1. 1.
    -1
    Hepinizi biraz geçmişe zütürmek istiyorum. Sovyetler dağıldıktan sonra dünyada bir zıt kutup olmaması uzun vadede sorun teşkil edecekti . işte tam da bu yüzden küresel oyunun aktörleri çok önceden beri bir tehlike olarak gördükleri islam’ı hem itibarsızlaştırmak hem de zıt kutuplardan biri haline getirmek için hedef seçtiler.
    ···
  1. 2.
    +4 -1
    Demokrasiye geçememiş ülkelerde bunu bazı radikal gruplar yoluyla hayata geçirdiler. Gladyo demokratik Avrupa ülkelerinde birer birer açığa çıkarlırken elbetteki yeri biri şekilde dolduruluyordu. Türkiye kendi iç dinamiklerinden dolayı bu süreci epey bir geç yaşadı. Susurluk bunun için bir fırsattı ama o dönemde de bu maalesef gerçekleştirilemedi. Eninde sonunda bunun gerçekleşitrileceeğini bilen bu odaklar bundan sonrası için gerekli oluşumu hazrılıyolardı.11 eylülve ardında gelen Afganistan ve ırakişgallerinden önce bölgede israil dışında Abd için bunu gerçekleştirmek adına Türkiye den daha iyi bir aktör olamazdı.Ama Türkiye nin içinde bulunduğu siyasi oluşum buna uygun değildi.28 Şubat sürecinde bu oluşumla çalışmayı reddeden Erbakan hükümeti acı gerçeği görmüştü. işte tam da bu yüzden iktidar istiyolarsa bu odaklarla işbirliği yapmak zorundalardı. Milliyetçi ve ulusalcı bir koalisyonda oluşan Ecevit hümümetinin bu işgallere izin vermesi pek olanakl görünmüyordu tam da bu safha da hem yeni oluşturulacak hükümeti daha çok baskı altına almak hem de bir süreliğine bitirilen terör den sonra her anlamda nefes alacak Türkiyeyi zora sokup kanını emmek için Şubat krizi tertip edildi. Geçmişten ders çıkarmış olan Milli görüşçüler biat ederek iktidara gelmeyi başarmışlardı üstelik yüksek bir oy alarak.Ama Irak savaşında bekelediği desteği tezkere kriziyle bulamayana Abd elbetteki bunun hesabını soracaktı.Çuval olayı bunun bir sonucuydu üstelik hükümetten ziyade Türk halkı açık açık aşağılanıyordu. Devam eden süreçte birbiriyle çalışmaya devaö etmek zorunda kalan bu iki yapı kendi çıkarları gereği gladyonun Türkiye de kalan askeri yapısını tasfiye ediyordu. Bunun farkında olup elindeki gücü bırakmak istemeyen bu güç ulusalcı çevreleri yanına çekerek güçlerini korumanın peşindelerdi.Bu bağlamda Şemdinli kitapevi bombalaması, Danıştay baskını, Anafartalar çarşısı patlaması,e-muhtıra ve hatta Cumhuriyet mitingleri tertip edildi. Fakat militarist baskıdan, darbelerden, muhtıralardan bıkmış olan halkın ve Gladyonun askeri kanadını tavsiye edip sivil islami ayağını oluşturmak isteyen egemenlerin desteğiyle sandıktan daha güçlü bir şekilde çıktılar. Erdoğan devlet içerisindeki eski yapılanmaları tavsiye ederken kendi kadrolarını oluşturuyor fakat yeni dünya düzencileri de bu yeni yapılanmada kendi kadrolarını oluşturmakta geri durmuyolardı. işte bu aşamada zaferin tamamıyla kendisine ait olduğunu düşünen Erdoğan gücünü paylaşmak istemiyor ve her şeyi kendi kontrolünde tutmak istiyordu. Haziran 2011 seçimlerinde bunu siyaseten de gösterdi ve gladyonun sivil islami ayağı olan the cemaatin talep ettiği vekil listesini onaylamadı ve bu isimleri seçim listesine büyük oranda koymadı. Artık gladyonun sivil islami ayağı(the cemaat) ile Erdoğan saflarını iyice ayırmıştı. Halk desteğini arkasına alan Erdoğan küresel güçlere büyük aktör olduğunu göstermek istiyor ve iktidarını ikinci bir güçle paylaşmak istemiyordu. Sivil çocuk cemaatle erdoğanın arası gittikçe açılıyordu.