Sercan üç dediğim zaman kafalarından vurmanız gerekiyor…ikinci bir şansınız yok dedi gruba.
Kendiside her iki hedefi açıkça görebilen daha yakın bir yere yerleşti.
1….
2….
3…. Dediği zaman Mert ve Batur aynı anda ateş ettiler ve askerleri kafalarından vurarak etkisiz hale getirdiler….hızlı adımlarla cesetlerin yanına giderek ölüp ölmediklerini kontrol ettiler ve sonrasında cesetleri yakındaki çöp konteynerine attılar….
Şehrin içlerine doğru ilerliyorlardı…..her adımda hedeflerine biraz daha yaklaşıyorlardı…..
Şehir meydanındaki kilise önlerine tüm heybeti ile belirdiği zaman Mert yanındaki haritayı çıkartarak….
“kilise burada….buna göre gideceğimiz yer buranın tam 300 metre kuzeyinde….burada olmalı…..”
Dedi ve haritayı katlayarak çantasına koydu.
Koyarken dikkatini kilisenin kulesindeki bir ışık çekmişti.

Hemen gruba şuraya kaçın diyerek hızla uzaklaşmalarını söyledi kendiside yerinde kaldı.
Telsizden Batur’a …..
Batur……kilisenin kulesinde bir keskin nişancı var….alabilirmisin ?... dedi
Batur tüfeğin dürbününden kuleye bakarak…
Alabilirim ama yardımın gerekecek dedi Mert’e…
Tamam dedi Mert…yerinden kıpırdamıyordu….dürbününden kuleyi izliyerek.
Şu anda kulenin sağ tarafında……bekle……bekle…..bekle…..ŞiMDi….
Demesiyle arka tarafından bir susturucu sesi geldi…..kuledeki adamın kafasının arkaya doğru patladığını görmüştü dürbününden…..
TEMiZ dedi Mert….ilerliyelim….

Sercan hızlıca kilisenin köşesinden baktı ve hedef binamız bu tarafta dedi….
AYNI ESNADA PROFESÖR Geregin ARAKELYAN’ın Ofisi…….
Emir Poyraz yanındaki 2 silahlı adamıyla birlikte Profesörün ofisindeydi….
- Vladimir bey…..bomba hazır ve aktive edildi…..
- Zahmetleriniz için minnettarım Profesör…..istediğiniz gibi paranız hesabınıza yatırılacaktır…
- Çok teşekkür ederim Vladimir bey…..ama kabalığımı affedin lütfen….para kimin adına yatacak peki….biliyorsunuz ben devlet adına çalışan bir bilim adamıyım bu sorun çıkarabilir….
- Anlıyorum Profesör…..paranız hesabınıza iki adet AK-47 ismiyle yatırılacak…..
- Anlamadım AK-47 mi ded……..
Emirin yanındaki silahlı adamlar Profesörün üzerine tüfeklerindeki tüm mermileri boşalttılar….

Emir , Profesörün cesedinin başına gelip elindeki hesap cüzdanını bıraktı ve LÜTFEN HEMEN HARCAMAYIN PROFESÖR……SiZ DEVLET ADINA ÇALIŞIYORSUNUZ BU SORUN ÇIKARABiLiR…dedi ve silahlı adamlarla odadan çıktılar….
Silah seslerini duyan Sercan gruba bakarak adamımız o binanın içinde dedi ve koşmaya başladı…
evin içine girdiklerinde onları sessizlik karşıladı….ofisin her yerinde Ermenistan devletinin işaretleri ve bayrakları vardı.
Temkinli bir şekilde odaları kontrol etmeye başladılar.
Sonra ofisinin olduğu yere geldiklerinde yerde yatan cesedi gördüler…..

