-
24.
0Rezzzzz
-
23.
0Saat 5 gibi yeni partlar gelecek
-
22.
0Yarıda kesersen hikayeyi sağlam sövücem
-
21.
0Devam pnp
-
20.
0Yaz yaz hadi hızlı yaz
-
19.
0Devam okuyorum
-
18.
0Ehehehhehehehehe son entry fena
-
-
1.
+1Niye panpa
-
-
1.
0Şeyi gördüm direk şizo.. Gibi takılıyom cümlesi geldi gözümün önüne
-
1.
-
1.
-
17.
+1Adam garip şeyler söyledi, sanırım büyü yapmıştı. Hiçbir yerimi kımıldatamıyordum. Ağır ağır adımlarla bana doğru geliyordu.Bir anda elinde parlayan bir mızrak belirdi, mızrak o kadar parlıyordu ki hayattayken gördüğüm en aydınlık nesneydi. Sonra o mızrağı bana fırlattı. Karın boşluğuma saplanan mızrak yavaş yavaş kırmızılaşmaya başladı. Karnımdan akan kan mızrağın rengini kırmızıya boyamıştı. Mızraktan akan kanlar da siyah zemini kırmızılaştırıyordu.En son hatırladığım şey oapel` in simsiyah kanatlarıydı. Uyandığımda koltuğun üstünde yatıyordum. Tekrar Eapel in evine gelmiştim fakat Eapel bana küsmüştü.Ne yapıp ne edip gönlünü almam lazımdı fakat ondan önce o adam kimdi ve neden karnıma mızrak sapladı bunları öğrenmem lazımdı.Ama öğrenebilmek içinde Eapel in gönlünü almak lazımdı. Doğrulup kapıya yöneldim,tam dışarı çıkacaktım ki arkamdan birisinin bana sarıldığını hissettim. Ağlamaklı bir sesle \"Gitme\"dedi. Arkamı dönüp ona sarıldım. Salona geçip yan yana oturduk.Tümünü Göster
(HL:Ben) (E:Eapel)
HL:Eapel, sana bir şeyler sormam lazım.
E:...
HL:Siyah giyinişli adam kimdi?!
E:..şşey... o benim abim Oapel, kendisi karanlığın lordudur.
HL:O ne ergence ünvan öyle (Sırıtarak)
E:(Biraz sinirli bir şekilde) Ay çok komik!Öldürüyordu seni az kalsın.
HL:iyide ben ona ne yaptımki?
E:Salak, daha ne yapacaksın onun gözü önünde beni öptün, zaten kırgınım sana.
O arada içeriden Oapel geldi. Kızgınlık ve sinirle bana bakıyordu.Ne olduğuna anlam veremedim. Sert bir ses tonuyla \"Delikanlı, seninle konuşmam gerek!\" Dedi. Bende bir şey demeden onu takip ettim.Bu sefer her yer karanlık olmuştu ve karanlıktan iki adet sandalye meydana geldi. Birine oturdu, diğerine de beni oturttu.
(HL:Ben)(O:Oapel)
O:Bak delikanlı sen her şeyi çocukça sanıyorsun.
HL:(korkudan bir şey diyemedim)
O:Onu öperek en büyük günahlardan birini işledin.
O:Şimdi biz babama ne diyeceğiz.
HL:Özür dilerim kendimi tutamadım.
O:Eğer özel birisi olmasaydın seni oracıkta öldürürdüm. Kafanı da süs olarak tahtıma asardım.
HL:(içime bir ürperti geldi.)
HL:Özel birisi miyim?
O:Zamanla öğreneceksin
Dedi ve kalktı etraf tekrardan normale döndü. Eapel in yanına gittim ve ondan bir kez daha özür diledim ve benim ne özelliğim olduğunu sordum. Eapel in dediğine göre ben bir denekmişim. Yaşamdan sonraki hayatım(Şuan yaşadığım) bir deneymiş. Yani ben bir deney uğruna yaratılmışım. Eapel e babasını da sordum. Eapel önce biraz duraksadı sonrada babasının evrendeki en güçlü varlık olduğunu söyledi.Bir nevi Tanrı gibiydi.
