+9
-2
arkadaşımın doğum günü vardı. dedi ancasilikatin sensiz olmaz kesin
geliyorsun. dedim tamam geliyorum.
biriktirdim paramı hazırladım kendimi giydim cicişlerimi bunların eve
gidiyorum. ben içimden gibiyim 5 erkek doğum günü kutlaması gibik olacak
diyerek üzüle üzüle yola koyuluyorum. vardım eve çaldım kapıyı kapının
açılmasıyla gibimin ters dönmesi bir oldu. bebek gibi bir kız..
pardon ?
şey uğur'un doğum günü için gelmiştim ?
ay buyur canım içeri gir .
içses ( girmez miyim).
dedi ayakkabılarını çıkar koy şuraya tamam dedim ayakkabımı çıkarmamla
çorabımın delik deşik olduğu gerçeğinin aklıma gelmesi bir oldu. başımdan bir
kaynar su döküldü böyle şansımı gibeyim ne iğrenç bir adamım saydırıyorum
kendime. beyler öyle bildiğiniz yırtık değil hani sokak çocuğuna hediye etsen 4 mahalle boyunca kovalar seni dalga mı geçiyorsun diye. evsiz bir adama
versen biz daha ölmedik der. o biçim bir çorap ve hayatımın en gerilim dolu
dakikaları başlamış oldu.
geçmişte izlediğim ninja filmleri aklıma geldi ben bu çorabı saklayarak günü
geçirebilirdim. ayakkabıdan çıkardığım gibi;
"hadaa huyyt" çektim kız görmeden salonun kapısından içeri attım kendimi
fakat daha büyük bir engel vardı herkes salondaydı "huyaaa hiy" çekerek bu
sefer koltuğa fırlattım kendimi ayaklarımın üstüne oturarak. evet kamufle
olmuştum artık geri kalan vakti böyle geçirecektim. 1-2 saat güzel espriler
yaparak iyice ısındım ortama ama hiç kalkmıyorum ben çömmüşüm oraya.
derken doğum günü pastası geldi herkesin içeriye geçmesi gerekiyordu.. o
kapıyı açan kız elini uzattı beni kaldırmak için artık buraya kadar diye
sayıklıyordum içimden..
ama daha ninja hareketlerim bitmemişti uzattığı eli tutup hıphızlı bir şekilde
kalkıp 180 derece etrafında dönüp kızın arkasına geçtim koltuğa itip kaçmaya
başladım.. hemen aldım ayakkabılarımı çıktım evden ağlaya ağlaya.
daha demin çorapları mahallenin çöplüğünde yaktım..