Bana kalsa ona kırk yıl mesaj atamazdım ama dersanedeki arkadaşlarım çok baskı kurmuştu oda insan ne olacak diye. isimlerini değiştireceğim onlarin da hala görüşürüz. Sami, osman ve cenk olsun *

Kızla konuşmalarımda ben + ve o -

+merhaba
-merhaba
+ nasılsın
-iyiyim sen
+iyiyim. rahatsız ettiysem özür dilerim
-sorun değil
+napıyorsun

Burdan sonra 15 dakikalık bir konuşma geçti oda kızın dinlediğini söylediği müzik üzerine müzik konuşması. Bana dinlediğini söylediği şarkı Tual-kasım idi seneler geçse de unutmam. Adını bile duymamış hemen googleye yazmış sonra sözlerine bakarak çok güzel bir şarkıdır demiştim.

Sohbet sonunda kiza yarın tekrar yazabilir miyim sorun olur mu dedim olmaz dedi. Kızın isminden de "Aslı" diye bahsedeceğim.

Ertesi gün dersanede arkadaşlarıma anlattığımda şu muhabbet geçmişti

C: çok iyi işte olum yaz bugün yine kıza
S: aynen bin bide ağlıyordun kız bakmaz diye
O: umut vermeyin fazla şu muallakye amk
Y(ben): olum belki zorunluluktan yazdı bakmaz o kız bana çok güzel amk
C: kalk gibtir git mallaşma kalk kantine gidelim

Saçma bir muhabbet ama benim içim hala tatmin olmamıştı. Kızlarla konuşmaya dair pek bilgim yoktu ondan ilk konuşmada kızın böyle konuşmasını olumsuz yorumlamıştım hangi kafadaysam aq *

ismini falan biliyordum. Daha önce de görmüştüm 11.sınıfta falan ama o an ne oldu bilmiyordum. Aşık olmuştum bundan emindim. O aralar şansıma telefonum bozuktu ve henüz almamıştım maddi durumumuz orta düzeyde idi. Ertesi gün bilgisayardan facebook ve instagramdan sırası ile istek attım. Kabul etti ama ben ertesi gün gördüm arkadaşımın telefonundan girdiğimden. Durumu Ali'ye anlattığımda o aralar onun da başında bir sevda olduğundan sonunun hüsran olmasından korkmuştuk ortak münakaşadan sonra. Tarih 21 aralığı gösterdiğinde kendimi zorlamış ve facebook üzerinden saat 19.58 de mesaj atmıştım.(olayın üzerinden 2 sene geçti, mesajlar olduğu gibi duruyor ondan bazı bilgiler net.)

Tribündeki arkadaşlarımın üç sıra üstünde onu görmüştüm. içtiğim su boğazımda kalmıştı adeta. insan olamazdı. Senelerdir lanet ettiğimiz okul kıyafeti bir insana ancak bu kadar yakışabilirdi. Ortalama boyda, kıvırcık saçları, dünyanın en güzel gülümsemesi ile yanındaki arkadaşına bir şeyler anlatıyordu. Sanki dünya benim için o tarihte durmuştu. Sahada varlığımdan bile haberdar değildim. Bildiğim tek şey aşık olduğumdu. Sahaya geri döndüğümde kalede heyecandan dizlerim titriyordu. ikinci yarı biraz da benim mallıklarımdan maç 3-3 olmuştu. Maç sonu herkesten küfür yesem de penaltılar vardı. Tribünde onu göremesem de kaleye bir başkasını geçirdim çünkü dünyadan soyutlanmıştım. Son penaltı yine bana kaldı bende daha fazla rezil olmamak adına pis burun ile gol attim ve şampiyon olduk * maçtan sonra güne dair aklımda kalan tek şey oydu. Tarih 17 aralık...

Sene başında ali dediğim arkadaşım ile aynı dersaneye yazıldık fakat sınıf belirleme sınavı sonucu farkli sınıflara düştük. Okuldan bir çok tanıdığımız ile aynı dersanedeydik. iyi mi kötü mü bilinmez ama dersane ortamı gerçekten tatlıydı. Oradan tanıdığım bir çok insan hayatımda rol oynadı. sınav telaşı, aile baskısı vs derken ekim kasım aylari geçti. Aralık ayı başında okul içi futsal turnuvaları başladı. Son senemiz olması dolayısıyla ilk 12 lerden başlanmıştı. Sınıfımızın kadrosu iyiydi. Okul takımı kaptanı olan arkadaşımız eşliğinde kadromuz şekillendi. Ben kaleci idim pek de iyi olmasam da. ilk 2 maçımızı kazanarak finale kaldık. Finalde bizim dönemimizin 2 senedir şampiyon sınıfı vardı. Baya heyecanlı bir maç olacaktı belliydi. Maç günü hepimiz bir hayli heyecanlı idik. Maç başladıktan sonra okul takımı kaptanı arkadaşımızın golleri ile ilk yarıyı 3-0 önde kapadık. Kaleye pek pozisyon gelmediği için rahattım. Devre arası tribündeki arkadaşlarımdan su istemek için gittiğimde tüm hayatım değişti.

Bi rez alıyım ama zor tutar.

Her şey yarım kalır...
9-10-11. Sınıf hayatım bir hayli normal geçti. 10.sınıfta sonra dostum diyebileceğim 2 insan edindim. Bir tanesi hala yanımda seneler sonra. Kendi halimde, utangaç, ne çalışkan ne tembel bir bireydim. Matematikten ve fizikten nefret eder sürekli kaldırdım. 12.sınıfa geçtiğim senenin yazına kadar hayatımda herhangi bir değişiklik olmadı. Bu yaz(11-12.sınıf arası) dostum dediğim iki insandan biri ile yollarımız ayrıldı. Seneler oldu hala görüşmüyoruz. ismine berk diyeceğim, diğerinin ismi de ali olsun. hikayede kendimden yoksul diye bahsedeceğim. Lisanım biraz kötü olabilir bir tm ci olmama rağmen ama af buyrula. Her şeyin başladığı zaman 12.sınıftım. Bir yandan lisenin bitişi, bir yandan yaklaşmakta olan üniversite sınavı telaşı ile bambaşka bir sene olacağı belli oluyordu.