Bu entry silinmiştir
-
1.
0sessizliği fırtına gibidir susar,
savrulursun... -
2.
0Utanıyor senden. Sen ona yaklaşmalısın ürkütmeden, parmak ucu adımlarınla. Kendini ona kazandırdığında Dilediğin sürece seninle olacak
Falım -
3.
0Memelerinin capsini gönder, yazar.
-
4.
0Bu olay bir hafta önce başıma geldi. Saat 18:00 civarlarında dışarı çıktım. Mezarlığın önünden geçtim önünden geçerken garip duygular hissediyordum. Ama üstünde durmayıp yoluma devam ettim. Yolun yarısında içimde bir korku hissi vardı. Gideceğim yere gittim. Arkadaşlarla buluştum. Döner yemek için bir dönerci ye gittik. Hepimiz tavuk dürüm söyledik. Dürümlerı getiren adamlar garip tavırlar sergiliyordu. Bize Dürümlerı getirdikten sonra ayran istedik. Bize demek ayran istiyorsunuz dedi sinirli bir tonda. ilk başta fazla önemsemedim ama sonra yolda gelirken ki korku hissi tekrar içime geldi. VE Dürümlerı getiren adam döner bıçağını durduk yere tahtaya vurdu biraz sonrada o bıçağı başka bir bıçakla biledi. Biz Dürümlerı bitirdik hesabı verdik ama 1 lira çıkışmadı. Adam garip bir tonda 1 lira küçük bir para ama biz yeni açıldık paraya ihtiyaç var dedi. Ama o dürümcü 1 senedir oradaydı. Sonra içimde suçluluk duygusu vardı bende çarşıya inen babamdan 1 lira aldım ve dürümcü ye gittim. Parayı verecektim ama o adam yoktu üstüne diğer adamlarda yoktu. Dükkan bomboş tu bende 1 lirayı oraya bırakıp eve doğru yol aldım yine içimde bir korku hissi vardı. Mezarlığın önüne geldiğimde kürek sesleri geliyordu bende merak ettim. Gizlice sesin geldiği yere baktım Dürümcü adam mezar kazıyordu ve içinden bir ceset çıkardı beni gitgide içine çekiyordu ben yavaş yavaş yaklaştım ama o beni görmemişti bir an cesetle göz göze geldik gözleri açıktı ve bana bakıyordu. Ve bana tek eliyle git işareti yapıyordu bende yavaş yavaş uzaklaşırken ayağım kaydı düştüm dürümcü beni fark etti bana koşarak geliyordu bende ayağa kalktım ve ona arkana bak dedim o ceset onu onun bilediği döner bıçağıyla öldürdü. Ve dirilen adam bana bakarak o oğlunu imam Hatipe gönderiyordu dedi ve elindeki bıçağı havaya kaldırıp "imam Hatipler Kapatılsın" dedi
-
5.
0O geziye asla katılmamalıydım. O soğuk taş basamaklardan asla inmemeliydim. Gizli ve karanlık şeyleri keşfetmek gibi kötü bir huyum vardır. Karanlık aydınlığın zıddıdır ve yaşadığımız dünya her ikisini de barındırır. Ama bende olduğu gibi, karanlık şeylerin peşinden gitmek türünden bir saplantınız varsa bulacağınız tek şey beladır. Sanırım konuya çok hızlı girdim. Başımdan geçen olayları biraz olsun kavrayabilmeniz için en baştan alayım.
Rahmetli dedemin memleketi olan Elazığ iline ilk gidişimdi. Annem ve babam da yanımdaydı, onlar da Elazığ’a ilk defa geliyordu. Birer kimya mühendisi olan annemle babam Elazığ’da düzenlenen ulusal kimya kongresi için gelmişlerdi. Bense sadece macera için. Telaşlı bir uçak yolculuğundan sonra otele vardık. Babamların kimyacı arkadaşları arasında bir uzaylı gibiydim. Neyse ki kongreye benim yaşlarımda birkaç genç de katılmıştı. Gerçi onlar da hayata bilimin soğuk ve mesafeli bakış açısından yaklaşıyordu ama yalnız kalmayı pek sevmediğim için onlarla ahbaplık etmeye başladım