/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    +7
    (DAHA ÖNCE AÇTIĞIM TUTMAMIŞ HiKAYEYi TEKRAR GÜN YÜZÜNE ÇIKARTIYORUM. ŞARJINIZ BOL OLSUN.)

    En baştan söylemek istiyorum. Hiç bir prim amacı gütmeyen, bazen eğlenceli, bazen dumanlı bir hikaye olacak.

    Hem aşk, hem dostluk bulunur, kavgası boldur, duygusu çoktur.
    En başından başlasam en güzeli olacak galiba.

    12. sınıf bitmiş üniversite sınavıma girmiş ve istediğim okulu tutturmuştum. Fazla ayrıntı vermeyeyim Akdeniz'de bir okul.
    Evden çıktım, arabama binerek okuyacağım şehire doğru yola çıktım. Arabanın heyecanı da ayrıydı zaten. Üniversite hediyesi olarak dayım tarafından alınmıştı.
    Babamın bir ay önceden aramaya başlayıp zor bela bulduğu 2+1 kiralık daireye doğru yola çıktım. Bundan bir hafta önce eşyalarım gelmişti, yerleştirilmişti. Ailem orta halin biraz üstünde bir maddi duruma sahip. bu zamana kadar hiç maddi sıkıntım olmadı. Eve girip valizimi yatağa fırlattım ve uyumaya karar verdim. okula daha 1 hafta vardı.
    ···
  2. 2.
    +4
    ***
    Eve vardığımda saat gece 1 civarıydı. Tahmin ettiğimden daha geç gelmiştim eve.
    Arabanın acemiliği olsa gerek biraz korkmuştum, hız yapamamıştım. Sabah saat 9 civarında kalktım. Kendimi bildim bileli zaten erken kalkarım, sadece bu yaz biraz değişti.
    Valizimden eşyalarımı çıkartıp dolaplara ve çekmecelere yerleştirdikten sonra spora çıkmaya karar verdim.
    Üstümü giyinip binadan çıktım ve güvenlik görevlisine en yakın parkın nerede olduğunu sordum. Eliyle işaret ederek binayı gösterdi. Ağaçların arasından dikkatlice bakınca yürüyen insanları görebildim.
    ···
  3. 3.
    +4
    ***
    Sporumu yaptıktan sonra eve çıktım ve duşumu aldım. Üzerimi giyinip market alışverişine çıktım evde ne lazımsa aldım.
    Banyo eşyası, mutfak, tuvalet, ufak bir mutfak masası.
    Hatta uygun geldiği için 2 adet kış lastiği aldım. Açıkçası okullar açılmadan önce oradaki hayatım çok boş geçti. Evdeki düzeni oturtmaya çalıştım, internet bağlattım, dijitürk falan fistan işte. Ben en iyisi okulların açıldığı güne sarayım.
    ···
  4. 4.
    +3
    ***
    ilk gün sabahtan kalktım ve duşumu aldım.
    iyi bir kahvaltı yaptıktan sonra üzerimi giyinip saçlarımı düzeltip evden çıktım. Arabama binip okula doğru yola çıktım.(Arabam 2014 model golf)

