-
1.
+55 -4Tamamen hayattan bezmiş bir durumdayım burayı da rast geldi buldum. Daha önce haberdar degıldım böyle bir yer oldugundan. Cahil falan diyen olur biliyorum ben fazlasıyla cahilim. Neden böyle dediğimi anlayacaksınız gençler. Burada derdini anısını anlatanları görünce ben de kendiminkini yazayım dedim. insan böyle şeyleri içine attıkça koyuyor be abi. Öyle koyuyor ki hem de böyle uzanıyorsun bir köşeye her şeyi sorguluyorsun. Tanrıya kadar her şeyi. Başımdan geçen anlatacağım olay yer yer hayatımı muhteşemliğe sürüklemiş, yer yer de ağzıma etmiştir. Okuyup okumamak sizlere kalmış ben artık içime daha fazla atamayacağım için yazıyorum.
-
2.
+20Evet arkadaşlar başlıyorum . Ailemin de etkisiyle kucuklugumden bu yana karıncayı incitmeyen başkasına hakaret edemeyen bir insanım (yani öyleydim). Herkes aileme bu cocuk niye bu kadar asosyel niye bu kadar utangaç tarzinda seyler soylerdi bu da benim kendimi oyle gormeme sebep olmuştur hep. Herneyse fazla uzattım bu bölümü geçiyorum. Gel gelelim lise yıllarına. Lise 1 ve 2 de aynı dedigim gibi cekingen biriydim. Lise 2 nin sonlarina dogru artik yeni sinif yeni arkadaslar gitgide alıştım herkesin dalga gectigi bir kız vardı sınıfımda ben de dalga geçiyordum bi aralar ama sonradan kız ın derste bana baktığını farkettim. Ben de ona bakıyordum ara sıra. Hani insan merak eder ya bana bakiyor mu niye bakiyor ki bu falan. Işte aynen oyle. Neyse yaklagib 2 hafta boyle bakisarak gecti. Artik ona bakmak bagimlilik yapmisti bende. Ona surekli donup bakiyordum o cam kenari en arka siradaydi ben de tam zıttı duvar kenarı en arka siradaydim. Yani derste baksam kimse giblemiyordu anlayacağınız. Ne olduysa artık kız bana fazla bakmiyordu. O bakmadikca bana daha cok cesaret geliyordu ben uzun uzun bakiyordum. Kafasini cevirdiginde direk kaciriyordum yuzumu. Aşık olmak ne onu da bilmiyordum ya boyle sol tarafimda kivilcimlar hissediyorum ama cahilim ya bilmiyorum. En son sinifta guvendigim bir arkadaşım vardı adı mustafa diyelim. Mustafaya ben derdimi anlattim. Bana dedi ki "lan bin sen bildigin aşıksın buna". Aşık ha vay anasını arkadaş demek aşķ. Benim için maceranın başladığını seziyordum alttan alttan. Hoca tam kafa adamdi derste espriler falan filan. Hocaya soyledim acaba yerimi degistirebilir misiniz ben onun yanina gecsem. Hoca çaktı mevzuyu siritarak bakariz dedi. Bir sonraki gun rehberlik dersimizde yerleri degistiricem bazi hocalarinizdan gibayet geldi dedi. Riseofevil sen kalk bakayim gec suraya cok konusuyormussun dedi. Ama alakam yok asosyelim herkes de biliyor. Hocayla aramin iyi oldugunu da biliyorlar. Icimden dedim hocam allah belani vermesin baska bahane mi bulamadin ya. Neyse gectik falan bu kiz hic yuz vermiyor abi yatmis masaya uyuyor son derse kadar uyudu. En son dayanamayip nerden geldigini bilmedigim bir cesaretle kizi sarstim. Nolduu? Dedi kısılmış sesiyle. O an vuruldum gencler. Okadar tatliydi ki anlatamam. Nasılsın iyi misin uyuyorsun kac derstir dedim. Benim rahatsizligim var dedi. Işığa cok bakinca basim agriyor. Egildigimde basim agriyor dedi. Ben daha onceden tecrubeliyim benim sinuzitim vardi gencler cantamda da majezik parol filan agri kesiciler her ihtimale karsi bulunurdu. Kiza verdim bunlardan" cok saol beni kimse onemsememisti sukadarcik bile olsa "dedi. Ne demek ya dedim ozel bir mevzu mu var falan. Kız bir sure gozlerimin ta icine baktı. Ben de kacirmadan onunkilere baktim. Basimin agrisi gecsin cikista anlatirim dedi. Benim de servisim vardi gibtir ettim servisi falan. Cikisi bekliyorum. Asıl mevzu simdi basliyordu. Ama ben olacaklardan habersizdim. Kör cahildim kör.Tümünü Göster
-
3.
+26Kimse okumuyor gorundugu uzere ama buraya yazmak bile rahatlatiyor az da olsa caniniz sagolsun. Ben devam ediyorum. Iste ders bitti cikicaz baktim kiz kalkmiyor cok korktum biraz sarstim yine hareket yok. Dedim icimden bisey mi oldu bu kiza acaba. Oturup aglayasim geldi o an o caresizlikle. Biraz daha sarsiyim dedim bir inilti geldi. Nolur azicik daha diye. Meger kiz uyuyormuş . Ben bunu anlayinca yanina ben de gömüldüm kızı seyrediyorum. Yuz hatlarina doya doya bakiyorum. Derken biraz gecti kız gozlerini acti beni oyle kendisine bakarken gördü. Ben hemen dogruldum falan napiyosun sen dedi. Ben de "sen kalkmayinca basinda duriyim dedim" dedim. Gülümsedi tesekkurler dedi. Nasilsin gecti mi agrin dedim. Evet cok saol verdigin ise yaradi dedi. Yuruyelim mi istersen dedi. Ben hemen evet olur tabi. Dedim. Dunden raziyim zaten. Ciktik disari gunes batmaya yaklasiyor. Kiz dedi bukadar oldu mu ya. Sen beni ne kadar bekledin dedi. Ben fazla bisey olmadi saniyorum saate baktim 2.5 saat olmus anasini satayim. Gozlerim buyudu. Cidden ya okadar olmus mu dedim. Kahkaha atti. Neden yanima geldin dedi. Kivirmaya calistim e hoca gecirdi ya dedim. Yemedi. Hı tamam oyle olsun dedi güldü. Derdin vardi dedim anlaticakmisin?
