hayatımı siken olaylar dizisi

şimdi de size cemrenin eski manitayı anlatıcam. onun bitmesiyle başladı benim ilişki çünkü. Çocuğa okan diyelim, okan ailevi sorunları bulunan, pgibolojisi bozuk bir insan. Cemreyle uzun yıllardır süren bir ilişkisi vardı, fakat cemreyi aldatıp duruyodu. Cemre de salak, sürekli affedip duruyodu. Bu ilişkinin hastalıklı olduğu belliydi zaten. Cemre ayrılmayı düşünüyodu çocukla fakat yapamıyodu. Aptal aptal çocuk yüzünden ağlıyodu ara ara. (uzun araştırmalarım sonucu çoğu şeyi öğrendim.) Okan cemreyi hak etmiyodu. Cemrenin pgibolojisini bozmustu. Üniversite sınavına girip biyerleri kazandı cemre. Hayalleri beraber aynı üniversiteye gidip sürekli görüşmek. Fakat okan cemre kadar başarılı değildi. Hiçbir yeri kazanamadı ve bidaha denemek istedi. işte benim cemreyle tanışmam bu aralara dayanıyo. Üni sınavı yaklaşıyodu ve bizim vizeler bitmişti. Vizelerin bitmesi şerefine parti düzenlendi. Benim bir huyum var, illa ki özel davet edilicem yoksa gibsen gitmem biyere. Cemre bizim sınıfa gelip bağırdıydı, işte ayın şu günü parti var gelin millet falan filan. Ali diye arkadasım vardı okulda takıldığım, onu çağırdılar özel olarak fakat o gelmiycem dedi. Beni çağıran yok tabi, koyduydu azıcık. Parti olacağı günün sabahı okulda cemrenin yakın arkadaslarından olan gözde gelip beni partiye davet etti. Partinin organizatörü talat ve arkadaslarıydı. Bu yüzden gidesim yoktu fakat işin ucunda, süslü püslü cemreyi görmek vardı. "Mehmeti de ikna edersen gelirim" dedim. Mehmetle konusup davet ettiler. (Mehmet çok saf, temiz, eğlenceli bir tip) Zorlamamla beraber mehmet kabul etti gelmeyi. Aksdıbına gömlek çektim üstüme, deri ceket felan (soğuktu ozamanlar) şekil olmuştum. Parti başlamak üzereydi. Kapının önünde mehmetle başka bi arkadaşı daha bekliyoduk. Köşeye çekildik, arkadaş sigara yaktı. Karşımda cemre, gözde ve çiçek duruyodu. Fotoğraf çekinmek istediler. Caner hemen atladı ben de çekinicem diye ve kızların arasına girip fotoğraf çekindi. Onlar fotoğraf çekinirken duyduğum laf tepemin tasını attırdı. huur evladının teki "Acaba bu gece hangisi yannan yiycek ?" diye sordu bi arkadasına. Kafam attı, kızın arkadasları huur tamam da benim hatun da geçiyo işin içinde. Araştırmıştım, kötü bi huyu yok. içki içmiyo sigara çok nadir kırk yılın basında bir içiyo, geçmişi temiz vs. Herneyse, arkadas geldi, içeri geçtik. Ben bir bara gidersem çekilirim bi köşeye, otururum başlarım içmeye. Gene geçtim bi köşeye fakat garson geldi yanıma. "Arkadaşlarınızın yanına alıyım sizi şöyle" dedi, o sırada kalp atışlarım deli gibi arttı çünkü hatunun masasını gösteriyodu. Yani öyle sanmıştım ama bi önündeki masaya oturttu garson. Cemre tam karşımdaydı. Önüne baksa beni görmek zorunda kalacağı bir durumda. Masaları kalabalıklaşmaya başladı. Gözdenin ve çiçeğin huur olduğunu bilen, masaya akın ediyodu. Bu sırada cemreye de asılmaya çalışan çıkıyodu fakat cemre masadan kovuyodu onları. Ben cemreyi kesiyodum fakat, aradan 2-3 saat geçmesine rağmen hiç göz göze gelmemiştik çünkü birine bakacak bir tip değildi cemre. Bir ara telefonu çaldı cemrenin ve dışarı çıktı. Geldiğinde gözleri dolu dolu, yüzü asıktı. geçti oturdu arkadaslarının yanına, kendi aralarında muhabbet etmeye başladılar. Ben de deli gibi içiyodum, sarhoşluğa yaklaşmıştım. Canlı müzik vardı, istek yapınca çalıyolardı. Grup anemi taaa dıbına koyayımı çalmalarını söyledim. Çaldılar, söylemeye başladık hep beraber. Gözümü kırpmadan cemreye bakıyodum fakat cemrenin umurunda değildim. En son "TAAA AMINA KOYAYIM" diye bağırıp çıktım bardan. Mehmet de benimle geldi. Neler olduğunu sordu. Bakkaldan 2şer bira aldım, geçtim köşe başına, oturdum anlatmaya başladım. "Seviyorum amk, seviyorum. Bir insan bişeyi çok isteyince olmuyomuş. Bu kahpe de olmayacak amk giberim bugün bu haldeyim ama yarın böyle bişey olmuycak.". Kafam fena atmıştı. kör kütük sarhoştum. "Yarak yese de yemese de gibimde değil artık" dedim ve vurdum kafayı yattım.

