/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    +86 -6
    edit: hikaye bitmiştir takip eden herkese teşekkür ederim

    (B: ben E: eylül)
    B: off çok güzel olmuş ya eline sağlık
    E: afiyet olsun aşkım yarın sabah da gözleme yapıcam sana
    B: okula gitmeyecek misin kızım ne gözlemesi ?
    E: yok ya ben yarın da gitmiycem sanırım
    B: nedenmiş o ?
    E: şey ya pek can...
    B: eylül bunu daha önce konuşmuştuk biliyosun
    E: ama bu seninle ilgili değil ki canım istemiyor sadec..
    B: canın manın değil o okula gidilecek
    E: off tamam vanic tamam gidicem rahatladın mı
    B: ama ben ben sana bunu hep söylüyorum benim için sınırlarını aşma her şey yerli yerinde olsun diye
    E: biliyorum canım biliyorum da işte ne bileyim
    B: şimdii bana bi tabak daha koysana şu patlıcandan ehehehe
    E: tabi canım ver getireyim hemen hıhıhıhı

    O mutfağa gittiği sırada telefonum titredi. Eylülün yanında asla sesini açmazdım hep titreşimde bırakırdım. Mustafa arıyordu. Açtım

    B: efendim kanka
    M: vanic kanka acil aşağı gelsene
    B: ne aşağı lan bizim burda mısın
    M: oyalanma olum gel işte önemli olmasa neden çağırayım aq
    B: allah allah tamam bekle geliyorum hemen

    Eylül mutfaktan seslendi "kimle konuşuyosun aşkım ?" diye
    Mustafa deyince şöyle bi şaşırdı tabi. Mustafa bizim fakülteden bi çocuk ama benim de Eylülün de arası o kadar iyi değil mustafayla. öyle arada bir aynı ortamda bulunmuşluğumuz var. telefonda kanka diye seslenmem de tamamen hitap amaçlı yoksa kankam olduğundan değil.
    Eylüle biraz beklemesini söyleyip aşağı indim mustafanın yanına. mustafa hemen kolumdan tuttu çekti binanın biraz yanıdaki girintiye doğru sokuşturdu. Bir anda o görüntüyü görünce gözlerim yuvalarından fırlarcasına açılmıştı.

    Okan , neredeyse tanınmaz hale gelmişti.
    ···
  1. 2.
    +4
    Diyalog var tutar
    ···
  2. 3.
    +2
    Devam et
    ···
  3. 4.
    +1
    Devam et lan güzelmiş
    ···
  4. 5.
    +1 -2
    Hikayeyle ilgili bilgi nerde amk delisi
    ···
  5. 6.
    +16
    Okan benim baya samimi bir arkadaşımdır. Samimiden biraz daha iyi olabilir. Yeri geldiğinde dertleştiğim yeri geldiğinde güldüğüm eğlendiğim sevdiğim bi insandı kısaca. Kimseyle de kolay kolay sorun yaşamazdı. ama anladığım kadarıyla bu sefer biraz farklıydı. çünkü gözleri morarmış, muhtemelen yumruklanmaktan şişmiş artık göz kapaklarından gözlerinin için görünmez olmuştu. dudakları patlamış , yanakları şişmiş , önde alt sıradaki dişlerinden de ikisi yarıya kadar kırılmıştı. yerde öylece sırtı duvara yaslanmış yatıyordu.

    B: ben M: mustafa
    B: o o oğlum ne oldu buna ne yaptınız lan siz
    M: bildiğin gibi değil hemen bişeyler yapmamız lazım sen anlarsın diye sana getirdim
    B: lan allahın malı ben ne anlayayım
    M: oğlum kafa mı kaldı bende aq bağırma (hızlı hızlı soluk alarak) bişeyler yapalım adamın durumuna baksana
    B: oğlum nasıl bişeye karıştınız ne yaptınız bunu kim yaptı ya
    M: biz de bilmiyoruz ki anasını gibtiklerim 6 kişi bir anda çullanmışlar ben de o sırada kafeden çıkıyordum kalabalığı görünce gittim baktım bizim okan
    B: vay anasını si..
    O sırada Eylül arkamdan seslendi

    E: ohaa vanic noluyor burda bu ne hal (okana doğru hızlı adım yaklaşıp eğilerek ) okan ? okan iyi misin ?

