Yazsana artik itin eniği

Biraz yazsan

Yalanda olsa cavus kalkior

devam ediyorum beyler. o üzüntüyle otobüsün birine binip eve gittim. evde o sinirle direk duvarları yumrukladım. Allah'tan evde kimse yoktu. babam ve ablam çalışıyordu, annem ise evin alışverişine gitmişti. ellerim sinirden ve üzüntüden titredi. gerçekten o dediğime pişman mı olmalıydım yoksa bunu yaptığım için kendimle gurur mu duymalıydım? buna dair hiçbir fikrim yoktu. biraz müzik dinledim. biraz da bilgisayarda gta oynayarak sinirimi attıktan sonra gece olunca yatağa girip uyudum.

öğle vaktine doğru daha çok yazacağım beyler. en az 10 part gelecek. cuma gününe kadar hiçbir şey olmadı. 3 gün sıradan geçti. okula git, okuldan gel falan... seher hiç aramadı ve cevap yazmadı. ben bir yandan söylediklerime pişman olurken, bir yandan gururlanıyordum. cuma okul çıkışı eve vardıktan sonra biraz dinlendim. ardından cuma namazına falan gittim ardıdan eve geri geldim. bilgisayarı açtım ve salona geçtim. game of thrones, sherlock ve the walking dead'i izlerken ne şans ki kulaklık bozuldu. ailem, normalde dizi izlerken ve oyun oynarken çıkan seslerden hep şikayetçi olduklarından, özellikle canım sıkıldığı zaman salona geçtiğim zamanlarda, kulaklık kullanıyordum. fakat ne şans ki kulaklık bozuldu. yeni kulaklık almak için uğur abinin dükkanının yolunu tuttum. dükkana girdiğimde seher ile gözgöze geldim belli ki uğur abi yine yoktu. ben kızgın ve umursamaz bir şekilde "bu kulaklığın aynısından alacaktım da." dedim. seher "aha orada. kalkıp alabilirsin." dedi. ben "ben zaten ayaktayım. ayrıca müşteriye böyle muamele ilk kez görüyorum." dedim. seher "şurda var işte git al. ayrıca o kulaklık gayet kaliteli. nasıl bozduysan artık. onu bozmak için en az 100 gerizekalı gücü lazım." dedi. tam umursamadan kulaklığı alıp çıkıyordum ki, birden dükkana o iki kişinin girmesi ile sinirlerim iyice bozuldu. o geçecek dakikaların hayatımın en nefret dolu anı olacağını anlamıştım.

girenler ceren ve seren'di. liseyi beraber okuduğum ve tamamiyle benim uyuz olduğum ikiz kızlardı. onlar da beni sevmezlerdi. bazı yaşanmışlıklardan dolayı... ceren, ada ile, seren ise derin ile çok yakın arkadaştı. bunlar dükkana girer girmez ceren "seren şu öküze bak. yine bir kıza yavşıyor gerizekalı." dedi. seren, seher'e "kızım sen bu çocuğa dikkat et. hayvanın önde gidenidir." dedi. ben sinirli bir şekilde "hayırdır siz ne dediğinizin farkında mısınız? birde bayan olacaksınız. ceren "farkındayım lan. arkadaşım derin senin yüzünden intihar etti lan" dedi. seren "kankam ada'da şuan senin yüzünden polise yakalanmamak için yurt dışına ingiltere'ye kaçtı" dedi. ben sinirlenerek "hey Allah'ım. ne yaptıysa onlar bana yaptı. hala onları mı savunuyorsunuz? derin beni öldürmeye çalıştı. ada ise beni soymaya çalıştı. ada'yla aramız düzeldikten sonra yurt dışına kaçıp bana aşk acısı yaşattı!" dedim. ceren ve seren sanki çok birşey yapabilecekmiş gibi "bu senin yanına kalmayacak deathburn! sana haddini bildireceğiz" dediler. seher "boşverin. onun ne kadar şerefsiz olduğunu bende biliyorum. deathburn kulaklığını aldıysan gibtir olup gidebilirsin" dedi. ben "burası benim çocukluk arkadaşımın dükkanı kızım" dedim ve dükkandan çekip gittim.

devam ediyorum okuyanlar ses versin. eve gittim. o üzüntü ile içimden hiçbir şey yapmak gelmedi. biraz yattım. yattıktan sonra biraz incisözlükte takıldım. biraz da arrow ve flash izledikten sonra gece vakti bilgisayardan man of steel filmini izledim. gece yarısı olmuştu tam uyuyacak iken whatsapp'tan bir mesaj gelmişti. bu mesaj seher'den gelmişti...

