her şey sevgilimin şüpheli hareketleri ile

başladı.

sevgilim yani canan benimle birlikte iken telefonunu sürekli gizliyordu. facebook hesabının şifresini de değiştirmişti o sıralar.

ama ben inat edip hiç bir şey sormamaya kararlıydım. önce farklı face hesaplarıyla canan'ı ekledim ama hiç birini kabul etmiyordu, sonra başka telefonlardan mesaj atıyordum başkası gibi ama cvpta vermiyordu.

bir müddet bu şekilde kurcalamaya çalıştım, açıkcası başka biri olabileceğinden şüpheleniyordum, keşke başka biri olsaydı da tüm bu olanlar olmasaydı diye düşünüyorum şimdi. neyse bigün kaldığı yurttan onu almak için evden çıktım, o sırada bir mesaj geldi sakın yurda gelme diye canan'dan iyice kıllandım gittim yurdun önüne bekliyorum, arkadaşlarını arıyorum soruyorum kimse bilmiyor nerede olduğunu.

aradım niye yurda gelmicekmişim dedim, hem sen neredesin dedim verdiği cevap kafamdaki soru işaretlerini 10 ile çarpmaya yetti. ben de senin yanına geliyordum şimdi dedi. oysa ki dün geceden konuşmuştuk gelip onu alacaktım yurttan bunu biliyordu ve ben o gece öğrenci evimizde kalmamıştım bunu bilmiyordu başka bir arkadaşın evindeydim bunu da bilmiyordu ama yine de nasıl olduysa arkadaşımın evine gelmiş. ben de döndüm oraya gittim.

arkadaşım hakanın evine vardığımda hakanla oturmuşlar kahve içiyorlardı. iyice işkillendim amk. neyse ben de oturdum bi kahve içtim.

dinleyen varsa anlatayım olum çarpıcı şeyler oldu hayatımda. ?

ister dinleyin ister dinlemeyin dökmem lazım içimi.

kahve içerken muhabbet din meselesine geldi nasıl olduysa, hakan dedi ki kanka bu akşam bi toplantı falan yapıcaz dedi gel dedi.
olum ne toplantısı amk ne dion dedim. çok şaşırdım ne alaka yıllardır tanıdığım arkadaşım toplantı falan diyor ve sevgilim onu onaylar tavırlar takınıyordu. iyi dedim tamam gelek ne yapıyosunuz toplantıda falan diye sordum, hani dedi bizim yavuz hoca varya onun evinde dedi o çağırdı dedi bir şeyler konuşulacakmış dedi. haa dedim tamam akşam o zaman beni al adresi bilmiyorum dedim. tamam dedi.

neyse halısaha maçım vardı o günde maçtan çıktım eve gittim duş aldım giyindim telefon çaldı arayan canan hadi hayatım gidiyoruz hazır mısın okul durağına gel bekliyoruz dedi. tamam dedim. noluyo dedim içimden amk kız yabancı gibi beklioz falan.

gittim durağa hakan ve canan vardı merabalaştım falan sarıldım öptüm benimkini neyse ee dedim hadi gidek, bekle dedi hakan kaan gelicek dedi. kaan ne alaka amk sevmem o çocuğu dedim, kanka ama o da lazım dedi. neyse anlam veremediğim onca olaya rağmen mal mal her şeye tamam diyordum. 2-3 dk sonra kaan geldi hakanla gıcık gıcık esprileştiler falan sevmem çocuğu zaten amk. neyse bindik belediye otobüsüne bi 15 dk falan gittik sonra indik biyer ama baya sapa yollara falan girdik dolandık yavuz hocanın evine vardık.

