1. 76.
    +2
    reserved

    panpa hikaye sarmaya başladı
    ···
  2. 77.
    +2
    şu ana kadar senin ne kadar mal biri olduğunu anlamıs bulunmaktayım.
    ···
  3. 78.
    0
    hayatım boyunca senin gibi binlerden nefret etmişimdir. Sevgilin var onla takıl bin gerisini olmayanlara bırak.
    ···
  4. 79.
    0
    amk pekekenti sen iyi yazıyon. biraz karışık oluyor sonradan anlıyom amk rezerve: sayfa 3, 64.entryde kaldım.
    ···
  5. 80.
    0
    rezervinho
    ···
  6. 81.
    0
    bu amk sözlüğünde ne iyi yazarlar var lan! rezerve mnsktiim
    ···
  7. 82.
    0
    rezervliyelimde kaybolmasın
    ···
  8. 83.
    0
    rezervinho
    ···
  9. 84.
    0
    dıbına koyim hikayeye bi giriş yaptın sanki grup sexe 10 kişi giriyon
    hikaye bide öylesine karışık ki heryerden bi amlı çıkıyo lan ne ayaksınız olm siz
    az düzgün anlat şunları flashback leride belirt.
    ···
  10. 85.
    0
    ...

    telefonumun üzerine apar topar çıkıp polikliniğe geldiğinden hazırlanamamıştı filiz,
    çok sık olmasa da gittiğimiz/bildiğimiz bir eğlence mekânında karar kıldık o akşamki kutlama için filiz lere giderken yolda,
    giyinip inmesi yarım saati bulmuştu, ben de aşağıda arabada geçirdiğim günün hızını düşünüp sigara üstüne sigara yakıyordum,
    şükür atlattık dedim, neden bilmem duraksadım birden, atlatmış mıydım gerçekten?
    pesimist ruh halimi kendimi telkin ederek uzaklaştırdım çevremden,
    ne olabilirdi ki?
    özge'de telefonum yoktu,
    bir daha, arabayla geçtiğim yolda başına bi iş gelmezse karşılaşmamız da benim aramama bağlıydı,
    tam rahatlayacakken hande geldi aklıma,
    ben o konuyu tamamen unutmuştum, en son evine bırakmıştım ve bir daha da konuşmamıştık,
    sonra kaza olayı falan filan derken yoğunluktan başımdaki asıl büyük bela çıkıp gitmişti aklımdan.
    telefonun rehberini açtım, "hande" de durdum,
    arayıp nasıl olduğunu sorayım dedim, vazgeçtim sonra,
    zaten taka sarmış bir durumda, şimdi telefonda böyle bir günün finalinde iyice tak olmasın herşey,
    telefonu cebime koyarken filiz göründü apartmanın kapısında,
    lacivert elbisesinin içinde prenses diana'nın gençliği gibiydi..
    ···
  11. 86.
    +1
    ...

    bu güzelliğe kompliman yapmamak armutluk olurdu,
    hemen inip kapısını açtım,
    -buyurun matmazel..
    -çok teşekkür ederim monşer.
    kahkahalar eşliğinde bindik arabaya,
    istikamet benim evdi,
    benim de hazırlanmam gerekiyordu,
    tam arabayı çalıştırmıştım ki telefon çaldı,
    park yerinden çıkmamıştım henüz,
    telefonun ekranında "hande" yazıyordu,
    sürücü koltuğu güneşliğinde saçlarını kontrol eden filiz telefonun çalma sesi uzayınca ilgisini bana yönlendirdi
    -kim o, niye açmıyosun?
    o gün, hayatım boyunca biriktirdiğim yalan potansiyeli beklenen patlamasını yaşıyordu!
    -benim taşınabilir diski istemişti de, filmleri falan alacakmış, onu soracak heralde.
    -e aç konuş, zütürürüz de istersen
    -ya aciliyeti yok, zaten geç kaldık, boşver önemli bişe değil zaten, sonra veririm..
    şimdilik savuşturmuştuk bunu, sadece şimdilik,
    arabayı benim evin önüne parkedip;
    -hadi canım sen de gel, yukarda bekle, duş falan da alayım hemen iki dakika, alamadım biliyosun, berbat durumdayım dedim,
    -tamam dedi yukarı çıktık,
    filiz salonda beklerken duşumu aldım, giyinmek için odama geçtim,
    gömleğimi giyerken baktım kapıdan beni izliyor tüm endamıyla, elini duvara dayamış, başı da elinin üstünde,
    -bu gömleğine bayılıyorum dedi bana doğru yaklaşırken,
    ufak bir buse aldım dudaklarından, sarıldık sonra,
    -hadi geç kalacaz bak dedim,
    -tamam dedi, boynuma bir öpücük kondurdu, duraksadı,
    -daylami, bu ne diye çok garip bir tonda bir ses çıktı filizden, yüksek bir oktavda,
    -ne ne? dedim, der demez de flasback le öğle saatlerine gittim, özge nin sömürüp muhtemelen mosmor ettiği yeri görmüş olmalıydı filiz.
    hasgibtiiiir..
    ···
  12. 87.
    +1
    ...