Yüzü buruştu bir an o tatli kiz gitti ciddi birisi geldi yerine. Ilkten anlaticak gibi degildi ama sonradan basladi anlatmaya. Annesi babasi cok kavga ediyormus kucuklugunden beri. Bu araya girince bunu da hirpaliyorlarmis. Beni sevmiyorlar diye dusunmus hep bu zamana kadar. Benim hic sevgilim olmamisti ama onun olmuş.. Çocuk buna acilmis falan cikmislar sonra cocuk buna yamuk yapmis ama nasil yaptigini soylemedi bana. Ordan sonrasi koptu sarildi bana aglamaya basladi. Icim sizliyordu ayni anda da heyecanliydim.
Ben de sarildim ona. Oturduk bir yere aglamasi gecince bana telefonunu verdi ve hizli adimlarla uzaklasti. Ben bu kıza aşıktım ya evet evet aşıktım.
(Olaya giriyorum az kaldı) -
4.
+11Eve geldim ben de sonra bu kıza mesaj atiyim dedim anlattiklari hakkinda. Teselli edercesine kisa birsey yazayim dedim. Kendimi tutamadim 1 saat yazmisim kiza. Bi baktim ohoo tolstoy un savas ve baris i masallah. Uzamis da uzamis. Insallah onun kadar anlasilmaz degildir dedim icimden. Goruldu yapti tabi okumasi uzun surdu sonunda yazdi. " ya sen nasıl bir şeysin çok teşekkürler bu yazdigini kaydediyorum hep okuyicam" .
Icimde kelebekler ucustu. Vay be dedim neymişiz. Kız dedi seni yakindan tanimak istiyorum yarin konusucaz uyumak falan yok söz ver konusucagimiza dedi. Tamam dedim can atiyorum zaten. Neyse okula geldik kiz yok henuz ben gectim oturdum fazla gecmeden o da geldi gulerek hizli hizli. Yanima oturdu cantasini ustume atti. Ee alisicaksin artik bana haydi bakalim dedi. Kiz ile konustuk bayağı tanistik. Ben seni daha once niye kesfedemedim ya dedi. Yanasti sarildu bana. Artik derslerde sariliyorduk tenefuslerde beraber geziyorduk falan. Bir zaman sonra el ele tutusup gezmelere de basladik. Kiz ile sevgili olmustuk resmen. Ayni icecekten iciyorduk ayni yiyecekten yiyorduk. Her seyimiz ayniydi artik. Gercekten sevgiliydik biz ya. Evet evet oyleydik. O zamanlar selfie modasi yoktu ama fotograf tabi cekilinirdi. Kiz kendi telefonuyla fotogramizi cekti facebook una koymus falan asagiya hayirli olsunlar mi dersiniz oooo hayirdirlar mi dersiniz falan envai cesit yorum. Ben bunu gordum iyice baglaniyorum kiza resmilestirdi dimi ne de olsa herkes ogrendi. Evet evet. Her neyse gunlerim cok guzeldi hatta mukemmel denebilirdi. Ta ki bu kiz tasiniyorum diyene kadar. Fazla uzak sayilmazdi farkli bir ilceye akrabasinin apartmanina gidiyormus. Uzuldum bayagi. Beni teselli falan etti hadi tamam dedik falan gitti kız. Okulda gorusuyoruz tabi. Ama yariyil girdi araya. Yariyilin 3. Gunune kadar no problem. Ama 3. Gun kiz yok mesajlasamiyoruz ortadan kayboldu. 1 gun yazmadi bana. Icime oturdu. Sonraki gun yeni acilmis bir facebook kisisinden mesaj aldim. "Ben ... (kizin adini sonradan verebilirim simdilik nokta koyuyorum). Telefonumu suya dusurdum. 1 hafta falan giremiyicem." Oha dedim telefonu da pahali birseydi. Kimbilir ne kadar uzulmustur teselli edeyim dedim. Biseyler yazdim ama o gayet normaldi hatta mutluydu bile. Garibime gitti olay. Ama bozuntuya vermedim. Cok guveniyordum ona o benim hayatimin askiydi.
(Cok uzun olmus olaya girdim simdi devam edicem baska bir part ile) -
5.
+11Neyse iste bozuntuya vermedim bu facebook hesabina mesaj attim surekli ama cevap gelmedi hiç. 2 gun gecti 3 gecti. Tabi ben guveniyorum takiliyorum orda burda arkadaslar cagiriyor okuldan falan. En son pazar gunuydu sanirim mustafa cagirdi beni playstation oynayalim gel kafa dagitiriz falan. Iyi dedim gittim az oynadik sıkıldım acıktık da tabi dedi bana yeni biryer var bildigim cok guzel kanka sana ısmarliyayim gel dedi. Bu cocuk da paralı biraz hadi dedim tamam gidelim. Normalde gitmem hic oyle yerlere. Baktim donerci bildigin ama modernlestirilmis hali. Neyse dedik oturduk ilk kata acik alandan sigara kokusu geliyor bize rahatsiz olduk dedik bir ust kata gecelim hem balkon var falan. Gectik koseye oh sigara da yok yola bakiyoruz bir yandan siparis verdik karnimizi doyurucaz. Bizim orda dondurmaci var baktim orada benim kız ı gorur gibi oldum yok be o degildir dedim o baska ilceye tasinmisti cunku burda olmasi pek mumkun degildi biz yedik falan. Ben unuttum olayı. Mustafa dondurma alalım bunaldım dedi. Hadi dedim tamam alalım. Yaklastik. Yaklastikca anladim ki o gordugum kiz gercekten benimkiymis. Ama bana tuhaf gelen sey yaninda birisi daha vardi erkek. Allah allah dedim kim bu gideyim sorayım. Salak kafam bu kadar saf olunmaz. Mustafa tuttu beni. Dur gerizekalı ogrenelim bi ne konusuyorlarmis dinleyelim dedi.Tümünü Göster
Gittik dinliyoruz. Kız: K çocuk :Ç
K: yok be öyle mi sandın cidden
Ç: ya ne bileyim gorunce bana çok koydu
K: koydu mu?