kapıyı yavuz hoca açtı ooo hoşgeldiniz falan her şey normal geçtik oturduk içeride tanımadığım üç beş kişi daha vardı kızlı erkekli, biraz muhabbet okuldaki durumlar espriler falan sonra yavuz hoca kaanla beraber içeri gitti 5dk sonra geldiler. yavuz hoca yeni gelenler var aranızda dedi, şimdi belki garip gelebilir ama dedi siz de bir kere deneyince hoşunuza gidicek dedi ama dedi hatrım için bu olaylar aramızda kalsın tekrar belirtmek istemiyorum ama dedi. zaten yeni gelen arkadaşlar davet üzeri güvenilir oldukları için çağırıldı dedi. noluyo dıbınıgibim nedio bu falan diyorum içimden, sevgilim yüzüme bakıp gülümsüo pis pis, canan dedim sen kaç kere geldin buraya dedim sessizce, çoook dedi sus sus şimdi sonra konuşuruz dedi.

mavi bir poşetin içinden hakan herkese bir şey dağıtıyordu sıra bana geldi çıkardı verdi böyle buruşuk kırışık aynı annemin kurutulmuş dolmalık biberlerinin bir parçası gibiydi ne bu dedim istem dışı hakan güzel bişey dedi. canana baktım sinirli sinirli ama bişeyde diyemiyorum yavuz hocanın girdiği ders daşşaklı bir ders yağ yakmak için gitmiştim aslında birazda.

hakan dedi yemeyin hemen dedi ışıkları kapattılar bi müzik açtılar ama müzik değil ama amk böyle değişik içini gıcık ediyorboynun falan gıdıklanıyor öyle bir ses sitemi sordum hakana 3d ses sitemi dedi. sonra hep beraber yedik iğrenç şeyi amk hafif ekşimsiydi o kadar yoksa tadı falan yok pek. neyse muhabbet yine aynı.

ulan aradan bi 5-10 daha geçti millet suskunlaştı tuhaf tuhaf hareketler zaten müzik aldı gitti bizi allahım tam sırada yavuz hoca geçti ortaya bitane yeşil parlak birşeyi ikiye kırdı sonra eliyle duvarlara falan her yere boya gibi saçtı ardından ışığı tamamen kapattılar ve inanılmaz bir ortamdasın, ses sistemi garip garip boşluk sesleri gibi duvarlar falan yer her yer parlıyor yıldız galaksiler gökyüzü her şey yanında hissediyorsun yer çekimi kavrdıbını yitirdim neresi yer neresi hav bilemiyordum kafamı cananın omuzuna yasladım mal mal gülüyordum.

ben mal mal gülerken canan kaan ile öpüşüyordu ama sırada tüm bunların gerçek olmadığını düşünüyordum tepki falan vermem imkansızdı.

ulan böyle acayip bir tribe girdim her yer kırmızı oluyordu birden her yer sarı renkten renge giriyordu etraf kaan ile cananın öpüşme sesi sanki fırtına gibi esiyordu kulaklarımda kaan gözüme baktı bir ara gözlerinde gördüğüm şey soru işaretiydi.

bi an kendime gelip koştuğumu hatırlıyorum sonra evdeki bütün kapıları açıp açıp kapatıyordum sırasıyla...

sonrasında dış kapıyı buldum kendimi dışarı attım gittim kaldırımda oturdum ama sanki yıllarca o kaldırımda oturmuş gibi hissettim. ve bir karar vermem gerektiğini hissettim geri dönmeli ya da koşarak uzaklaşıp tüm bu ezikliğimi içime hapsetmeliydim..

biraz daha aklıselim karar verebilmek için beklemeye karar verdim. içtiğim şey her ne ise tepkisiz refleksiz bırakmıştı beni düşünemiyordum.

biraz dinlendim dışarıda gelen geçen bakıyordu ben de onlara bakıyordum sonra düşünebildiğimi hatırladım. kalktım ve çok sinirli olduğumu bugün olanı unutursam bidaha asla hiçbirşeyin eskisi gibi olmayacağını düşündüm ve eve doğru yürüdüm tekrar kapıyı çaldım ama açan olmadı bayaa vurdum kapıya falan sonunda kapıyı yavuz hoca açtı. nerdesin sen yaa dedi. hocam biraz hava aldım dedim içeri girdim. baktım hala kaan ile canan sarmaş dolaş.