    bir kaplanla aynı kafesteydim,
    pençeleri boğazımda,
    hareket ettiğim anda iki pençe hareketiyle ömrüm son bulacak..
    o ana kadar çok iyi kıvırmıştım da artık bunu nasıl atlatabilirdim ki!
    değme yalancı olsa öyle bir pozisyonda mor boyunla nasıl bir yalan üretebilirdi?
    gelmedi tabii ki aklıma hiçbir şey,
    bir çırpıda sarılma halinden yüzyüze bakış pozisyonuna geçtik,
    yani filiz beni sözlüye kaldırmış,
    bütün dönem üzerine basa basa anlattığı konuyu soruyor, ben de cevaplayamıyorum,
    -özge dedim gayri ihtiyarı,
    ne özgesi lan, bu muydu bütün gün boyunca ürettiğim onca yalandan sonraki yaratıcılığım!
    hiçbir cevabın olmadığı ama birşeyler söylemeniz gereken anlar vardır ya,konuşmanız gereken,
    benim işte hayatımın o en kritik anında hayatımdaki en yüksek dozdaki öküzlüğüm tuttu.
    ve o an, tek bir kelimeyle filiz'in fişini çektiğim an oldu,
    -özge, özge, özge, kim bu özge, allahın belası, ne haltlar karıştırıyosun sen diye bağırmaya başladı,
    ve hüngür hüngür ağlamaya,
    tüm bunlar olurken de geri adımlarla benden uzaklaşmaya,
    yapacak ya da söyleyecek hiçbişey yok,
    iyice uzaklaşmaya başlayınca bir refleksle filiz e doğru yürüdüm,
    yaklaştım, elini uzattım,
    -dokunma bana diye daha önce hiç duymadığım bir oktavdan bağırdı,
    ve çarpıp çıktı kapıyı..
    ···
  13. 88.
    0
    ufak bir ara, işleri boşlamayalım.. müsait olur olmaz devam.
    var mı bu arada takipçi?
    ···
  14. 89.
    +1
    ...

    arkasından koştum,
    bir alt katın merdivenlerinde yakaladım,
    ayak seslerimi duyunca geri döndü,
    sağ elinin sımsıkı yumruk yapıp işaret parmağını ileri geri sallayarak;
    -sakın, sakın bir daha bırak peşimden gelmeyi, yüzüme bile görünme!
    kaldım orda,
    indi aşağı koşarak, ağlayarak
    ben hâlâ 3. kattayım, hareket kabiliyetimi kaybetti
    apartman kapısının çarpma sesiyle kendime geldim,
    avuçlarımın arasına aldım başımı,
    sonra yumruklamaya başladım kafamı,
    eve çıktım,
    salondaki masanın üzerinde duran telefonum çalıyordu,
    arayan hande'ydi..
    ···
  15. 90.
    +1
    ...

    o gün hande ile aramızda geçen konuşmaları tamamen unutmuş bir şekilde açtım telefonu,
    -napıyosun, nerdesin, müsait misin?
    -hiç, evdeyim.
    -ya kusura bakma, biliyorum yemeğe gidecektiniz de bu akşam, şu araştırdığın işle ilgili bişeyler bulunca
    -boşver hande, sonrak konuşuruz o konuyu
    -iyi misin sen bu ses ne böyle? hem sen niye evdesin?
    -iyi değilim pek, filiz..
    -ne oldu?
    -kötü şeyler,
    -hemen geliyorum
    -iyi de bu saatte, nasıl?
    -boşver orasını, bişey istiyo musun?
    -içecek bişeyler al, alkol oranı yüksek olsun..
    -peki..
    telefonu kapatıp dolaba yöneldim,
    bi kaç tane bira ve çeyrek şişe kadar da votka vardı,
    votkayı bitireyim dedim önce, ilk bardak votka-portakalı mutfakta fondipledim,
    ikinci bardağı doldurdum,
    bir sigara yaktım,
    salona geçip hande'yi beklemeye başladım..
    ···
  16. 91.
    0
    lan daylami ne rahat adamsın 3 yıllık sevgilin gidiyor sen votka fon dip yapıyon koşsana peşinden yavşak mısın arkadaşım içmenin sırası mı zaten uyuyamıyorum hikayenede sardım hızlı anlat gibertirim
    ···
  17. 92.
    +1
    dayi seri ol skerün. patrona selam soyle.
    ···
  18. 93.
    +1
    ...