    Okulun önüne geldiğimde tam bir haftasonu aile mangal parkı gibi bir manzara beni karşıladı.
    Arabamı park edecek bir yer bulup büfe aramaya başladım.
    O yaz tatilinde sigara içmemiştim ama o sabah bir salaklık yapıp o paketi aldım. O gün bu gündür aklıma bir daha sigarayı bırakma fikri oturmadı.
    Sigaramı alıp okula doğru yürümeye başladım. Kantin, kafe tarzı bir yer vardı ne olduğunu hâlâ çözemedim. Oturdum bir soda aldım sigaramı yaktım ve telefonumu kurcalamaya başladım. Bu sırada önümde öğrenciler merdivenlerden heyecanla aşağı iniyor.
    Sanki ilk okula başlamışlar gibi bir manzara vardı.
    Ben dalmış gitmişken yanımdaki sandalye çekildi ve birisi oturdu kafamı çevirdim selam kardeşim ben alp dedi.
    Bu adam var ya. Okyanusun ortasında kalsak kurtulucaz bana güven dese güvenirim.
    işte o adam.
    ···
  5. 5.
    +3
    ***
    Ben başta bunun ortamlarda âlfâ icabı takılan bir eleman olduğunu sandım.
    Sonra baktım bunun eli hâlâ havada dedim bütün sene tek mi takılıcan pekekent al işte arkadaş sana. Ben de elimi uzattım sarp dedim. (adım sarp değil herkes hikayesinde anonim oluyor ben niye olmayayım?)
    Bir süre sohbet ettik kaynaştık aynı bölümde okuyormuşuz.
    Yurtta kalıyormuş ben de başta bunu benim eve kira ortağı edeyim diye düşündüm. Sıcakkanlı bir insanım. Sonra dedim ulan daha tanışalı yarım saat olmadı düşünce tarzını gibeyim. Kendi beynimi aşağıladıktan sonra sohbete devam ettik. Babası öğretmen emeklisiymiş.
    Yani anlayacağınız maddi durumu fazla iyi olmayan bir arkadaş. Düşündüm dedim ben fazla para harcarım bu bana yetişemez. O zamanlar med moyuz tabi. Şaka maka harbiden çok felaket bir kişiliğim vardı.
    Bazen kendimden bile iğrenirdim.
    ···
  6. 6.
    +3
    Elimdeki partlar an itibari ile bitmiştir. Seri seri 2 dakika içinde 20 part gelen zamanlara elveda. Günde yine 10-15 part gelir fakat belli aralıklarla veya hepsine akşam üstü başlanır gece 1-2 civarı bitirilir. Bu saatte okuyan adam varsa helal olsun. iyi geceler *
    ···
    1. 1.
      0
      Ben okudum panpam eline sağlık harika
      ···
    2. 2.
      +1
      Eyvallah
      ···
    3. 3.
      0
      Nedense çok sardı aq sabahtan beri okuyorum normalde 3 sayfa kitap okumam
      ···
    4. diğerleri 1
  7. 7.
    +2
    ***
    - Alp bi gibtirsene. Büfeden çerez falan bir şeyler al. Arabanın anahtarı mutfak masasının üzerinde. Para lazımsa benim monttan al.
    A= o kadar da gariban değilim lan. Para var. Kaçtım ben.

    Evden çıktı gitti kaldık yağmurla baş başa.

    Y= Sarp ben özür dilerim.
    - Bütün olayı anlat bana.
    Y= Lütfen ön yargılı yaklaşma bana, pişmanım.
    - Konuş Yağmur.
    Y= Okula gitmeye başladığımda karşıma çıktı. Başlarda arkadaş gibiydik fakat sonradan niyetini anladım uzak durmaya gayret gösterdim. Hiç istemeden ben de ona iyi davranmaya başladım. Belki daha iyi arkadaş olabiliriz diye. Senin geldiğin gün sürekli bana yakın olmaya çalıştı ben de geri çevirmedim özür dilerim.
    Yemin ederim ki onunla aramda hiç bir şey olmadı, seni seviyorum ben sarp bu değişemez.

    Son kelimesini söyledikten sonra sessiz kaldık. Bi sigara yaktım yere oturup boş boş bakmaya başladım.
    Kararsızdım yaptığı yanlışlar vardı fakat bir yandan da çok seviyordum.
    O an onu geri çevirirsem sonradan pişmanlık duyup geri döneceğimden emindim.

    - Adı ne?
    Büş= Tayfun. Bir şey yapma.
    - Yapmam merak etme. Gel yanıma.

    Yanıma geldi, belinden tutup kendime çektim alnından öptüm kafasını boynum ve omzumun arasına koydum.

    - Bir daha o gavata temas ettiğini görürsem, duyarsam okuldan atılacak olsam bile gider onu hastanelik ederim.
    Sana onunla son bir konuşma şansı tanıyorum, konuşmak istemediğini söyle. Çok lazım olursa tehditlerimi ilet.
    Y= Sarp lütfen ama. Bir şey yapma.
    - Sana bağlı yağmur.

