greenpeace ci kızı nasıl siktim

reserved'leri hazırlayın. antep fıstığımı ve çayımı alıp hikayeme başlıyorum

çok fazla uzatmadan anlatıcam. geçen hafta cuma günü, beşiktaş'tan kadiköy'e geçtim vapurla. arkadaşlarla buluşmak üzere yürüyorum. rıhtımdan türkiye iş bankasın'a geçerkenki ışıklarda bir greenpeace'ci tarafından durdurulacağımı anladım. normalde cevap bile vermeden yürüyüp giden ben, önümü kesmeye hazırlanan greenpeace'cinin güzelliği karşısında büyülendim ve durmaya karar verdim.

kızın fiziğini anlatayım. simsiyah düz saçları, yaklaşık 1.67 boyu vardı. üstünde yeşil kolsuz greenpeace üniforması, altında dar pantalon vardı. üniformasının içinde gri kazak vardı. elindeki ankete 2 eliyle sarılmış durumda, sırtında sırt çantası takılıydı. yanından yürürken bana doğru yönelip "merhaba bi' saniyeniz var mı acaba" dedi. sesini kısmış olduğum kulaklığımı çıkarıp başımı öne salladım. "2 dakika dinlerim, ilgimi çekmezsen 1 saniye bile fazla durmam, süren başladı" dedim.

hafif kikirdeyip çevreyle ilgili zırvalamaya başladı. 15 saniye geçmemişti ki "görüşürüz" diyip yürümeye yeltendim. kız "söz verdin sürem henüz bitmedi" dedi. çevreyle ilgili zırvalamaya devam etti. sözünü bir kez daha kesip "konuyla alakalı bir şey sorabilir miyim" dedim. sor dedi. "sana teklfiim var, buluşmaya 15 dakika erken geldim. anlattıklarım zerre ilgini çekmiyor. ama buna rağmen seni 15 dakika dinleyebilirim. sonunda da eğer istersen belli bir miktarda para verebilirim" dedim. kız gülümsedi, anlatacaklarım çok önemli bence sen de biraz bilinçlenmelisin diyip projelerden bahsetmeye başladı. gayet bakımlı bir kızdı, çok çekiciydi. fransız sineması hakkında bile yarım saat anlatsa oturur dinlerdim. yaklaşık 10 dakika konuştuk. hangi üniversitede okuduğunu, yaşını, bölümünü ve kişisel bir sürü bilgi öğrendim. bu bilgileri yazımın geri kalanına serpiştiricem merak etmeyin.

@13 yazıyorum panpa noktalama işaretlerine, yazının bütünlüğüne, okunurluğuna dikkat ediyorum o yüzden uzun sürüyor.

keyifli sohbetimiz biterken telefon numarasını istedim. prensip olarak vermediklerini öğrendim. fazla uzatmadım nitekim konuşmamızca cuma, çarşamba ve pazartesi günleri aynı yerde aynı saatte anket yaptığını öğrendim. bulması kolaydı. kız xxx üniversitesinde okuyor, üsküdar'da oturuyormuş. ailesi mersin'deymiş. çok fazla arkadaş edinememiş. uyum sorunları ve parasal problemler yüzünden.

o gün arkadaşlarımla buluştum. geceyi kadiköy'de geçirdim. sabah oldu ve dönmek üzere vapura bindim. aynı kızı bu sefer beşiktaş'ta gördüm. cumartesi günleri de oradaymış. yanına gittiğim anda "alkol kokuyorsun.. böyle çevreci olamazsın sen, artık vazgeçmeye başlıcam" gibi bir şeyler dedi. heralde içmeyi sevmiyorsun diye sordum. hayır severim ama çok fırsatım olmuyor dedi. ben de telefon numarasını vermemesini kast ederek, çok da fırsatın olacağa benzemiyor dedim. gülüştük.bu bir teklif mi diye sordu. teklif değil istek dedim. saat sabah saatleriydi 10 civarı. kaçta geldiğini sordum, yeni gelmiş. kahvaltı teklif ettim, kabul etmedi. eve gitmem lazım çok yorgunum dedim. kız gülümseyip belli dedi. telefon numarasını istedim. çevre dışında bir konuda rahatsız edersen polise sapık diye şikayet ederim dedi. gülüştük. numarasını aldım

dinleyenler yazsın boşa yazmıyım

maç başlamış devre arasında gelicem

@20 olm dinlediğini bilsem devam ederdim. yazın amk

aynı günün akşamı mesaj attım. bir demet çiçek aldım çingenelerden. resmini çektim. whatsapp'tan yolladım kıza. bu çevre senin için yazdım. kız güldü. üsküdar'da yaşıyor dedik. ev arkadaşı varmış zengin ama bohem hayatı süren, özenti asi kızlardan. araları fazla iyi değilmiş ama anlaşıyorlarmış ev konusunda. sonraki gün (pazar) günü buluşmak istedim kadiköy'de. kabul etmedi. evde oturmaktan daha iyi bir seçenek dedim. kabul etmedi. 2 dakika sürem olsun. istemezsen kalkarsın dedim. ilk 2 bira senden dedi. ilk 3 bira benden dedim. pazar akşamı 8'de kadiköy'de buluşmak üzere sözleştik