    B: dur egeyi arıyayım
    M: olum başkalarını karıştırmayalım istersen ne olduğu belli değil
    B: egeden bahsediyoruz aq saçma sapan konuşma ben demek o demek zaten
    M: neden arayacaksın ki ne yapacak o aq
    B: ulan sen neden bana geldin ?
    M: şey işte ne bil..
    B: ben de o yüzden onu arayacam işte

    egenin numarasını çevirip beklemeye başladım
    açtı

    E: ege B:ben

    E: ooo efendim hafız nabıyon
    B: kanka yardımına ihtiyacım var nerdesin
    E: hayırdır kanka şimdi son bi müşteri vardı bıraktım eve dönecektim ama
    B: kanka taksiyi kaptığın gibi buraya bizim aparta gel acil olmasa biliyosun...
    E: tamam oğlum tamam bekle 15 dakkaya ordayım

    Ege ek iş olarak geceleri taksicilik yapıyordu. Araba kullanmaya da bayılırdı zaten. Bu arada ege demek, ben demekti. Benim hayatım boyunca sahip olduğum tek gerçek dostumdu. Birbirimizi tamamlardık her zaman. Lise 2'den beridir böyleydik egeyle.

    Telefonum çaldı , ege arıyordu.

    E: kanka duyduklarım doğrumu bu okanla ilg...
    B: gel de bi hele kanka konuşuruz okan burda
    E: vay huur çocukları hemen geliyorum
    kapattı.

    Ama nerden duyduğunu soramamıştım. Nerden duymuş olabilirdi ki aq ?
    Tümünü Göster
    ···
  6. 7.
    0
    Reeez devam et
    ···
  7. 8.
    +12
    Ege gelir gelmez taksiden inip okanın yanına koştu. Kaşlarını çatarak , gözlerini patlatarak bakıyordu onun o haline. Hemen taksiye bindirdik okanı. Hastaneye gitmesi lazım ulan adamın , az daha bekletsek ölecek anasını satayım. Zaten aralık ayındayız hava tak gibi soğuk.
    E:Eylül B:ben

    E: nereye gidiyorsunuz canım noluyor ben de geleyim
    B: ben de bilmiyorum eylül sen evde kal ben gelmeden de gideyim deme ben gelince seni bırakırım çok geç kalırsam da bende kalırsın
    E: ya ben de geliyorum olmaz öyle şey şu hale bak
    B: eylül hayır dedim eve geç beni bekle sen karışma
    E: off ama...
    B: (sesimi yükselterek ) eylüüül !
    E: tamam tamam haber et ne olduğundan
    B: tamam ederim

    taksiye atladık. okanı direk acile zütürdük. doktorlar hemşireler onunla ilgilenirken haliyle hastane polisi de bizimle içli dışlı olmuştu

    P: polis M: mustafa E:ege B:ben)

    P: hayırdır beyler kavga falan mı var durum nedir
    M: abi vall... (lafını kestim)
    B: abi bilmiyoruz ki 5-6 kişi girişmişler bizim fakülteden bu çocuk o yüzden getirdik.
    P: kardeşim tamam da neden siz getiriyorsunuz olay anında yanında mıydınız ?
    E: yok abi ben taksicilik yapıyorum tesadüfen ordan geçtiğim sırada kalabalığı görünce bi durup bakayım dedim zaten birkaç kişi daha yönelince dağıldı bu şerefsizler de

    ben kendi kendime küfretmeye başlamıştım egeye. ulan böyle saçma uydurma mı olur aq malı ? fazla yapmacık ve anlamsızdı ve o an neden gerçeği mustafa anlattırmadığımızı da anlamamıştım. ama egenin anlattığı gerçek hikayeden daha bi yaratıcıydı sanki.

