günü gelince anlayacaksınız anlatıyorum

Insanı hayvandanda beter yapacak salgın bir virüs, ülkeler arası savaşlar, atom bombaları bunların hepsi bu gece start alacak bundan sonra sında hükümetler yok sadece anarşi ve katliamlar var
Birbirini yiyen insanlar, olmasını hiç istemediğin mutasyonlu hastalıklı aç insanlar var...

Dinleyende var mı acaba ?

@103 tamam panpa
Öncelikle arabanın alarmını bile sökmen gerekecek, telefonları yanına almayacaksın camları açık tutmayacaksın yeri geldiğinde gaz maskesi bile gerekecek.
Arabaların radyolarını teyplerini bile sökeceksin
Gözlerinle gördüğün herşeye inanmayacaksın gözlerin sana oyunlar oynayacak...
Özellikle Gökte ne görürsen gör ne duyarsan duy sakın kanma.
Büyük depremler bile olsa binalardan uzakta yoluna devam et durmak zaman kaybettirir yarın dünya ve insanlık birbirine girecek...

Ikinizi böyle bir ortamda bırakamam ileride beni hatırlayın kızımı o üç adamdan kurtardığın salı gecesi hala hatırımda biliyorum ki senin kaderin buydu ve sen çoğu insanın yapamayacağı birşey yaptın haksızlığa canın pahasına karşı geldin o adamların hakkından gelemedin ama bizim kaçmamıza yardım ettin... hastanede gördüğüm o adam dünyayı kurtarmıştı sanki ben hiçbirşey yapamazken sen haksızlığı görüpde herkesin yaptığı o bencilliği seçmek yerine o adamların karşısında durdun sende bende olmayan ve kimsede göremediğim şeyler var...

Eğer o helikopte kalkamayacak olsa bile senin o sığınağa gideceğini biliyorum dedi...
gözleri yaşlanmıştı konuşmamız karşılıklı devam etti...
Vakit kaybetmeden eve git bir kaç saat sonra herşey altüst olacak
Ya siz ?
Ben vademi doldurdum o yolculuğa dayanamayacak kadar yaşlıyım...
Nereye gidiyoruz peki ?
Güney kutbuna herşeyi geride bırakmaya varman gereken yer en yakın askeri üstlerden birisidir zor bir yolculuğunuz var şu silahıda al

Bu silahı daha önce hiç bir yerde görmedim işin aslı basit birşey değildi.
Ve kayınpeder devam etti
Bak bu silahı tasarlayan bilim adamı ben değilim sana tam detayıyla anlatamam ama bana anlatılanıyla Bu her türlü biyolojik yapıyı öldürebilen zehirli mermilerle dolu bir silah hiç kullanmadım çok etkili ve isabetlidir.
Atış yaptığın şeyin hücrelerini uyarır ve yapı birimlerine virüs gibi yayılır kurban saniyeler içinde ölür
mermileri çok küçük olduğundan neredeyse hiç bitmiyor
Gördüğüm o 12-20 mermili basit silahlardan barettalardan falan değildi.
3 şarjorun var bunun gücünü ve buna muhtaçlığını daha iyi anlarsın yakında...

@112
Sallamıyorum desemde birşey değişmeyecek
O yüzden aksini haykırmaya gerek yok inanmakta yada inanmamakta herkes özgür ben yaşadığımı yazarım...

@108 hipnozda en ince ayrıntısına kadar deşilmiş bir rüya

Bunlar birine söylenebilecek şeylerden değil muhtemelen deli olduğumu düşünecektin. Beni sadece 2 aydır tanıyorsun emin ol herkes için en doğrusunu yaptım.
Başka bir seçeneğimde yok kızıma gittiğiniz yerde olduğumu söyle zaman kaybetmeden kalk ve geri dön ona...
bu söylediklerim telefonlarda bile anlatılamayacak kadar gizli bunun hakikatini birazdan daha iyi anlayacaksın sırrımızı kimseyle paylaşma olaylar başlasada dedi ve gitti çok geçmeden bir silah sesi duyuldu kaynağına gittiğimde yerde kanlar içindeydi kafasına silahi dayayıp çoktan intihar etmişti...
Korkuyla karışık bir üzüntünün kurbanı oldum.

Vakit falan kaybetmeden Hemen gittiğim yoldan büyük bir suratle eve geri döndüm kapıyı çalmama rağmen açan olmadı kapıyı çalmakla olmayacağını anlayınca omzumla kırmak zorunda kalmıştım...
Evet ev bomboştu direk telefonunu aradım ve telefonunun sesi evden bi yerden geliyordu hiç sesin kaynağını aramadan kapattıktan sonra kapının önünde kendisini beklemeye başlamıştım
Telefonunu almadan uzak bir yere
gitmeyeceğine adım gibi emindim sanki
2-3 dakika sonra elinde poşetlerle o geldi asuman...
yüzümün istemsizce gülümsediğini hissettim ve poşetleri bıraktırdıktan sonra evde maddi manevi değerli ne varsa toplamasını söyledim...

Hala merak ederim poşetlerin içinde ne olduğunu çünkü o poşetlerin içine hiç bakmamıştım çok telaşlıda görünmüyordum ancak birazdan sesimde bir gariplik hissedecekti zaten oda şaşırmış bir tavır takınışını sessizliğiyle fazla belli etmemeye çalışıyor olsa da herşeyi arabada anlatacağımdan bahsettiğimde sadece söylediğimi yapmaya devam etti...
Bana güveniyordu o an sorgulamadı.
kıyafetleri, değerli eşyaları hatta resimleri aldıktan sonra vakit kaybetmeden arabadaydık...

