Daha 10 yaşındayken yoksulluğu anlamıştım o zamanlar ayakkabım çok sıkıyordu ayağımı yine de 3 ay onunla durmuştum ayakkabın sıkıyor mu diye sorduklarında babama zorluk çıkarmayayım diye yok diyordum bi ara arkadaşıma olanları anlatmıştım 2 gün sonra da anneme anlattı annem derisi yüzülmüş iltihaplı ayaklarımı gördüğündeki o ağlayışını bir an aklımdan çıkaramıyorum

Hayatımı giberek çocuk yaşta büyümemi sağladığın için teşekkürler baba

ilkokulda okula hic para goturemezdim. Ögleden sonralari internet cafeye falan kacardik hep arkadaslar ismarlardi. Hic utanmazdim amk cocuk akli iste. Büyüdük arada eski konulardan bahsediyoruz o konular acilinca hala yerin dibine giriyorum amk

11 yaşına kadar 6 kişilik bir aile olarak 2 odalı bir evde yaşadım. (Gecekondu)

Olm buga girdim bi yanda siz adamın dipleri bi yanda anancı veletler

Parasızlıktan çok arkadaşım olmadı. Onlar, o zengin insanların çocukları hergün bir yerlerde takılırken ben evde oturdum sırf bu yüzden kız arkadaşım olmadı 18 yaşıma kadar. Sonuçta kız para yer bende de yok para ne yedireyim. Şimdi allaha şükür biraz daha iyiyim.

Beyler birgün dışarı çıktık yanımda 10 lira var mk arkadaşlar hadi yemek yiyelim demezlermi açlıktan nefesim kokuyordu ama yiyememiştim buda böle bi anımdır

Beyler bi ara arkadaşım okul çıkışı evine davet etmisti annesi actı kapıyı benim corabım yırtık diye eve almadı o zamandır arkadaslarımın evine gitmiyom aklıma geldikçe kafayı yiyorum amk

Birgün sanayiden iş çıkışı ramazan pidesi almaya gittim.Çalıştıgım yer lazer kesim falan press makinesi çalışan bir isyeri temmuzun ortası oruç agız içerisi 45 50 derece neyse iste girdim pide almaya(yakındi sanayiye benzinlik) benzinlikte biraz lüks kafe tarzı fırincı vardı ordan alıyım dedim icerde takım elbiseli adam ve yanında havalı bi esi veya sevgilisi vardı . Bende arkalarindayım sirada bekliyorum okadar iyi davrandılarki onlara hoşgeldiniz efendim baska istediginiz varmı falan . Sonra işte bana geldi sıra 2 tane pide verirmsiniz dedim kasadaki genc bayanla yanındaki adam bana yüzlerini burusturarak verdi pideyi .parayı cebimden buruşmuş bi şekilde verdim (hiç konusma gecmedi aramızda) para ustunu kasanın önune koydu benle temasa gecmemek icin kafedeki insanlarda bana igreniyomus sekilde bakarlarken poset istemeden bile utanarak çiktım . Alınteri ile para kazanmak zor iş Allah kolaylık versin emekci insanlara

ilkokuldayken babam bana 20 liraya bir spor ayakkabısı almıştı. adamı zorladık 15 liraya versin diye o kadar kötüydü durumumuz. Ertesi günü okula gittim sevinerek .sınıftada bir zengin bini vardı geldi kesin 20 liralık ayakkabı diyip gülmeye başladı ayakkabıma falan bastı gün boyunca herkes dalga geçti benimle 20 liralık ayakkabı diye. bunlarında ayakkabıları hep Nike ydi amk beni hep ezerlerdi .

Şimdi durumumuz çok şükür iyi özel üniversitede okuyorum. geçen gün ben ,bu Benimle dalga geçen çocuğu gördüm otobüs durağında o günde babamdan arabayı almıştım ,araba da passat. Gördüm bunu direk yanına gittim yanımda da arkadaşlar falan var .naber napıyorsun falan dedim iyidir işte otobüs bekliyorum dedi.sen de mi otobüse bineceksin dedi.ben de anahtarı çıkarıp arabayı açtım. "Kardeşim artık 20 yaşındayız ne otobüse binmesi dedim gülerek arabam var benim dedim. arkadaşlarımda güldü.bu şerefsizin bana yaşattığı herkesin içinde rezil olma duygusunu buna yaşattım yüzü kıpkırmızı oldu.

Beyler size tavsiyem şu fakir olsanız bile kendinizi ezdirmeyin. benim yaptığım bu davranış karşıyı ezmek biliyorum ,normalde asla böyle bir şey yapmam ama bu oruspu çocuğu haketmişti

18 yaşındayım. Daha bugün yaşandı bu olay 4 arkadaş tatile gidiyoduk bugün. tatil dediğimde van gölüne gidiyoruz 2 günlük. Eve geldim haberi verdim anneme dediki tamam babana söyke söyle git bende içeri gittim babama anlattım o gözündeki çaresizliği gördüm beyler. Cevap vermesini beklemedim bile. Açtım arkadaşlara ben gelmiyom dedim niye felan dediler ama hep bi bahane buldum. Sözlüğe girdim içimi dökeyim dedim. Hiç varlık görmedim ben hep yokluk hep yokluk yakışıklı biriyim param yok diye sevdiğim kıza açılamadım kızda açılmamı bekliyodu hep. Elbet bizde gülecez beyler. Kahpe dünya gülecek bize birgün.

