-
51.
0insan neden aynı hataları yapar diye soruyordum kendime.
durmadan düşünüyordum.
zihnim hiç boş durmuyordu.
her saniye bir şeyler, yeni fikirler doğuyordu içimde.
bi an sordum kendime
'kiminle mutlu olacaksın'
işte bu soruydu beni tekrar tuğçe ye iten şey.
cevap hiç kolay değildi.
eskiden olsa 'seni seven kişi seni mutlu eder, senin sevdiğin değil' derdim
farkettimki o değildim ben.
o kalıba giremiyordum.
ben sevmeliydim, aşık olmalıydım, koşmalıydım peşinden.
sanki yapmamışmıydım bunlarıda. yapmıştım
ama neden mutlu olamamıştım.
sorun oradaydı.
neden her şeyi yaptığım halde olmuyordu.
o an karar verdim. doğruluk tarafını düşünmedim.
bi şansı vardı bende.
tuğçeye bi şans verecektim.
haketmemişti evet.
ama yönetmen bendim ya hani.
kendini göstermesini istiyordum.
'bi oyna bakalım şu mutlu eden kadın rolünü, yapabilirsen senindir'
demiştim adeta.
beklemeye geçmiştim gelmesini.
gelecekti.
o da sona yaklaştığımızın farkındaydı.. -
52.
0-napıyosun ' dedi gülümseyerek
-iyi ne olsun öyle oyun oynuyoduk ' diye cevapladım.
bi kaç dakika boş boş konuştuktan sonra devam etti yoluna.
bende oyunuma geri döndüm.
zaman geçirmek istiyordum biraz tuğçeyle burda.
bayada kaldım ailemin yanında.
ama o evden dışarı çıkamadığından dolayı görüşemeyeceğimizi söyledi durdu.
bende sıkılmıştım burdan artık.
bi kaç gün erken çıkmak istedim evden.
tabi aile sorumluluk sınavını vermiştim.
yalan artık benim en büyük silahımdı.
ailemede kullanmak zorundaydım.
çünkü eskişehirde 2 sene geçirmiş ve hala 1. sınıftaydım.
oysaki kayıt olduktan sonra antalyada geçtiğim bi kaç dersten bile muaftım.
muaf olamadığım şey sorumsuzluğumdu.
2. sınıfta olduğumu, herşeyin gayet iyi gittiğini anlattım kısa cümlelerle.
babam genelde inanırmış gibi yapardı. inanmazdı.
annemde hep 'aman oğlum derslerine çok çalış, okulunu bitir' derdi ben ne dersem diyeyim.
benim yaptığım şey 'bugün yalan atıyorum ama yarın yalan olmayacak bu sözlerim'
gibi bir şeydi aileme yalan atmak.
çünkü bu okulu bitirmek artık en büyük gayemdi. -
53.
0yıllar geçmişti üstünden ama ben hatırlıyordum hala bana yaptıklarını.
ama bu kez değişen sanki yıllar değil rollerdi.
ben onu sallar, takmaz olmuşken
o koşan arayan soran olmuştu. kanıtı şuydu.
telefon çaldı..
-nerdesin annemi bıraktım ben pazarda, yukarı doğru yürüyorum(tuğçe)
-bilardo oynuyorum amcaogluyla noldu( ben)
-tamam gel göriyim seni bi(tuğçe)
-... üstüm başım pek uygun değil kaçma sonra( ben)
-üfff nolucak beeee(tuğçe)
uygun değil diyince öyle sıkıntılı bi durum yoktu aslında.
sadece bize dayatılan kot pantolon yoktu kıçımda.
onun yerine kumaş pantolon ve kundura vardı yıllar sonra.
en son lisedeyken olmuştu bu.
az zaman değildi.
bilardo oynarkende etkili oynamıştım.
kendimi kameralar karşısında topla hareketler yapan, gülümsemeyen,
dikkatli bi bin gibi hissediyordum. baya da fark etmişti oyunuma bu kılık.
-tamam geliyorum camiye doğru köşede bekle' dedim ve telefonu kapattım. -
54.
0tuğçeden mesaj gelmişti o gün.
-nerdesin napıyosun( tuğçe)
-istasyondayım. oturuyorum(ben)
-burdasın yani(tuğçe)
-evet tatile geldim burdayım(ben)
-görüşelim mi(tuğçe)
-tamam. bugün işim var. yarın olur(ben)
-tamam olur(tuğçe)
hergün peşinden koşan,bi lafına üzülen, kırmamak için kırılan, gururu yazmayı unutan ben
tuğçeyi bir gün sallamıştım.bu bir değişimdi hemde çok büyük.
çarşıya çıkmak için minibüse bindim.