Sabah pc başındaydım tabikide. Hop cemreden mesaj. Bi etklinlik var beni ona çağırıyodu. Gitmek istemiyodum, cemreyi silmiştim kafamdan fakat o ısrar ediyodu. Gitsem mi gitmesem mi bilemedim. Muhabbeti uzatmak için zütümü yırttım çünkü onunla konuşmak beni mutlu ediyodu. "Gelirsem ben sana haber veririm" dedim. "Nasıl ?" diye sordu. "Dedim bir şekilde haber ulaştırırım sana" dedim. "Telefon numaram bile yok nası ulaştırıcan" dedi. "Ver ozaman mesaj atarım" dedim. Numarasını vermişti. Mutluluktan uçtum. Ama şöyle bir durum vardı, ne param vardı ne kontörüm, ne sms hakkım, ne de arama sürem. Kıza numaramı kaydetmesini söyledim. Arkadaştan telefonunu alıp mesaj atmaya başladım. Etkinlikte neler yaptıklarını, nasıl geçtiğini sorup durdum. Cevap atıyodu ve bu bile beni mutlu etmeye yetiyodu. Derken aksam cemreden gelen mesaj beni birazcık üzmüştü. "Kendimi iyi hissetmiyorum lütfen mesaj yazma". "hayırdır noldu ? Anlatmak istersen dinleyebilirim." dedim. "Boşver canını sıkmak istemiyorum" dedi. "iyi bir dinleyiciyim. Her nekadar beni tam tanımasan da buna emin olabilirsin" dedim. Kız da dolmuş belli. Başladı anlatmaya. huur okan mesaj atmıs, laf etmiş kıza. Ben bilmiyodum ozaman okanın olduğunu çünkü herkese sevgilim yok diyodu cemre. telefonda bunları okuyunca kendime küfrettim çünkü bu ben olamazdım. Sevgilisi olan bir kıza yavşamak? Kesinlikle bana göre bişey değildi. "Cemre, yazdığım yavşak mesajların kusuruna bakma lütfen, bi sevgilin olduğunu bilmiyodum" dedim. "Anlamadım, ne demek istiyosun ?" diye sordu. "Seni seviyorum ve bu yüzden sana karşı yavşak mesajlar atıyodum. Özür dilerim, bilseydim bunların hiçbirini yapmazdım" dedim. "Niye böyle bişey yaptın ? Normal bir insan hemen kıvırmaya çalışırdı, sense hiç kıvırmadın" dedi. "benim içim neyse dışım da odur. O tarz bir insan değilim" dedim. o gün sabaha kadar dinledim cemreyi. bana güvenmesini istedim. Benimle bağları koparmamasını, gerekirse iyi bir arkadaş olabileceğimi söyledim. Bana "okanla bitti aslında fakat sınava girecek, kötü etkilenmesini istemediğim için birşey demedim ona" dedi. içimde bir umut doğdu çünkü bitirmeye kararlıydı. "Peki onu hala seviyo musun ?" diye sordum. "Sevmiyorum" dedi. "Emin misin ? Uzun yıllar süren bir ilişki, bitirmesi bukadar kolay olamaz" dedim. "Belki hala içimde aşk kırıntıları kalmıştır... " dedi. Azıcık uzak durma kararı almıştım kendi kendime fakat elimde değildi. Cemre hastalanmıştı bir gün, ve çok kötü durumda olduğunu söyledi. Doktora gitmesini söyledim. Gitmiycem dedi. Seni ben zütürürüm dedim, doğru düzgün cevap gelmedi. 3-5 defa daha zütüreyim istersen tarzı yazdm ama düzgün cevap gelmedi gene. en son yazdım "iyi madem kendin gidersin" dedim mesajı gönder tuşuna bastıktan 1 saniye sonra mesaj geldi. Hazırlanıyorum, 15 dk sonra şurada buluşuruz. normalde yarım saatlik yola deparla, 7 dakikada vardım. Karsımdaydı, yorgun biçimde duruyodu. "Merhaba" dedim. "Merhaba" dedi. "hadi bir an önce gidelim de ya ciddi bişey varsa?" dedim "tamam" dedi. Fakat hiçbir şekilde tensel temas olmadı. Merhaba derken elimi dahi uzatmadım.

