1. 9.
    0
    hazırlan tabi amk. hayat bu altıüstü dolusuda da boşuda birtürlü geçip gidiyor yaşamaya bak okucaksan oku kendini dağlara vuracaksan vur karamsar olma. olur mu deme olur, merak etme.
    ···
  2. 8.
    +1
    bilmiyorum beyler benimde son 3 yılım pekde güzel sayılmaz mk üniye başladım ne hayallerle hiçte umduğum gbi deyil okulu bırakacam tekrak hazırlanacam diyorum ailem izin vermiyo notlar taka sarmış zaten bu dönem full kaldım derdini anlatabileceğin kimde yok herkezde rabbena hep bana mk anlatsan bile adam gbi cevap alamıyorsun ki onu geçtim 22 yaşındayım ailem bile beni gibt etmiş gbi hissediyorum ben aramassam onlar hiç aramıyorlar ama hala salak gbi bi umut var deyip snava tekrar hazırlanıyorum hayatımı tekrar düzene sokabilmek için
    ···
  3. 7.
    +1
    madem böyle bir başlık açmışsın hem up niyetine hemde kendi içimi dökmek için:
    hep yalnız bir çocukluk geçirdim, aslında çok insan vardı arkadaş olabilecek ama ben onları balkondan izlemeyi tercih ettim. saklanbaçı yakar topu hep yukarıdan aşağa gözümle takipederek oynadım. bir köşeye çekilip hayal kurmak tek hobim değildiysede hayatımın resimden ve yemekten arta kalan zamanlarının tamdıbını kaplıyordu neredeyse. lise nispeten sosyal bir ergenlik yaşattıysada lise den sonra eski hayatıma tam anlamıyla dönüş yaşadım diyebilirim.tek dostum kitaplar oldu geçtiğimiz 5 yıl okumak dışında bir şey yaptınmı dersen çizmek yazmak ve hayal kurmak dışında yapmadım cevabını rahajtlıkla verebilirim. bazen kendimle o kadar sürekli ve uzun konuşuyorum ki, farkına vardığımda ağzım dilim kurumuş yorgunluktan bitap düşmüş buluyorum kendimi. böyle alıştım ne yapayım hem artık kendi kendine konuşanlarada deli demiyorlar malum teknoloji insanları zaten yalnızlaştırmıyormu. bazen şiir söylerken buluyorum kendimi, bazense hayali benle romantik çağdan günümüz tiyatrosuna şöyle panoramik bir çizgide münazara ederken buluyorum. bazen nanayı(emile zola) tartışıyorum kendimle bazen uğultulu tepeleri(emily bronte) içselleştirmeye çalışıyorum. bukowskinin derdi ne diye sorarken, chpnin cumhuriyetten bugüne değişiminin boyutlarını kategorilere ayırıyorum. beni yolda yürürken yada bir bankta otururken mutlaka dudaklarım kıpırdadığını görürsün .o sıralarda ya hamletten bi replik takılmıştır dilime yada balonla aya yolculuğun mümkün olamayacağını bilimsel açıklamalaarını yapıyor olurum. işte böyle birşey yalnızlık, ama bu benim. kimi zaman oldukça ağır ve iç acıtan bir hal alsada, yalnızlık benim göbek adım.hem düşünüyorumda olası arkadaşlarımla hangi ortak noktada buluşup konuşabileceğiz ki. fenerbahçeyimi anlatacak bana tffyimi, yoksa karı kızdan mı bahsedeceğiz. biranın yanında en güzel patetes mi yakışır diyecek.ben bunlarımı konuşacağım. boşversene tek başıma kendimle konuşurum daha iyi. en azından konuştuklarım jazz olur bale olur klagib müzik olur tiyatro olur...
    ···
  4. 6.
    +1
    kararımı verdim yarın sabah şafakta yola çıkıyorum.

    çantamı hazırlamam lazım.

    şimdilik selametle!
    ···
  5. 5.
    +1
    eski ortamina don
    ···
  6. 4.
    +1
    @2 yok hacı değişik bir durum bu.
    ···
  7. 3.
    +1
    pazar günü yola çıkacağım.

    kimseye haber vermeden, kimseyle konuşmadan, telefonsuz, bilgisayarsız, iletişimsiz bir yolculuk olacak.
    belki de canımı sıkan yalnızlığımın hep aynı olmasıdır.
    ···
  8. 2.
    +1
    adam dertli beyler
    ···
  9. 1.
    +1
    olmanın zorluğu vardır.

    ve bazen yalnızlık kaldıramayacağımız kadar ağırdır.
    bu nedenle
    çekip gitmeli insan. ölmek manasında değil. uzaklaşmalıdır hayatından. başka yerlere gidip başka insanlar tanımalıdır. başka insanlar arasında yalnızlığı tatmalıdır.

    o değilde eskiden yalnızlık hoşuma giderdi. oh derdim ne güzel kafam rahat. şimdi yalnızlıktan kurtulmaya çalışıyorum, insanlarla konuşmaya, anlatmaya çabalıyorum ama bu sefer de başaramıyorum.

    büyük ihtimal bende sorun var. ne kadar konuşmaya, sohbet etmeye çalışsam da başarısız olmamın başka bir açıklaması olamaz.
    ···