Aklıma o an teybi falan çıkarmak gelmedi kayın pederin arabamı bi günlüğüne ödünç almasının sebebini sonra öğrenecektim...
Asuman başladı acemi bir polis edasıyla sorgulamaya
Eve ben yokken biri mi girmiş dedi ilkten
Cevabımın hayır olduğunu duyunca kapıyı kıranın ben olduğunu hemen anladı...
-Peki nereye gidiyoruz aşkım böyle ?
+Güney kutbuna
-Şaka yapıyor olmalısın dedi ve istemsizce sırıttı...
Esprilerime alışıklığındandı bu sırıtması sanırım
Hiç bir şey demeden sadece yüzüne baktım Suratımdaki ciddiliği görünce ifadesi değişmişti ve soru sormak yerine sustu...

Bakışlarımla korkutmuş olabilirdimde tam bilmiyorum ama Kadınları bilirsiniz suskunluğunu fırsat bilip anlatmaya başladım şu an bir helikopteri bulmamız lazım uzun bir yolculuktan sonra varacağız dedim ve devam ettim;
Dünya senin bildiğin gibi bir yer olmayacak artık bunu anlamalısın
Hayat;güçlünün güçsüze dalaşı güçlünün güçlüyle savaşı artık değil
Bu gece herşey değişiyor
sadece kaos ve anarşiden ibaret bir cehennem olacak...
bu dünya bundan sonra geceleri bile tiktak seslerini duyamayacağın kadar kavga, gürültü ve yıkım ile dolacak.
Ama bunlardan sıyrılmanın bir yolu var
Bir sığınak oraya gidiyoruz...
Saat 1.5-2 yi gösteriyordu yılın en kısa günündeydik hava kararınca kötü şeyler olacağına emin gibiydim kayın pederin intiharı içten içe beni parçalıyordu zaten.
Ben normal görünsemde kafamda sadece o vardı...

ellerimin hafif hafif hafif titrediğini stressli olduğumu arabanın içindeki aynadan,yan aynalardan bile görebiliyordum...
Elimdekine asla bilet diyemezdim sadece bir benzeriydi ama auckland yazıyordu birde yazının yanındaki ibranice sandığım okuyamadığım harfler dikkatimi çekmişti evet yeni zellandaya gidecektik dünyanın öbür ucuna güney kutbuna en yakın ülkeye tabi biletler normale benziyor gibi görünsede hava yolu şirketiyle gitmeyecektik...
Bir helikopterle gidecektik
Edit:kutuplar karışmış burda kafam gibi sabahtan beri güney kutbu güney kutbu diye sayıklıyorum kafamı gibeyim neyse bilen bilir burası hariç iki saattir güney kutbu yazıyorum bi karışıklık yaptım diye yalanına sokuyumculuğa başlamayın hemen

adres antalyadaydı alanya askeriyesi kocaeliden oraya tahminen 6-7 hatta 8 saat sürebilecek bir yolculuğumuz olacaktı ne kadar sürecek bilmem ama arabayla gidiyorduk neden uçakla gitmediğimizi sormayın bende bilmiyorum...
Çok fazla geçmeden yeni kandıra yoluna girmiştik.
Saatler ilerledikçe içimde heycanla karışık bir korkunun hüküm sürdüğüne şahit olabiliyordum...

@140 olsa canın sağolsun eskiden bende korkardım böyle cinlerden perilerden ama beni korkutan başka şeyler var..

@142 bende anlattıklarımın yalan olma ihtimalini bile severim daha olaylar başlamadı...
Binde birini anlatamadım hayatımın ben yalanım hikayem yalan beynim yalancı neyse tamam kapatıyorum konuyu

Eskişehire yoluna varana kadar radyoyu açmak aklımın ucuna gelmemişti 20-30 dakika dinlenen pop şarkılardan sonra birden müzik durdu ve haberlere geçiş yapıldı
Şu an iranı israilin vurduğunu ve bu zamana kadar tasmasıyla sahipleri tarafından güçlükle zaptedilmiş iki köpek gibi saldırmakta olduklarını öğrenmiştim...

@144 manitam değil lan o !!! Bu arada yengeni daha bende tanımadım
Sanki şu anı gösteren bi rüya gibi bu amk çok gibik tarif bile edemiyorum

Bu tasmalar koptuğunda sahiplerininde gözlerini döndüreceğini bilemezdim 3. Dünya savaşı kapıdaydı...
Nato birlikleri amerika rusya hatta çin dünyanın büyük iki ittifaklar topluluğuna bir kıvılcım olmuştu bu...
Içinde komunist ve dışında emperyalist iki zihniyet çatışacaktı sanki...
Yolda pekde lüks olmasına gerek olmayan bir lokanta bulup televizyondan izlemek istemiştim tüm olanları ...
karnımında aç olduğunu itiraf etmeliyim..

@152 net gidiyor arada aga ondan böyle

Bir 15 dakika yol katettikten sonra eskişehir karayoluna ikamet eden bir lokanta bulmuştum...
Içinde Yüksek bir yere çivilerle montelenmiş pekte büyük olmayan bir televizyon vardı...