+3
-1
1. "yabancı", (1942), albert camus
nobel edebiyat ödülü sahibi fransız felsefeci ve edebiyatçı albert camus'nün, saçma (absürd) felsefesini anlattığı eseridir.
kitabın olay örgüsünde her şey çok kısa bir zaman aralığında olup biter: cezayir’de rastlantısal biçimde bir arap’ı öldüren orta sınıftan bir fransız olan meursault, kendisini adım adım ölüme zütüren süreci tamamen kayıtsız biçimde izler.
yapıtta meursault kendine, topluma, hayata hatta ölüme dahi kayıtsız kalacak biçimde tüm varoluşa yabancılaşması yalın bir dille anlatılır.
2. "karamazov kardeşler", (1880), fyodor mihayloviç dostoyevski
dünyadaki en büyük romancıların başında gelen, fyodor mihayloviç dostoyevski'nin metafizik romanlarının belki de en büyüğü olan "karamazov kardeşler" hayata, ölüme, tanrıya, insan ilişkilerine, özgürlüğe, ideolojilere dair muazzam sorgulamalarla dolu bir çok büyük bir yapıttır.
3. "böyle buyurdu zerdüşt", (1883), friedrich wilhelm nietzsche
tam adı "böyle buyurdu zerdüşt: herkes ve hiç kimse için bir kitap" olan eser, dâhi alman filozof friedrich nietzsche'nin felsefesini anlattığı en önemli eserdir.
roman kategorisine tam olarak girmemekle beraber, felsefî bir anlatı olduğunu söylemek mümkündür. yine de sınıflandırmak açısından zor bir yapıttır.
nietzsche kendi kitabını "yazılmış en derin eser ve insanlığa bir hediye" olarak tanımlamıştır.
nietzsche'nin felsefî görüş ve kavramları açısından çok önemli bir yer tutmaktadır. eser aynı zamanda çokça eleştirilmiş ve yanlış anlaşılmıştır.
4. "suç ve ceza", (1866) fyodor mihayloviç dostoyevski
dostoyevski'nin en meşhur romanı olan "suç ve ceza" fakir bir hukuk fakültesi öğrencisi olan raskolnikov'un tefeci bir kadını ve kardeşini öldürmesiyle ilerler.
dostoyevski'nin ahlâk, suç, ceza, masumiyet, iyilik ve kötülük, tanrı ve din gibi önemli konu ve kavramları işlediği metafizik romanlarından bir diğeridir...
5. "dönüşüm", (1915), franz kafka
kimilerince "uzun öykü" kimilerince ise roman olarak değerlendirilen "dönüşüm" gregor samsa'nın böcekleşmesi ile başlar.
gregor samsa'nın bir böceğe dönüşmesi, sistem içindeki çarkların bir dişlisi olan; eleştirmeyen, sorgulamayan, sadece boyun eğip, topluma uyan bir kişi olmaktan çıkıp, kendi bireyselliğini bulma ve dolayısıyla toplum dışına itilme anldıbını taşır.
6. "bulantı", (1938), jean paul sartre
nobel edebiyat ödülü'nü reddeden jean paul sartre ilk romanı olan eser, varoluşçuluğun kült kitaplarından biridir.
"günlük" biçiminde yazılan kitapta güçlü bir bireyci ve toplum karşıtı görüş ortaya koymuş; kendi felsefesinin temel öğelerini bu kitapta anlatmış ve kitabın başarısıyla büyük bir şöhret sahibi olmuştur.
7. "veba", (1947), albert camus
veba albert camus'nün 1947 yılında yayınlanan en önemli romanlarından biridir. camus, romanda, cezayir'deki oran şehrinde yaşanan veba salgınını çeşitli satırarası okumaları ile anlamlandırılacak şekilde anlatmıştır.
kitapta yapılan analojilerin en önemlisi tüm avrupa'ya adeta kara bir veba gibi yayılan naziler'in fransa'yı işgalidir.
camus "saçma" felsefesini bu yapıtta da geliştirmeye devam eder. varoluşun saçmalığına karşı, yine de umutlu olmayı, mücadele etmeyi ve hayata anlam katmayı önerir.
8. "savaş ve barış", (1869), lev nikolayeviç tolstoy
dünyanın en büyük romancılarından biri olarak kabul edilen tolstoy'un anıtsal romanında, tanrı'nın varlığı, nihilizm, vatanseverlik, ahlâk gibi kavram ve bu kavramlar etrafında dönen sorunlar irdelenir.
roman aynı zamanda dünya edebiyatı'nın en önemli tarihî romanlarından biridir.
9. "siddhartha", (1922), herman hesse
hermann hesse'nin, siddhartha gautama'nın yani buda'nın hayatını konu alan, budizmi ve budist felsefeyi, anlatan, yazarın en ünlü eserleridir. roman kahramanı siddhartha, tıpkı buda gibi bir prenstir.
gerçek bilgiye ulaşmak için babasının uzun süreli direnişine aldırmayarak sarayını, gençliğini ve ailesini geride bırakarak ormanlara çekilir.
gezgin bir dilenci olarak yaşdıbını sürdürdüğü uzun bir dönemin ardından buda ile karşılaşır ve aralarında uzunca bir sohbet geçer. buda ona, budizm'in yapısını ve felsefi derinliğini anlatır ve siddhartha hayatında yeni bir yola girer...
10. "düşüş", (1956), albert camus
albert camus'nün 1956 yılında yayımladığı "düşüş" isimli yapıtı, modern insanın, kendi bencillik ve çaresizliklerini adım adım görmek zorunda kalışını ve çelişkilerini irdeleyen bir romandır.
Tümünü Göster