hayatını değiştirmen için fırsat sunuyorum

3

şimdi bu eşşoğlu eşşek bi çuval inciri berbat etti. siz de fark edebildiniz mi? edemediyseniz açıklık kazandıralım biraz.

tatilin nasıl gittiğini sorduktan hemen sonra havaların çok sıcak olduğu konusuna atladı, bu kıza benimle konuşmak istiyo izlenimi verdi ve kızın afedersiniz zütünü kaldırdı birazcık. lafı uzatmak istediğini belli etti.

ne yapması gerekirdi?

kendi tatilinin nasıl geçtiğini anlatırken, sıkıcı olduğundan bahsetmek yerine, arkadaşlarla yapacak bir şeyler aradığını söyleyebilirdi, bu da neyi anlatırdı kıza biliyonuz mu? "çıkar ağzındaki baklayı" düşüncesini kıza yerleştirecekti ve kızı meraklandıracaktı. böylelikle konuşmanın gidişatını elinde tutma şansına sahip olacaktı. bu birinci hata.

ee napıyosun demesi, ikinci ve büyük bir hataydı, kız zaten ilk hatadan sonra iplerin elinde olduğunu bildiği için bu dangalağın tekrar yazacağına emin, bu yüzden gülücük koyarak geçiştirdi. şükrü'ye yine iş kaldı ve ee napıyosun demek zorunda kaldı, bu da kıza "konuşsana aq kızı yavşıyom işte sana yüz ver" imajı verir ve kızın zütünü zeplin gibi şişirir.

en can alıcı nokta. bu bi hata değil artık bu olmamış arkadaş olmamış yani. bu bildiğin dangalaklık olmuş yani afedersin de. kıza pat diye çıkma teklifi ediyor herif. allahtan kız birazcık kibarmış da olabilir gibisinden cevaplar veriyor. halbuki şu filmi de çok izlemek istiyorum ama izlicek kimseyi bulamıyorum diyerek konuya girse, daha sonra sen gelir misin tarzından şakayla karışık bir soru sorsa elde etme ihtimali çok daha yüksek olurdu. pat diye sorunda kız bildiğin eksi puanı bastı bu danaya...

kız twitter'da geziyorum dedikten sonra twitter kullanıyor musun diye sordu, buraya kadar güzel, konuyu ilerletir. ama sonra da ben de kullanıyordum ama bıraktı dedi. bu olmadı işte. üçüncü hata. neden olmadı biliyor musunuz? kız ilgilenmedi çünkü. nasıl belli etti ilgilenmediğini peki? hmm, anladım dedi. ne demek bu? "sus artık da işimize bakalım şükrü" demek. bu noktadan sonra şükrünün susması gerekirdi. susmadı bu da olmadı.

sonra konuşmak istediğini yine açık açık belli edercesine, dizi izliyor musun diye sordu. halbuki belli bir dizi adı verse, mesela how i met your mother, yeni sezonu ne zaman başlıcak biliyor musun diye sorsa, çok daha güzel bir muhabbet kurulabilirdi. pat diye dizi izliyon mu diye sorması daha dördüncü ve son hatası oldu. kızı sıktı ve kız facebook'tan çıktı.

peki, ben olsam nasıl konuşurdum biliyor musunuz? onu da diğer bölümde yazayım...

4

demon falls: naber bahar?
bahar: iyilik senden nabeer?
demon falls: iyilik n'olsun, iş güç uğraşıyoruz bu sıcakta
bahar: aynen ya, çok zorluyo.
demon falls: öyle valla, insan bunalıyo bir yerden sonra işten. farklı şeyler yapası geliyo
bahar: kesinlikle aynı fikirdeyim
demon falls: geçenlerde sinemaya gideyim dedim, gidecek adam bulamadım şaka gibi. (gülücük)
bahar: (gülücük) ahahaha niye ya
demon falls: bilmiyorum bi asosyalleşme başlamış herkeste arkadaş (gülücük) sende nasıl durumlar
bahar: yok ben daha asosyalleşmeyi planlamıyorum (gülücük) (gülücük)
demon falls: e gel senle gidelim bari sinemaya, ne dersin (gülücük)
bahar: oluuurrr

(bu tamamen yaşanmış bir diyalogtur, altını çizeyim... 4 sene önce, şu anki yengenizi ayartırken bu diyaloğu aynen yaşamıştık.)

yani diyeceğim odur ki arkadaşlar, zorlama konuşmayın kızlar karşısında, doğal olun istediğiniz gibi davranın. kasmayın kendinizi, çünkü kasarsanız sonunuz şükrü gibi olur vallahi. ehehhee. kıza vermeyin ipleri, elinizde tutun, konuşmayı yönlendiren sizler olun fakat bunu da kızı sıkmadan yapın, sürekli ondan bahsetmeyin, sürekli kendinizden de bahsetmeyin, sakin bir şekilde, onun da ilgisini çekecek ve konuşmayı onun da ilerletmesini sağlayacak biçimde ilerletin konuşmayı. yani aslında kendisini kral gibi hissetsin fakat aslında konuşmayı yönlendiren kişi siz olun, bırakın o kendi kendine uğraşsın. ama öncelikle ilk kural doğal olmaktır sakın unutmayın. doğal olmazsanız kız kıçınıza ayak izini çıkartır taşaksızlar.

sizin anlatmak istediğinizle kızın anladığı şeyler çok farklı olacaktır, bunu da sakın unutmayın. çünkü şu altın kuralı da buraya yazayım: bir kızla arkadaş olmaktansa sevgili olmayı daha çok istersiniz. aynı şey bir kız için de geçerli. o yüzden söyleyeceğiniz her şey kız tarafından bu bağlamda değerlendirilecektir. unutmayın haa..

doğal olun, kasmayın, baktınız kız pek umursamıyor, soğuk davranıyor, boşverin. zorlamanın bir manası yok, demek ki anlaşamıyorsunuz. ama dediğim gibi, ilk önce doğal olun. sonra da ipleri onun eline vermeyin yeter. zütü bi kalktı mı durum vahim çünkü. bir de lafı çok uzatmayın, amacınız neyse onun çerçevesinde ilerleyin. çünkü sohbeti ne kadar uzatırsanız hata riski o kadar fazla. uzatmayın, zaten tavladıktan sonra yakanızı kurtaramayacaksınız.

ikinci tavsiyem, konuşmaktan çekinmemek, yüzyüze bakarken kızarmamak üzerine olacak