    Bir süre özlem giderdik Alp geldi oturduk mobilya olaylarını konuştuk. Evde fazladan 1 yatağımız vardı kullanmıyorduk onu verdik. Misafir gelirse de koltukta yatsın dıbına koyim kardeşimden önemli mi?
    Banyoda az dolu olan ikinci dolabı verdik. internetten buzdolabı aldık. Kullanmadığımız halılardan verdik falan.
    Ne taksa topladık bunun evini.
    ···
  8. 8.
    +2
    ***
    Birbirimizden artık doğru düzgün keyif alamıyorduk.
    Yine birbirimizi seviyorduk fakat bir isteksizlik vardı. Bir akşam salonda kavgaya tutuştuk.

    Y= Beni hiç düşünmüyorsun sarp. içinde bulunduğum durumun farkında mısın sen?
    - Yağmur tabiki farkındayım ama bu durum sonsuza kadar süremez. Kendine gel biraz.
    Y= Doğru sonsuza kadar süremez ama acı daha çok taze. Benden nasıl davranmamı bekliyorsun? Asıl sen kendine gel.
    - Artık yapamıyor muyuz Yağmur?
    Y= Bak ya. Buna nasıl getirdin şimdi?
    - Bilmiyorum. Sürekli kavga ediyoruz. Kavga etmediğimizde bile aramızda aynı sıcaklık yok.
    Y= Doğru
    - Yağmur ben seni çok seviyorum. Bunun farkında olduğundan da eminim. Elimden geldiği kadar hissettirmeye çalışıyorum.
    Y= Ben de seni seviyorum Sarp. Düşününce belki de haklısındır. Biraz uzak kalsak ikimiz için de iyi olacak.

    Salonun ortasına ikimiz de çömelip kaldık. Dakikalarca sustuk.
    Bittiğini düşünüyordum. Bir daha olamayız sanıyordum.
    ···
  9. 9.
    +2
    ***
    Sessizliğimizi çalan kapı bozdu. Gelen Alp.
    Alp= Gençler bu akşam dışarı çıkmak yok tekilamız var ve bana girdiği için zevkle içebilirsiniz. Kalanı zütürürüm ama tak yiyin.
    - Kardeşim bizim sana söylememiz gereken bir şey var.
    Alp= Önce içelim sonra söylersiniz.
    - Ulan gel bi otur gibtirme tekilanı.
    Alp= Noldu lan?
    Y= Biz ayrıldık Alp. Daha doğrusu mola verdik diyelim.
    Alp= Bakın abi ikiniz de arkadaşımsınız. Bana taraf tutturmayın da ne yaparsanız yapın.
    - Yağmur ev bulana kadar sende kalsa uyar mı?
    Alp= Niye soruyorsun puşt? Yağmur benim anahtarlıkta yedek anahtar var ne yaparsan yap ev senindir. Odama girersen fazla kurcalama yeter özelimiz var. Bekarım ben.
    Y= Pisleşme be Alp. Sağol. Bir haftaya falan bulurum evi.
    - iyi oldu iyi.