Ç : hem de nasıl
K : Yerim ya sence ben o salakla gercekten cıkar mıyım. Baktım saf oyuzden boyle bisey aklıma geldi yoksa işim olmaz senden başkası yok benim için. kıskandırıyım dedim seni. Başka turlu bana donecegin yoktu napıyım.
Bunu duyduktan sonra gozlerimde yıldırımlar çaktı. Mustafa "Lan huur sen ne diyorsun?" diye atladı bunlarin onune. Ben hala uzaktayım kendimi toparladim ben de geldim ama nasil kızgınım abi. Aldım küllüğü o beni uğruna kullandigi serefsizin yuzune fırlattım. Bu kalkti bana davrandi. Mustafa buna gecirdi bi tane. Biz basladik cocuga vurmaya. Huur gitmis cagirmis adamı . Adam geldi siz kimin yerinde kimi dovuyorsunuz diye bize girdi. Anasini satayim guya musteri ya serefsizler. Bu da onlari koruyor. Adamın yanindakiler de geldi bizi yaka paca attilar disariya bir guzel de dayak yedik. Mustafayi babasi aldi ordan ben de aileme caktirmadim hic hasar vardi biraz ama allahtan yuzumde birsey yoktu fazla belli olmuyordu. Gittim kent park a boş olurdu orasi oturdum kafami vuruyorum direğe ağlıyorum. Kendimi hic bukadar çaresiz hissetmemiştim hayatımda -
6.
+9Devam edicem gencler. Her huurluga ragmen hayat devam ediyor degil mi? Basiniza gelen ne olursa olsun salmayin kendinizi birakmayin. Her seyde bir hayir vardir. Mevla en iyisi bilir. Devam ettikten sonra buna azicik inanmaniza katkim olursa ne mutlu bana
-
7.
+10Evet vuruyorum kafami direge telefonum caliyor bi yandan baktim mustafa. Konusmaya halim yok acmadim. Konuşsam da ne konusucaktim ki. Ne konusacagimi da bilmiyordum. Her şeyi baştan dusunuyordum. O kızı gecirdigimiz zamanları boru mu toplam 7 ay. Ulan seref yoksunu 7 ay kiskandirmak icin cikilir mi. Bir yandan ona sovuyorum bir yandan icim yaniyor saatin nasil gectigini farketmedim. Hava kararmış ben hala ordayım etrafta da binalar var. Yuzumu havaya kaldirdim. Erkekler aglamaz diye bir şey yok. Ağlıyor işte. Ben de ağlıyorum hala. Gozume balkondaki ışık ilişti. Kadınlar oturuyordu sanırım bana bakıyorlardı. Ben de onlara bakinca birisi seslendi "ablası ne zamandır orada oturuyorsun annen baban merak etmiyormu seni napıyorsun sıkılmadın mı" diye. Cocuk da degiliz o zamanlar lise 3 idare eder bir tipimiz var. Malum sakal bıyık muhabbeti yeni yeni başlamış falan. Icimden dedim hala kizginim ya (ulan cocuga mi benziyoruz ne anne babasi) dedim. Benim takmadigimi gorunce birdaha seslendi "gelsene ablasi az buraya" diye. Ben yine takmadim. Hic halim yoktu artik yikilmistim her sey bitmisti benim icin. En son aralarinda konustular bunlar. Ben yine gokyuzume kaldirdim kafami herseyin ne kadar gereksiz oldugunu dusunuyorum triplerdeyim falan. Yanima bi kız geldi. Ablam sesleniyor merak etmiş seni niye cevap vermiyorsun dedi. Bir yandan uzak duruyor tabi korkuyor. Arsızı var iti var kız da haklı.Tümünü Göster
Ben kıza hic bakmadım. Hala cevap vermiyorum. "Şşt sana dedim" diye yükseldi. "Ne var niye benimle ugrasiyorsunuz isiniz gucunuz mu yok ya " dedim. Agzima ilk gelen seydi bu. Sustu. Az uzagimdaki salincaga oturdu. (Salıncak dedigim de bildigimiz salincak degil hani bu buyuk olanlardan karsilikli oturulur hep beraber yuklenerek sallandirilir 6 kisilik falan herneyse). Icimden diyorum işsiz mi bu kız ya niye oturuyor orda ne tak var cok mu komik duruyorum burda falan. En son aglamaklı halim gecti uykum da geldi biraz. Kız olmasa orada uyuyucam neredeyse hicbir sey umrumda degil. Kız dedi bana "noldu? Belli biseyin var bildigim erkekler boyle hareketler yapmaz" dedi. " ne yapiyormusum ben ne var hareketlerimde farkli olan" dedim. "Oğlum ağlıyorsun kac saattir burda kimi yiyorsun" dedi. "Ee agliyorsam ne olmuş" dedim. "E ben de onu soruyorum mal" dedi. Mal kelimesi cuk diye oturmuştu bana. "Haklısın malım bunun acisini cekiyorum şuan" dedim. "Anlat bana" dedi. Tanimiyorsun beni neden dinlemek istiyorsun dedim. Ben dinlemeyi severim dedi. Neden seviyorsun amacın ne dedim. Insan dinlemek sevilir mi abi ya? Hepsi ayri bela. Tabi benim icimdeki asosyallik boyle dusundurtuyor. Kız maşallah konuşmada çok iyi etkiledi beni. "Insan pgibolojisini seviyorum" dedi. işim bu benim dedi. Icimden dedim ne farkli bisey lan bu. Neyse ben en son bunun israriyla basladim buna anlattim herşeyi. -
8.