Mk seri seri anlatsan olmaz mı ya en heyecanlı yerinde kesmişsin bari burayı tamamlasaydın REZ

evet mesaj gelmişti whatsapp'tan. mesajı atan seher'di. ne diyor olabilirdi ki? o ikiz kezbanların yanında bile beni küçük düşürmüştü oysa. ona sinirli olsam da, onu seviyordum. onunla cinsel olaylar dahi yaşamış olsam da onu ciddi bir şekilde istiyordum. mesajı açıp baktım. "deathburn biraz aramız açılmış olsa da, sana biraz hakaret etmiş olsam da seni gerçekten seviyorum. bence o kısmı unutalım. bu akşam bize gitsek olur mu? 1 saat sonra buluşuruz. seni ev arkadaşlarımla tanıştırmak istiyorum" yazdı. kabul ettiğimi belirten bir mesaj gönderdim ve o anı sabırsızlıkla bekledim.

Kardeş biraz hızlı

Beyler devam ediyorum ve beklenen an helmisti seherin ve ev arkadasinin yanindaydim beni hemen bir odaya alip kapiyi kilitlediler ben daha ne oldugunu anlamadan arkamda bir soluk hissettim baktim ki bizim harun abi burayada gelmis beni hemen gruba aldilar o gunden beri binler yuzunden oturamaz oldum buda boyle bir anımdir

devam et kardeş

hadi aq

devam ediyorum. seher'i beklerken biraz internette takıldım. facebook'a falan baktım. birazda incisözlükte takıldıktan sonra üstümü giyindim, saçımı başımı düzelttim, kendime biraz bakım yaptıktan sonra uğur abinin dükkanının yolunu tuttum. dükkana girdikten sonra seher koşup bana sarıldı. seher gülümseyerek "her ne kadar beni sinir etmiş olsan da seni sevdiğimden seni bırakmak istemedim." dedi. dükkandan çıkarken seher elimi tuttu ve otobüse binip seher'in evinin yolunu tuttuk.

seher'in evine yaklaşık yarım saat kadar sonra vardık. eve vardığımızda seher anahtarı çıkardı ve kapıyı açtı. içeri girdikten sonra biraz evi gezdirdi. ardından en son salona geçtik. geçtiğimizde iki tane kız vardı. seher "bu arada deathburn. bunlar benim oda arkadaşlarım. kızlar bu deathburn." dedi. kızlarla selamlaştıktan sonra seher "deathburn bu su, bu da burçak" dedi. kızlarla tanıştım. aynı seher gibi çok taş kızlardı.
su, 165 boylarında, esmer, açık kahverengi saçlı, yeşil gözlü bir kızdı. konservatuar bölümünde okuyormuş. burçak ise 175 boylarında, açık tenli, sarıya yakın kumral renk saçlı, mavi gözlü bir kızdı. o ise spor akademisi okuyormuş, hatta lisanslı tekvandocuymuş. her neyse seher beni bu kızlarla tanıştırdı. vay be kızlarda da harbi müthişti. ikisinin de seher'den aşağı kalır bir yanı yoktu. Şu 3 kızla beraber olmak bana anında cennetteymiş gibi hissettirdi bile.

beyler okuyanlar belli etsin seri bir şekilde yazacağım.

rez devam

Kardeş hızlı olsak biraz seri

yaz yaz seri yaz panpa o kadar uzattın ki takip edenler bıraktı

Yaz yaz yaz yaz yaz hadi aq