Ayağa kalktım ve ona aşık olduğumu,onu deliler gibi sevdiğimi söyledim. Biraz duraksadı ama o da beni sevdiğini fakat ben bu kadar güçsüzken benimle beraber olamayacağını söyledi. Onunla beraber olmam için hem abisini hem de babasının gözünden geçip onay almam gerekiyordu. Abisi kolaydı fakat babası biraz zor olacağa benziyordu. Ondan beni eğitmesini istedim, abisi gibi büyü yapmak istiyordum böylece daha kolay olacağını düşündüm. Bana yaptığı büyünün benim için çok zor olacağı, kolay büyülerden başlamamız gerektiğini söyledi.ilk başta hızlı hareket etme büyüsünü bana öğretti.Bu büyüyü öğrenmem biraz zor olmuştu fakat yinede öğrenmiştim. Ardından hızlı öğrenme büyüsünü öğreteceğini söyledi. Biraz kızarak en başta niye öğretmedinde uğraştırdın beni dedim.O da bu kadar beceriksiz olacağını düşünmemiştim çünkü dedi. Biraz zoruma gitmişti ama yapacak bir şey yoktu.Öyleydim, hızlı öğrenme büyüsünü de öğrendikten sonra birkaç büyü öğretti bu büyüler büyük ihtimalle karşıma çıkmayacak büyülerdi. En azından ben öyle sanıyordum. Zeka geliştirme büyüsüne geldiğimizde biraz korktuğunu söyledi. Meraklı bir şekilde niye dedim.O da bir gerizekalıya zeka geliştirme öğretmek zor olacak dedi. Sinirlendim sonra gülerek şaka şaka dedi. Hadi başlayalım o zaman dedim.O gün öyle büyüler öğrenmekle geçti hepsi sıkıcı büyülerdi.Ama hızlı hareket işime yaramıyor da değildi. Gün batımını izlemek için beraber sahile gittik. Giderken yolda da birkaç bira çalmıştık yada almıştık.Ne olduğunu anlamamıştım ama markete girdik ve biradan iki adet aldı.Ben daha alamıyordum çünkü nesneleri hareket ettirmeyi bilmiyordum. Yapabilceğim tek şey yürümek, hızlı yürümek, hızlı hareket etmek, bana verilen HAFiFLETiLMiŞ şişeleri tutup içmekti. Meğer bana verdiği şişeleri bir büyü yardımıyla hafifletiyormuş. Anca öyle gücüm yetiyormuş. Gün batımını izlerken bir anda omzuma yaslandı. Biraz heyecan basmıştı. Bende ona sarıldım ve gün batımını izledik ardından eve dönüp yattık.
Panpalarım okuyan varsa entry girsin böyle şizofren gibi kendi başıma konuşuyormuş gibi hissediyorum. -
16.
+1Eapel e beni ailemin yanına zütürmesini söyledim. Hayır dedi biraz ısrar ettikten sonra ikna edebilmistim.Bir anda her yer bembeyaz oldu ve kendimi mahallemde buldum. Bunu nasıl yapıyordu hiçbir fikrim yoktu fakat sorgulamıyordum. Oturdugum binaya doğru yavaşca ilerledim. Erdal Bakkalı, Kasap Ahneti bile özlemiştim. Binamı görünce gözlerim doldu.Çok özlemiştim ailemi. Yavaşça binanın açık kalan kapısından içeri girdim. Merdivenden yukarı çıktıkça gözlerim doluyordu. Sonunda varmıştım bir zamanlar yaşadığım yere kapı ruhumun geçebileceği kadar açıktı içeri girdim. Eapel de arkamdan geldi fakat bir anda her yer simsiyah oldu. Neler olduğunu anlamaya çalışıyordum. Eapel kısık bir sesle kahpe Oapel dedi. Neler oldugunu sordum. Koracak bir şeyim yoktu nede olsa ölmüş biriydim ama yinede korkuyordum. Eapel bir anda üstüme atladı ve beni yere düşürdü sanırım birinden korumak içindi yüzlerimiz birbirine çok yakındı. Yeşil gözleri bana bakıyordu kendimi tutamadım ve dudaklarından öptüm. Ayağa kalktı ve bana tokat attı."Gerizekalı herif en büyük günahlardan birini işledin ne yapıyorsun sen!" Dedi. Utanıyordum belkide yapmamam gereken bir şeyi yapmıştım, korkuyordum.Her yer dahada siyahlaştı hayattayken hiç bu kadar siyah bir ortam görmemiştim. Eapel e baktığımda gözden kaybolmuştu yalnız başıma bırakıp gitmisti. Aslında haklı sayılırdı.Tam o sırada yanıma simsiyah elbiseli sarı saçlı yeşil gözlü bir adam indi... (Devam edecek.)