    Gayet rahat davranıyorduk fakat bu içimizdeki felaketleri gizlemek için bir perdeden ibaretti.
    Sabaha kadar içip kör kütük sarhoş olduk bol bol ağladık. Uyandığımda da valizler ve Yağmur'un eşyaları yoktu. Bir adet de Alp ekgibti.
    Uyuya kaldığım koltuktan kalkıp masanın üzerinde duran yarım biradan bir yudum aldım sigaramı yakıp boş boş oturdum.
    Ev çok sessizdi.
    Yanıma gelip beni kaldırmaya çalışan bir Yağmur olmamıştı.
    Kahvaltıyı hazırlayıp beni binbir zorlukla kaldırmaya uğraşmamıştı.
    Akşam başladığımız tekilaya devam ettim uyudum, uyandım, yemek yedim, uyudum kalktım, içtim.
    Günler böyle geçti. Saç sakal birbirine karıştı kendimi tanıyamaz oldum.
    Ailemin yanına gitmeyi düşündüm.
    En azından bir haber etmeyi, anlatmayı düşündüm fakat kendi derdimle onları yormak istemedim.
    ···
  10. 10.
    +2
    ***
    Şubat ayına kadar evden sadece market alışverişi, tekel alışverişi, sigara almak için çıktım.
    Sigara alırken her hafta adama gidip 8 paket marlboro light istiyordum. Şaşırıyordu fakat hiç neden bu durumda olduğumu da sormuyordu.
    Fiziki görünümüm benim bir derdim var diye bas bas bağırıyordu.
    Üzerim kirli, saç sakal hacı dedeye dönmüş yağlı.
    Alp arıyordu, açmıyordum, bir defa Yağmur aradı onu da açmadım.
    Hafta içinde bir gün kapı çaldı. Delikten baktım kapıcı, açtım.
    Arkasından Alp çıktı adama teşekkür edip yolladı.

    - Bu ne dıbına koyim?
    Alp= yannanım biz çalsak açmıyorsun, telefonunu de yedin mi anlamadım. Ne yapaydım?
    - Geç hadi geç.
    Alp= Geçeyim de burası leş gibi kokuyor. Yağmur gitti her gün eline eziyet ediyosun dimi ?sürtünme yüzünden de şuan gibini kokluyoruz dimi lan?
    - gibtir lan. Bir kere çektiysem şerefsizim. Ne diye anlatıyosam.
    Alp= Ulan sen ne kadar embesil bir insansın. Baban her gün beni arıyor sarp nasıl telefonları açmıyor diye. Adam kalkıp gelecekti zor vazgeçirdim.
    Hesaptaki paraları iyi sömürüyosun ulan yavşak. Baban para göndermeyi kesti senden haber alamadığı için. Ben de nerde olduğunu biliyorum deyip paraları her ay ben yatırdım.
    - iyi yapmışsın eyvallah.
    Alp= Seni hastanelik ederim sarp. Adamı hasta etme eyvallah diyor. Kalk babanı ara dıbına koyim.
    ···
  11. 11.
    +2
    ***
    Büş= Neden?
    - Birazdan bana engel olacak.
    Büş= Haha. istersen toplayayım?
    - Hayır sakın.

    Bir süre ellerimizi vücutlarımızda gezdirdikten sonra artık hikayenin ilk saksosunun zamanı gelmişti.
    Ben bir şey söylemeden kemeri çözüp fermuarı indirdi. Bizim mahmutu çıkarttı ve sömürmeye başladı. Bu sırada ben de şortunu yavaş yavaş indiriyordum. 2-3 dakika sonra şortunu tek hareketle çıkarttım ve sırt üstü yatırdım.

    - Sorun olmaz dimi?
    Büş= Olabilir. ilk yaptığım bu kadar hacimli değildi.
    - Bak bunu söylemeyecektin.

    Hizayı aldım ve birden yarılayınca ani bir kasılma geldi. Gözünden de yaş geldi.

    Büş= Hayvan mısın ya.
    - Bir anda girmesem zor bela sokacaktık. Böylesi iyidir.
    Büş= Yavaş ol.

    Ben ileri geri yaptıkça kendini kasmayı bırakıyordu. En sonunda tamamen içindeydim. Ani bir hareketle beni sırt üstü yatırdı ve dudağıma yapışıp hızla ileri geri yapmaya başladı.
    5 dakika sonra ağzına almasını söyledim ve aldı. Ben işimi gördüm ama onda daha tık yoktu. iş parmaklara kalmıştı. Ağzımı kullanmayı hiç istemiyordum. Kızın ikincisi veya üçüncüsü olmadığına emindim çünkü 4 parmağımı sokabilmiştim. Veya kız öyle bir zevk almıştı ki hiç kasılma olmadığı için bu kadar geniş olmuştu.
    ···
  12. 12.
    +2
    ***
    Büşra gittikten sonra Alp'i aradım.
    - Kardeşim nerdesin?
    Alp= Asıl sen nerdesin dıbına koyim okulun ikinci gününden asıyorsun falan. Seni bilmem ama ben ikinci yılımda seni görmek istiyorum. Bilmem anlatabildim mi?
    - Tamam lan haklısın. Nerdesin onu söyle.
    Alp= Senin gibi osura osura uyumadığıma göre? Okuldan yeni çıktım gel al.
    - iyi de arabanın anahtarını bulamıyorum dıbına koyim.
    Alp= Hadi kardeşim hadi.
    - iyi lan zırlama.