+8Kız: Oha ya ciddi misin ?
B : ...
Kız: Sallamıyorsun dimi?
B : Neden sallayayım ? Sence sallıyormuş gibi bir halim var mı burda
Kız: Kusura bakma inanamadım bir an öyle anlatınca.
Ben dayanamadım yine daldım abi çok zordu ya böyle birşey aklımın ucundan geçmezdi.
Ne şu an buna uzulecegım ne de bu kıza bunları anlatacagım. Yemın edıyorum hiçbiri aklımın ucundan geçmezdi onceden dusunsem.
Orda mısın ? diye bir ses duydum ve kendime geldim.
Kekeleyerek evet dedim. Gözlerim tekrar dolmaya başlamıştı. Kendimi tutamıyıcam sandım ama nasıl olduysa tuttum. Yanımda bir kız olması ister istemez gururumu harekete geçirmişti sanırım. Ne yapıp edip tuttum kendimi.
Böyle kızlar varsa eğer ben kızlıgımdan utanıyorum şuan dedi.
Utanmana ne gerek var dedim. "Yaptığı şey ona mahsus birşey senin böyle konuşmana gerek yok" dedim.
" olsun ya insan utanıyor ister istemez" dedi. "Yersiz mi olucak bilmiyorum şimdi bölmüş gibi olmayayım ama saat kaç haberin var mı napıcaksın burda mı kalıcaksın" dedi.
Vallahi zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştım. Bana artık zaman kavramı da anlamsız geliyordu. Fazla geç olmadığını düşünerek "giderim birazdan ya ne olucak kaç ki saat "dedim.
"Ya sen iyi değilsin saat 11 oldu" dedi.
"Oha" dedim. Bukadarını beklemiyordum ben 9 falan sanıyordum. Gerçekten geç olmuştu herşeyin uzerıne bir de evdekilere ne diyicegimi de dusunuyordum şimdi.
"Kalkabilicek misin" dedi. " Niye kalkamıyım ki" dedim. Slow motion gibi olsa da kalkabilmiştim. Etrafa baktım gorunur bir durak yoktu. Beynim durmuştu durakların yerlerini de hatırlamıyordum o kafayla iyice uçmuştu aklımdakiler. "Durak nerde ya" dedim. "Gel seni gotureyım ben" dedi.
"Yok olmaz ben bulurum" dedim. "Salak salak konuşma gel" dedi.
"Tamam" dedim artık muhalefet olacak dermanım da yoktu açıkçası. Akışına verdim kendimi. Kalktık falan balkona baktım sadece bir kişi vardı. Hangisi oldugunu bılmıyordum. "Nereye Begüm" dedi. Begümmüş adı demekki. "Durağa kadar gidiyoruz abla" dedi.
Ablası ne ayak dercesine bir harekette bulundu. Kızın yuzunu gormedım ama yaptıgı işaretten sonra ablası tamam dedi. Kız bana daha da yaklaşmıştı artık uzakta durmuyordu. Anlattıklarım ona ne kadar güven verdiyse artık. Hoş guven verici bir tarafım da yoktu. Ayyaşa benzıyordum. Saatlerce aglayan biri neye benzeyebilirdi ki başka ? -
9.
+7Ben durak yakındır herhalde dedim içimden. Bir sokak lambasının altından geçerkenTümünü Göster
"Oha yüze bak" dedi. Durdu çevirdi yuzumu kendine.
"Bu ne hal ya kıpkırmızı olmuş gözlerin" dedi. Bilmem dedim. "Olmuş mu ?"
"Hem de nasıl olmuş karanlıkta gorunmuyordu ama şimdi çok kötü görünüyor sen eve git uyu hemen uyu" dedi. Söylediği çok güzel geliyordu şuan bana ama eve gittiğimde uyuyup uyuyamayacagım belli değil. Top atışına tutulma sabaha kadar azarlanma ihtimalim vardı.
Kızın dediği şey tatlı geliyordu ama hala UYUMAK sözcugu çok cezbediciydi onca olan şeyden sonra.
" Hem sabah kalkınca belki daha iyi olursun. Uyku bazen tek çaredir. Duyguların üzerini örter ferahlatır insanı" cümlesini duyup tekrar ona döndüm.
"Bunları nerden buluyorsun böyle" dedim. Normalde konuşmam hiç çekingen oldugumdan söz etmiştim size.
"Kitap okuyorum" dedi.
"Ne kitabı" dedim. "Hiç öyle kişisel gelişim falan" dedi. "Pgibolojiyi seviyorum demiştim" diye de ekledi. Beni de iyice meraklandırmıştı herşeyin arasında bir de pgibolojiyi merak edesim gelmişti. Allahım ne hallerdeydim ben ya. Kafam iyice allak bullaktı.
Nerede bu durak dedim içimden. Biraz sesli demişim ki galiba. "Dur daha 5 dakika ya oldu ya olmadı bir 10 dakika daha gidicez" dedi. Bana bu sefer saatler gibi gelmişti bu 5 dakika. Zaman sanki yavaşlamıştı. Bir garip oldum. Bu en son bana o şerefsizleyken oluyordu. Fazla takmadan koyverdim yine devam ettim.
"Ee giderken yanında ben varım ama dönerken nasıl döneceksin sen kız başına" dedim. Malum saat geçti.
"Sen olmasaydın da gidebiliridim ki ben, ne var bunda" dedi.
" Bana saatten haberin var mı diyen sen degıl mıydın" dedim. Güldü.
" Ben bu mahallenin çocuguyum" dedi. Saydı bana etraftaki dükkanları mağazaları.
" Bak burası da babamın" dedi. Gösterdiği yer butik tarzı biryerdi. içerde ışık vardı.
" Baban orda mı?" dedim. "Hıhı" dedi. "Siparişlerini dikiyor."
Öyle böyle derken durağı gördüm ama şimdi de otobüs geçiyor mu acaba sorusu takıldı kafama. "Otobüs geçer mi ki" dedim.
" Hangi numara otobüsün?" dedi.
