/i/Sözlük İçi

sözlük içi.
  1. 8.
    0
    Aşırı asosyallikten kafayı yemiş defalarca tımarhaneye yatmış bi şizofrenim. iğnelerle ayakta kalıyorum ama midemi bulandıran insanlardan mümkün mertebe uzak kalmaya çalışıyorum yine de. Mesele aslında gayet basit, karşındakine menfaat temin edeceğini göstermiyorsan kıçına tekmeyi yiyorsun. Bana sadece bi daha kafayı yemeden asosyal yaşayabilmemi sağlayacak şeyi söyle. Yaşım 24
    ···
  2. 7.
    0
    gibsen okumam amk insan bi özet geçer yazının altına
    ···
  3. 6.
    0
    Değişik bir bakış açısı. Benim gibi rahat büyüyen insanların geneli asosyaldir. Asosyallik genelde zorunluluktan olsa da senin bahsettiğin kitle seçerek asosyal olan kitledir.

    Dahilerin yanı sıra büyük filozoflar da asosyaldir ayrıca.Özellikle Platon büyük bir hevesle politikaya başlamışken aradığını bulamayınca iyice kendi hayattan soyutlamıştır.
    ···
    1. 1.
      0
      seçerek asosyal olmak diye bir şey olması mümkün değil. çünkü her insan, diğer insanların yarattığı bir insan haline dönüşür. yani bir insanın arkadaşları olsa da, olmasa da yine toplumun istediği hayatı yaşar. ayrıca rahat büyümekten kastın zenginlikse, zengin insanlar isteseler paralarıyla istediklerini elde edebilirler. bu da bir asosyallik türü olabilir fakat yine de zenginler her zaman çok daha fazla avantajlıdır.
      ···
      1. 1.
        0
        Seçerek sosyal ve asosyal olunum durumu vardır. Bunda zenginliğin ve fakirliğin sadece kişiye göre etmenleri vardır.Bir şahsiyeti hayattan soyutlayan durum daha çok yaşadığı tecrübeleri kendi durumuna göre felsefik veya bilimsel olarak yorumlamasına bağlıdır.

        Çünkü, 2 türlü insan vardır:

        1-Hayatı toplumun uyumuna göre yaşayan. Sadece hayallerle kurulu bir Ütopya'da yaşayan insan.
        2-Hayatı kendi gibinin keyfine göre yaşayan. Sadece icraatleri ve gelecekte ne yapacağını not tutmuş gerçek Dünya'da yaşayan insan.

        2. tür insan olmak için paraya ihtiyacın yoktur. Sadece bilinçaltında olan o ID'ni ve Süperego'nu dengelemiş zımbırtıyla azıcık oynamak.

        Anlatmaya çalıştığım insanın sürü pgibolojisine ihtiyaç duymamasıdır. Duymadığını anlayan insanlar zaten hayatı anlamanın ilk şifresini kırmıştır. Yalnızlık o bahsettiğin dahilerin ve filozofların aşması gereken bir şifreydi.

        Rahat büyümekten kastım şöyle söyleyeyim diğer insanların benim hakkında düşüncelerinin benim umrumda olmamasıdır. Paranın durumu sadece hayat standartlarını düzeltmek için vardır.
        ···
      2. 2.
        0
        paranın çok olması, hayatı daha kolay yaşanır hale getireceği kesin. ama parası olupta mutsuz olan insanlar olmadığı anldıbına da gelmiyor tabi ki bu, haklısın. yani demek istediğim insanlar parayla mutlu olurlar fakat her zaman bir yanları boştur.

        bu insanlar parayla mutlu olmanın sadece uyuşturucu etkisi yarattığını anlamışlardır. yani senin de dediğin gibi, bir insanın yaşadığı tecrübeleri kendi durumuna göre felsefik veya bilimsel olarak yorumlamasına bağlıdır. evet yani toplumun insan üzerinde yarattığı etkileri göz önüne alırsak, kimse tek olmak istemez. insanlar insanları yalnızlaştırır.

        insanlarda insanlara tepki olarak diğer insanlardan kendisini soyutlar. aslında işin özü tam da budur. her insan atalarının genlerini taşır. yani binlerce sene önce insanlık toplu halde yaşardı ve yardımlaşarak hayatlarını idame ettirirlerdi. bu da her insanın sürü pgibolojisine ihtiyaç duyduğu anldıbına gelir.

        sürüden kopan insan yalnız kalır ve depresif bir hayat sürer. bu bir insanın hayatının her döneminde gerçekleşebilir. yani çocukken okulda da gerçekleşebilir, büyüyünce iş ortamında da gerçekleşebilir.
        yani insana yalnız kalma kararını verdiren diğer insanlardır. kimse kendi içgüdüleriyle yalnız kalmak istemez.
        ···
  4. 5.
    0
    kim okur bunu amk hayatı giblemiyrum tamamda giblemediğim için okumuyorum
    ···
  5. 4.
    0
    mierda
    ···
  6. 3.
    0
    olum bu kadar yazıya 3 şuku niye vermişlerki anlamadım ben çok güzel yazmışsın bir an kendimi okuyorum sandım gerçi kendimi okudum ama :D
    ···
    1. 1.
      0
      herkes anlayamazda ondan.
      ···
  7. 2.
    +1
    panpa okudum, sen yazdıysan helal olsun güzel yazmışsın
    ···
    1. 1.
      0
      sağol panpa. evet ben yazdım.
      ···
  8. 1.
    +10
    hayatta herkes saygı görmek ister. peki, bir insana saygı kazandırması gereken şeyler nelerdir? para mı? karizma mı? popülarite mi? zeka mı?