-abi bi kişi alırmısın' diyerek uzattım parayı
artık öğrenci demiyordum kendim için.
gibimde değildi çünkü. kuruşların hesabında değildim artık.
'bununla döner alırım, bununla ayran alırım, bununlada yemekten sonra bi dal sigara alırım'
gibi gayelerim yoktu.
liseli bir binken' aga 25 kuruş varmı dolmuş parası ekgib' derken
artık gecede bi kaç yüz lira harcar olmuştum.
alışkanlıktır bu dolmuşta en arka sola oturmak.
geçtim oturdum yerime yine.
çarşıya az bir yol kalmışken tuğçeyi gördüm.
yanında annesi, kavşaktan arabasıyla pazara doğru dönüyordu.
tipik bir kadın gibi sürüyordu.
direksiyonla kadın şöförün arasından kağıt buruşup geçer.
gözüme ilişti. sinyal vermemişti
'kavşaktan dönerken sinyal verilir' diye mesaj attım.
15 dakka sonra cevap geldi.
'sen nerden gördün' diye
çarşıdayım geziyorum gördüm' diye cevapladım.. -
55.
0ara tatil. evime dönmüştüm. artık kaşta oturmuyorduk.
benim için artık deniz liseden binlerle gittiğim yerdi yine.
o zamanlar 6-7 bin toplaşır birinin arabasıyla zıplardık sahillere.
eğlencemiz buydu. temizdi yüreklerimiz. çıkarımız yoktu.
zaman değişmişti ama aramızdaki muhabbet değişmemişti hiçbiriyle
-aga nerdesin akşam alıyorum seni( aga)
-tamam aga evdeyim aşşağa geldiğinde mesaj at iniyim (ben)
bu kadar basitti bi dostla görüşmek.
bu kadar kolaydı ulaşmak birbirimize.
saatlerce dinlerdik birbirimizi 2-3 dost.
dalga geçerdik birbirimizle. alınmazdık ama sözlerden.
küfretmedik değerlerimize hiç bir zaman.
belkide şimdiki liseli binlerden ayıran şey oydu bizi.
sövemezdik elini öptüğümüz ekmeğini yediğimiz kadına.
bilirdik dert olacağını yanlışın yıllarca.
biz böyleydik.
böyleyiz. -
56.
0kaptırdım gecenin köründe bin şukuu
-
57.
0ulan söyle amme hizmeti yapan dertli panpalarımızı cok seviyorum ya. sukular size panpalar devam
-
58.
0rezerved
-
59.
0r
e
z
e
r
v
e
d -
60.
0bu gidişimde ona sözler vermiştim
-bir daha böyle bişey yaşatmıycam sana sevdiğim.
-bi amaç varsa benim için bu hayatta, sadece seni üzmemek
gibi basit ama tesirli cümlelerle onu tekrar kazanmıştım tamamen.
tuğçeye de gibtir çekmiştim mesajla.
-beni seven, değer bilen, benim sevdiğim kişi fatma,
hayatımdan sonsuza dek gibtir git' demiştim.
o ise yanında kaldığım gece söylediklerime takılı kalmıştı.
sigarayı bırakıp uzun zaman sonra bir dal sigara içen biri gibiydi.
miğdesi bulanmıştı.ama devam etmek istiyordu.
halbuki ben onun sigarası değil ateşi olmuştum artık.. -
61.
0reserved
-
62.
0reserved
-
63.
0artık geriye kalan tek şey fatmaya yüzyüze yalanlar sıralayıp
ona ne kadar masum, ne kadar temiz biri olduğumu anlatmaktı.
zor değildi.bir zamanlar öyle biriydim.
ama kolayda değildi. artık değildim öyle biri.
ozaman yapılacak şey tek ve kaçınılmazdı.
eski beni hatırlamak ve anlatmak.
başladım.
gözleri doldu
-ben sadece seni sevdim çocuk. sana kötülük düşünmedim tuğçe gibi,
sana güvendim, inandım söylediklerine ' dedi fatma.
bense o sırada bu konuşmaların bitip vücudumun sahneye çıkmasını düşünüyordum.
sevişme müptelası biri olup çıkmıştım.
beni seven her kızı gibmek istiyordum sanki.
böylemiydim önceden?
aradığım tek şey beni seven, anlayan biri değilmiydi?
bir gülüşe bir bakışa kanan o saf kalpli,
kötülük düşünmeyen..
evet o eski bendim.
ve yine yürümeye başladım yalanlar sokağımda.
o ise yine beni bekleyen saf esnaf gibiydi.
tavlayı açmış rövanş istiyorum dercesine bana bakıyordu.
kabul etmişti beni tekrar koynuna.
kabul... -
64.