    polisin anlamsız bakışlarından çok üzerimizde durmayacağını anlamıştık. zaten istanbul büyük şehir aq böyle binlercesi yaşanıyor.

    egeye halen anlam veremediğim bakışlarla bakıyordum ve içimden küfretsem de az çok sıyırmıştık.

    o sırada mustafanın üzerinden bi telefon sesi gelmeye başladı
    o da alışık olmayacak ki çok istifini bozmadı ama şş telefonun çalıyor lan dediğimizde ayıldı ve ceplerini yokladı.
    Okanın telefonu çalıyordu ve miray arıyordu. eğer o miray tahmin ettiğimiz miraysa bizim okuldan, uzun açık kahve saçları olan, 1.70 boylarında ve okan için deli olan gayet alımlı güzel bi kızımızdı. mustafa açamazdı çünkü o gereğinden fazla konuşur mallık yapardı. ege açtı hoparlöre verdi.

    M: alo , alo okan ?
    E: ege ben buyrun
    M: okan yok mu okan nerde iyi mi
    E: pek iyi diyemem ben kiminle görüşüyorum ?
    M: miray ben ya okuldan , tanımadın mı
    E: tanışmamıştık
    M: ya okan nerde durumu nasıl
    E: pek iyi diyemem
    M: nerdesiniz siz
    ege yerimizi belirtti
    M: geliyorum hemen
    E: dur acele etme gelip ne yapacaksın
    M: okandan özür dileyeceğim.

    Kapattı.
    Tümünü Göster
    ···
  8. 9.
    +20
    ben ege ve mustafa mal mal kalmıştık. birbirimize bakıyorduk öylece. ne demişti şimdi bu kız aq ? hayır gelmesini anlıyoruz çünkü okanı deliler gibi seviyordu ama okan ona pek pas vermezdi. hadi gel tamam da , neden okandan özür dileyeceksin ? ne yapmıştı ki okana ? bu okanın başına gelenlerle alakası mı vardı acaba ? biz düşünmeye çalışıyorduk ama aklımızı da çok çalıştıramıyorduk bu konu üzerine. dudaklarımızı bükerek vay dıbına koyayım demekten başka bişey yapamadık. çok geçmeden miray damladı zaten hastaneye. koştura koştura yanımıza geldi. bir de acele etmiş olacak ki bi paltosu vardı üzerinde altında pijaması artık eşofmanı mıdır nedir ondan vardı.

    M:miray B:ben

    M: noldu ? noldu okan nerde iyi mi o ?
    B: dur sakin ol biz de bilmiyoruz doktorlar ilgileniyor.
    Miray birden bire ağlamaya başladı. olabilirdi yani sonuçta kız hemen duygusala bağladığını düşündük. oturttuk biz de etrafına oturduk banklara.

    Birden bire sessizliği bölüp anlatmaya başladı Miray...
    ···
  9. 10.
    +29
    beyler pusuyor musunuz aq kendi kendime yazmıyorum inşallah
    ···
  10. 11.
    +1
    Taksici var tutar rez
    ···
  11. 12.
    +22
    M: miray B: ben E: ege

    M: ben böyle olmasını istememiştim. çok yalvardım ama dinlemediler gerçekten be...
    E: neyi istememiştin şunu açık açık anlatsana
    M: ben , ben çok üzgünüm
    B: miray neye üzgünsün noluyor aq düzgün anlat
    M: ben kaana çok yalvardım çok söyledim ama dinlemedil...
    E: ne kaanı lan hangi kaan şu bizim sarı kaan mı ?
    M: evet o ama gerçekten ben ayaklarına kapandım yalvardım dinlemediler.