Şubat 2012 de ameliyat masasına yatan başbakanı bir sürpriz bekliyordu. Gladyo askeri yapılanadan vaz geçmiş Türkiye gibi yarı demokratik bi ülkede bunu radikal islami gruplarla doldurmak yerine dinlerarası diyalog gibi süreçlerde destek bulabileceği cemaate bırakmıştı.Ama askeriyeyi tasviye sürecinde bu gücü büyük oranda elinde çıkaran yeni dünya düzencileri sivil gücün yanında silahlı bir güce de ihtiyaç duyabilirdi. Bunun adımlarını yıllar öncesinden yaptıkları telkinlerle cemaate çoktan yaptırmışlardı ve polisiye de f tipi bir yapılanma oluşturulmuştu. işte başbakana süprizi ona en yakın isim olan Mit müsteşarını o amelyattayken tutuklamaya kalkan bu oluşum yapıyordu. Ameliyattan çıkan başbakan çok acil bi engellemeyle mit mensuplarının soruşturulabilmsini başbakanın iznine bağlıyordu. işer iyice kızışmaya başlamıştı ve duracağa benzemiyordu. Başbakanın f tipi korumaları onu dinletiyor ve gerekli mercilere bilgi sızdırıyordu. Başbakan dinleme tepkilerine karşı beni de dinliyorlar şeklinde beyanat veriyordu.2012 yaz döneminde başbakan ne kadar koruması varsa değiştiriyor ve Erbakan döneminden korumalar bu işi devralıyordu. Aynı günlerde başbakan F tipi yapılanmaya dershaneleri kapatıcağı tehdidini savuruyor ve herkes olayın bu yüzünü görmezden geliyordu. Başbakanın artık ipleri eline aldığını düşünen onların deyimiyle bu sivil toplum kuruluşu alternatif parti kurmanın peşine düşüyorlardı.Çok öncelerden teklif zütürdükleri Numan Kurtulmuş bu teklifi reddediyor ve olan bitenden Erdoğanı haberdar ediyordu. Diğer lider adayları Süleyman Soylu da aynı tutumu sergiliyor ve Erdoğan dan yana tavır takınıyordu.bu süreçte 2009 küresel krizin ve abd nin kendi iç dinamiklerinden kaynaklanan durumlardan dolayı küresel oyunculardan bazıları daha güçlü bir Türkiye görmek istiyorlardı ve Erdoğan ı hala desteklemeye devam ediyordu. Erdoğan ın gücü elinde toplamasını istemeyen diğer grupta buna karşı çıkıyor ve engellemeye çalışıyordu.Pkk terörü üzerinde çeşitli yöntemler denenmiş ama bunu ne pahasına olursa olsun bitirmek isteyen Erdoğan diyalog yolunu seçmek zorunda kalmıştı.Bu sürecin başlaması ve tüm engellemelere rağmen başarıyla ilerlemesi Erdoğan nın gücüne güç katıyordu. Milliyetçi çevreler bu durumdan oldukça rahatsızdı. Baykal ın gönderilmesi ve Mhp üst yönetiminde ki kaset skandallarında Bahçeli the cemaatin gücünü bir kez daha görmüştü. Kendi destekleriyle Baykalın koltuğunu devralan Kılıçdaroğlu nun bu aşamada bağımsız bir politika izlemsi imkansızdı. Bahçeli partisi üzerinden plan yapanlara cevap vermek için tabanını sürekli sokağa çıkmaması için uyararak Erdoğan a örtülü desteğini gösteriyordu. Tabanın baskılarını yatıştırmak için mitingler düzenliyor ve sokağın gazını alarak sakinleşmesini sağlıyor ve Erdoğanın işini kolaylaştırıyordu. Kurtulmuş ve Soyludan beklediğini bulamayanlar, Kılıçdaroğlu balonun tutmadığını görenler sağda alternatif arayışını sürdürüyorlardı. bahçeli ye bir darbe vurulmuş yönetimin üst yapısına zarar verilmişti ama ele geçirilememişti. Gladyonun çocuklarından Koray aydın bunun için devreye sokulmuş fakat hüsranla sonuçlanmıştı.Pkk nın bitirilmesinde dolaylı da olsa Bahçelinin desteğini alan Erdoğan gücünü iyice pekiştirmişti. işte bu noktadan itibaren Erdoğan nın diktatörleştiği söylentileri yayılmaya başlanmıştı.Pkk nın bitirilme aşamasına gelmesi ve reel ekonomide yapılan iyileştirmeler sonucunda Türkiye nin ekonomik bağımsızlığına kavuşması söz konusu olmaya başlamıştı. Faizlerin 4.60 barajını kırması bunun hızla aşağıya düşmesi ve zaten borsada ki rekorların devam etmesi sonucunu doğurucaktı.Bu da Erdoğan nın ellerinden tamamen kaçıp gitmesi demekti.The cemaat bunun için bir şeyler yapmalıydı. Suriye konusun da Erdoğan yalnız bırakılmış biz olmadan sen küresel bir aktör olmazsın mesajı iyice verilmişti. Sınırlarımız vurulmuş ,uçağımız düşürülmüş ama sesimiz çıkamamıştı. Erdoğan a bizden bağımsız siyaset izleme mesajı verilmişti. Erdoğan abd gezisine çıkmış ordaki kendine destek veren lobiden yardımistemişti. Obama yönetimi doğrudan bir yardımı olamayacağını,bir savaşa girilmesine izin verilmediğini bildirmişti ama manen Erdoğanın yanında olduğunu da soylemişti.F tipi yapılanma Erdogan nın devrilmesini iyice izster olmuştu.