    Telefonu kapattıktan sonra bir süre daha anahtarı arayıp hazırlanmaya başladım.
    Anahtarı bulamamıştım kontakta unutmuş olma ihtimalim vardı. Unutmamışsam evde bir yerdeyse. Otobüsle gidecektim.
    Hazırlandım ve evden çıktım. Arabayı kontrol ettim anahtar kontağında değildi.
    Ben de fazla düşünmeden sitenin kapısına doğru ilerledim. Tam kapıdan çıkarken güvenlik arkadan seslendi.
    Güv= Sarp bi baksana.
    - Efendim fikret abi?
    Güv= Neden arabayla gitmiyorsun? Sen sigara almaya bile arabayla çıkarsın.
    - Sorma Fikret abi ya anahtarı kaybettim bulamadım.
    Güv= Bulunur. Hadi yolun açık olsun.
    - Eyvallah abi görüşürüz.

    Tam kapıdan çıkmış 5-6 adım atmışken arkamdan bir daha seslendi.
    ···
  13. 13.
    +2
    ***
    Okuldan çıktık bunlar otobüs durağına doğru ilerlerken gençler nereye diyip arabayı açtım. Bunlar bana mal mal bakmaya başladı. Altımda 50-60 binlik araba.
    Büşra'nın gözü parladı arabanın yanına gitti inceliyor.
    Alp=Kardeşim benim ya. Can dostum gey değilim ama olabilirim akşam evin müsait mi?
    -Tamam gençler abartılacak bir şey değil hadi binin alete de gidelim.
    Büş=Emrin olur bebeğim. (dik dik baktım biraz tırstı kendini frenledi ,arabadayken hiç konuşmadı.)

    Saat 2 ye gelirken kafedeydik. Oturduk bunlar çay söyledi ben kahve söyledim sigaramı yaktım sonra Büşra aldı yaktı.
    Büş= Hep denemek istedim deneyebilir miyim?
    - Kızım bak başımıza keş olursan sorumlusu ben değilim ne yapıyosan yap.
    - Alp= Ben de deneyecem.
    - Bana neden söylüyosunuz abi? Sigara muhabbetini hiç sevmiyorum zaten.

