reserved

sofia da soğuk bir gece belki hava eksi on derece.

aklıma nereden esti bilinmez yürüyelim az dedim . günün resmini çekmeye karar verdim. üstümü giydim bi kare resim çektim. sonra gittim ayak üstü bir arap dönercisinde bişeyler atıştırdım.

siz hiç bir caminin klise olduğunu gördünüz mü. öyle hüzünlü hüzünlü oturur bekler gibi sohbet edecek birini bekler .

tabakadan bir sigara çıkardım cami önünde ki eski mezarlık yeni park olan yerde ateşledim sigarayı.

bir süre sonra ayağa kalkıp ölülerin resimlerinin olduğu duvara doğru yürüdüm 1976 doğumlu bi kız vardı güzel de bi resmini koymuşlar adı crasimira 1 yıl olmuş öleli. kahkaha atarken ki resmini çekmişler resmin altında 2013 tarihli .

ne kadar zormuş yalnız başına yürümek. bi yerde oturmak. yani o sıkıldığım tüm arkadaşlar laftanda olsa ses olsun istiyor yanında. herkesin yanında biri var. hepsi derin derin bir şeyler konusuyor.

bankta tek başına şarap içen teyzeyi gördüm ilişeyim içelim dedim sonra yanlış anlar millet diye oturamadım. raffi diye bir mekan var buralarda graftan vitshoya çıkan caddeyi yürdüm girim oturayım. kahve votka alırım biraz insanları izlerim dedim

montun önünü açmışım ki fiyakalı dursun diye. bi süre sonra çantayı taşıdığım el ve boynum üşüdü. resmen sığınak haline getirdim montu.

raffi önüne gelince biraz toparlanıp içeri girdim. lan arkadaş herkes 3 lü beşli oturuyor. gib gibi çok afedersin kaldım.

sahra çölünde ki kertenkele gibi hissetmeye başladım kendimi..

çok fazla bu gibi şeyleri takan bir adamım ben. oturdum bir masaya masa dört kişilik. ama ben tekim.

neyse çıkardım montu birini bekliyor havasında sandelyeleri düzelttim oturdum

kız geldi ne içersiniz ... dedim şimdi kahve votka söylersem içlerinden şey derler gelmiş a.q fakiri oturmuş karı kesiyor. bide konuşma şeklimde bi milyon kez türk olduğum anlaşılıyor.

ablacım sen bana bi şişe votka ver bir kahve bir soda bir redbull

kız da masaya 6 bardakla geldi... yok dedim zütür tekim oturmaya geldim.

kimseyle konuşmayınca fark ettim mekanda acayip bir uğultu var.

lan bi kaç saatte orada içtikten sonra dedim artık eve gideriz.

karı tutturdu ben çok güzel bi underground mekan biliyorum oraya gidelim.

ne yapacaz haplanırız falan dedi.

yaa ben bıraktım o işleri. yok dedim. yaa güzel olur hadi lütfenn

gel a.q gel gidelim deidm.

hesabı ödedim. diğer karı atladı o zaman giderken beni de eve bırak bende durmıcam dedi.

genç olanı o zaman onu bırak gel ben seni beklerim dedi.

ulan ne olduğunu anlamadım aralarında bi savaş var ama çözemedim.

karılar kendi aralarında rest cekiyordu.

iyi bırakır gelirim dedim.

kapıya kadar çıktım sen nerede oturuyorsun dedim.

lunin dedi ... ooooo orası anasının amı şurdan seni taksiye bindirim sen git dedim.

ben center da oturuyorum. hem alexa yalnız kalmasın dedim.

direk taksini kapısını açtım lunin dedim kapattım...

bu harekete sonra 10 dk güldüm

galiba kafam çook güzeldi ondan o kadar güldüm.

karşıdan bi sigara aldım geri girdim bara.

lan bi geldim arkadaş karı bu sefer de başka biri ile dans ediyor.

böyle dayamalı dans dediğimiz modelden.

yaaa kendimi clubün gavatı pekekenti gibi hissetmeye başladım.

nasıl bi huurya denk geldim bu işin sonu nereye gidecek acaba yarın da iş var ...

hayır bir sürü de hesap girdi. binlerce düşünce geçiyor aklımdan.

barmene döndüm şu gibi bi acayip soru sordum.

sen aslen nerelisin... o an anladım ki benim kafa bitmiş

adam soruyu kavrayamadı bulgarım diyip duruyor

tamam huur cocugu anladım bulgarsında nereslisin

diyorum içinden çıkılamaz bi hal aldı durum neyse bırak kalsın muallak seni dedim.

karıya ne içersin işaret ettim geldi kulağımın dibine room diye diye bağırdı seni gibim dedim. türkce

neyse tekrar center a döndük.

zütümüz dondu huur cocugu taksicide geçirdi.

dedim bu iş uzuyor. uzadıkca bana kalıyor.

gittik ne içersin dedim. karı sürekli ben ödiyim diyor ama hiç gerisi gelmiyor.

bir şişe içki aldık limon tuz yarak kürek.

neyse fincan içinde üç beşde inci dedikleri hap var. yaa zaten kafam buz olmuş dilimi ıssırıyorum hissetmiyorum daha ne içim ben a.q

iç iç tekila da yannan gibiydi çok afedersin.

mahfoldum

hapı da atınca yarasa mod on oldu.

