1. 76.
    +25 -1
    yoldan çıktım. hava iyiden iyiye kararmaya başlamıştı. çok dikkatli olmam lazım. lanet olsun. keşke gözlüklerim yanımda olsaydı. uzağı net göremiyorum. ama 1 derece çok büyük gelmediği için genelde takmazdım gözlüklerimi. şimdi buna çok pişmanım. çünkü ilerde bir karartı var. ve ne olduğunu kestiremiyorum. insan mı ? zombi mi ?
    ···
  2. 77.
    +24
    asker yolu bilmiyor.. neyse ki haritamız var.. bi kısmı kan olan haritayı uzattım ona.. baktı.. gitmemiz gerek yolu hesaplarken ben telsizin frekansını ayarlamaya çalışıyordum. dinlenmemiz gerek.. daha fazla devam edemiyeceğim.. artık hissetmediğim bir ayağım var.. sol diz kapağımdan aşağısı uyuşmuş ve kana bulanmış bir şekilde.. böyle devam edemez..
    ···
  3. 78.
    +25 -1
    evin arkasına dolaştım. arka kapı açık. olamaz ! kapı açık.. içeri girdim. tek katlı evi dolaşmaya başladım. ses yok. kalbimin çarpmasından başka nefes alışımı bile duymuyorum. ev boş. hayallerim gibi bomboş ! arka kapıyı kapattım. burada kalmalıyım bu gece. çok yorgunum.. kilerde bulduklarımı bir çantaya doldurdum. içeride değil kilerde kendime yatacak bir yer hazırladım. bu gece buraa geçecek..
    ···
    1. 1.
      +1
      56takundu
      ···
  4. 79.
    +25 -2
    sokaklarda ilerledik. hızla.. yanımızda tek tük beliren zombilere aldırmadan.. ilerledik.. ta ki araba sert bir fren yapana kadar ilerlemeye devam ettik. karşımızda otoyoldaki olduğunu düşündüğümüz grup.. arabayla ortalarından geçemeyiz.. kalabalıklar.. geri vites.. geri gidiyoruz.. arabanın arkasına zombiler çarpıyorlar. araba üstlerinde sekiyor.. "anayola girmeliyiz" dedi diğer asker. tek çare buydu. ilerledik. boş arabaların arasından geçmeye çalışıyoruz. bzen yol kenarına çıkıyoruz.. ama ilerliyoruz.
    ···
  5. 80.
    +23
    hacılar hem şu an yazıyom hem de arada işim falan çıkıyo o yüzden yavaş olabiliyorum kusura bakmayın.
    ···
  6. 81.
    +25 -2
    Mantıken silahını yatak odasına koyar diye düşündüm. o yüzden evin koridorunu geçip yatak odasının kapısına geldim. kapıda kanla yazılmış bir yazı var. "sakın açmayın". yerde de kan var. içeride birşey var. yürüyor. ayak seslerini duyuyorum. boğazından çıkan hırıltıyı duyuyorum. nefes alışımı kontrol edemiyorum. ellerim terliyor.
    ···
  7. 82.
    +23
    elimdeki yarı otomatik silahı her ateşlediğimde kolumun kaslarında bir uyuşma oluyor, silah geri tepiyordu. yorgunluk ve korku.. birbirinin tam zitti bu iki öge benim asla güçsüz kalmamamı sağlıyordu. adrenalin... askerin silahında mermi kalmadı.. çektiği kasaturasıyla gelen zombileri öldürmeye çalışıyordu. diğeri de ona yardım etmek için sola geçti. ben silahımla sağ taraftan önümüze çıkanları vurmaya çalışıyordum. fakat bazen silahımdan çıkan kurşunlar ateş böceklerinden daha etkisiz olabiliyorlardı.