    Bu sırada alp sigarayı aldı çakmakla bir ateşledi çektiği bütün duman direk ciğerlerde hiç öksürme falan da yok.
    - Ya bi gibtir git Alp beni mi yiyosun lan :D Kaç yıldır içiyorsun?
    - Alp= içmiyorum bu ilk içişim :D
    ···
  14. 14.
    +2
    ***
    Bu sohbet herkese iyi gelmiş gibi görünüyordu.
    ilk günün stresini atmayı başarmıştık.
    Memleketlere kadar her şeyi konuştuktan sonra Büşra'nın da numarasını aldım ve o kafeden ayrıldım.
    Bizim Alp'le Büş iyi anlaşmış olacak ki biraz daha oturmak istediler. Ben de kalktım çıktım.
    O akşam biraz içmeye niyetim vardı.
    Dozunu kaçırmadan sadece 2-3 şişe bira.
    Ama tabi düşündüğüm gibi olmadı. Tekele girdiğim anda gözüme her şey güzel göründü ve birayı gibtir edip 2 şişe JB alıp eve doğru yola çıktım.
    Eve vardıktan sonra duşa girdim. Tam duştan çıkarken telefon çalmaya başladı.
    Baktım büşra arıyor.
    Kızdan pek haz etmiyordum. Bana biraz geniş bir kız gibi gelmişti.
    Telefonu açtım ne yaptın ne ettin konuşmasından sonra bana neredesin diye sordu.
    Evde olduğumu birazdan dış dünyayla ilişkimi kesip içmeye başlayacağımı söyledim.
    Büş= Hadi birlikte keselim o zaman.
    - Tamam istiyosan gelebilirsin, ama kendi içkini kendin al.
    Büş= Çok centilmensiniz sarp bey. Tamam alırım kendi içkimi. Saat kaçta geleyim?
    - Yarın okul var Büşra. Geç uyuyamayız, özellikle alkollüyken.
    Büş= O zaman saat 7 civarı uygun mudur canım.
    - Uygun olsun bakalım. Hadi görüşürüz.
    Büş= Görüşürüz.
    ···
  15. 15.
    +2
    ***
    Aradan 3 hafta geçti.
    Yağmur bu 3 hafta içerisinde bir gün bile okula gitmedi. Israr ettim, gitmedi.
    3 haftanın sonunda arabaya bindirip kendim zütürdüm. Bana sadece Tayfun'la konuşup geleceğini, beklememi söyledi.
    Bekledim Tayfunla kapının önünde konuştular. Ayrılırken de hiç temas etmeden ayrıldılar.
    Ayrılırken ağızlarına dikkatlice baktım.
    Tayfun denen lavuğun ağzından görüşürüz kelimesi çıktı, benim meleğimin ağzından o bile çıkmadı.

    Mutlu olmaya bir süre daha devam ettik ama üzerimizdeki laneti unutmayalım. Şükür bu aralar mutluyuz ama neyse konuya geçeyim.

