herşey 2006 yazında başladı

Hahahaha patpat süper bı araç panpa

reserved

Devam et panpa pazar sabahından beri takipteyim

Rezerved

Her neyse pat pata bindik, gidiyoruz, hava daha karanlık sayılır. Güneş görünmüyor. Daha önce haritada yerleri atmıştım, bizim köyle Ortaköy arasında hiç bir şey yoktur, sap sarı buğday tarlaları, bom boş kurak araziler, taşlı kayalıklı tepeler. http://imgim.com/3745incil8386258.jpg
Babam araca alışkın olmadığı için yavaş yavaş gidiyor ama komple her yeri açık olduğu için o rüzgar bile insanı dondurmaya yetiyor, bilenler vardır afyonun geceleri, sabahları yaz-kış çok soğuk olur. Ayaz olur. Keşke battaniye alsaydık diye düşünürken, ilerde tam yol üzerinde karartılar gördüm.

la biraz hızlı yaz yapacağın işi gibecem

ilerledikçe bir hayvan sürüsü olduğunu fark ettim herhalde bir çoban ineklerini güdüyordur deyip pek umursamadım. Yaklaştıkça bütün sürünün bize baktığını ve hepsinin gözlerinin parladığını gördüm, pu gibi dikilmişlerdi hiç kımıldamıyor, yolun ortasından tepenin eteklerine doğru yayılmışlardı,yolu komple kapatmışlar. tepenin üstünde de iki kara çarşaflı insan yan yana yüzleri bize dönük şekilde duruyordu, yanlarında bir geyik yavrusu yatmış, o da bize bakıyordu. Babama bunlar ne baba dedim, babam geyik dedi ama kaşları çatık. Ne geziyor geyik ya burada diye sordum, cevap vermedi babam ama o da çok şaşkındı. Çünkü bizim orada geyik meyik olmaz.
(Görüntü temsili ama çok benzerdir: http://imgim.com/2971910991_2629142fca_z.jpg )
Babam hafif yavaşladı, yaklaşık 20-25 km ile üstlerine doğru gidiyoruz, hiç birinden bir hareket yok, dim dik duruyorlar. Babama hemen bas baba bas gidelim buradan dedim sağ tarafı gösterdim. Babam yoldan çıktı sağ tarafta ki tarlaya girdi, Arkamıza bile bakmadan pat pat pat… uzaklaştık. Geri yola çıktık, artık ortaköye az bir yolumuz kalmıştı.

devam devam

Ortaköye yaklaştıkça kamış yığınları artıyordu. Ortaköy’ün nüfuzu çok az, gitgide de azalıyor. Yakın bir gelecekte kimse yaşamayacak büyük ihtimal.çünkü köyün geçim kaynağı eber gölü artık kuruyor, kurudu gibi bir şey hatta.
Köylüler eber gölünden tuttukları balıkları satarak ve kamış biçip satarak geçimlerini sağlıyorlar.
http://imgim.com/28kamis.jpg
http://imgim.com/271205.jpg
http://imgim.com/ortakara...yaretcisi-mesaji-8599.jpg

ortaköyü geçip gittik, az ilerde sola bir sapak vardı oradan girdik, düm düz ilerledik. belli ki ortaköy diye geçse bile hocanın evi köyden ilerdeydi.2-3 kamış yığını daha vardı ama çok eski oldukları belli, yarı yıkılmış. ilerde hocanın evi görünmeye başladı iki katlı kerbinden bir ev.

(fotoğraf köyden bir ev olup, temsilidir, hocanın eviyle bire bir: http://imgim.com/422073_3...411598323_218580135_n.jpg )

evin yanında yakının ne bir ev var ne bir araç var. pat pat dan indik, seyit hoca, hocam diye seslendi babam. içeriden gelin üst kata diye seslendi.

içeri girdik, bom boş bir salon var, duvarlar vefk* ile dolu. Ne yerde bir halı var ne bir koltu, minder, masa…vs, bom boş..
Kapısı hafif aralanmış mavi tahta bir kapı var, başkada bir oda görünmüyor, hoca oradan seslendi ‘’gelin çocuklar gelin’’
(* vefk, belirli kurallarla göre yazılan ebced hesabından sayılar, harf ve kelimelerden oluşur, tesirli dua anldıbına da gelir. Bir çok amaç için hazırlanıp kullanılabilir, bir tılsımdır. )
Örnekler: http://imgim.com/8644inciv1090346.jpg
http://imgim.com/9448incie1853800.jpg
http://imgim.com/vefk.jpg
http://imgim.com/vefk4utadzem.jpg

uuppppppppppp

uupupupup

hadi panpa

Hadi be susamli izmit simidim devam et...

Reserved

odaya girdik, selamun aleyküm hocam dedik, önce babam sonra ben elini öptük, geçin oturun dedi, oda da sadece bir yatak, yer de de 4-5 tane minder vardı, yine duvarlarda 5-6 tane vefk vardı.

beni hatırlamazsın tabi dedi bana gülerek, bende gülümsedim. babamla biraz havadan sudan konuştular. eber gölü kurumuş, napıyor köylüler diye sordu baba. toprağı olan işliyor, balıkçılar, kamışçılar da göç etti bile dedi. gelirken kamış yığınları gördük hala var mı kamış diye sordu baba.

seyit hoca gülümseyerek onlar gul yuvalarıdır, kimse yıkmaya kalkışamaz. köylüler etrafına tezek ve kemik koyar, daha da yaklaşamazlar dedi.

babam tezek ve kemiğin manası nedir hocam? diye sordu

hoca, allah resulü “Allah’ın adının anıldığı, tastamam, oldukça etli kemiklerden elinize geçenler sizin azığınızdır.” diye buyurdu, ardından da “Bu ikisiyle (tezek ve kemik) istinca etmeyin, çünkü bunlar cin kardeşleriniz yiyeceğidir.” demiştir, dedi

devam panpa dinliyorum

reserved okurum şimdi

up up up