    benim tam olarak beynim yanmıştı. ne olduğunu anlamaya çalışmıyordum bile çünkü artık kafam basmıyordu.
    ege sinirlenmeye başlamıştı farkındaydım ki kolay kolay sinirlenen biri değildi. miray devam etti
    M: aralarından sadece birinin kaan olduğunu biliyorum gerisini tanımıyorum
    B: ulan bunun okanla ne alıp veremediği var ?
    M: şeyy
    E: ney aq ney ?
    M: okan beni istemediği için kaan sinirlendi iyice
    E: o ne demek ulan şimdi böyle taktan sebep mi olur ?
    M: işte ben de onu anlatmaya çalıştım ya kaana
    B: ulan bu senin neyin oluyor da seni istememesine sinirleniyor anan değil baban değil
    M: sadece çok ..
    E: ne çok ne çok dıbına koyayım konuş ya şu hale bak
    M: çok yakın arkadaşım ya okula başladığımdan beri en yakın arkadaşlarımdan biri kaan işte
    B: artık ne kadar yakınsa şu duruma bak anasını satayım
    E: hay kaanının da senin dee.. (sigara çıkartarak dışarıya gitti hızlı adımlarla)

    mustafa mirayla konuşmaya devam etti
    Mi : miray M: mustafa

    M: iyi de bu huur çocuğu sırf okan seni istemiyor diye ağzını gözünü dağıtmak zorunda değildi çocuğun haline bak
    Mi: işte ben de onu söylemeye çalışıyorum çok yalvardım çok söyledim ama dinlemedi

    ben mustafayı az kenara çektim
    B:oğlum bence bu işte başka bişey var
    M: aynen aq şuna bak böyle taktan sebep mi olur ?
    B: şu geceyi atlatalım da kaanı ayrı düşünürüz şuan okanın durumu önemli
    M: aynen ya zaten geç oldu şurayı bi halledelim inşallah ciddi bişeyi yoktur baya kötüydü durumu
    B: aynen ya dıbınakodum doktoru da bi gelemedi ki bişey öğrenemiyoruz aq

    o sırada telefonum çaldı eylül arıyordu

    E: alo aşkım nerdesin ya çok merak ettim saat 11 oldu nerdeyse
    B: arayamadım ya kusura bakma hastanedeyiz işte okanla uğraşıyoruz gelirim birazdan
    E: tamam hayatım evdeyim ben seni bekliyorum
    B: bu gece bende kalırsın çok geç oldu
    E: ya olur da sana sorun olmasın şimdi
    B: ya ne sorun olacak açarız bi çekyatı yatarsın
    E: tamam canım gelirken ararsın
    B: tamam görüşürüz

    o sırada mustafanın doktorla konuştuğunu gördüm ege de içeri geliyordu.
    Tümünü Göster
    ···
  12. 13.
    0
    Reserve
    ···
  13. 14.
    +1
    Hızlı yaz bin
    ···
  14. 15.
    +13
    doktor gittikten sonra mustafanın yüzünde bir "oh be" bakışı görür gibi oldum.
    hemen yanına gittik egeyle ne oldu lan diye sormaya başladık.

    M: olum şükür ya öyle önemli bişey yokmuş 1-2 kırık bi de bacağında zedelenme mi ne varmış 6-7 gün burda kalacakmış ciddi bişey yok yani
    E: oh be şükür aq hadi sizi de eve bırakayım artık
    B: tamam beyler dağılalım o zaman sevindim ya bu kadarla atlatmasına

    Miraya seslendim

    B: miray hadi gel gidiyoruz
    M: ne olmuş nesi varmış okanın ?
    B: önemli bişey yokmuş allaha şükür sadece bi hafta kadar burda kalacak
    M: of allahım şükürler olsun şükürler olsun...
    B: hadi hadi gidiyoruz sen neyle gelmiştin
    M: ben bi taksiye atladım geldim ya yine aynı şekilde gidicem zaten
    B: olmaz öyle şey gel biz bırakırız
    M: yok ya hiç gerek yok siz gidin ben kendim şeyaparım...
    B: gel gel olmaz öyle gece yarısı oldu kız başına bırakmayız seni böyle
    Arkamdan egeyle mustafanın da "tabi yani olm" bakışlarını seziyordum.
    M: eh iyi bakalım

    Taksinin yanına gittik ege kulağıma yaklaşarak "oğlum siz arkaya oturun miray önde tek otursun erkeğin yanına bırakmayalım şimdi kızı" dedi. haklıydı yani aq.