    Yağmur'un babası ilik kanseriymiş. Son bir kaç aydır tedavi görüyormuş fakat bunu Yağmur'dan gizlemişler.
    ···
    1. 1.
      0
      Kardeşim gecenin bir vakti eve geldim zar zor 1 part yazıp uyudum.
      ···
  16. 16.
    +2
    ***
    ilk dersimize girdik tanışma faslı, lanet öğretmenler derken saati 1 ettik.
    Sınıftan koşarak kaçmaya çalışan insanların aksine yavaş toplanan biriyim telefonu aldım cebe attım, kulaklığı aldım özenle sardım sınıfta bir Alp bir ben kalmışız kapıya doğru gittik. Tam kapıdan adımımı attım soldan bana bir darbe geldi. Kimden geldi? 2 ayımı gibecek olan büşra. Bana çarptı aynı anda yere düştü bir de yerden kalkmadan önüne baksana ya falan diyor. Sonra bu kafasını kaldırdı yüzüme baktı ayağa kalktı
    -pardon ya ilk gün olduğu için biraz gerginim suçlu benim
    dedi gülmeye başladı.
    - Problem değil ya bir şey oldu mu?
    - Hayır sorun yok teşekkürler.Ben Büşra. Adın ne?
    - Ben sarp, bu arkadaş da Alp.
    Dedim Alp kafa selamı verdi.
    - Ya burada herkes yeni, kimse birbirini tanımıyor. Biraz küstahça gelebilir ama bana arkadaş lazım takılalım mı?
    - Bana uyar. Alp senin işin var mı kardeşim?
    Alp= Aslında yurda tam yerleşemedim biraz işim var ama. Akşam yapabilirim nereye gidiyoruz?
    Büş= Ben okula gelirken bir kafe gördüm bi oturalım sohbet edelim tanışalım.
    ···
  17. 17.
    +2
    ***
    O zaman okul gibimde değildi ve sabah kalkıp kendime lanet edeceğimden haberim yoktu.
    içmeye devam ederken Büşra bana her dakika daha da yakınlaşıyor ve benim de beyin devre dışı olduğunden mütevellit bu akşam gibiş var düşüncelerine kapılmıştım.
    Artık o kadar yaklaşmıştı ki ağzındaki bira kokusunu buram buram hissediyor ve bir yandan da burnundaki nefes saçlarımı oynatıyordu.
    iki parmağımla çenesini kavrayıp dudak hizama getirdim ve hafifçe öpmeye başladım. Kendisi de niyetliydi anlıyordum ve bir anda bir tokat geldi.
    - Ne yapıyon dıbına koyim?
    Büş= Bak sarp. ileri gitmek yok. Bunu sadece zevk için yapıyorum ve senin için de öyle olmasını istiyorum
    - Anlaşıldı. Bana uyar.
    Yiyişmeye devam ederken ellerim bacaklarında dolanıyordu. Onun elleri saçlarımda. Ara sıra ayrılıp viskilerimizden birer yudum alıp devam ediyorduk.
    - Biraz daha fazla zevk güzel olurdu aslında. Sadece tişörtler çıksa yeterlidir.
    Büş= Bu gelebileceğimiz son nokta. Daha fazla yok tamam mı?
    - Dokunmak serbest ama.
    Büş= Keyfin bilir.
    Tişörtlerimizi çıkardık içkilerimizi içiyoruz, sevişiyoruz, kafamız süper.
    O an üniversite hayatımda daha iyi bir an olamaz diye düşünüyordum.
    Fakat bunlar sadece başlangıçtan ibaretti.
    Sevdiğim kızla tanışacak, kafalarımızı birbirine yaslayıp hayal kuracak zamanlarım sadece bir kaç hafta uzaktaydı.
    O akşam çok güzel geçti. 4 aydır elime kadın eli değmediğini düşünürsek benim için çok iyi oldu.
    Saat 5 e gelirken içkiler bitmiş ikimiz de sarhoş bir biçimde salonumdaki üçlü koltukta sarılarak uyuya kalmıştık.
    Sabah uyandığımda (ne sabahı amk akşam olacak)Büşra üstünü giyinmiş bir biçimde tekli koltukta telefonuyla uğraşıyordu. Gidip duş aldıktan sonra üzerimi giyindim saçlarımı kuruttum ve mutfağa geçtim. Arabanın anahtarını arıyordum fakat bulamıyordum bir yerden çıkar diyerek kahvaltılıkları çıkarttım. Büşra'yı çağırdım ve gidip kahve almasını söyledim.
    Büş= Ne kadar öküz ruhlu bir insansın sarp.
    - Kızım senin bacağın var dimi? Ayağın da var?
    ···
  18. 18.
    +1
    ***
    Arabanın bagajına valizi yerleştirdikten sonra yola çıktık. Bu sefer arabayı gelirken kullandığım gibi kullanmıyordum. 180-190 görüyorduk. Tabi Yağmur susmuyordu. Yavaş gitmemi istiyordu.

    Y= Aşkım lütfen biraz yavaş.
    - Bir şey olmaz ya. Çok fazla endişeleniyorsun.
    Y= Her şey olabilir.
    - Sen bunları boşver de bize çay koysana.
    Y= Rahatlığa bak ya. Çek kenara.
    - Noldu ?
    Y= Sen çek.
    - Al çektik noldu?
    Y= in arabadan ben kullanıcam.
    - Yağmur arabada 1.6 motor var alışık değilsin uçurursun bizi.
    Y= Bir şey olmaz ben kamyon bile kullanırım.
    - iyi bakalım.

    Yer değiştirdik, hafiften tırsmıyor değildim fakat biraz sonra 140-150 civarı gitmeye başladı. Gayet de iyi kullanıyordu.

    - Kızım sende ehliyet vardı da neden bana söylemedin?
    Y= Yok ki. Babam öğretti.
    - Kudretli adammış valla iyi öğretmiş.
    Y= Ben babama öğretmesi için hiç ısrar etmedim. Hep kendisi ister. Benimle ilgilenmeyi çok sever.
    - Benim babam da her fırsatta küfür eder.
    Y= Adamı kızdırmazsan etmez.
    - Kızdırmıyorum zaten.
    Y= Ya sarp bırak allah aşkına. Konuşmaları duyuyorum adamı delirtiyosun resmen.
    - Ama sorun bende değil ki. Reis sinirlenmeye eğilimliyse ben ne yapayım?
    Y= Sen insanları sinirlendirmeye eğilimli olmayasın? Kaç kere söyledim sana bulaşıklarını yıka diye. Hep ben yapıyorum.
    - Kavga etme be kızım. Hadi yola bak. Ben de sigaramı yakıp çay içeyim.
    Y= Bi sigara da bana yak. Keyifli keyifli içeyim.
    - Sana sigarayı yasakladım.

