günün en sakin başlığı

kendinizi bana bırakıyorsunuz beyler şimdi.

öncelikle şu linke tıklayıp dinlemeye başlıyorsunuz.

http://www.youtube.com/watch?v=H4R0UzmRNVQ

ve panpanızın bu güne kadar ki yazdıklarıyla baş başasınız artık.

reservedlerinizi alın.

müziği hafif kısarsanız daha hoş olur.

ikinci müzik ; http://www.youtube.com/watch?v=sxK15Y4w_U0

Evrenin ortak lisanı Göz yaşıdır

lan bir insan hiçmi entri-nick olmaz.

"amina goyduhum cocukları" nickine böyle laflar yakışıyor mu?

sakinliği senden öğrenecek değiliz

Sen acını dışarıya gösterdikçe , pisliğe konan sinek gibi gelecekler üzerine.

Anlayamazlar seni bilmiyorlarsa konuştuğun dili , bir çok insan ile fikir ayrılığına düştüğün zamanlar olacaktır ve yalnız kaldığın da neden böyle oldu ki diyeceğin zamanlar seni akrebin yelkovanı kovaladığı gibi kovalayacaktır.

insan hayatın da neyden kaçarsa ona doğru yaklaşır aslın da , en büyük fobinin bir böcek olduğunu var sayarsak her zaman yanına kurulmuş bir örümcek ağı ile karşılaşabilirsin , en büyük korkularımız her zaman yaşamaya zorlandıklarımız dır aslında işte insanın ayrım yapacak düzeye geleceği nokta da burasıdır. Kaçmak veyahut kaçmadan yaşamak.

Kader bir yoldur , hangi yoldan gideceğini sen tayin edersin.

Binmişiz puslu havada bir gemiye , rotamız olmadan sislerle boğuşuyoruz.

Tanrı der bütün kitaplarda olmazsa bu dünyada , olacak öteki dünyada..

Aşk bir terazi gibidir.
Bir taraf ağır basar , diğer taraf ise hafif kalır.

Aşk bir cezaevidir , müebbete tudulduğun.

Bir dilenci görmüştüm , yetmişin de bir nineydi , tam dilenci de sayılmaz peçete satıyordu.
yanından geçerken eminim ki bütün enerjisini toplayarak kaldırdı o elini ve uzattı peçeteyi bana ister misin dercesine , para cebim de birazdan arkadaşlarımın yanına gidecektim takılmaya , ufak bir tereddütte kaldım , verip vermemek arasın da , verseydim de hoş çok vermeyecektim ya , ta ki şu sözler o teyzemden çıkıncaya dek , yetim bakıyorum evladım , almaz mısın ? ulan kahpe dünya , ulan aşağılık dünya...

yetmiş yaşın da bir kadını hiç mi utanmadın soğuk kaldırım da otururken görünce ? kim bilir kaç saattir burada , kaç saat daha burada kalacak..

kim bilir kaç kere geldi , kim bilir kaç kere daha gelecek ? ulan kahpe dünya , ne vardı da benim cebimde ki para o teyzede değildi de.. benim o günahkar ellerime muhtaç ettin o teyzeyi , ettin de utanmadın mı dünya ? gözlerim hafif doldu ama çaktırmadım.

çıkarttım cüzdanımı ve ne kadar param varsa boşalttım eline , al teyzem dedim , peçeteyi uzattı sağol evladım diyerek , almadan ilerledim gözümde ki sinirden akmış göz damlasını silerek.

Şöyle bir baktım gökyüzüne küfür edercesine , sonra kafamı eğdim yere..

yürüyerek gittim otobüs yerine evime , ve işim var dedim gelemeyeceğim içmeye..

Keşke diyebilseydim ki insanların yorgunluğunun nedeni , gökyüzünün maviliğini izlemek ve kuşları dinlemekten kaynaklıdır diye ama hayatta insanı yoran ve hırpalayan şeyler hiç bir zaman iyi şeyler değildir. Bu da evrenin bir kuralıdır.

adamsın panpa devam

okuyorum panpa devam et adamsın

farid farjad- goleh pamchal

http://www.youtube.com/watch?v=YB1d0lcQfWc

devam et diyen olursa özelden yazsın arkadaşlar.

atatürk olmasa baban kimdi bilemezdin şerefsiz

Kendine bir resim çiz.

Kendine bir resim çiz içinde kasvet bulunmayan
Irmaklarından sular akıp da çitlerle yeşilliğe boyanan
Martıları çiz sonra uçsuz bucaksız dağları
istediğin gibi yaşamak için kendine bir resim çiz.

Geleceğe yürümek biriyle veyahut bir şeyle
Duman tüten evden seyredeceksin belkide
Bir kestanedir resim , sobanın üzerindeyken de.
Otur ağacın gölgesine bir şerler karala kendine.

Bir dilenci görmüştüm ihtiyacı vardı bir eve
Sokağın ortasına çizmişti bir ev resmi , dilenmek yerine.
insanlar anladı muhtaç olduğu şeyi o resimle
istiyorsan bir şey sende , otur bir resim çiz kendine.

Soğuk bir kışı resmet veyahut güneşli dağları
Mas maviliği simgeleyen şeyler ekle dağların da arşı
Burada ki hayat senin kafandakidir işte
Bir gün istemesen de bir resim çizeceksin kendine.