    Oturduk gidiyoruz en erken mustafayı indirdik. daha sonra bizim apartın ordan geçtik mirayın evi biraz daha uzakta kalıyordu ege de ordan eve geçecekti. Ben inerken egeye bi göz kırptım o neyi ima ettiğimi gayet iyi anlamıştı hafiften hiddetlenerek
    E: hadi hadi gibt... bas git eylüle selam söyle
    B: tamam kanka ya ne kızıyorsun iyi akşamlar, sana da iyi akşamlar miray
    E: eyvallah hafız görüşürüz

    Hafif sırıtmalı bi yüz ifadesiyle taksiden indim eylülü aradım daha ilk dıııt sesinin başında açtı demek ki telefon elinde bekliyordu.

    E: heh efendim aşkım naptın
    B: kapıyı aç canım geldim ben
    Telefonun kapanmasıyla kapının açılması bir oldu.

    Hemen boynuma atladı açar açmaz. O açık kumral saçlarını okşadım ben de başından sırtına kadar. Birkaç saat olmuştu ama özlemiştim yine de be. Öptüm yanağından. o da öptü
    E: çok merak ettim canım nabıyosunuz ya hiç haber de vermedin bi de haber ver demiştim yani
    B: ya canım hiç sorma dur geçeyim anlatırım
    ···
  15. 16.
    +6
    Ege kesin gibti kızı aq neyse rez
    ···
  16. 17.
    +16
    E: ee canım ne oldu okana bişeyi varmıymış ?
    B: ya var tabi adamın halini görmedin mi ...
    E: ya off anladın işte ciddi bişey var mı diyorum
    B: yok canım yok merak etme biraz hastanede kalacakmış sadece atlatır yani ciddi bi durum yok.
    E: heh tamam nedenmiş kim yapmış bişey öğrenebildiniz mi
    B: ya vallaha şimdi şöyle söyliyim , bişeyler öğrendik ama nedir ne değildir hala anlamadım
    E: nasıl yani canım ?
    B: ya bu okan için deli olan bi kız vardı hatırlıyo musun
    E: hıhı evet miray benim arkadaşım o
    B: hadi ya ? neyse işte onun yakın bi arkadaşı var kaan diye sarı bi çocuk
    E: bizim okuldan mı o da
    B: evet bizim okulda
    E: yok onu tanımıyorum ya ee ?
    B: o yapmış işte hem de sırf okan mirayı istemiyor diye
    E: hadi be saçmalama ciddi misin kaan miray ne alaka ?
    B: işte sırf arkadaşını istemiyor diye böyle bişey yapması garip geldi yani ya çocuk çok gerizekalı ya da cidden aralarında kardeşten öte bişey var
    E: ya bırak hayatım kimin arasında kardeşten öte bişey kaldı bu devirde
    B: e benle ege var mesela ?
    E: ya hayır kız erkek olarak bahsediyorum ..
    B: doğru ya hayatım ben çok yorgunum yatayım artık ben burda yatarım sen benim yatağımda yat
    E: tamam canım yatalım da şey..
    B: he ?
    E: ben birlikte uyuruz diye düşünmüştüm
    B: birlikte mi yok ya olmaz öyle şey

