hal ve hareketlerime tanı koyabilir misin

aranızda pgibolog olanlar, pgiboloji bölümü okuyanlar vardır. normal bir tıp öğrencisi bile bana tanı koyabilecek seviyededir diye düşünüyorum. şimdi olay şu beyler, anlatıyorum.

isterseniz örneklerle gideyim. mesela, şu an tuşlara basarken bile tuşa bastığım anı kafamda milyonlarca küçük fotoğraf parçacığına dönüştürüyor, ve o sırada tuşa uyguladığım basıncın, laptop üzerinde nasıl bir enerji aktarımına sebep olduğuna kafa yoruyorum. zira uyguladığım basınç sayesinde bu bir enerjiye dönüşüyor, kinetik enerjiden ısı enerjisi meydana geliyor. böylelikle laptop tuşuna ne kadar çok basarsam, laptop'taki sıcaklık da o derece artıyor. çok minik, farkedilmeyecek bir artış olsa dahi evet, böyle bir artış meydana geliyor. burda enerji birimlerine ve sayısal değerlere girmiyorum bile (1 kalori= 4,18 joule> bu bile geliyor aklıma)

ya da az önce tuvaletten çıktım, o an içerisinde sol tarafta, musluğun yanında, aynanın altında bulunan sıvı sabuna dalıp gittim. içindeki onlarca farklı cins molekülün, belirli şartlar etkisiyle nasıl da homojen bir karışım oluşturduğunu düşündüm. ayrıca içerisinde bulunan moleküllerin, kıvamındaki akışkanlıkta da önemli bir rol üstlendiğini tekrar tekrar anladım.

başka bir örnek, geçen gün denize gittik. amcam, kuzenlerim, annem, babam, halam.. hepimiz denizdeyiz ve su topu oynuyoruz, deve güreşi yapıyoruz. ben su topu oynarlarken bir ara dalıp gittim, yüzlerce insanın cıvıl cıvıl sesine aldırış etmeden denizdeki yüzey gerilimini düşündüm. yüzeydeki moleküller, birbirlerine sıkı çekim uygularken, altlarındaki moleküller her tarafa çekim uyguladığı için sıvı yüzeyi, tıpkı bir kağıtmış gibi görünüyordu. ardından suratımda patlayan topla uyandım, o an bile ara nöronların, motor nöronlara saliselik bir hızla taşıdığı bilgiyle, nasıl acı refleksi verebiliyor olduğumu düşündüm. tekrar, "vay dıbına koyim, ne kadar ilginç" dedim.

dün, sokakta arkadaşımla geziyordum. bizim mahallede küçük minik bebeler çok fazla. 3 kız da ip atlama oynuyorlardı. ipin hareketini görünce bir an duraksadım ve ipin kolları aşağı geldiğinde "eksii" diye, yukarı geldiğinde "artııı" diye bağırdım. aklımdan binlerce parabol formülü geçti, parabollerle ilgili çözdüğüm tüm soru kalıplarını, evet, neredeyse 250 soru kalıbını o tek saniye içerisinde düşündüm. dedim "vay dıbına koyim, ne de çok soru çözmüşüm." arkadaşım aval aval bana baktı, kızlar ise oyunu bıraktı ve meraklı, kocaman gözlerle beni süzdü.

beyler şu anda bile düşünüyorum, bu yazıları yazarken beynimde nasıl değişikliklerin gerçekleştiğini çok merak ediyorum. hangi bölgeler çalışıyor, keşke doğuştan bir tomografi cihazım olsaydı.

beyler aklıma bunun gibi onlarcası takılıyor günde en az 6- 7 defa böyle dalıp gitmeler oluyor? sorunum ne? çözüm yolu nedir? nasıl bir yol izlemeliyim de kurtulmalıyım artık bu iğrenç şeyden. sıkıyor beni.

not: bir de söylediğim herhangi bir cümlenin hemen ardından içimden ingilizce'sini söylüyorum. bazen merhaba dediğimde aklıma 4-5 farklı dilden bildiğim merhaba nın anlamları geliyor. ne oluyor bana. bu sene üniversiteye başlıyorum. şizofren oldum iyice.