0antalyada okurken muhabbet etttiğim bi bin vardı.
gittiğimde onda kalıyordum.
bu binide anlatmak lazım biraz.
tipine baksan çingene çocuğu diyeceğin
ama kalbi gözünü dünyaya yeni açan bi bebek kadar temiz bi çocuktu.
yaptıkları pek sayılmaz.bu binte ayran, coca-cola manyağıydı.
ama iyiydi be. -
65.
0gene atmıştım kendimi deniz kıyısına.
bu sahile her indiğimde gözüm uzaklara dalar,
hayaller kurardım olur olmadık.
keşke yanımda tuğçe olsa,bi bardak çay içip,bi simit yesek beraber,
hayal kursak mutlu olsak derdim.
ama bu defa kurduğum hayal
yazın bu sahile inip bi kaç karı yapıp gece gibmekti.
artık katıksız bir bintim.
ve bu hoşumada gidiyordu. -
66.
0istanbula gidip edeyle görüşecektim.
uzun zaman olmuştu görüşmeyeli.
o bana hep katlanmıştı.
ben onu sattığımı düşündüğm zaman bile kızmamıştı bana
çünkü biliyorduki bu çocuğun hayatta değer verdiği şeylerin
biri ailesi
biride dostlarıydı.
o yüzden arkamdaydı düşman olamazdı, olamazdık.
istanbuldaydı artık ede.
ailesiyle beraber taşınmışlardı.
ede hep bi iş yapmak için girişimde bulunmuş,ama yeterli desteği göremeyince,
tek yumrukta yıkılan taksör gibi bırakmıştı kendini.
kalbi hep temiz ve yaralıydı.
o da diğer dostlarım gibi zamanında elini ateşe tutmuştu.
ve bakıp bakıp yanık izlerine üzülürdü. -
67.
0rezerved bin bi solukta okudum ağlıcam birazdan amk beni anlatıyosun resmen
-
68.
0gezdim tozdum yürüdüm bol bol.
sokaklar sanki benimdi.
gündüz, çok kalabalık olmayan saatte dalmıştım istiklale.
hep gece saatlerinde yürümüştüm bu caddede.
kendimi en mutlu hissettiğim anlardan biriydi.
özgürdüm sanki.
yıllarca prangalara vurulmuş mahkumdum.
zindanlarda, taşların üstünde uyumuş gelmiştim sanki.
bir yandan ağırlığı vardı geçmişin
bir yandan özgürlük hissi.
yürüdüm sona kadar.
galata kulesine hiç çıkmamıştım daha önce.
cebimde param vardı.
hesap yapma gereği duymadan daldım
'veririz amk kaç paraysa nolucak'
dedim kendi kendime.
huzur doluydu istanbul o sabah.
sanki bu şehir değildi bombaların patladığı,
sanki yıllar önce insanlar bu sokaklarda kaçmamıştı,
mermilerden..
sarımsak-soğan geldi aklıma.
hiç sevmem diyip bindim asansöre.
her tarafından baktım kulenin.
farkettim
geçmişimi kabullenmiştim artık.
ne yaşadıysam ben yaşamıştım.
umduğum kadar görememiştim kuleden.
ama yüksektim yerden artık.
sanki geçmiş metrelerce aşşağıdaydı benden.
evet dedim.
yükseliyorum. -
69.
0anlat panpa dinlioruz
-
70.
0evet panpalar.bu gecede burdayım. başlayayım.
-
olum bu sözlükte ne değişik adamlar var lan
-
inci sözlük haber sitesi olmuş
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 16 01 2025
-
wow girl sesin çok çıkmasınn
-
wow girl kiziniz olabilirdi
-
cccrammsteinccc gran torino gwynplaine adlı
-
damarlı memeee
-
namusunu temizliyorum aslan amcaa
-
miiyaaw miiiyaaw
-
sozluk eskiden daha kotuydu
-
gay pataklayan senin derini yüzdürüp
-
beyler ben kedii
-
wow girl olarak 20 ocakta diktirme
-
burdaki pek cok kişi
-
wow girl bu adam hakkında ne düşünüyorsun
-
kayra bu poz ne babus
-
45 tane ermeniyi geberten babayiğit
-
kabak niye zalimazurta patladı amg
-
zalinazurtt annene arkadaan
-
gunde 5 kere ezan
-
beyler 560 kez sex yaptım ve bankada
-
bir elimde havuç bir elimde sopa olacakk
-
beyler putu acaba neden beni terketti
-
tokmakçım olur musun
-
aylar geçti halen aklımdan çıkmıyor
-
tıp okuyan rolex de kayma var mı
-
beyler whatsap ve insta fotomu ne yapsam
-
züt kanseri olsanız makatınizdan
-
eski sevgilim putu beni terkettiğinden beri
-
bi yandan baldur gate 3 oynıyımı diyom bi ynadan
- / 2