1. 76.
    0
    @11 vakvakları ürkütmeyelim panpa
    ···
  2. 77.
    0
    ···
  3. 78.
    0
    tırmızî naklediyor:

    Bir gün mekke'nin önde gelen kabilelerinden Hevazin'in şeyhi hz. zeyd bin abdullah (r.a.) peygamber efendimize sormuş :
    -ya rasulallah, ben ölünce cennete mi gideceğim yoksa cehenneme mi, söyle bakayım? demiş.

    Peygamber efendimiz, korkmadan :
    -Cehenneme gidersiniz şeyhim? demiş
    Şeyhin sinirden sakalları titremiş. Bu durumu gören peygamberimiz (s.a.v):

    -Kızmayın şeyhim, ben aslında size cennete gidersiniz diyecektim fakat sizin cellatlarınızın kılıçlarıyla ölen suçsuz kişilerden cennet dolup taşmış. Bu yüzden cennete sığmazsınız diye cehenneme gidersiniz dedim, demiş.
    ···
  4. 79.
    0
    hz nasreddin in hadisleri
    ···
  5. 80.
    0
    ···
  6. 81.
    0
    ···
  7. 82.
    0
    ···
  8. 83.
    0
    ···
  9. 84.
    0
    ···
  10. 85.
    0
    tırmızî'den:

    Bir gün peygamber efendimizi siyah elbiseleriyle görenler:

    - “Ne oldu ya rasulallah” demişler, “bu gün karalar giymişsin?”

    - “Oğlumun babası öldü de ... ” demiş peygamberimiz, “O'nun yasını tutuyorum.”
    ···
  11. 86.
    0
    ···
  12. 87.
    0
    sahih müslim'den:

    Peygamber efendimizin (s.a.v) yanında seslice yellenen bir mekkeli müşrik, kabahatini örtbas edebilmek için ayağını tahtaya sürtmeye başlamış. Peygamber efendimiz gülümsemiş;

    - Haydi sesini uydurdun diyelim. Ya kokusunu ne yapacaksın?
    ···
  13. 88.
    0
    ibn-i mace naklediyor:

    Peygamber efendimiz (s.a.v) birgün camdan yağan yağmuru seyrediyormuş. Yağmurdan kaçan bir adama gözü takılmış. Camı açmış adama bağırarak ;
    - Neden Allah'ın rahmetinden kaçıyorsun demiş. Adam peygamber efendimize cevap vermeden kaçışına devam etmiş. Ertesi gün adam camdan yağmuru seyrederken, peygamber efendimiz dışarda yağmurdan kaçıyormuş. Bunu gören adam Peygamber efendimize:
    - yA rasulallah, Allah'ın rahmetinden kaçılır mı? Neden kaçıyorsun?
    peygamber efendimiz cevap vermiş:
    - Allah'ın rahmetine basmamak için kaçıyorum
    ···
  14. 89.
    0
    tımızî naklediyor:

    Peygamber efendimiz (s.a.v) ile ashab-ı ikram medine'de bir eve akşam yemeğine davet edilmişler. Ev eski ve ahşap, bastıkça tahtalar gıcırdıyor, peygamberimiz laf atmış :
    -Evin tahtaları ses veriyor!
    Adam ukala ya:
    -Bizim ev pek sofudur, ara sıra zikreder!
    Peygamber efendimiz laf altında kalır mı :
    -Ya aşka gelip secdeye varırsa?
    ···
  15. 90.
    0
    sahih buhârî'den:

    Peygamber efendimiz (s.a.v) abdest alırken, bir ayağına su yetmemiş. Namaz kılarken de bir ayağını yukarı kaldırarak namaz kılmış. Bunu gören cami cemaati:
    -"Hocam bu nasıl namaz?" diye sormuş. Hz muhafazid (S.a.v):
    -"Bir ayağı abdestsiz namaz", diye cevap vermiş.
    ···
  16. 91.
    0
    sahih müslim'den alıntı:

    Bir gün, peygamber efendimiz (s.a.v), medine'ye gitmiş.
    Camide vaaz verirken:
    -ey müslümanlar demiş, sizin kentinizin havasıyla bizim mekke'nin havası birdir.
    Vaazı dinleyenlerden biri:
    -nereden biliyorsun ya rasulallah? diye sormuş.
    bunun üerine peygamber efendimiz (s.a.v):
    - mekke'de ne kadar yıldız varsa, medine'de de o kadar var, yanıtını vermiş.
    ···
  17. 92.
    0
    ibn-i mace'den nakil:

    Peygamber efendimiz (S.a.v) develerine ağır yükler yükleyip onlara eziyet eden mekkeli müşriklere iyi bir ders vermek istemiş. Bir gün, devesine binerek kâbe-i mükerremede dolaşmaya başlamış. işin garibi dolu bir çuvalı da sırtına vurmuş, öyle geziyor. Şaşırıp sormuşlar :
    - Ya resulallah, hem devenin üzerindesin, hem çuvalı sırtında taşıyorsun. Nasıl bir iş bu ?
    Peygamber efendimiz cevabı yetiştirmiş hemen :
    - Zavallı hayvan, demiş. Zaten gece gündüz demeden hizmet ediyor bana. Sırtına bindiriyor, yüklerimi taşıyor, değirmeni çeviriyor. Bu kadar hizmetlerinden sonra dolu çuvalı da ona yüklemek istemedim. Bu yüzden ben vurdum sırtıma.
    ···
  18. 93.
    0
    ···
  19. 94.
    0
    ···