Çeşitli yöntemler denenmeye başlanmıştı. Baskıcı bir rejime gittiği propaogandası ayyuka çıkarılmıştı. Türkiye de büyük bir patlama düzenlenip iyice köşeye sıkıştırılması planlanmıştı. reyhan lı istihbaratını alan Mit polisi uyarmış fakat F tipi yapılanma önlem alınmasına izin vermemişti. Patlama gerçekleşmiş ve Erdoğan a mesaj bir kez daha iletilmişti.Bu gelişmeler üzerine Hatay emniyetinde görevden almalar gerçeleştirilmişti. Daha büyük patlamalar olacağı istihbaratı değerlendirilmiş ve operasyonlar sonuçlandırılmıştı. yavaş yavaş Erdoğan a karşı kamuoyu tepkisi oluşturulmaya başlanmıştı. Tüm bunların çncesinde Erdoğan, tutuklu paşayı hastanede ziyaret ediyor ve polis kartını kullananlara askeriyeyi yanına alıp oyunlarını açığa çıkarmakla tehdit etmişti.Bu kart biraz havada kaldı ve kamuoyu buna bi anlam yukleyemedi. başbakan zaten sert olan uslubunu daha da sertleştiriyordu.Tam da bu süreçte başkanlık sistemine geçilerek Erdoğan nın iyice güçlenmesinin önünü kapamaya çalışıyorlardı. Başbakan nın sert uslubuna karşı Gül yumuşak yüzünü gösteriyor halkın adamı imajı oluşturuyordu. Araları açık olan Gül le Erdoğan nın bu durmunun ,Gül ün f tipi yapılanmadan destek alarak reiscumhur olması ve ilerleyen süreçte the cemaatten yana tavır takınmasıdır. Erdoğan başkanlık sistemini getirmeden seçlirse geniş yetkileri olmayacağından bir tehlike oluşturmayacaktı. Erdoüan sonrası için sempati toplamış olan Gül ya da kendileri için bir tehlike oluşturmayacak ali babacan ismi kulislerde dolaşmaya başlamıştı.Ama bundan önce ellerinden kaçıp gitmekte olan Erdoğanı tutmaları gerekiyordu. Faizlerin aşağıya doğru kırılma duvarını aşmadan once onlem almak gerekiyordu. Patlamalarla yapılmak istenen şey tam da bu günlerde daha farklı bi şekilde gerçekleşiyordu.
    Tümünü Göster
    ···
  2. 3.
    +1
    hepimizi nasıl goturcen lan gecmıse yalancı iiine
    ···
  3. 4.
    +1
    Gezi parkı ;
    Masum isteklerle orada bulunan gençlere yapılan ilk sert polis mudahalesi oyunu gözler onune serıyordu.bu olay ilk gercekleştiğinde herkes gibi bende soluğu Taksimde almıştım. Buyuk oyunun farkında olmadan sadece polisin keyfi-despot bir davranışı olduğunu düşünmüştüm. Gençlerin çadırlarının yakılması, piknik yapanların üzerine tazyikli su sıkılması hepimizi çileden çıkarmıştı. Polise bu emri verenler f tipi yapılanmanın ta kendisiydi. Hükümet çevrelerinden emri kimin verdiğine dair bi açıklama gelmemesi bunu ortaya koyuyordu. Akabinde oyun kurucular yine sahnedeydi. Emri altındaki polisler vasıtasıyla ilk fitili ateşlemişlerdi ve şimdi polise saldırtcakları diğer taşeronlarındaydı. taksim de bulunduğum zaman zarfında gördüğüm sağı solu ateşe veren holiganlar, dükkanları yağmalayanlar bunların bilinçli bir eltarafından yaptırılıdığı hissini uyandırmıştı bende. Süreçte yaşanan manüpile haberler 48 saatte hukumetın duseceğinin yayılması daha aklıma gelemeyen bir sürü yalan haber oysal medyayı çalkalıyordu. Basının sessiz kalması aksine hukumetin işine gelmiyordu. Sesız bırakılan sistemin medyası sayesınde bu asılsız haberler sosyal medyada daha cok yayılmayı beraberınde getrıyordu. Yabancı medya bu asılsız haberlerı kullanmaktan hiç çekinmiyordu. Dikkat ederseniz akp hedef alınmıyor tek sorumlu Erdoğan gösteriliyordu. Gül den vakti zamanında ne kadar haz etmeyen varsa sosyal medyada onu pohpohluyor bir şeyler yapması için göreve davet ediyordu. Borsa 15-20 puan düşüyor faizler yukarı yonelerek amacın birinci ayağı hasıl oluyordu. Gülün ne kadar uzlaşmacı olduğu halka telkin ediliyordu. Sözü edilen faiz lobisi işte bu yeni dunya duzencıleri ve onların iç destekçileridir. Masumane bir olayı kendi lehlerine nasıl çevirdikleri ortadadır. Taksim platformu grubunun bildirisndeki maddeleri okuyanlar bunu rahatlıkla fark edecektir. Seçimlere kadar Erdoğanın gucunu kırmak için bu tarz eylemlerin devam edeceğiçok uzak bir ihtimal değildir.Bu surecte daha dıkkatlı olmak ve kımın neyi amaçladığını gormek zorundayız.