kafamda böyle bomg bong diye sesler oluştu

süperiz dimi falan diyor karı.

yaaa heee heee dedim süperizz..

gitsek artık dedim.. az daha duralım duralım da içmeyelim zira icecek yer kalmadı bende dedim.

sünger bobmuş meğerse karı

neyse arkadas artık sabah oldu dedim ben sabah sekizde işe gidecem ve

son durum kuşum aydına döndüm. el yüz şiş ..

sofia sınırına 45 km uzakta büyük bir göl var güzel de bi otel var. dedi oraya gidelim.

yok anasının amı oldu olacak istanbula gidelim orada gibim hem bogaz var dedim.

yaa ben öderim taksiyi oteli gel dedi.

yaa neyse iş yerinin ofisin anahtarlarını elamanı çağardım sabahın yedisinde verdim.

atladık gittik. karı saçma sapan espiriler yapıyor ne söylesem gülüyor.

taksici aynadan kesiyoır.

neyse epey yol gittik. gibsinler ödemem o taksiyi kuru kabadayı atladıom indim taksiden.

bu gibe gibe ödedi. neyse girdik otele dedim fakir a.q burada serveti bırakır. ben ödiyeyim.

yaa çok belli işte huur huylu bi kadınla mekana gelmişim karı resepsiyondaki adama

şöyle güzel bi oda ver tüm gün sevişcez diyor.

neyse ödedim. artık. girdik odaya. jakuzi masaj yatağı otomatik perdeler duyarlı ışıklar epey bi gib var.

ama şöyle bir sıkıntı var.

o kadar çok votka içtim ki gibim kakmıyor.

oyna otur artık perdelerle

yüz vermiyim diyorum diğer kaşar dönüp duruyor elamanın etrafında aklımdan binlerce soru...

dedim ben şu hesabı ödiyeyim gibtir olup gideyim.

neyse hesap 10 dak daha dans etti bu amcık. geldi masaya dedim ben kaçacam siz takılın hesabı ödiyeyim kalkacam.

aaa neden falan dedi.

ne yapim sabah kadar başınımı beklicem diyemedim.

rez alıyım

geçtim içkiye yumuldum bardaki huur cocugundan mum falan istedim sırf zaman geçsin

hani tutup zütüne sokasım da geldi ama olsun.

neyse mum eritiyorum. kafam güzel olduğunda niyeyse mum eritir elime damlatırım.

yada dişlerimi yerim.

sonra arkam dönük ben oynarken bununla çirkin karı baktım bana yazıyor. la havle dedim içimden

bir süre sonra kalkalım oldu.

kadınlardan birisi 31 diğeri 28 yaşında

neyse piyano bar var bir tür jazz clup gittik oraya.

ben jazz severim ama dans sevmem piyano dinlerim ama parça bilmem.

yani şunu da benim için çalın a.q diyebilecek bir yapı yoktur. o gece de şansıma sıçayım böyle saçma sapan karaoke yapılıyor. lan bunlar çıkıyor bişeyler söylüyor. bana da söyle diyorlar.

dedim benim bildiklerimi bunlar bilmez. şimdi sıkıntıya sokmayalım adamları çalamazlar.

yaa sen söyle onların bilmediği yoktur dediler. yaa konu da sap gibi kaldım. neyse bi lavaboya gideyim dedim. aldım telefonu yanıma 65 senesi jazz parçalar yazıp ezberlemeye calısıyorum konu rezillik a.q üç dört tane aklıma yazdım.

geri geldim . halbu ki bilmiyorum de yarrağam ilgilenmiyorum de rap dinlerim de ..

yok ama her taku bilecem ya.

döndüm kadınlardan biri başka biri ile dans ediyor. diğeri de am züt fora yüksek tabure de oturuyor. ne oluyor lan dedim.

rez

bir süre sonra kadın arkadaşıyla konuşurken ara ara bakıyor bende bakıyordum. ama yarım saniye falan . öyle eline yüzüne pek güvenen bi adam değilim

neyse elidneki kadehi kaldırdı şerefe işareti yaptı. başımla tebessüm ettim.

tebessüm etti. kaktım lavaboya ne yapayım diye düşünmenin en kolay zaman kazanma yoludur. masaya gitsem olmaz. ne anlatacam yarım yamalak bildiğim dille belli değil.

neyse geldiğimde yanımda ki masaya geçmişlerdi. dedim şimdi yarrağa yedik işte.

birinin bişey demesi gerek laf açılsın diye ateş istedim. teşekkür ettim. kız ateşi alırken şerefe dedi tekrar. sonra ekledi birisi şerefe dediğinde bardağını kaldırmamak kabalık oluyor. dedim o an bardakta bi gib yoktu ondan dı diye ekledim.

ne diyim boş bir sağlık diliyemiyorum.

kimi bekliyorsun muhabbetinden sonra masalar birleşti.

masalar birleştikten sonra benim aslında bu dili bilmediğim belli oldu.

ama yardırıyorum kafada güzel ya.

neyse karşımda iki kadın oturuyor. kadınlardan birinin sırtı diğerinin yüzü bana dönük.

görünüşte yaşları 33 35 gibi duruyor.

güzel bakımlı . su söylemiş beyaz şarap söylemiş laflıyorlar kadını incelerken ablası bi anda kaldırdı kafayı bana baktı . falan filan yapıp gözü kaçırdım... plastik tentenin arkasını izliyordum

reserved