Mert adamın atardamarını kontrol etmek istediği zaman Sercan boşuna kontrol etme adamı delik deşik etmişler……ALLAHIN BELASI PgibOPAT diyerek ayağını yere vurdu ve cesedin yanına gelerek üzerindeki kanla kaplanmış hesap cüzdanını inceledi….para adamın hesabındaydı ama 12 saat sonra tekrar gönderildiği hesaba yönlendirilecekti…..
Ortalıkta ölüm sessizliği vardı…..Sercan telsizden….
- Yeliz ben Sercan….cevap ver…..
- Dinliyorum Sercan devam et…
- Emir profesörün yanındaymış…..adamı öldürmüş….
- ALLAHIN BELASI ADAM…..HEMEN ORADAN UZAKLAŞIN…
- Anlaşıldı….
Mert ortamı dinlerken biraz sessiz olun diyerek etrafa odaklandı…bunu sizde duyuyormusunuz dedi sonra…ses masadan geliyor sanki….

Batur masanın yanına geldiği zaman HAS. KTiR BURADA BiR BOMBA VAR dedi….
Mert hemen yanına geldi, masaya bomba bağlamışlar……HEMEN ÇIKALIM BURADAN…diyerek bağırdı…
Bomba on saniyeden geriye doğru saymaya başlamıştı…..
Evden koşarak uzaklaştılar….
Evden çıktıkları sırada bomba büyük bir gürültü ile patladı…..
Yeliz hemen telsizden bağlantıya geçti….
- Sercan o patlamada neydi….siz iyimisiniz….cevap ver….
- Evet biz iyiyiz….OR.SPU ÇOCUĞU BiZE TUZAK KURMUŞ…..
- Lanet herif……bir iyi birde kötü haberim var……
- Kötü haberden başla o zaman…..
- Adam Suriye’ye doğru gemi ile kaçıyor…..şu anda Lübnan’a doğru ilerliyor…
- iyi haber nedir peki ?
- Grubunuzu almak için havalimanında sizi almak için bir uçak ayarladık….hemen gemiye havadan iniş yapacaksınız…..

On dakika sonra gelen Azerbaycan Askeri Kuvvetlerine ait bir helikopterle bulundukları bölgeden alındılar ve yaklaşık 1 saat sonra Lübnan’a doğru ilerleyen geminin üzerindeki uçakta son hazırlıklarını yapıyorlardı.
Sercan Mert ve Batura gemi hakkında kısa bilgi vermeye çalıştı.

Gemi Lübnan’a doğru ilerleyen bir gemi….ve silahlı kişiler tarafından korunuyor…bu yüzden hücumbotla sızma işlemi iptal….havadan paraşütle ineceğiz….helikopter opsiyonuda iptal….zaten bir kargo gemisine helikopterle sızma işi tam bir aptallık olur değil mi?... havadan paraşütle ineceğiz…şansımız yaver giderse adamı gemiden kaçamadan bomba ile birlikte ele geçircez…..uydu görüntülerine göre gemide LiTTLE BiRD HELiKOPTERi var….bunu kullanarak kaçabilir…..buna göre tüm olasılıkları göz önünde bulundurarak ona göre hareket edeceğiz….anlaşılmayan bir şey varmı ?
Mert, Batura baktıktan sonra YOK KOMUTANIM dedi.
O sırada uçağın içindeki kırmızı ışıklar yeşile döndü ve pilot telsizden…..
Atlayış için şu an tam sırası…..hedefin tam üzerindeyiz….dedi.

Önce Sercan atladı uçaktan sonra mert ve en son Batur. Bir süre boşlukta süzüldükten sonra paraşütlerini açtılar ve o şekilde inmeye devam ettiler.
Geminin arka kısmına inişlerini yapacaklardı. inmek için hazırlandıkları zaman silahlı bir kişinin inecekleri yerde olduğunu fark ettiler.
Batur elindeki lazer işaretleyici tabancası ile adamın kafasına nişan aldı ve bir kez tetiğe bastı.
Mermi adamın kafatasını delerek arka taraftan çıkmış, adamın beynini yere doğru püskürtmüştü.
indikleri zaman Mert ilk olarak ortalığı kolaçan etti, telsizden TEMiZ diyerek ötekilerin iniş işlemlerini tamamlamasını bekledi.
Ötekilerde paraşütlerini toplayıp ekipmanlarını hazırladıkları zaman harekete geçtiler. Geminin içinde yavaşça hareket ediyorlardı. Karanlığı kullanarak gölgelere saklanıyor ve mümkün olduğu kadar görünmemeye çalışıyorlardı.