    ben yatak odama doğru geçiyordum zaten öğrenci evi bi yatak odam bi mutfağım bi de salon var anasını satayım. odama gidip kendime yorgan çarşaf falan getirdim çekyatı açtım eylülü de zorla odama gönderdim kapılarımız açıktı ama olsun yine de birlikte uyuma taraftarı değildim henüz.
    Gece bir ara yorgunluktan mıdır bilmiyorum belimin ağrısına uyandım hem de bi su içerim diye. Eylül göğsüme sarılmış başını da kolumun üzerine koymuş saçlarını salmış bacağını da bacağımın üstüne atmış , bildiğin yapışmış bana uyuyordu öylece. Ben de biraz kızsam da yine kıyamadım, uyanmasın diye hareket etmedim. telefona bakayım dedim saat kaç diye, egeden mesaj gelmişti.
    EGE (02.36) : oğlumsabah uyanır uyanmaz beni ara
    ···
  17. 18.
    0
    Rezervatullah
    ···
  18. 19.
    +1
    Devam kardo gece gece sardı
    ···
  19. 20.
    +15
    Ben tabi bi meraklandım hayırdır diye düşünmeye başladım ama uyumuştur diye de o an arayamadım çünkü mesaj 2 buçuk gibi gelmişti saat 4 tü . zaten eylüle de kıyıp pozisyonumu bozamadım. ben de attım kolumu onun üzerine tekrar uyudum mis gibi kokusunu çeke çeke.
    sabah eylülün "aşkıım hadi kahvaltı hazır" diye seslenip yanağıma dudaklarını iki kez kondurmasıyla uyandım. o güne kadar hayatımda yaşadığım en güzel sabah olabilir belki de bilmiyorum. kalktım ayılmaya çalışırken saate bakayım dedim. saat 12 olmuş. ulan dedim noluyor anasını satayım hayatımız çöktü.

    B: sen ne zaman kalktın ya
    E: canım ege aradı seni sabah 9 gibi onun sesine uyandım ben bidaha uyumadım
    B: ege mi haa off ne dedi peki
    E: bana bişey demedi ama hızlı hızlı konuşuyordu zaten vanic uyanınca beni arasın dedi sadece
    B: hadi ya dur bi konuşayım onunla geleyim sen masayı hazırla o sırada
    E: tamam hayatım

    Hemen koşa koşa balkona çıktım egeyi aradım gece yazdığına göre önemli bişey olmuş olacaktı.
    Aradım. Ege açtı. Ama şaşırmıştım. Ege ağlıyordu.
    E: a , alo
    B: alo kanka hayırdır iyi misin sen ne oldu ?
    E: oğlum , ben .. bilmiyorum iyi miyim değil miyim
    B: nerdesin kanka bi konuşalım istersen
    E: evdeyim nerde olacam gitmedim okula
    B: tamam biz de gitmedik zaten geliyoruz
    E: eylül sende heralde
    B: evet kanka biliyosun zaten dün akşamdan ?
    E: kafa mı kaldı olum , eylülü getirme ya.
    B: niy... tamam kanka ben geliyorum şimdi bekle sen.

    Eylülün yanına koştum kahvaltımızı ettik benim hızlı yediğimi farketti zaten.
    E: canım ne oldu acelen mi var ?
    B: evet ya şey egenin yanına uğramam lazım da
    E: e tamam canım masayı toplayayım gidelim o zaman
    B: şey ben tek gitsem daha iyi olur sen de eve gidersin artık
    E: ya seni de bırakmak istemiyorum
    B: yok canım ne olacak sanki küçücük çocuğum
    E: ne bileyim canım işte endişeleniyorum seni geride bırakınca biraz daha kalayım burda olmaz mı

    Bunu biraz düşünmem gerekiyordu. Ama o an kalktım ben arayana kadar bişey yapmamasını evde kalmasını söyledim o da markete çıkacağını bişeyler lazım olduğunu söyledi zaten. Bi kez öpüp çıktım evden. Ege aklımı kurcalıyordu sürekli ne olmuştu acaba ona ? Ağladığını 2. kez görüyordum ve kolay kolay hiçbir şeyi dert etmezdi.
    Yoldayken aradı
    "kanka 1-2 paket uzun marlboro alsana gelirken"
    ···
    1. 1.
      0
      Rez panpa
      ···