buluştuk kızla. konuştuk biraz, yukarıda anlattıklarımı anlattı. hakkımda hiçbir şey sormadı enteresan bir şekilde. bi' tane bara gittik. içmeye başladık. içtikçe muhabbet açıldı. kendisine asılan kişilerin çok olduğunu ama hiçbirini kabul etmediğini, bunun ilk seferi olduğunu söyledi. sana asıldığımı düşünmüyorsun heralde dedim. kız bozuldu biraz özür dilerim dedi. güldüm sonra o da gülmeye başladı. daha sık yapmalısın dedim, hayattan zevk almadığını açıkladım. gülüştük. içmeye devam ettik

tahmin edildiği üzere içtikçe amı zütü dağıttı. saat 1 sularında bardan ayrıldık, seni eve bırakıyım dedim. araban mı var dedi. hayır dedim. taksiye atladık. evine girdik. görsen benim kaldığım öğrenci evlerinden 10 kat daha pis. ev arkadaşı evdeydi. kızın yüzüne bile bakmadı. sadece güldü, enteresan. dedi. kahve yaptım kızlara. içtik. hızlı davranmak istemedim. geç oldu kalkıyım dedim. biraz daha oturmalısın dedi. odasını göstermek istedi bana. odasına girdik. küçük bi' tane masası var. bi tane leptabı var. bir sürü poster asılı. incin bir yatağı var. odanın her yerinde kartvizitler vardı. dönen sandalye vardı. oturdum oraya döndüm. kız yatağa oturdu. kalktım ayağa posterlere daha yakından bakmak için. o da yataktan kalkıp arkadan yaklaştı. hızlıca nefes alıp vermeye başladı kulağıma çok yakındı nefes alışları. sıcak hava geliyordu resmen kulağıma o derece.

binler dinlemiyosanız bırakıyorum.

neyse bitireyim hikayeyi az kaldı

döndüm arkamı. ikimiz de kendimizdeyiz ama alkollüyüz. onun rahatlığı var. hafifçe yaklaştım dudaklarına doğru. 1-2 saniye bekledim. geri çekilmeyince dudaklarına yapıştım. öpüşmeye başladık. kötü öpüşüyordu ama fark edicek durumda değildim. ben sol elimde kızın sağ yanağını sağ elimde ise belini tutuyordum. kızın iki eli de tişörtümün içindeydi. yaklaşık 5 dakika böyle öpüştük. boynuna indim. adem elmasına küçük öpücükler kondurdum. elimi vücüdunda gezdirdim. tişörtünü çıkardım. koyu mavi sütyeni vardı. kopçayı çözemedim. memeleri biraz küçüktü. ama dikti. sütyeni aşşağıya indirdim biraz. bel hizasında duruyordu. memelerini emdim. öpüşmeye devam ettik. o gece daha ileriye gitmedim. tekrar içeri geçtik. arkadaşıyla biraz daha oturup eve döndüm

@36 yüzde yüz doğru hikayedir.

o gecenin sabahı günaydın mesajı attım. uzun zamandır bu kadar eğlenmediğimi söyledim ve teşekkür ettim. o da bana teşekkür etti. bu hamlem onun bana güven duymasını sağladı. bir kaç tane sınavı olduğunu söyledi o gün akşamı aradım. telefonda konuştuk. baya muhabbet ettik. sinema müzik hakkında konuştuk. eve gidince skype'dan konuştuk. kız hafif hipster müzik konusunda bilinmedik rock müzikler dinliyor indie gibi. söylediği grupları da tanımıyorum. o gece çok geç saatlere kadar skype'da konuştuk. karın kaslarımı gösterdim * gecenin sonunda sonraki güne film izleme planı yaptık (salı gününe yani dün oluyor)

casablanca filmini izledik dün. izlememiştim daha önce. bana izletti en sevdiği filmmiş. şarap aldım giderken. şarap içtik film izledik. sütyen giymemişti. bol tişörtünü alttan düğüm yapmıştı. göbek deliğine kadar açıktı belden. altında tayt vardı. aynı koltukta izledik filmi. saçlarını okşadım film boyunca. o da vücuduma dokundu. filmin ortasına doğru öpüşmeye başladık. artık atak davrandım kızı kanepeye sırt üstü yatık ben de dizlerimin üstündeyim. tişörtünü çıkardım. o da benim tişörtümü çıkardı öpüşmeye devam ettik. boynumu emdi. ordan aşşağıya küçük öpüçükler kondurarak indi.

tekrar durduk. filmi izlemeye devam ettim. spoiler veriyorum sonunda dalyannanın teki adamı vurdu orda bitti. şarabımız bitmişti salondan çıktım paltomu aldım dışarı şarap almaya indim tekrar. ev arkadaşı (sarışın taşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşş ötesi bir hatun) odasının kapısını araladı kafasını uzattı baktı aradan. onun üstünde de askılı bir şey vardı yarı çıplak gibiydi. ben de tişörtüm elimde anca giyicem zaten alet kalkık pantalondan kabarıklık belli oluyor. ev arkadaşı güldü kız hakkında "hayret hiç beklemezdim :d " dedi aynen :d sırıtışını yaptı. cevap vermedim paltomu giydim 10 dakika sürdü tekel bulup şarap alıp eve dönmem