Orta kısımlara doğru ilerlerken Sercan gruba durmalarını işaret etti. ilerde bi asker sırtını yaslamış bir şekilde uyuyordu.
Yanına yavaş ve ses çıkarmadan geldi ve belindeki tabanca ile kafasına tek el ateş etti.
Adam ses çıkarmadan orada ölmüştü. Cesedi alarak denize attılar.
ilerlemeye devam ettiler.
Yol ilerde bitiyor ve sağa dönüyordu.
Köşeden çok dikkatli bir şekilde çıktılar ve ilerlemeye devam ettiler.
Sol taraflarından iki kişiye ait konuşma sesleri geliyordu ve sesler giderek yaklaşıyordu. Grup duvara yapıştı ve gölgelerin içine girdi.
iki kişi yanlarından geçerken Sercan göz ucuyla arka tarafa baktı. Kimseyi görmedikten sonra Mert’e soldakini vurmasını işaret etti.

Aynı anda ateş ederek iki kişiyi orada öldürdüler.
Cesetleri tekrar denize attılar.
Merdivenlerden yukarı çıktıklarında geminin ikinci katında büyükçe bir alanla karşılaştılar.
Gene gizlilik içinde alanı geçerek ilerlemeye ve helikopterin olduğu yere gitmeye çalıştılar.
Fakat o sırada arka taraflarından birisi grubu fark ederek ateş etmeye başladı.
Batur susturuculu silahı ile arka tarafındaki adamı öldürdü fakat çok geçti açığa çıkmışlardı.
Etraf bir anda silahlı adamlarla dolmaya başlamıştı ve her yönden ateş ediliyordu.
Sercan grubu emniyetli bir yere zütürdü ve siper alarak ateş etmeye başladılar. Mermiler kafalarının yanından ve üstlerinden geçiyordu.
Böyle giderse iyice adamı yakalayamadan ellerinden kaçıracaklardı.

Hızlıca helikopter pistine doğru ilerlediler. Önlerindeki bir kapıdan EMiR POYRAZ çıkmış ve doğruca helikoptere doğru ilerlemeye başlamıştı.
Arkasından koşarak takip ettiler ama adam LiTTLEBiRD tipi helikoptere binip gecenin içinde kayboldu…..
- YELiZ BEN SERCAN…..ADAM KAÇIYOR BURAYA ACiL HAVA TAHLiYESi GEREK…..
- ANLAŞILDI HAVA TAHLiYESi YOLDA…..
Çatışamaya devam ettiler.
Çok fazla geçmemiştiki tepelerinde 1 adet UH-60 BLACKHAWK ve 2 adet AH-1Z saldırı helikopteri belirdi.
Helikopterdeki gece görüş sistemleri gemideki adamların yerlerini anında gösteren bir özelliğe sahipti.
UH-60 mermilerin arasında iniş yaptı ve yönünü TÜRKiYEYE çevirdi….

8. ANA JET ÜS KOMUTANLIĞI…..
DiYARBAKIR….
Sercan buraya geldiği zaman bölgeyi en iyi tanıyan kişiler olan BURAK KARAKUŞ VE KUTAY DOĞAN’I yanına almıştı.
Burak ve Kutay’a derhal hazırlanmaları gerektiğini söyledi ve görev hakkında kısa bir bilgi verdi.
Sercan Yüzbaşı S-70 tipi helikoptere doğru yanında YELiZ ÜSTEĞMEN ile yürüyordu.
Üsteğmen elindeki kağıdı Sercan’a verirken..
Kızıl Güneşin koordinatlarını haritada işaretledik, yer CERABLUS şehrinin içlerinde direk olarak oraya gideceksiniz dedi.
Çok uzakmış…Buradan oraya baya hızlı gitmemiz gerekecek…Pilota söyliyimde giderken güzel bi film koysun bari…..dedi.