    çevrenizdeki insanların yüzde doksanının hem kendi etraflarında, hem de diğer insanların etraflarında döndüklerini gördükçe, samimiyetin sadece bir kılıf olması ve menfaat ilişkilerinin, yani sahte dostlukların yarattığı rutinin farkına varmak sizi de bu hayattan uzaklaştırmıyor mu?

    eğer fazla iyiysen salak duruma düşersin, yani seni salak yerine koyarlar. eline vurup ekmeğini aldıklarında ise, sen hem salak, hem de en güvenilir dost konumuna ulaşırsın. sana bütün sırlarını anlatırlar. çünkü sen o kadar safsındır ki, sana sırrını veren sahte arkadaşın bile, etrafta senin kadar safını bulamayacağını kendisi de bilir.

    çünkü günümüz arkadaşlıklarının temeli ve sağlam kalması, karşılıklı çıkarlara dayanıyor. sense safları oynarsın, çünkü arkadaşa ihtiyacın olduğu için her şeye eyvallah çekersin. tabi bütün bunları kabul ederek arkadaşlığa devam edersen, bu seni karaktersizliğe iter. ama bir süre sen bunun farkına varamazsın.

    bir an önce sirkelenip, bütün bunlardan gına geldiğinde ise, arkadaşlarına rest çekmen gerekir. ama sen rest çekmeyip onlarla arkadaş kalmaya devam edersen, ortamların en malı olarak kalmaya devam edersin.

    eğer fazla konuşur ve hakkını ararsan, yani gözün açıksa, insanların menfaat yolları tıkanır ve sen de yalnız kalırsın. arkadaşlık, sadece karşılıklı çıkarlar doğrultusunda devam edemez. arkadaşlık arasında; fakir, zengin, çirkin, yakışıklı ayrımı yapılmaz.

    ama günümüz arkadaşlıkları bu söylediklerimin tam tersi şekilde yaşandığı için, bir ortamda kabul görebilmek adına başkaları gibi konuşup, başkaları gibi düşünüp, başkaları gibi para harcayıp, başkaları gibi giyinip, başkaları gibi hareket etmek zorunda kalırsın.

    başkalarını oldukları gibi kabul edebilmek için, kendinden ödünler vermen gerekir. ama sen bunu yapmazsan, seni başkalarının olduğun gibi kabul etmelerini beklersen, doğru yoldasındır. birbirlerini arkadaş sanan insanlardan daha farklı olduğunu bilmek seni ayrıcalıklı kılar.

    çabuk küsüp barışan ve sadece simülasyon arkadaşlığı yapan insanlarla bir arada olmaman senin insanlığındandır. tabi başkaları senin realist kafana ulaşamazlar. ama bu onların sahteliğinden dolayı kaynaklanıyordur tabi ki.

    sonra bir kaç arkadaş arada bir işleri düştüklerinde en son seni ararlar. sen listenin en sonlarında, birileri sıkıldığında aranırsın. işin ucunda yine menfaatin rol oynadığını bildiğin halde, o telefonu yine de açarsın.

    tabi açsan da, açmasan da, sen çoktan bir asosyale dönüşmüşsündür bile. o sahte arkadaşlar, tıpkı diğer arkadaşlarına yaptıklarını artık sana yapamazlar. çünkü sen kendini soyutlamışsındır, gerçek bir dostun peşindesindir. işte bir insan bu şekilde asosyal olur.

    o halde panpalar, saygı görebilmek için huur olmak, ya da bir takım huurluklara göz yummak mı gerekiyor? gerçek saygının ayaklar altında gezdiği şu günlerde, paranın ve popüleritenin yarattığı sahte kahramanların ve hitap ettikleri insanların bu dünya için ne yaptıklarını sanıyorsunuz ki?

    gerçek insani dürtülerle hareket edip, doğal olmak mıdır eziklik? yoksa her şeyin en pahalısını satın almakla övünen insanların, yani etiketci insanların özentilikleriyle dolu, doğallıktan uzak olan yapmacıklık mıdır eziklik?

    daha önce duyduğum çok güzel bir söz vardı; bu hayatta sadece adiler ve dahiler yükselir diye. işte anlatmaya çalıştığım her şeyin tek cümlelik özeti de buydu. peki dahiler kimlerdir? mesela; teslalar, newtonlar, einsteinlardır. bu adamların hepsi asosyaldir.

    yani gerçek insani dürtülerle hareket ettikleri için, toplumun ne denli sahte insanlarla dolu olduğunu ve hiç bir şeyin hiç bir şeye değmeyeceğini anlamış oldukları için, sadece kendi çocuklarına değil, bütün insanların çocuklarına miraslar bırakmışlardır. bu da onların farklarını gösteriyor değil mi?

    gelelim adilere. peki adiler kimlerdir? bir çoğunu zaten biliyoruz. sadece siyasi olarak düşünmeyelim. çalan, çırpan, öldüren, haksızlık yapan, gibtiritaktan şarkılarla zirvelerde milyonlarla oynayan, sadece benden daha yakışıklı diye daha iyi yaşayan insanlar. bu dünyanın neresini gibimize takmalıyız? hiç bir şeyini.

    sağlıcakla kalın.
    Tümünü Göster
    ···