+1
açangül: açılan gül çiçeği
açelya: fundagillerden çok renkli çiçekler açan bitki
afet: ortalığı birbirine katacak kadar güzel kadın
afi̇fe : namuslu, namusuna çok düşkün olan
afi̇tap : 1.güneş. 2. çok güzel, parlak yüzlü kadın
ahenk: uyum
ahsen: çok güzel, olağanüstü güzel
ahu: ceylan, karaca 2.çok güzel, ince,zarif kadın.
ahucan: çok güzel dost.
ahueda:nazlı güzel.
ahuela:çok güzel gözlü.
ahugül: çok güzel.
ahunaz: nazlı güzel, nazenin.
ahuni̇sa:çok güzel kadın.
ahunur:göz kamaştıran güzelliğe sahip olan.
ajda:filiz, sürgün. çok genç.
ajlan: hızlı, çabuk, telaşlı
akasya: güzel kokulu bir süs bitkisi
akel: eli uğurlu anlamında
akgün: parlak gün, uğurlu gün, ışıklı gün
aksev:aydınlığı sev, ışık saç
aksu: anadolu'da değişik boylarda bir çok akarsuyun adı
akşin: beyaz tenli kadın
aktan: ak renkli tan; kutlu tan, uğurlu tan
ala: ela karışık renkli, alaca; benekli; tam olgunlaşmamış, yarı olmuş
alagül:çok renkli gül.
alçi̇çek:kırmızı çiçek.
alçi̇n: kızıl renkli küçük bir kuş
aleda: nazlı, kaprisli
alev: yanan cisimlerin görüntüsünü tarif etmek için kullanılan bir kelime
aleyna: bizim üzerimize olsun
algin: birine gönül vermiş, vurgun, tutkun
algül:kırmızı gül. gül kırmızısı
alim: gözü gönlü çeken nitelik, çekicilik, gönül çelen güzellik, albeni
altin: yüksek değerli bir maden
ami̇ne:yüreğinde korku olmayan.
andaç: anılar, hatıralar
anil: başkaları tarafından sözün edilsin
anka: kaf dağı'nda bulunduğu söylenen masal kuşu
arin: arı, katışıksız, temiz, kirden uzak
arkin: yavaş, ağır, sakin
armağan: hediye, ödül
armi̇na: emine, korkusuz, yürekli
arni̇sa: çok namuslu kadın
arsu: su kadar berrak
arya: operada sanatçının orkestra eşliğinde söylediği uzun şarkı
arzu: herhangi bir şey için duyulan aşırı istek
arzucan:candan isteyen.
arzugül:i̇stenilen, beğenilen gül.
arzum:i̇steğim, dileğim,hevesim.
arzunaz:naz yapan, nazenin.
asena: dişi kurt, güzel kız
asli:temelli, köklü. bir şeyin benzeri.
aslican:özü can gibi sevgili
aslihan:han soyundan gelen.
aslinaz:nazlı olması geçmişinden gelen.
aslinur:nur saçan bir geçmişi olan.
asu: azgın, huysuz, isyan eden. afacan.
asude: rahat, huzur içinde olan
asuela: ela gözlü yaramaz
asuman: gökyüzü
asya: dünyanın en büyük kıtası
aşina:bildik, tanıdık.
aşkim:sevdiğim, sevgilim.
aşkin: aşmış, ileri
ayben: ben ayım anlamında
aybeni̇z:ay gibi parlak tenli,ay benizli.
aybi̇ke: ay gibi güzel kız
aybi̇rgen: ay veren
aycan:ay gibi sevilen, aydınlık can.
ayça: yay biçimindeki ay,hilal.
ayçağ:ay gibi parlak çağ.
ayçan:ay gibi aydınlık kişi.
ayçi̇çek: gün çiçek
ayda: dere kıyılarında yetişen bir bitki
aydan: güzelliğini aydan almış,ay gibi parlak ve güzel
aydeni̇z: hem ay, hem de deniz
aydonat: işık donat, parlaklık donat anlamında
ayevi̇: ay çevresinde oluşan ışık çemberi
aygen: gönül arkadaşı
aygönül:güzel gönüllü.
aygün: hem ay, hem gün
aykal: ay gibi parlak ve ışıklı kal
aykiz: ay+kız
aykut: kutlu ay, uğurlu ay
ayla: bazı yıldızların ve ayın etrafındaki ışık çemberi
aylan:ay gibi güzel değerlere sahip olan.
ayli̇n: ayla ile aynı anlamdadır
aynur:ay ışığı
ayperi̇:ay ve peri gibi çok güzel.
aysar: ayın evrelerine göre huyu değişen kimse
aysel:ay gibi olan güzelliğiyle nam salmış olan
aysema:ay gibi parıldayan yüz.
ayseren:güzelliğini gözler önüne seren.
aysin: sen aysın, ay kadar güzelsin
aysu: ay gibi parıltılı ve su gibi berrak.
aysun:ay gibi ışıltılı ve güzel.
ayşe: rahat ve huzur içinde yaşayan
ayşegül:güller içinde mutlu yaşayan.
ayşen:neşeli, gülen,aydınlık.
ayşenur: ayşe+nur
ayşil: ay ışığı
ayşi̇m,ayşi̇n:parlak ışık saçan.
ayten:güzel bir tene sahip olan.
aytu:aya benzeyen tuğlu.
azi̇ze:saygın, sevgili,kutsal.