Babam 2 sene önce 3. Doğu görevine çağrıldı. Borç gırtlağa kadar amcam babamı dolandırmış. Adam gibi geçinemiyoruz her ay ayrı bankadan haciz gönderileri geliyor. Adam gitti yarbayla kavga etti benim 3. Doğum niye kıbrısa göndermediniz diye. Bide ona ceza ödedi bi süre. Sonra kızdı istifa etti. Meğersem yarbay paralelmiş amk. Babam ondan sonra maaşsız emekliliğini verdi. Hala maaş almayı bekliyor su an.Başka yerlere gidip çalışıyor. Kendimi bildim bileli adam hep uzaklarda bizim için uğraşıyor. Bende haklı burukluğunu senelerdir yaşarım.

Küçükken babam beni sadece köyden gelen çocukların okuduğu bir yatılı okula vermişti okulda 1 tane bile kız yoktu ve tüm çocuklar kürttü tek kelime türkçe bilmiyorlardı daha 2.sınıftım kabanım yoktu çetin diye bir çocuk vardı benim ranzam kırılmıştı o da yeni gelmişti ve onun da yatağı yoktu ve geç geldiğim için çetin bana çantasındaki çöreği verdi montunun tek kolunu çıkardı ikimiz o gece hep camdan dışarı izledik konuşamıyorduk çünkü türkçe bilmiyordu sonradan öğrendi ve ben ona minnet borçluyum

6.sınıfta geziye gitmiştik. Babam bi 10 tl verip harclik diye gondermisti geziye 3 gunluk geziydi aslinda durumumuz cok kotu degildi ama babamin tum maasi nereye gidiyodu bilinmiyodu annemde hic ugrasmazdi yiyecek yapayim falan her neyse. Oturduk gezi molasinda bi yere herkes orda ust siniflar, arkadaslarim falan baktim herkes pasta borek bir seyler cikariyor anneleri hazirlamis falan ben de utandim poseti acmaya cips aldim.bi tane 1 liraya amina kodumun muduru gelip senin annen bir sey hazirlamadi mi niye cips yiyosun dedi onumdeki poseti acti posette 3 4 parca ekmek 2 salata 1 tane domates vardi herkes gordu, guldu falan nasil zoruma gitmisti anasini gibeyim ogretmen oluyorum hala aklimda nasil utanmissam...

Pek giysim yoktu. Durumumuzda pek iyi değildi. Annem gel alışverişe gidelim dediginde tüm giysilere bi bahane bulup aldırmıyordum.(o siyah renk, onun uzeridne desen var vb)

şimdiki halimize çok şükür
biz ufakken babam çalışmıyo falan bi şekilde geçiniyoruz pastanelerde kağıda sarılı silindir şeklinde kekler vardı hatırlarsınız belki. köyde oturuyoruz yılda bi kaç kere çarşıya giderdik her geçişimde o kekleri görürdüm ama halden anlayan çocuklardık bi kere bile istemedik beyler bi gün ben babam bide kardeşim giderken tam orda babam size simit alayım dedi tam alırken başka bişey ister misiniz dedi kardeşim parmağıyla gösterdi kekleri. babam iki tanede ondan aldı hiç unutmam o günü bu olayı daha bir hafta önce kardeşimle konuştuk oda hiç unutmuyomuş buda böyle bi anımız

Babamın çalıştığı fabrika iflas etmişti babam baska sehirde biz başka sehirde kalıyorduk evde birsey olmazdı bi ara acıktım demiştim annemde kıyma almıştı ucuzundan onu yapmıştı da az yemiştim sonra babamın yanına gitmiştik orda da hep solucan falan sarmıştı tabağı yere kartonun üzerine otururdum şuan Allaha şükür durumumuz iyi ama icimde o zamanlardan kalan fazla para harcamama isteği..

Olay şöyle tahminen ilk okul 2 sınıftayım durumumuz iyi değildi babam ,amcam kuzenim ve ablamla birlikte biryere gidiyorduk kuzenim bizden 3 4 yaş küçük marketin birinin önünden geçerken kuzenim ağlayıp dondurma istedi babam indi gitti dondurma alıverdi bizde sevindik dondurma yiyecez diye arabada oturuyoruz camdan bakıyoruz, babam 1 tane dondurma almış geldi kuzenime verdi ablamla biz birbirimize şöyle bi baktık o gün içime içime ağladım . O gün bugündür zengin oluup çok paramın olmasını istiorum hangi yolla olduğu önemli değil amk

Okul turnuvaları oluyodu okulda eskiden bnim de bi tane kramponum vardı onu giyiyodum hep maçlara. Neyse biz baya bi başarı gösterdik maçın birinde krampon um yırtıldı 2 gün sonra da yine maç vardı. Babama söyledim böyle böyle diye krampon alamamıştık o gün de şans eseri tüm okul izlemeye gelmişti beni gördüler spor ayakkabıyla çok utanmıştım sonra bişey olmadığı halde kendimi oyundan aldırmıştım hocaya..

2010 yılında new york'a param yetmediği için business class yerine ekonomi sınıfında uçmuştum.

ilkokulda annem 2.5 tl,bazen 3 lira harçlık verirdi. Hakan diye bi sınıf öğretmenim vardı çoook severdim, o da beni severdi. Sabahları okula yürürken kırtasiyeye giderdim hep, bişey alacağımdan değil de. Alışkanlık olmuş artık, severdim kalem falan silgi bakmayı.. Bi tahta silgisi gördüm orda. 3 liraydı. Aldım onu öğretmenime zütürdüm hediye ettim ne masummuşum amk. O günü tamamen aç geçirdim param bitmişti çünkü