    koşarak uzaklaşmaya devam ettik. döndüğümüz her köşede gölgeler büyüyor sanki her an arkamızdaki köşeyi dönecekler gibi hissediyorduk..
    ···
  8. 83.
    +23
    neyse beyler devamı yarına artık. acayip uykum var. saçmalamıyalım gece gece (:
    ···
  9. 84.
    +23
    yere yığılışını, gözlerindeki ifadeyi ömür boyu unutamam.. 2 gün önce dünyanın en güzel gözleri, şu an kanlar içinde bir yüzdeydi. o çoktan ölmüştü. ben de öyle.. içimde tarif edemediğim bir acı var.. her şeyi bırakıp atlamak istiyorum yere. parçalarımın bile bulunamamasını istiyorum. ama uzun sürmedi. ses. onları çekiyor. evin kapısı açıldı. hırıltılar. elimdeki silahı kapıya doğrulttum ve bekledim. hırıltıların yaklaşmasını bekledim.
    ···
    1. 1.
      0
      Nekadar uyudugunu bilmiyodun 2 gün diyon yannan kafası
      ···
  10. 85.
    +22
    bana her türlü uyar. ara vere vere devam ederim yazdıkca yazıyom da bi süre sonra sıkmaya başlar

    edit: bi süre sonra olaylar da birbirine benzicek amk yollarını kesmek için farklı farklı şeyler düşünmekten beyin amcıklaması geçirdim :D
    ···
  11. 86.
    +22
    "5 ya da 6 tane evin içinde.. çoğunu öldürdük. ama mermimiz kalmadı. ayrıca yoldaki peşimizde olan grup. yaklaşmış olmalılar." askerin sözlerini idrak etmeye çalışırken bacağımın ağrısıyla silkindim.. dikiş atılmıştı. ama hala deli gibi bir acı vardı. "şanslısın, uyanık olsaydın dikiş acıtacaktı" dedi doktor. şanslıydım.. peki bu şansım bizi bu evden çıkaracak mı ?
    ···
  12. 87.
    +22
    araca koştum.. telsiz bulmam lazım.. insan parçalarının içinden telsiz ve silahı görüyordum. aldım.. hızlıca sekerek yanlarına gidiyorum.. arkamızda onlarca aç yaratık ziyafet bekliyor.. biz ise ertelediğimiz ölümlerimizden kaçıyoruz..
    ···
  13. 88.
    +22
    izlediğim filmler bana kafasına ateş etmemi söylüyordu. bir kez daha filmleri dinledim. bıçağı sol şakağından beynine sapladım. inanılmaz. ellerim deli gibi titriyordu. 2 zombi öldürmüştüm. böceklerden korkan ben. ölüm korkusu insana neler yaptırıyor. hemen kapıyı kapattım. davetsiz bir misafir şu an en son beklediğim şey olurdu. odayı aramaya başladım.
    ···
  14. 89.
    +22
    yaklaştıkça bunun bir benzinlik olduğunu anladım. artık yürümüyorduk. neredeyse koşmaya başladık.. benzinlik boş. en azından öyle görünüyor. belimdeki ağırlık.. silahım.. hala belimde.. ellerimin arasına aldığımda beliren güven.. günler öncesinki ile aynı. benzinliğin marketinin kapısını kırdık. içerde yiyecek ve su var. doktorun önlüğünden kalan parçaları bohça yaptım. içine taşıyabileceğimiz erzağı doldurdum. tam çıkmak üzereyken gözüme birşey takıldı.. orada. duvarda duruyor. belki şu an suda ve yiyecekten daha çok ihtiyacımız olan bir şey.. harita..
    ···
  15. 90.
    +24 -2
    araçlara bindik. 4 araç. 12 asker gelmişti. tam teçhizatlıydılar. filmlerdeki gibi.. biz 7 kişiydik. bindik araçlara ve ilerledik. şehrin dışına doğru boş olan yollardan ilerledik. buluşma yerine doğru.. belki umudumuza doğru belki de yok oluşumuza doğru hiç durmadan ilerledik.. sonumuzu kimse bilemiyor.. ama içimizdeki umudun ateşi bizi hayatta tutmaya yetiyor..