azra: üstünde hiç yürünmemiş kum; yeni yetme kız
b
bade: aşk, kutsal sevgi
baha: değerli, kıymeti çok
bahar: yazla kış arasında olan mevsim. güzellik, gençlik çağı.
bahargül:bahar gülü.
bala: yavru çocuk
balca: bal gibi, bala benzer
balin: yar, sevgili
balkin: pırıldayan, parlak
balkiz: bal kadar tatlı kız
banu: prenses; hanımefendi. yeni evli gelin.
banuhan:hatun hükümdar.
başak: ekinlerin tanelerini taşıyan baş kısmı
bedi̇z: resim, tasvir, süs, bezek
begüm: hanım; kadın hükümdar.
behi̇n: i̇yinin iyisi
behi̇ye:güzel.
belde: memleket, şehir, kasaba
belemi̇r: peygamber çiçeği olarak biliniyor. açtığı kokusunun dağılmasıyla anlaşılan gizli çiçek anlamında
belen: bel, geçit; i̇ki dağ arasından geçen yol
belfü: kar tanesi
belgi̇: i̇şaret
belgi̇n: kesin ve ekgibsiz belirlenen
belgün:aydınlık gün.
beli̇n:korku ile şaşkın şakın bakmak.
beli̇z: i̇şaret, iz; alamet
belkis:efsaneye göre hz. süleyman zamanındaki saba melikesinin adı.
belma:uysal, sakin.
belur:billur, billurdan olan.
benan: parmak uçları
benay: ben ayım, ay gibiyim
benek: namuslu kadın
bengi̇,bengü: ölümsüz, sonsuz
bengi̇su: ölümsüzlük suyu
bengül:gül gibi.
beni̇z: yüz
bennur:işık saçan.
bergüzar: anılmak için verilen şey, andaç
beri̇a: olgunluk ve güzelliğiyle üstün olan sevgili
beri̇l: zümrüt
beri̇n,berri̇n: en yüksek, en ulu anlamında
berke: zerdali, kayısı. kamçı, değnek
berna: bağlı, bağlanmış; genç, körpe, delikanlı
berrak: duru
berran: keskin, kesici
besi̇me:sevimli, güler yüzlü.
besi̇su: bitkilerin damarlarında dolaşan besleyici su
beste: bir müzik parçasını oluşturan ezgilerin tümü
bestegül:gül kadar güzel ve duygulu.
besteni̇gar: türk müziğinde bileşik bir makam
betül, beti̇l: erkeklerden çekinen namuslu kadın, hz. meryem ve hz. fatma`nın diğer isimleri
beyza: çok beyaz, lekesiz
bi̇ge:evlenmemiş, çocuk doğurmamış olan. sultan.
bi̇hter: daha iyi, en iyi
bi̇ke: evlenmemiş, çocuğu olmamış kadın
bi̇lcan:bilgili dost.
bi̇lge: çok bilgili ve bilgisini yararlı kullanan kişi
bi̇lget: havadis, malumat
bi̇lgün: bil+gün
bi̇lhan: çok bilgili
bi̇llur: pek duru, pürüzsüz
bi̇lnaz:çok naz eden.
bi̇lnur:bilge kişi.
bi̇nay:öylesine güzel ki bin ay eder.
bi̇ngül: gülü bol; gül bahçesi
bi̇nnaz: çok nazlı, cilveli,kaprisli.
bi̇nnur:çok ışıklı, ışığı gür
bi̇ray: ay gibi tek, eşsiz
bi̇rbet: yüzü benzersiz
bi̇rgen: yalnız, yalnızlığa alışkın
bi̇ri̇ci̇k: bir tane, tek, emsalsiz
bi̇rgül: tek ve güzel bir gül.
bi̇rsen: yalnız sen
bi̇rsu:"bir içim su" denilebilecek kadar güzel olan.
buket: çiçek demeti
burcu: güzel koku, ıtır
burçak: bir bitki
burçi̇n: dişi geyik
buse: öpücük
büge:bent,su benti.
büküm: bükme eylemi
büşra: müjde, sevinçli haber
c
cahi̇de:çalışıp çabalayan.
canan: gönülden sevilmiş, yar.
canay:ay gibi temiz.
candan: i̇çten, gönülden
candaş: candan, değerli dost
caneda: i̇çten, sevimli kişi
canel:i̇çten, candan uzatılan dostluk eli.
canfeza: müzikte bileşik bir makam
cankiz: sevilen, sevimli, şirin kız
cankut: sevimli, cana yakın
cansel:hayat veren su.
cansin:i̇çten, gönüldensin.
cansu: can suyu. hayat veren su.
cavi̇dan:sürekli, kalıcı olan, sonsuz.
celi̇le:büyük,ulu.
cemi̇le:hatır hoşluğu için yapılan hareket.
cemre: ateş parçası, kor; şubat ayında bir hafta arayla hava, su ve toprakta oluştuğu sanılan sıcaklık yükselişi
cennet:çok güzel yer. i̇yilik yapanların, günahsızların öldükten sonra mutluluğa kavuşacaklarına inanılan yer.
ceren: çok hızlı koşan, gözlerinin güzelliğiyle ünlü, ince bacaklı, zarif hayvan; ceylan
cevher:bir şeyin özü. güç, enerji.
cevza: i̇kizler burcunun eski adı
ceyda: i̇nce-uzun boyunlu ve güzel
anlamlarıyla beraber verdim. sadece c'ye kadar ama.
Tümünü Göster