" 7 Numara" dedim. "Ben de kullanıyorum o otobüsü arkadaşımla biniyoruz" dedi.
Telefonunu çıkardı mesaj attı birisine arkadaşı sanırım. anında cevap geldi.
" Varmış 00.00 a kadar. kaçırmamışsındır inşallah" dedi.
Vallahi saatlerini de fazla bilmiyordum ortada kalabilirdim. Otobüsü beklemeye başladık. -
10.
+10Evet devam ediyorum. Otobüsü bekledik tam gelmedi diye kıçımın tutuştugu ara otobusu gordum ve bir oh çektim. Otobüs yavaş yavaş geliyordu.
"Dur bi dakka numaramı al derdin olursa yazarsın bana" dedi.
Bir an "Tamam" dedim. Çıktı agzımdan oyle. Otobüsün durmasıyla benim numarayı kaydetmem bir oldu. Hemen otobüse bindim zaten fazlasıyla boştu gittim en arkaya oturdum.
Bana bakıyordu el salladı hafiften gülümseyerek. Ben de elimi kaldırdım selam verdim. Teşekkürler dedim. Nasıl anladıysa birşey değil dedi. Ağzından belli oluyordu.
Kapıyı sessizce açtım ve eve girdim. Işıklar sönüktü evde kimse yoktu. Amcamın düğün hazırlıkları vardı o sıralar. Annemler sanırım babaannemde kalmışlardı. Bu sefer de yırtmıştım bakalım. Gittim yatagıma yattım. Üzülesim yoktu daha fazla. Düşünmedim hiç bugun olanları. Sadece o kızın dedıklerı aklımdaydı "uyu yat uyu" ...
Bir baktım heryer aydınlık. Meğerse dalmışım sabah olmuş. Kalktıgımda cidden duygularımı sanki birşey örtmüştü. Kızın dediğinde haklılık payı vardı demekki. Uyku deva olmuştu bana. O şerefsiz yine aklımdaydı tabi. Ama artık severcesine değil nefret edercesine aklımdaydı. Bir an okul geldi aklıma aynı sınıftaydık onunla hala. Açığa geçmeyi düşündüm. Seneye Üniversite sınavım vardı. Okulda onu çekmektense evde daha rahat çalışırım diye düşündüm. Evde kımse olmadıgından gidip kahvaltımı hazırladım. Tam oturacakken aklıma dün geceki kızın numarasını aldıgım geldi. Gittim aldım telefonu mutfaga tekrar geçtim oturdum çayımı içerken kıza
"Günaydın" yazdım. Hemen cevap gelmeyince uyuyor demek ki dedim.
Fazla geçmedi ben kahvaltımı yarıladıgımda mesaj geldi. "Sana da günaydın Kızılgöz" dedi. "Gözlerim normale döndü artık saol dün gece için. herkes öyle yaklaşmaz tanımadığı birine" dedim.
"Bilmem normalde ben yaklaşmam zaten ama sen çektin beni sanki" dedi.
Duraksadım. içimde kısa süreli bir heyecan oldu. Hani ateşin közü olur arada yanar ama anında söner. O misal işte. Aynısı oldu sanki içimde. Fazla takmadım yine.
"Allah Allah" dedim. "Çevremdekileri kendime çekmek gibi bir huyum yok benim bildiğim" -
11.
+9"Ben çevrendekilere benzemem" dedi ve gülümseyen emoji attı.
Ben de o emoji ile birlikte istemsizce gülümsedim. Sonra kafamı iki yana sallayıp kahvaltımı bitirdim. Hazırlandım ev beni basıyordu. Ailem daha çok basıyordu. Gelecekleri ihtimalini düşünüp evden çıktım. Bizim evin çevresinde oturmalık alan yoktu. Yine merkeze gidesim geldi. En azından merkezde cafcaflı mağazalar kafamı dağıtmama yardımcı oluyordu. Ne de olsa tatildeydik. Bindim tekrar otobüse meydanda indim. Bir değişiklik yapıp hiç girmediğim avm ye girdim. Kafa dağıtırım düşüncesiyle. Birkaç dakika gezdim hemen sıkıldım. En üst kata çıktım pastahane bölümünün bir masasına oturdum. Telefonu çıkardım. O smile dan sonra bana "Nasılsın, napıyorsun şimdi iyi misin" yazmış Begüm. "Evet iyiyim saol. Merkeze ineyim dedim. şimdi Avm de takılıyorum" yazdım.
"Bekle geliyorum Avm de işim vardı zaten" dedi.
içimden dedim allah allah ne işi acaba.
Yarım saat sonra yürüyen merdivenden çıktıgını gördüm etrafına baka baka yürüyordu. Çok şapşal duruyordu. Bir o kadar da tatlı. En son görebildi beni.
"Heh" diye seslendi. "Buldum seni sonunda".
"Evet büyük çabalardan sonra nihayet" dedim. Güldü.
"iyisin bugün ya" dedi. "Evet sayende" dedim. "Uyumak bazı şeylerin tek çaresi imiş" diye ekledim.
işaret parmagını ilkokulluların hocasından konuşma izni alırcasına kaldırdı ve "Ben demiştim" dedi.
"Ee geldin bari boş durmayalım bir şey istermisin bak hazır pastacıdayız" dedim.
"Öğrenci değil misin sen ya ne bu cömertlik ?" dedi ve yaramaz bir çocuğun yaptığı haylazıktan sonra güldüğü gibi güldü.
"Evet öyleyim. Dua et bursumu alalı fazla olmadı" dedim.
"Ooo bursluyuz. Zeki şey seniii" dedi uzatarak.
Bursluluk sınavına ilköğretimde girdiğim için bana sorular kek gibi gelmişti yapmıştım çoğunu. Bursu da almıştım fazla zor değildi açıkçası.
"Yok be kolaydı zorlanmamıştım sınavda" dedim.
"Hı tamam anladık ego yapmayı sevmiyorsun" dedi ardından sırıttı.