Hastaneye gittik, muhabbet ediyoduk fakat ne o benim yüzüme bakıyodu ne de ben onun yüzüne. "Siz kızlar var ya, amma nazlısınız haa" dedim. "niye noldu ?" diye sordu. "Telefonda yazdığın kadarıyla ölüyosun sandım fakat simdi sadece yorgunluk var üstünde" dedim. Bozuldu. Doktor çağırdı bunu, iğne oldu, sonra ilaç yazdı bi ton. Gece olunca eczaneler kapalı tabi. Gittim nöbetçi eczane tabelasına baktım. bulunduğumuz yere çok zıt 2 eczane vardı nöbetçi olan. "sen git dinlen, ben ilaçları alıp getiririm." dedim. "saçmalama, gerek yok sabah alırım ben" dedi. "sağlık bu, ertelemeye gelmez. Alıp gelirim hemen" dedim. "beraber gidelim madem" dedi. içlerinden en uzakta olan eczaneye gitmeye karar verdik. Yürüyoduk, kendimi anlatıyodum. Eczaneye kadar sürekli konustuk. Dönüşte "Eğer kendini azıcık iyi hissediyosan, biyerlere oturalım mı ? Uzun yol yürüdük, yorulmuşsundur." dedim. "olur" dedi cemre. Geçtik bir kafeye oturup nane limon içtik. Oturduğumuz süre boyunca hiç konuşmadık. Kaldığı yere bıraktım cemreyi sonra ben de kaldığım yere döndüm. gece ansızın mesaj geldi. "Sabah beni alsana yol üstü zaten, okula beraber gidelim". Mesaj beni çok mutlu etmişti.

Sabah ilk işim bi çiçekçi dükkanından kırmızı gül almak ve üstüne "Geçmiş olsun" yazdırmak oldu. Cemreyi bekliyodum. Geldi yanıma kadar. Arkama sakladığım çiçeği çıkarıp "geçmiş olsun" dedim. Mutluluktan uçuyodu cemre. Çiçeği hemen odasına bıraktı geldi yanıma. Konusa konusa okula gittik. ama okul kapısından girdiğimiz anda 2 yabancıydık adeta. Yan yana yürüyoduk ama tek kelime etmiyoduk. sınıfta birbirimizle konusmuyoduk bile hiç. Ne bi "günaydın" ne bi "iyi aksamlar" hiçbişey yoktu. o öğlen Cemre beni talatlara anlatmış. Öğlen okula gelirken kapıda 2 lavuk bekliyodu. sigarayı yakmış talat, bana dik dik bakıyodu. Ben de cemreyle yeni yeni yakınlaştığım için, kaybetmek istemiyodum. O yüzden herhangi bir tepki vermedim fakat içime çok fena oturmuştu. huur talat yaptığı şeyi övünerek cemreye anlatmış. Cemre de azarlamıs niye karısıyosunuz diye. gelip benden özür diledi cemre. Mühim olmadığını söyedim. beni talatlarla tanıstırmak istediğini söyledi. Bir gün çağırdı beni dışarı, bulustuk hep beraber. içtik, içerken muhabbet iyi gidiyo fakat huur talata karsı kıl olduğum için onunla muhabbet etmedim hiç. Kendim girdiğim çevreye kendimi sevdiririm. Canerle aram iyiydi baya fakat talatla aramın iyi olmasını hiç istemedim. Cemre talatlarla takıldığı için onu o huurlarla basbasa bırakmak istemedim ve her bulustuklarında gittim. iliskinin ilk baslarında hatunu mutlu etmek için zütümü yırttım. 2-3 günde bi çiçek, sevgi sözcükleri vs vs... Sürekli benle takılıyodu cemre ve çevresiyle kopma aşamasına geldi. Birgün tartıştık taktan bi sebepten ve canere gitmiş koşa koşa. Canere kıl gitmeye başlamıştım. Fakat çocuk kötü bi niyet cidden beslemiyomus, bunu anlayabiliyorum.