    ikinci votka yı da salonda bitirdim,
    şişenin dibinde çok az bişey kalmıştı ama üşendim mutfağa gitmeye,
    hande gelir birazdan hazırlardı bişeyler,
    kafam milyon olmaya müsait, ikinci kadehin bitişiyle başlayan çakırkeyflikle ağlamaya başladım,
    ömrü hayatım boyunca bana bahşedilmiş en güzel hediyeyi yolda tanıştığım bir huur yüzünden kaybetmiştim,
    ve öyle taktan bir durumdu ki içinde bulunduğum, açıklama yapmaya kalkışsam muhtemelen bulunduğum durumdan daha düşük bir rakıma gerileyecektim,
    ne tak yiyecektim ben,
    nasıl kazanacaktım filiz in kalbini geri,
    ne yapmalıydım?
    çiçekler, güller, yoğun pres yaparım dedim,
    evine her gün gönderirim,
    gerekirse evinin önünde sabahlarım,
    ama ne yaparsam yapayım, yarattığım bu kötü atmosfer asla dağılmayacaktı, bunu farkettim, ağlamaya devam ettim,
    içmem lazımdı daha, ayağa kalktım mutfağa doğru yöneldim ki kapı çaldı,
    apartmanın ziline bastım,
    hande yukarı çıkana kadar kadehimi hazırlarım düşüncesiyle mutfağa yönelecektim ki -burdayım sesi geldi kapıdan,
    apartman kapısı açık olmalıydı,
    kapıyı açtığımda oha dedim, artık sesli mi dedim içimden mi hatırlamıyorum,
    kötü hande yoktur, az votka vardır lafı ne doğruydu öyle,
    ya içinde bulunduğum durumdan dolayı öyle görüyordum ya da 2 kadehte sarhoş olmuştum,
    hande bir afet-i devran gibi duruyordu karşımda,
    kapıda dikildiğimi farkettim sonra, çekildim içeri girdi,
    terliğini çıkarırken gözü bendeydi,
    -iyi misin? dedi
    ben iyiyim de hande sen nasılsın böyle ya
    -eh işte,
    -şunu dolaba koyayım da ısınmasın
    votka almıştı sağolsun,
    dolaba koydu,
    salona geçtik.
    ···
  19. 94.
    0
    ...

    salona, yanıma doğru gelirken oturduğum yerden salonun diri ışıklarıyla bir daha baktım,
    ilk defa benim yanıma gelirken bu kadar süslenmişti,
    yani bütün anormallik bende değildi,
    geldi oturdu yanıma,
    -anlatsana dedi, berbat görünüyosun.
    özge geldi aklıma, o gün yaşadıklarım,
    hande'ye anlatırdım ben herşeyi, öyle ki filiz in bilmediği şeyleri bildiği olurdu,
    garip bir durumdu ama gerçekten dost kıvamındaydı ilişkimiz,
    bu aşk mevzusuyla tak etmeseydi herşeyi öyle de devam edecekti muhtemelen,
    anlatsam mı anlatmasam mı karmaşasını yaşadım bir süre
    gibtiret dedim, bilmesine gerek yok,
    -şiddetli bir kavga,
    -başka önemli bişey yok dimi, suratın bu normal bi kavga değilmiş gibi duruyor?
    ne garip yaratıklardı şu kadınlar,
    bana aşık, yani öyle olduğunu söylüyor, mevcut ilişkimle ilgili teselli girişi yapıyor,
    -biraz daha şiddetlisi işte, kötüydü yani bayağı, belki de ayrıldık,
    belkisi mi var dıbına koyayım, filiz bir daha bakar mı lan yüzüne,
    gözlerim dolmuştu yine,
    görmesin diye başımı çevirdim diğer tarafa,
    -rahat olur musun lütfen deyip çenemi tutup başını kendine doğru çevirdi,
    ağlamamak için kastım kendimi,
    elimi tuttu,
    lan bari kötü anımdan faydalanma!
    kendine gelsin diye uzaklaştırayım dedim yanımdan;
    -votka getirsene, ama sadece bana, sana yasak..
    ···
  20. 95.
    0
    müsait olunca devam ederim.
    ···