"Senin ne işin vardı burada ya?" dedim. Ne cevap vericeğini çok merak ediyordum. Çunku bana fazla inandırıcı gelmemişti. (Devam edeceğim. Gençler konuşmalar %90 doğrudur. Fazlası yoktur belki eksiği düzgünü vardır ama ben doğru oldugunu dusunuyorum.) -
12.
+17"Benim mi. He ben geçen yok şey annem bir şal almış onu değiştirecektim" dedi.Tümünü Göster
"Ha tamam git hallet işini ben bekliyorum" dedim.
"Sen de gel napıcan burda tek başına" dedi.
"Şal demiyormusun? Beni nasıl mağazalara sokucaksın git gel hemen" dedim.
"Doğru. Tamam bekle" dedi.
Koşarcasına yürüyen merdivenlere gitti azıcık sendeledikten sonra doğruldu ve arkasını dönüp bana gülümsedi. Aşağıya doğru iniyordu. Gözden kaybolduktan sonra duraksadım.
Napıyorum ben ya dedim. Bu kızı ben ilk defa dün görmedim mi? O da beni dün gördü ilk defa. Ne bu samimiyet dedim içimden. Tanımadığım kız derdimi dinlemişti. Bana tavsiyeler öğütler vermişti. Numarasını alıp mesajlaşmıştık? Ne bu şimdi dedim. Şuan da onu beklıyordum. 1 Senelik arkadaşmış gibi takılıyorduk maşallah. Biri görse sorsa inanmazdı anlattıklarıma. Ben bile inanamıyordum. Hem bu kadar kısa sürede bu muhabbeti yapmamıza hem de sol tarafıma inanamıyordum.
Bir şeyler oluyordu onunla konuşurken sol tarafımda. Anlam veremiyordum henüz. Hareketleri bir tatlı geliyordu artık bana. Her yaptığı şey her söylediği sözcük daha bir tatlı geliyordu. Gittikçe güzelleşiyormuydu bir de bu ya. Sanki gidip gelip sihirli değneği ile oynamalar yapıyordu kendi üzerinde. Daha da güzelleşiyordu. Onca şeyden sonra bunları düşünüyordum. Vay be dedim gavurlar kadar zengin değilim ama ölümcül hastalığımın çaresi olan o bulunamaz pahalı ilacı tek gecede buldum.
Derken yürüyen merdivenlerden belirdi. Hafif gülümsemesiyle beraber. Oturdu karşıma.
Gözlerini iyice açtı ve "Aman iyi babamın tanıdığı çıktı adam. Annem bizim butiği beğenmiyor geliyor buralardan alıyor. Adam parayı iade etti allahtan tanıdık. Şimdi ben bizim butikten alıp anneme yutturucam bi güzel" dedi. Ardından masallardaki kötü cadılar edasıyla güldü.
Ben de aklımdan geçeni söyledim.
"Seni gidi cadı seni.."
Kahkaha atıp, "Öyle miyim ya?" dedi.
"Hem de nasıl" dedim. Baktım gözlerine biraz. Bakıştık hatta bir süre.
Ki arkadaşı sanırım birisi uzaktan seslendi "Pişt Begüm" diye.
O da hemen kalktı "iki dakikaya geliyorum" dedi. O içten gülümsemesinden atıp masadan kalktı.
Biraz sonra yanıma geldi ve oturdu. "Arkadaşım kim olduğunu sordu da" dedi.
"Cidden ben senin adını bilmiyorum ha neydi adın" diye devam etti.
"Riseofevil" dedim. "Memnun oldum ben de Begüm" dedi. "Evet biliyorum dedim dün geceden.." -
13.
+10"Nasıl?" dedi. "Ben sana söylemedim ki adımı"
"Evet" dedim. "Söylemedin. Ablan Sağolsun". Hafiften güldüm.
"Aa tamam tamam doğru" dedi ve o da güldü.
"Eee bir şey istemedin hala ya?" dedim.
"Off canım da nasıl profiterol çekmişti ha" dedi.
Hemen kalktım profiterol soylemeye. Arkamdan "Dur öylesine dedim gitme gel şuraya"
dediyse de ben takmadım gittim söyledim. Zafer kazanmışçasına geldim masaya oturdum.
"Bana cadı diyorsun da sen baya baya erkek cadısı çıktın ha" dedi.
Bayağı güldüm. Dün bir ara bundan böyle gülmeyeceğim diye yemin etmeme rağmen kahkahalarla gülüyordum. Bu kız beni bir garip yapmıştı ya.
Neyse profiteroller geldi. "Aha dur bekle sayıcaz" dedi.
"Neyi sayıyoruz ki?" dedim. "içinde kaç tane var bakalım cimrilik yapmışlar mı" dedi.
Çocuk ruhluydu ya. Gözüme daha da tatlı geldi.
"O önündekinden daha tatlısın sen bilmiyorsun" dedim. Oha bunu demiştim ben. Ne cevap verecek diye terlerken;
"Bir ki üç aa dört yok. Efendim ? ne dedin" dedi.
"Bir şey demedim ben de sayıcam şimdi ayak uydurayım bari sana" dedim.
"Say say hadi" dedi.
"Bir iki üç... ve dört" dedim.
"Ya görüyormusun ben dedim cimri bunlar malzemeyi ekgib koyuyorlar" dedi. Gözlerini kısıp pastahanenin başındaki elemana bakıyordu. 'FF' yaptı sesli bir şekilde.
"Neyse yiyelim sana ayıp oluyor" dedi.
Yemeye başladık falan kafamda ampul yandı bir fikir geldi hemen aklıma.
Onunla aynı anda yemeye dikkat ettim. Tam sonuncusunu bitirdi kalan pudingi yiyecek falan. Bir cesaretle aldım ben kendi önümdeki fazlalık olanı kafasını önüne gömmüş puding yemeğe odaklanan Begüm e doğru yaklaştırdım. Ve şöyle dedim ;
"Al hadi bu sefer cimriliği bana yapmış olsunlar" -
14.