Cemrenin eski sevgilisi sürekli arayıp duruyodu cemreyi. Bu durum beni rahatsız ediyodu çünkü "aşk kırıntıları kalmış olabilir" demek "hala onu seviyorum, onu unutmak için seninleyim. Seni seveceğime eminim" demekti. Sürekli aradığı için de kendini unutturmamış oluyodu. Numarasını istedim, aradım çocuğu, konuştuklarımı aynen aktarıcam. - benim + o. "-Selamun aleykum +aleykumselam -okan senmisin ? +buyrun benim siz kimsiniz ? -(levent diyelim ismime) Levent ben, cemrenin sevgilisi. Bişey konuşucam senle müsaitmisin ? +bi saniye öbür odaya geçiyim. Tamam şimdi konuşalım. -Birader cemreyi arayıp duruyomuşsun. Kız seni hayatından çıkardığını söyledi. Hala niye direniyosun ki ? Şuan sevgilisi benim. Arayıp küfür etmeyi de bilirdim fakat çocuk değiliz artık. Adam gibi konuşuyorum seninle. +Kardeşim haklısın fakat şöyle bişey var. Beni sevdiğini söylüyodu. Ben üniversiteyi orada okumak istiyorum tercihlerimi oraya yapacaktım. Beraber olacaktık. Bana hiçbişey demedi. Benimle sevgiliyken seninle çıkmaya başlamış, bana koyan da bu zaten. -Kardeşim cemrenin bana dediği şey şu "Bizim aramızda bişey kalmadı. Arıyodu, mesaj atıyodu ama bittiği belliydi. Sınavı atlatana kadar bişey söylemek istemedim pgibolojisi bozulmasın diye. Sınav bitince de arayıp bittiğini söyledim dedi bana. + Bir anda öyle bitiremez ki ? yıllar var burada. -Kardeşim sen de haklısın bir yerde ama yapacak bişey yok. Kız tercihini benden yana kullandı. Kolay değil ama aklından çıkarıp atman gerekiyo. Bitirdi kız. Bidaha arayıp sorma. +Tamam kardeşim özür dilerim. iyi akşamlar." Cemreye bidaha okanın kendisini aramayacağını söyledim. Bikaç gün sonra kahvaltıya çıktık dışarı. Özel numara arıyodu cemreyi. "Açma şunu, telefonunu ver" dedim. Telefonu açtı alo demeye başladı. 4-5 saniye sonra telefonu kapattı karşıdaki. Okan olduğunu biliyodum adımgibi emindim ve cemre de aynı şekilde emindi. Tartıştık, kızdım ona, o da bana trip yaptı. O sırada gözde ve çiçek de vardı. "oha cemre kabahatin var üstüne trip mi yapıyosun levente ?" dediler. ozaman azıcık bozuldu, bidaha açmayacağını söyleyerek geldi yanıma. O olayı kapattık. Ara ara okan gene arıyodu ve bir gün gene aradım, bi derdi bi sıkıntısı olunca cemreyi değil beni aramasını söyledim. "illa birileriyle konuşmaya ihtiyacın varsa cemreyi gibtir et, beni ara. o kızı aklından çıkar, rahatsız etme. Sana diyorum beni ara benimle konuş ama kızı rahatsız etme." dedim. Arada bi arıyodu okan, konusuyoduk. Araya yaz tatili girdi, cemre memleketine ben memleketime dağılmıstık. Evde çok bunalıyodu cemre ve sürekli ters ters davranıyodu bana. Bu arada zeynep muğlaya geldiğimi öğrenince feysten konusmaya çalıştı "hakkını helal et" yazdı en son. "helal olsun, sen de et" yazdım. Sırf bunu yazdım diye, zeynep benle konusmaya çalıştığı için tersledim diye 4 gün trip attı bana. Neymiş, zeynep bana olta atıyomus, ben de cevap vererek kıza umut veriyomusum falan filan. Herneyse, 4 günlük tribin ardından normale dönmüştük ki cemreden bir mesaj. "Sana bişey diycem ama bana kızma, olur mu ?" "Noldu cemre ?" "Okan... "