, elinden geleni ardına koyma diye.

Çıktım şirketten, izmiri bilen panpalarım evka4 ün manzarasını bilir. Bir kız arkadaşım vardı orda o zaman keşfetmiştim evka4ü. Bi binanın çardağı, 3 katlı 6 daireli bir bina, kimsecikler yok ve mükemmel izmir manzarası ayağınızın altında. 2 bira alıp geçtim çardağa, telefonu uçak moduna alıp bir şarkı açtım.

Neşet Baba söylüyor ben içiyordum, ah yalan dünya..

Orada öylece kaç saat oturdum bilmiyorum, ama kafam yerine gelmişti. Dosyanın içinde ne olduğunu öğrenip ona göre hamle yapmalıydım. Şirkete geçip dosyaya baktım, komik bişeydi amk. Bi inşaatın imarını değiştirmek için birine verdiğim rüşvet ile alakalı bi yazıydı. Elinde video yoktu, kanıt yoktu yani. Sadece whatsapp konuşmaları, ki bundan da bi gibim çıkmazdı. Çıksa bile en fazla para cezasına çevirtirdim. O kadar da çevremiz vardı amk.

Hemen aradım bal dudağı, 2.çalışta açtı. Aklın başına geldi mi dedim. 1 hafta içerisinde senin aklın başına gelecek dedim ve kapattım telefonu. Hukuk birimiyle yarın sabahtan toplantı yapmak istediğimi belirtip peder beyin yanına geçtim. Olayı anlatıp şantaj için dava açacağımı ceza alsam bile hafifleyeceğini anlattım. Dediklerimi onaylayıp bi çay koy da içek dedi.

Yengenizle beraber olduğumu söylemiştim amk çok sövmüşsünüz. Şimdi hikaye yalan ksk devlet kapandı diyen arkadaş bu bugün olan bişey değil bahsettiğim olay 2010 yılından. Yani uzun soluklu bir hikaye bekliyor sizi.

Primci diyenlere de cevabım şudur bazı kendini bilmezler yüzünden sözlüğün anası gibildi. Önceden çok hikaye vardı sürükleyici şimdi herkes 5-10 entry atıyor trendr giremeyince gibtir olup gidiyor.

Dolu dolu 6 yılımız var panpalar. Devam ediyorum. Hergün en az 5 part atıcam vaktim olursa daha da fazla olacak.

Bu adamın yani pederin bu huyunu seviyordum. En sıkıntılı durumda bile adam çok rahattı. Bu rahatlığından kazanmıştı zaten.

Lise yıllarım geldi aklıma birden, en ufak olayda bile çok heyecanlanıyordum. Çok tezcanlıydım. Şuan bile bazen çok tezcanlı olabiliyorum.

Neyse konuyu dağıtmayalım. Levent ile birlikte Vahit diye bir arkadaşım daha var. Biz üçümüz ilkokuldan beri beraberiz amk. Bi türlü kurtulamadım ibinelerden. Zamanında takdir belgesi bile çalmışlığımız var bu binlerle.

Bermuda şeytan üçgenini topladım hemen. Dışarda konuşulmayacak kadar önemli bir mevzu olduğu için çocukları eve çağırdım. Güzelce çayı demledim. Önce sade kahveler eşliğinde günlük hoş beş muhabbetimiz edildi. Ardından çayları koydum ve sigaramı yaktım.

Levent konuya hakimdi ama hiç bozmadan dinledi beni. Yaklaşık 1 saat aklımdakileri, rüşvet olayını vs herşeyi anlattım. Vahit sigarasını yaktı, derin bir nefes alıp lafa başladı,

"Bak kardeşim, sen benim canım ciğerimsin. Öl de şimdi öleyim, vur de vuralım ama bu mevzu senin başına iş açacak. Tedbirimizi almamız lazım yoksa senden şırıngasız kan alırlar."

Vahitin bu huyuna hastaydım, ne olursa olsun doğruyu ve hissettiğini söylerdi. Hissettiği de her zaman çıkardı. En son bardan kaldırdım hatun hakkında kötü şeyler hissediyorum demişti. Aradan 2 ay geçti hatun ben hamileyim diye geldi dayandı kapıya.

Biraz kızsam da yapabilceklerimizi konuşmaya başladık. Bu arada size Vahitten bahsedeyim. 1.75 boylarında, hafif esmer bi çocuk. Babası izmirin sayılı kahvecilerinden, lafi sözü geçer ama asla kumar işine bulaşmaz.

En sonunda karşı taraf hamle yapmadan hamle yapmamaya karar verdik. Karşı tarafın hamlesine göre hamle yapacaktık. Çocuk gibi oturduk a,b,c ve d planları yaptık. Bu arada güvenlik kamerasından bal dudağı bulup Vahite yollattım. Yarım gerekli yerlerle bağlantıya geçeceğeni belirtti ve evine gitti.

O gece herhangi bişey yaşamadım. Uyudum erkenden zira kafamı toplamam lazımdı. Hatta o hafta bişey olmadı, sabah iş akşam kafe şeklinde takıldık.

Ertesi hafta salı sabahı çalan kapıya uyandım, Vahit gelmişti. Bu çocuğu hiç bu kadar heyecanlı görmemiştim. Kahveleri yap balkona gel bekliyorum dedi. Ulan dıbına koduğum bi uyanayım dedim. Küfür ede ede kahvesini yaptım. Açık açık söyliyim amk kahvesine azıcıkta tükürdüm.

Kardeşlerim özelden çok güzel mesajlar gelmiş, tavsiye isteyenler, teşekkür edenler. Mesajlarınızı biriktirip bilgisayardan girdiğimde cevaplayacağım hiç merak etmeyin. Hikayeye dediğim gibi günlük belirli aralıklarla veya bir anda en az 10 part gireceğim.

Devam edelim mi? Ne diyorsunuz burda olanlar ses versin bakalım.