O sırada hemen yanlarından bir F-16 uçağı hızlı bir şekilde geçti ve havalandı….
ikiside çıkan sesten dolayı kulaklarını kapatarak uçağın arkasından baktılar.
Birde söyleyinde dışardaki kameraları engellesinler….Medyanın yanlış bi şeyler yazması işin içine edebilir….Kaç gündür CERABLUSTA ne yaptığımızı bilsinler istemiyorum…..
Sercan tekrar helikoptere yürümeye başladı.
Yeliz, Sercan’ın omzundan tutarak kendine çevirdi ve….
Sercan bu görev, çok dikkat etmen gereken bir görev bomba aktif olduğu zaman tam on dakikanız var…yoksa Ortadoğu ve burası tamamen yok olur……
Sercan, kadınla bir süre göz göze kaldı ve kadına asker selamı vererek arkasını dönerek, helikoptere doğru hafif adımlarla koşmaya başladı.
Helikopterin yanına yaklaştığı zaman Burak ve Kutay’ın hazırlanmakta olduğunu gördü. Helikoptere beraber bindiler.

Sercan içeri geçmemiş, helikopterin açık kapısına oturmuştu.
Duyduğuma göre o kadar kalıplı olmana rağmen baya bi korkmuşun Burak dedi Sercan…..şimdi nasıl hissediyorsun ?
Onu kim söylediyse b.k yesin Komutanım… Dedi Burak.
Kutay gülmeye başlamıştı.
Sercan pilota bakarak eliyle onay verdi.
- Burası atmaca 70 kalkış için hazırız.
- Anlaşıldı atmaca 70 kalkış izni verildi.
Pilot, motora tam güç verdi ve havalanmaya başladı.
Havalimanını terk ederken, Galena Kuleden helikopterdeki Sercan’a doğru bakıyordu.
Helikopter Suriye sınırını geçerek Cerablusa doğru ilerlemeye başladı.

Şehrin yakınlarına geldiği zaman alçak irtifaya geçerek evlerin üzerinde uçmaya başladı.
Sercan Kutay’a bakarak 60 saniye hazırlanmaya başlayın diyerek kafasını helikopterin dışına uzattı ve aynı esnada kafasını uzattığı yere bir mermi isabet etti ve sekti.
Sercan sesi duyduğu zaman hemen kafasını çekti ve sonrasında elindeki M4A1 ile aşağıya doğru ateş etmeye başladı.
Helikoptere her yönden ateş ediliyordu. Gelen mermilere rağmen helikopter yoluna devam ediyordu.
Yaklaşan helikopterin amacının ne olduğunu anlayan, Emir Poyraz kızıl güneş bombasının içinde olduğu bond tipi bir çantanın kapağını kapatarak bombayı aldı ve odayı terk etti.
Helikopter boş bir alanın üzerinde daireler çizmeye başladı, aynı esnada aracın yan taraflarındaki makinalı tüfeklerden ateş ediliyordu.
Etrafında binaların olduğu boş alana doğru iyice alçaldı ve gelen mermilerin arasında halat atıldı.
Helikopterdeki makinalı tüfekler sürekli olarak ateş etmeye devam ediyordu.

Helikoptere her yönden ateş gelmeye devam ediyordu. Ortalık cehennem yeri gibiydi.
Mermi sesleri her yönden geliyordu kimisi tepelerinde kırbaç gibi şaklarken.
Kimileri hemen kafalarının yan taraflarından hızlıca geçerek gidiyordu.
Önce Burak halata tutunarak aşağı indi arkasından Sercan takip etti ve son olarak Kutay halata tutunarak kendini aşağı bıraktı.
Sercan aşağı indiği gibi ateş etmeye başladı.
Burak’ın elinde hafif makinalı bir M248, Kutay’da dürbünlü bir SR25 vardı.
Hemen kendilerine bir siper bularak ateş etmeye başladılar.
Helikopter tepelerinde bir süre daha kaldı sonra nereden geldiğini bilmedikleri bir roket helikoptere isabet etti.
Helikopter tepelerinde motorundan siyah dumanlar çıkararak dönmeye başladı.

