1. 1.
    +1 -1
    senin hayatını skyim
    ···
  2. 2.
    +1
    insan soyunu devam ettirmektir. Çünkü her an bir Terran-Zerg-Protoss kainat savaşı çıkabilir...
    ···
  3. 3.
    0
    galatasaray
    ···
  4. 4.
    0
    @2 gece mesaisi yapmis
    ···
  5. 5.
    0
    @2 bende seni doguran anayı gibim
    ···
  6. 6.
    0
    tmm tmm. şimdi sakinleş.onu yere koy ve kuşlara yetiş.
    ···
  7. 7.
    0
    küçük hayatlar.
    ···
  8. 8.
    0
    ualogan
    üçüküncü nesil inci sözlük yazarı

    (online)
    genel
    bugün: 22
    bu hafta: 90
    toplam entry: 301
    toplam başlık: 0

    söze ne hacet
    ···
  9. 9.
    0
    bir sabah uyandığınızda gözlerinizi açarsınız. aklınıza o an tavana bakmaktan başka birşey gelmiyordur. nefes alıp verdiğinizin farkındasınızdır ama bunu istem dışı yapmakta olduğunuzunda... yataktan kalmak için hiç bir sebep bulamıyorsunuzdur gidecek bir işiniz olduğu halde. sizi yaşama bağlayan şeyleri düşünmeye başlarsınız. biraz sonra yapacağınız kahvaltı mıdır? akşam iş çıkışında görüşeceğiniz kız arkadaşınız mıdır? eminönünde yenilecek balık ekmek midir yoksa hayatın anlamı? eğer hiçbiri size çekici gelmiyorsa şayet durumunuz gittikçe kötüye gidiyor demektir. yataktan kalkarsınız ve bir camel yakarsınız. camel de değişmiştir; o bile bir anlam ifade etmiyordur sizin için. banyoya gidersiniz ve aynada suratınıza bakarsınız. o yüz bile sizin için yabancılaşmıştır artık. gardolabınızı açarsınız... ne giyeceğim diye bir derdiniz yoktur çünkü gardolabınız bir sürü anlamsızlık doludur sizce. sadece üşümemek için kalınca giyinip evinizden çıkarsınız ama soğukla burun buruna gelince üşümek kavrdıbının bile anldıbını yitirdiğini farkedersiniz ve montunuzun önünü açarsınız soğuğa inat. arabanızın ön camı çatlamıştır ama umrunuzda bile değildir. bir zamanlar özene bözene aldığınız arabanız da size hiçbirşey ifade etmiyordur artık. yolda trafik sıkışıktır; açtığınız radyodan kıpır kıpır ezgiler yükselmekle beraber en ufak bir kıpırtı bile oluşmaz içinizde. iş yerinize gelmişsinizdir. palaza insanlarına göz ucuyla bakarsınız. hepsi görünüşte mükemmeliğe erişmiş gibi görünselerde aslında ne kadar zavallı olduklarını görürsünüz sanki diğerlerinden farklı olarak bir x-ray cihazıyla görüyormuşsunuz gibi içlerini... masanıza oturursunuz. ailenizin resminde babanız sanki gerçekten sizi görüyormuşcasına gözlerinizin içine bakarak gülümsemektedir ama babanızın gülümsemesinde sanki bir sahtelik vardır. ailenizde anlamsızdır artık. inboxınız arkadaşlarınızdan gelen maillerle doludur ama bir çırpıda okumadan siliverirsiniz hepsini. kahve almak için kafeteryaya gidersiniz. sade şekersiz nescafede bile bir lezzet kalmamıştır artık. masanıza dönerken adımlarınız sanki idam sehpahasına gidiyormuşcasına ağırdır. hayattan tek zevk aldığınızı sandığınız şeyi yapmak için nlamsızca başlıklara bakar ve vakit geçirmeye çalışırsınız. tam o sırada bir başlık gözünüze çarpar... "hayatın anlamı" ... işte o an "hayatı browserınıza inci yazarsınız hayatın anlamı" kavramı şekillenir ve parmaklarınızdan şu cümle dökülür inci sözlüğün sayfalarına: "kaybettiğinizde varlığını farkettiğiniz ve asla geri kazanamayacağınızı bildiğiniz anlamsızlık... "

    bir sigara içiyim...
    Tümünü Göster
    ···