-
15.
+1Geldim panpalar yazıyorum yeni part
-
14.
+1Gençler bugün işlerim var saat 4 gibi son hizda devam edecegim
-
13.
0Rezzzzz
-
12.
0Rezervasyon
-
11.
0Rez alalım
-
10.
0Up up up
-
9.
+1Koltuktan kalktı ve bana ilk iş olarak yürümeyi öğreteceğini söyledi. Sanki yeniden doğmuş gibiydim yeniden doğmuş,her şeyi yeniden öğrenecektim.Ve aklımda delice sorular vardı. Tüm insanlar ölünce böyle mi oluyor? yada Niye ben böyle oldum? gibisinden.Ama onları şimdilik fazla gibime takmadım, meraklıydım.Ruhumun çok güçsüz olduğunu fark ettim. Ruhun ne kadar güçlü olursa o kadar rahat hareket edebiliyormuşuz. Bende diyordum bu kız beni ve cesedimi nasıl taşıdı?Şimdi bazı şeyler yerine oturmaya başlıyordu fakat daha çok öğrenecek şey vardı. Henüz yürümeyi öğrenememiştim. Biraz uğraştı fakat sonuç alamadı. Senin ruhunu kuvvetlendirmemiz, güçlendirmemiz lazım dedi. Aklıma Gym gibi bir yerde kas çalışacağım gelmişti. Aklımdan geçenleri okuduğunu söylemiştim ya.Güldü ve "hayır gerizekalı öyle değil" dedi. Bende güldüm.Bir yere gitti bense koltukta oturuyordum. Gücüm bira şişesini kaldırmaya yetecek kadar azdı. Geri geldiğinde elinde birkaç kitap vardı.Şimdi hepsini teker teker okuyacaksın dedi.Ne kadar kabul etmek istemesem de kabul etmek zorundaydım.Çünkü yapmaz isem daha yürümeyi bile beceremeyecektim. Sıkıcı kitapları okuduktan sonra tekrar denedik.Tümünü Göster
Bu arada neden kitapla ruhun bağlantılı olduğunu anlatayım. Aslında ruhu geliştirmek kendini çoğu şeye hazırlamak gibidir. Sadece kitapla olmaz birinin başından geçenleri okumak, hikaye okumak gibi şeyler de ruhu güçlendirir.
Elimden tuttu ve ayağa kaldırdı.Eli yumuşacıktı bembeyaz teni adeta parlıyordu. Sanırım ona aşık olmuştum.Bir anda elini bıraktı fakat düşmüyordum ayaklarım üzerinde durabiliyordum.Şimdi yürümeye çalış dedi. Aynı dünyadaki gibi yürü. Evet başarmıştım sonunda yürümeyi başarmıştım. Kendimi bebek gibi hissediyordum. Sonra yürüye yürüye mutfak gibi bir yere geldik.
Ona ismini sordum oda bana "Eapel" dedi. Biraz garipsemiştim ama kabullendim. Eapel in üzerinde ona biraz uzun gelen bir tişört vardı onun dışında hiçbir şey yoktu. Cildi pürüzsüzdü. Tişört kalçasının azıcık aşşağısındaydı.Ona bakmaktan kendimi alıkoyamıyordum. Bunu farketmiş olacak ki elindeki tavayı başıma çaldı. Gerçi acımıyordu ama ben bağırmıştım korkudan. Sonra acımadığını fark ettim ve elindeki tavayı alıp bir daha vurdum. Cidden acımıyordu, ölümsüz gibiydim.Bu arada ailemi merak etmiyor değildim. intihar ettikten sonra 3 gün geçmişti. Elbet ki anlamışlardır kaybolduğumu.En çok ta kardeşim Elif i özlüyordum. Sanırım onları ziyarete gitmeliydim. -
8.
0Rez
-
7.
0Upupupupup
-
6.
0Yaz yaz yaz yaz
-
5.
+1Okuyan varsa kendini belli etsin. Güzelim hikaye tak yoluna gitmesin