0
#
f tw su ff
1.
döneminde başarılı transferler yapmış ama şansına yaptığı transferlerin hiç biri devamlılık sağlayamamış ve tüm bu başarılı işlere rağmen takım bırakın bir üst vitese geçmeyi efsane sezonlar olan 96-2000 arasının başarısının çok uzağına düşmüştür. öncelikle iş bilenin kılıç kuşananındır, yaptığı trasnferler ile bir mantaliteyi yıkmış ve avrupada kabul gören oyuncuları verimli çağlarında yani avrupada oynama şansları varken türkiyeyi tercih etmesini sağlamıştır.
mesela beşiktaşın çok öğündüğü quaresma'nın türkiye tercihi tamamen para odaklıdır zira morinho yönetiminde şampiyonlar ligini kazanan takımda
üstelik morinho protekizli yani kendi vatandaşı iken forma şansı bulamamıştır ha keza milli takımda da tercih edilmedi. o da keita'nın katar'a gitmesi gibi parayı tercih ederek gelmiştir. beşiktaşta çok başarılı olabilir tıpkı hagi gibi beşiktaşı çok iyi yerlere de taşıyabilir ama quaresma'nın beşiktaş tercihi ilk avazda parayadır eğer düzügün bir avrupa klübü kendisi ile ilgilenecek olsa tercih etmeyebilirdi.
haldun üstünel elano'yu,keita'yı getirirken bu adamlar avrupada da klüp bulabilirlerdi, diyeceksiniz ki galatasaray çok daha fazla para verdi, doğrudur ama bazen ne kadar para verirseniz verin o adamı getiremezsiniz çoğu kez bizim klüplerin başına gelen gibi istenen futbolcu daha az paraya avrupada oynamayı tercih edebilir. bunun da en önemli sebebi bizim ligimizin avrupada tv kanallarında yayınlanan, seyircisi olan bir lig olmaması ve pek takip edilmemesidir. mesela rusya sovyet döneminden sonra çöken futbol ligini yeniden seyredebilir hale getirmeye başlamış, uluslararası başarılar almaya ve futbolcu çekmeye başlammıştır. orada da futbolcuya etek dolusu para dökseniz soğuk sebebi ile ya da ailevi sebepler ile futbolcu gelmek istemeyebilir. mesela elano biraz da bu sebepten csk'ya gitmiyor ya da bu sebebi öne sürerek daha fazla para almaya çalışıyor.
üstünel'in en önemli şansızlığı getirdiği hiç bir oyuncu ve td devamlı olamadı skibbe yarım sezonda galatasaray geleneklerinin aksine elinde kewell, baroş varken gönderildi. rijkaard geldi üstelik çok da iyi bir hücum hattı ile elano, keita takviyesi ile takım kendisine teslim edildi sonuç gene aynı oldu. önce baroş sakatlığı, peşine kewell'ın sakatlığı elano'nun uyumsuzluğu ve keita'nın içeride boğa dışarıda kuzu şeklinde düzensiz form grafiği takımı istenen yere taşımadı üzerine patlatılan üçlü kombo neil,jo ve dos santos transferlerinden de işe yarar neil çıktı ama bu durum da takımı düzeltemedi, olmadı yani. tüm bu başarılı işler günün sonunda amacına ulaşamadı.
şu örneği verelim çok iyi bir sanayicisiniz ve süper makineler aldınız, çok kaliteli işler üretiyorsunuz ama yanınızda elektriği kaçak kullanan,ssk ödemeyen, hurda hammadde ile mal yapan ve piyasada iş yapan bir kaç rakibiniz var. sonuçta siz doğru işler yaptınız ama iflas ettiniz. haldun üstünel'in durumu da biraz böyle,iyi oyuncular getirdi hepsi çok teknikler ama karşınızda sert oynayan fizikle mücadele eden takımlar var galatasaray bu oyuncular karşısında yumuşak kaldı. antalya maçlarını hatırlayın takım garip bir şekilde aciz kaldı. bence bu aşamada biraz dinlenmesinde fayda var zira bu sene de gene üst üste kombolar patlatıp takım sahada dikiş tutturamasa idi seyirci dünya starı değil sahada koşacak adam getir demeye başlayacaktı.
Tümünü Göster