    Belanı giberim bakışı attı.

    Y= Yürü lan günde 1 paket bitiren benim sanki
    - Tamam aşkım sinirlenme. Al şu sigarayı.
    Y= Sarp duyan da sanacak ki bağımlıyım. Haftada 2 tane anca içiyorum ona da bir şey söyleme istersen.
    - Tamam demedim bir şey.
    ···
  19. 19.
    +1
    ***
    Sonunda şarap bitti, leylayla alp yiyişmeyi bıraktı ve mekandan ayrıldık.

    Alp= Bir yerlerde kahve içelim ya daha takılırız.
    Y= Ne kahvesi? Yürüyün çorbacıya hadi.

    Şimdi bu kızı sevmezsem ayıp.
    Çorbacıya gittik çorbalar içildi sonra deniz kenarında bir kafede çay içmeye gittik. Yeminlr cırcır olacaz dıbına koyim.
    Kafeye oturduk kim orda olsa beğenirsiniz? Büşra'nın bize yolladığı köpekler. Oturmuş sohbet ediyolar. Bizi görüp geldiler.

    El1= Oo sarp bey kolay gelsin daldan dala atlıyoruz bakıyorum.
    - Sen gel iki dakka.

    Yağmur bir şey anlamıyordu sadece izliyordu ama kavga çıkacağından emindi. Sadece konuşacağımı söyleyip kurtuldum.
    Dışarı çıktık. Bizim masadan bakınca elemanlarla konuştuğumuz yer görünüyor. Açıkçası biraz kafam bulanıktı. Şarap etkisi aq boru mu.

    - Derdiniz ne lan sizin? Pgibopat mısınız? Dayağımı özlüyosanız kendinizi bi kamyonun önüne atın yokluğumu aratmaz hadi yallah.
    El= Büşrayla yatmışsın.
    - He yattım, çatır çutur gibtim lan ne yapıcan?
    El2= Düzgün konuş lan yavşak.

    Alp bu ikinci elemana yumruğu gömdüğü gibi gibti attı. Ben de diğerine kafayı vurduğum gibi cama yapıştı. Elemanın aradan çekilmesiyle bana bakan Yağmuru görmem bir oldu. Elemanları öylece orda bırakıp içeri girdik.

    - Bir şey olmadı terbiyesizlik yaptılar .
    Y= Sarp bizi eve bıraksana.
    - Neden? Oturuyoduk ne güzel.
    Y= Evet çok güzel oturuyoduk. Kavga etmeseydin güzeldi.
    - Tamam gidelim.

    Leylayla yağmur arkaya oturdu biz alple öndeydik. Evlerinin önüne geldik sonunda.

    Y= Sarp iki dakika konuşalım mı?
    - Konuşalım.

    Biraz ilerledik sokaktan köşeyi döndük leylayla alp bizi göremezdi.

    Y= Bu kadar kısa süre içerisinde sana değer verdiğime inanmıyor olabilirsin. Kavga ettin ve bunu yapmadan önce bana yalan söyledin. Sana karşı bir şeyler hissetmesem bile bu beni yaralardı. Şuan da yaraladı.
    - Yağmur özür dilerim. Ne yapıp kendimi affettirebilirim hiç bir fikrim yok.

    Sarıldı ve saçlarımı okşadı. Çekilip dudağımdan öptü.

    Y= Değer verdiğime inansan yeter.
    - Artık eve.
    ···
  20. 20.
    +1
    Yazdım. Sonra internet gitti gönderilmedi amk.
    ···