-
51.
-1Bana, “Sen, Kur’an bilir misin?” “Hayır!” dedim. “Ya sen teyze?” diye konuştu. Annem, “Biraz…” diye konuştu. Bana dönerek, “Niçin öğrenmedin?” diye konuştu. Cevaplayamadım. “Hayır ve şerrin Allah’tan geldiğini biliyor musun?” diye konuştu. “Evet.” dedim. “Babanın inancı nasıl?” diye meselece yeniden cevaplayamadım. Bana, “işte, sizin zayıf halkanız bu!” diye konuştu. “Burdan üç gün içinde taşının, yoksa ailenizden biri zarar görecek.” diye konuştu. “Ne! Taşınmak mı! Babama bunu nasıl kabul ettiririm?” diyince, “Bu, beni ilgilendirmez.” diye konuştu. Kapıya doğru yöneldi. Gidiyordu. Sonra bana dış kapıdan bakarak, “Hani su içmeye giden çoçuk vardı ya…” Hiçbir şey diyemedim. Yalnızca, “Evet?” şeklinde kafamı salladım. “O, bendim.” deyip hızla uzaklaştı. Hızlıca ayağa kalktım. Kapıya koştum. Daha suallerim bitmemişti. Fakat o çoktan gitmişti.
-
52.
+2 -1O gün hoca öyle diyince, annemle, “Artık bu hanede kalamayız.” diye konuştuk. Kardeşim de kendine gelmişti babamı zor bela ikna ettik. Hem de tam da üçüncü günde. (burda, babamın başına bişey geldi ve şimdi dini bütün bir insan oldu) Ve o haneden taşındık.
Aradan üç sene geçmişti. Birgün, o semte işim düşmüştü. gittiğimde, “Haneye de bakayım.” dedim. Kocaman bir bahçesi vardı. Hane, üç katlıydı. Babam, orayı bir mütahite vermişti. Yıkılsın, haneler yapılsın diye; fakat mütahitin felaket işlerinde hep aksilikler olmuş. işcilerden biri, aklını kaçırmış, biri de ağır yaralanmıştı. Mütahit de yıkamıyacagını anlayınca, o hane öylece kaderine ayrılınmıştı. -
53.
0Beyler son PART ı atıyorum ve bitiriyorum
-
54.
+2 -1Bahçe kapısına kilit vurmuşlardı ve “içeri girmek tehlikeli ve yasaktır!” diye bir tabela asılıydı. Evin bahçesine bakarak geçerken, evin kapısının aralandığını gördüm. Hane, sanki beni çağırıyordu. Arkama bakmadan dönüp gittim ve bir daha o semte, hem de o evin bir mil yakınına dahi yaklaşmadım.
-SON-
Okuyanların gözlerine sağlık haydi ALLAHa emanet.
başlık yok! burası bom boş!