    beyler benden bu kadardı.. sürç-i lisân ettiysem affola. mantık hataları vardır veya saçma şeyler.. hızlıca yazıp uydurmaya çalıştım kusura bakmayın..
    ···
  16. 91.
    +22
    evet.. dakikalarca daha ilerledik.. sonunda parktayız.. etraf sessiz.. büyük bir park.. ortada bir göl var.. ama suyundan içmememiz gerekiyor.. parkın merkezine doğru ilerledik.. askerler yok.. etrafımız ağaçlarla çevrili.. burada bir buluşma yok.. geç mi kalmıştık ? hayır telsizde söylenene göre daha yarım saatimiz vardı.. belki de erken gittiler..

    biz bunları düşünürken irkilmeme sebep olan bir ses duydum.. tek bir ateş sesi.. parkın güneyinden geliyor.. kimse kimseye ne yapacağını sormadı.. ne yapmamız gerekiyor hepimiz biliyorduk.. adeta programlanmış gibi koşmaya başladık güneye doğru..
    ···
  17. 92.
    +24 -2
    çocuk odasındayım. duvarda tatlı sarışın bir kız çocuğunun resimleri var. kendi çizdiği resimler de var. ne kadar mutlu bir dünya çizmiş. ama o mutluluğun hemen altında duvarda kan var. kan artık bir vazgeçilmez gibi. her yerde. ama bu kan taze. hala akıyor. evde yalnız değil miyim ? bu soru duyduğum seslerle cevap buluyor. kapı açık. karşımda duvarda resmini gördüğüm kız çocuğu. bana bakıyor. ama ölü gözlerle..
    ···
  18. 93.
    +23 -1
    "bu şehirde canlı birisi kaldığını sanmıyordum" dedi adam. ismini bilmiyordum, kim olduğunu yaşını burcunu hiç birinin hiç bir özelliğini bilmiyordum. ama şu an dünyada bana en yakın insanlar onlardı. "uyandığımda herşey böyleydi. bilemiyorum" dedim. hala beni süzüyorlardı. güvenmedikleri belliydi fakat hayatlarını kurtarmıştım. "dinlenin.. askeri üsse ulaşmamız lazım... "
    ···
  19. 94.
    +22 -1
    fazla uzun sürmedi.. tamamen tıkanan yolda inmek zorunda kaldık.. yürüyerek devam ediyorduk yolumuza.. fakat içimde her dakika kötüleşen bir his vardı.. biz ilerledikçe sanki etrafımız çevriliyor gibiydi.. bir ilerledikçe çember daralıyor..

    çok vakit geçmemişti ki arabaların arasından ilerleyen onlarca süliet gördük. yaklaşıyorlar. sesimizi duyuyorlar. kokumuz alıyorlar.. peşimizi bırakmıyorlar.. tekrar ara sokaklara girmek zorunda kaldık. zaman daralıyor. stadyuma gitmek için dakikalarımız kalmıştı. ama hala uzaktık.. telsizde duyulan ses yine heyecanlanmamıza sebep oldu. "ben 3. harekat timi komutani. stadyuma gelebildiniz mi"...

    ilerleyemiyorduk.

    "hayır komutanım. etramızı sardılar ilerleyemiyoruz."

    belli belirsiz cızırtıların ardından şu sesi duyduk. "hastaneye yakın olmalısınız oraya intikal edeceğiz protokol değişti. doktoru bulmalıyız"..

    doktor.. kimdi bu adam. sordum. başkanla beraber kurtarılması gereken kişi.. bir çözümü olduğunu iddia ediyormuş.
    ···
    1. 1.
      +1
      REZalet. Burdan devam
      ···
  20. 95.
    +21
    durdum. binanın sağında 3 metre ara var. sol bina bitişik ama çok yüksekte kalıyor çatısı. tırmanamam. yapabileceğim tel şey balkondan yan binanın balkonuna geçmek.. 2. kata indim. öldürdüğüm sarışın kız yerde.. saçları kana bulanmış bir şekilde yatıyor.. gözlerim dolu dolu. balkona çıkınca hırıltılar artıyor. sayıları nerdeyse 2 katı olmuş. toplanıyolar. yan balkona geçmem lazım. korkuluktayım..
    ···