+10Kaldırdı kafasını yüzüme baktı. Ağzına azıcık puding bulaşmış. Elinde kaşık kalakalmış. Öyle dondu şaşırdı falan. Biraz öyle bakıştıktan sonra hafif hafif gülümsedi.Tümünü Göster
"Olmaz senin hakkın sen ye" dedi.
"Ben tercihimi ne yönde kullanıyorum görüyorsun sanırım" dedim.
"Emin misin bak pişman olucan he" dedi.
"Olmam olmam" dedim.
Espri olsun diye "Uçak geliyor aç bakıyım ağzını" dedim. Aaaa dedi ve uçak piste iniş yaptı.
Bakıyorum ben tabi daha doğrusu izliyorum. Abi bir insan bu kadar mı güzel yer ya. Ciddi diyorum herşeyi mukemmel bu kızın. Neydi bu şimdi bir gece yarısı gökten düşüp bana rastgelen bir melek mi? Öyle olmasa bile benim için öyleydi artık.
Tam dalmışken "Saat kaç?" diye sordu. Çıkardım telefonu baktım öğlen daha yeni yeni oluyordu saat 12 civarlarındaydı (Hatırlamıyorum salladım). "Saat 12" dedim.
"Bugun Pazartesi" dedi. "Benim kankim acaba bugün lunaparkta mıdır?" diye de ekledi.
"Pazartesi mi? Kankin kim?" diye ard arda sordum. "Evet pazartesileri orada olur genelde o" dedi. "istersen gidelim kim olduğunu kendin gör".
"Tamam gidelim" dedim. Gerçekten merak etmiştim kim olduğunu.
Gittik fazla da uzak değildi bizim burası zaten küçük. Heryer merkezde birbirlerine yakınlar.
Begüm koşmaya başladı hafiften. Merak ettim bu nereye gidiyor acaba diye. Baktım bir kadına doğru koşuyor. Allah allah dedim kankisi bu mu şimdi falan. Bir baktım kadının elinde çocuk varmış kaptı kucağına aldı çocuğu öpüyor. Oturup oraya çömesim geldi hayranlığım sürüyordu bu kıza . sol taraflarıma anestezi yapılmış gibiydi hissetmiyordum karıncalanıyordu böyle. Uyuşmuştu. Tek kelimeyle yok yok iki kelimeyle Çok Tatlıydı.
Gel gel dercesine eliyle işaret etti bana bakarak.
"Yakışıklıya bak sen abisi, işte bu benim kankim tanıştırıyım. Aras-Riseofevil , Riseofevil-Aras". Çocuğu öpüyordu falan tam bir anneydi. Gözümde anne olarak canlandı. Dedim ne yapıyorum ben. Hemen kendime geldim.
Oturdum bank a bunları seyrediyorum. Çocuğu salıncakta sallıyor gülüşüyorlar falan bunlar. Sonra elimi cebime attım baktım pastahaneden peçete kalmış cebime atmışım. Ben de huyluyumdur hemen çöpe atasım geldi kalktım çöpe gidiyorum. Tam giderken bir patırtı kütürtü geldi arkadan ve "Ahh" diye bir ses. Begüm' ün sesi... -
15.
+7Kızdan gelen ses sonucu çok korktum kısa süreli bir şoktan sonra hemen arkama dönüp bildiğin yardırdım. Baktım Begüm yerde çocuk salıncakta hala sallanıyor. ikisi de gülüyor falan. Ben hala şaşkınım ne oluyor bu kız niye yerde falan neden ah dedi.
"Ne oldu birşeyin var mı?" dedim.
"Hayır yok" dedi kahkaha patlattı. "Aras bana salıncağın çarpmasından korkuyormuş da ben de ona bi şaka yapıyım dedim sadece."
"Aras" dedim."Kardeşine göz kulak ol bak yaramazlık yapıyor".
Hepimiz birden güldük. Derken Aras ı annesi aldı biz kaldık parkta öyle bank a geçtik.
Dedim; "Yalan mı ama çocukla çocuk oluyorsun bir an çocuk senden büyük bile göründü gözüme" .
"Hoşgeldin" dedi.
"Nereye hoşgeldim" dedim.
"Aramıza" dedi. "Benim dünyama. Çok az bişey ani oldu beklemiyodum ama iyi ki geldin" ve sırıttı.
"iyi ki" dedim. Kolumu yavaşça omzuna doğru koydum. Kendime doğru çektim onu, bir yandan kelebekler uçuşurken içimde.
Öylece kaldı bir süre. Ama sonra kırmadı o da beni. büktü boynunu koydu omzuma doğru yaslandı. izledik parktaki ağaçları. Uçan kuşları. Koşuşturan çocukları. Daha önce hiç bu pencereden bakmamıştım hayata. Her şey ne kadar da güzel oldu bir anda. Hayatıma renk katan bana tekrar doğmuşum gibi hissettiren şey yanımdaydı. Onun hızlı hızlı atan kalbini hissediyordum. Her ne kadar kalbine dokunmuyor olsam da hissedebiliyordum. Ah be dedim Feridun Düzağaç'ın da şarkısında Dediği gibi ;
"Birbirimize birkaç aşk kadar geç kalmış olmasaydık
Hep yanlış gidenlerin ardından yorulmasaydık" -
16.
+8"Umutsuz olduğu bir anda sevmek, ister her insan.
Birazcık şanslıysan neden olmasın" dedi benim mırıldandığım şarkıya karşılık. Çok güzel söylemişti melodik bir ses ile. Sesi zaten mükemmeldi. Söyledikleri de çok anlamlıydı başımı başına yasladım biraz durduk öyle ve sonra;
"Çok güzelmiş bu" dedim. "Kimin şarkısı ?"
"Pinhani.." dedi. Biliyordum hatirlamistim. Bir gruptu bu. Meşhur Kavak Yelleri dizisinde çalardı şarkıları. Izlemememe rağmen duyardım ondan bundan hep.
"Hayırdır kavak yelleri mi izliyorduk" dedim.
"Yoo hayır dedi. Bir wattpad hikayesinde karşılaştım solucan diye bir hikaye."