- Atmaca 70 düşüyor…..atmaca 70 düşüyor….
Burak helikoptere bakarak ANASINI S.KiYiM HELiKOPTER VURULDU….. diyerek bağırmaya başladı. Kutay siperin arkasından hemen ön tarafındaki binanın üzerindeki adamlara ateş ediyordu.
Az sonra telsizlerinden...
- ÇEKiÇ 1…BURASI DiYARBAKIR KONTROL…..ATMACA 70 DÜŞTÜ..DERHAL BÖLGEYi GÜVENLi HALE GETiRiN…
Diye bir anons geldi.
Anlaşıldı dedi Telsizden Kutay…helikopter hemen batımızdaki binaların arasındaki boşluğa düştü….bölgeyi güvenli hale getirmek için harekete geçiyoruz…
Sercan bulunduğu yerden çıkmaya hazırlandı Burak’a telsizden beni koru diyerek koşmaya başladı.
Burak tüfeği ile Sercan’ın ilerlediği köşeye doğru ateş ederken, Kutay’da binaların tepelerindeki ve balkonlarındaki adamları teker teker yere sermeye başladı.
Sercan köşeye geldiği zaman gözünün ucuyla sokağın ilerisine doğru baktı.

3 kişi helikopterin düştüğü binanın kapısını kırarak içeri girmişlerdi. Sercan’da arkasına bakarak Burak ve Kutay’ı çağırdı.
Kendisi de yan taraftaki çöp konteynerinin arkasına geçerek beklemeye başladı. Diğerleri geldiği zaman… Helikopter bu bina ile arkasındaki binanın arasına düştü dedi.
Pozisyon alarak binanın farklı bir kapısının önünde durdular.
Burak ve Kutay kapının iki tarafında durdular. Sercan kapının tam önünde durdu ve son gücüyle bir tekme attı.
Kapı açılmıştı, önce Burak, arkasından Kutay girdi binaya sonrada Ahmet girdi.
Binanın içinden silah sesleri geliyordu, sıfatını s.ktiklerim helikopterdekilere ateş ediyor olmalılar dedi Burak.
Evet dedi Kutay bu yüzden hızlı davranmalıyız.
Siz arkamda kalın dedi Sercan… Köşeden ilk ben çıkarım… Sizde arkamızı kollayın.
Anlaştıktan sonra binanın içinde ilerlediler.

ilk köşeden döndüğünde iki kişi ile karşılaştı Sercan ve onlardan hızlı davranarak kafalarında birer delik açtı.
Balkona çıktıklarında helikopterin enkazını gördüler. Helikopter ikiye ayrılmış ve kullanılmaz hale gelmişti.
Pilot ve bir kişi daha yaşıyordu ama yardımcı pilot ve teknisyen ölmüşlerdi.
Çevreden sürekli ateş alıyorlardı. Burak makinalı tüfeğin çatal ayağını balkona yerleştirdi ve ateş etmeye başladı. Kutay koridorun köşesinden grubun arka tarafını koruyordu.
Sercan’da Burak’ın ateş ettiği balkonun yanındaki pencereden ateş etmeye başladı.
Etraftaki tüm ateş edenleri susturmuşlardı.
Sercan enkazın yanına giderek pilot ve diğer hayatta kalan iki kişinin durumlarını kontrol etti. Diyarbakır kontrol burası çekiç 1 dedi telsizden. Atmaca 70 deki personelden ikisi öldü…diğer ikisinin durumu iyi... yaralıların hemen buradan tahliye edilmesi gerekiyor….burası tekrar cehenneme dönebilir…
Anlaşıldı çekiç 1….hemen bir arama kurtarma grubu gönderiyoruz…siz operasyona devam edin ve bulun şu bombayı…. Şeklinde bir cevap geldi…