Wattpad mi? Yok artik ya dedim
"Sen de mi bunları okuyan kızlardansın" dedim.
"Hayır dedi. Arkadaşım okuttu ben de okuyunca ister istemez begendim güzeldi. Zaten ondan başkasını da okumadım" dedi.
"Neyse" dedim "şarkı için teşekkürler çok güzeldi."
"Önemli değil seninki de öyleydi ben de tesekkür ederim hem akşama devamı da var" deyip güldü. Yine icime kurt dusurmustu isi gucu merak ettirmekti bu kızın. Ama böyle çok iyiydi. Çok tatlıydı.
"Biz birbirimize daldık saati unuttuk" dedi.
Baktım saat 4 olmuştu. Yaklaşık 3 veya 3.5 saattir öylece duruyorduk o bankta. Insan sevdigiyle beraberken gercekten anlamiyor o vaktin nasil gectigini. "Evet, baya olmuş ya ama ben böyle iyiyim" dedim.
"Ne yalan söyliyeyim ben de iyiyim" dedi.
"Ama ben anneme işini görüp gelicem dedim biraz geciktim sanki" diye devam etti kıkırdayarak.
"Hadi ya dedim istersen evine doğru gidelim"
"Benim icin öylesi daha iyi olucak şimdilik" dedi. "Ama her zaman benden bu kadar kolay kurtulamazsın" diye ekledikten sonra gözlerini kısıp güldü dişlerini göstere göstere. -
17.
+1Yaklaşık 20 dakikadır yazdığım partı atmadı tekrar yazıyorum...
-
18.
+10Yürümeye başladık evlerine doğru. Yaklaşık 30 dakika daha benimleydi meleğim.
"Kim demiş senden kurtulmak istediğimi" dedim.
"Şimdilik böyle diyosun ama görüceksin bıktırıcam seni kendimden" diyerek güldü.
"Oo çok iddialıyız bakıyorum da" dedim
"Pek mümkün değil ama bıkmam ki ben, sen bukadar şeyken" çikmamıştı agzimdan o son sözcük.
Dügümlenmisti sanki bogazim. Kalbim söyle söyle diye atarken beynim buna izin vermemişti.
"Neyken?" diye sordu. Yürümeyi kesti. Bana döndü. Daha sonra tüm bedeniyle döndü ve tekrar sordu aynı şeyi;
"Neyken?"
Gözlerinin icine bakabiliyordum o an sadece. Cesaret bekliyordum ama gözlerinin kahvesine dalmıştım. Büyülemişti beni o aroma. Daha çok engel olmuştu sanki söylememe. Ne kadar güzel olsalar da onlara sonsuza dek bakabileceksem de benden bir cevap bekliyordu meleğim. Gozlerini hiç kırpmıyordu neredeyse. En son kendime cesaret vermek icin bir sey uydurdum. Gözlerini kirptigi an soyleyecektim ona.
Fazla gecmeden gozlerini kirpti. Ve söyledim;
"Güzelken". Belki de basit birşeydi ama ona iltifat etmeye bile kıyamıyordum. Sanki benim sesimi duymasi onu inciticekmiş gibi hissediyordum. Söylemiştim ama evet evet söylemiştim.
Sustu, konuşmadı. Sağ elini koydu yanağıma. Avcunun icini hissedebiliyordum. Fazlasiyla yumusakti. Ve hafifce güldü. Boyu benden biraz kisaydi. Parmaklarinin ucuna yukseldi. Yaklasiyordu bana gittikce. O yaklastikca benim kalbim daha cok atiyordu. Yillarca kafesine hapsolmus ozgurlugune kavusmak isteyen bir kuş gibi. Belki de kalbim onun kalbine kavuşmak istiyordu o yüzden bu denli hızlı atıyordu çıkacak gibi..
Fakat bu seferlik kavuşan o ikisi değil bizim
dudaklarımız dı. -
19.
+7Yumuşaktı. Okadar yumuşaktı ki hemde. Hatta tadı bile vardı. Tattığım en güzel şeydi şuana kadarki. Doyamıyordum dudaklarına. Her güzel şeyin sonu olduğu gibi bunun da oldu. Evet ilk öpücüğümdü ve gerçek aşkımdan gelmişti bu öpücük. O şerefsiz beni öpmemişti yaptığı oyundan dolayı belki de. Şükrettim iyi ki de olmamış öyle bir şey diye.
Kavuşanlar ayrıldıktan sonra sıra bizdeydi. Sarıldık sımsıkı. Ona "seni seviyorum" demek istiyordum ama olmuyordu. Çıkmıyordu ağzımdan. Tam çıkıcaktı ki saçlarına değdi burnum. Buram buram o kokuyordu. Beni benden almıştı o koku.
Ve yine söyleyememiştim ama söyleyecektim şimdi olmasa bile elbet söyleyecektim ona.
"Biz yine birbirimize daldık ya" dedi uzatarak.
Sesine kavuşmuştum. Biraz da sesine sarılasım geldi ama beceremedim.
"Evet daldık" dedim. "Bidahakine hazırlıklı ol ama boğulabiliriz" diye ergence devam ettim.
Gülümseyerek "istersen boğulmayı da deneriz" dedi.
"Olur dedim onu da deneyelim"
Evlerine varmıştık. Vedalaşmak icin birkaç şey söyleyecektim ki parmaklarinin ucuna kalkip yanagima bir buse kondurdu. Ben tekrar dondum kaldım. Ama alev alev yanıyordum aşka. Buzlarımın çözülmesi fazla uzun sürmedi.
Cevirdi yuzunu bana yan duracak şekilde isaret parmagiyla yanagina dokundu 2 kere. Ben de yavaşça öptüm onu incitmemeye özen göstererek. Son bir kez hızlıca sımsıkı sarıldı ve apartmana girip kapıyı örttü.
Beni başbaşa bırakmıştı onun icin atan bir yürekle. -
20.
+5Rahatsızım gençler benim gece mesaim bukadar iyi geceler herkese yarın görüşürüz inşallah