    ···
  4. 5.
    +6
    insan okucak onu amk
    ···
  5. 6.
    0
    ananı gezide gibtim
    ···
  6. 7.
    0
    beyler imla falan yok anlatım bozuklukları had safhada olablilir kusura bakmayın
    ···
  7. 8.
    0
    lan part part yazmadım okuyan okusun amkk
    ···
  8. 9.
    +1
    özet geç bin
    ···
  9. 10.
    +1
    okuyan var mı lan ?
    ···
  10. 11.
    0
    okuyan olursa haber edin beyler.. Katılan olur mu fikirlerime bilmem ama yorumlarınızı bekliyorumm
    ···
  11. 12.
    0
    la milletin yaptığı gibi civ civ lere yem atar gibi yazmadımişte. hepsini bi seferde koydum ..
    ···
  12. 13.
    +1
    okudum ve baya feyizlendim.. Yine de erdoğandaki hodbin hodfuruş bir yanı kimse inkar edemez diye düşünüyorum..
    ···
  13. 14.
    0
    @13 hacı onu bilmeyen yok zaten pek değinmedim ondan..
    ···
  14. 15.
    0
    yok mu la okuyan ne emek hırsızı çıktınız la sizzz..yok mu gececi tayfa ..ciddi yorum istiyorum.. Yorumlarınıza ihtiyacım var beylerr..
    ···
  15. 16.
    +1
    biri okusun özet geçsin sonra biri özeti okusun onuda özet geçsin sonra belki okurum
    ···
  16. 17.
    +1
    @14 ama bu insanları rahatsız ediyor.. O kasımpaşalı havaları ilk seçildiği dönemde, ulusalcılara, askeri vesayete giydirdiği dönemde iyi gidiyordu.. Ama sen gel on yıl hükmet ve hala bu şekilde konuş.. Artık kırıcı oluyor.. Adamın içini kimse bilmez, ama dışardan bakınca bildiğin sezar gibi.. Halkın desteğini alıp, "ben kerkerelerle mücadele ediyorum" diyerek herşeye müdahale et.. Bildiğin tiranlığa oynuyormuş gibi geliyor.
    .. Bakıyorsun urfada bir park yapılacak "başbakan emretti" bakıyorsun karsta heykel yıkılıyor "başbakan emretti"

    ayrıca demokrasi demokraside öğrenilir.. Gerçekten demokratik birisi "halkımız henüz buna hazır değil" diyemez.. Dememelidir.. Tepeden tırnağa herşeyde bir kişi kendinde söz hakkı buluyorsa bu eylemlerde de hedefin akp hükümetine değil başbakanın kişiliği olması doğaldır..

    Diye düşünüyorum..

    Ayrıca roboski olayının ve bu olayın bir türlü aydınlatılmamasının bu çizdiğin şeritteki yeri nedir merak ediyorum.. Bu şekilde gören birinin buna yorumu nasıl olur ?
    ···
  17. 18.
    0
    17 hacı bi ornekte ben vereyim sana akp mitinginde adamın biri bişeyi eleştiriyo bagırarak.. başbakan tersliyo, adam bende size oy verdim nıye oyle dıyosunuz falan dıyoo... B u da senın oyuna ıhtıyacım yok dıye atarlanıyo amkk.. Kalsın senın oyun falan dıyo ... Sana oy veren hıc elestımıcek mı her dedını onaylaıcak mı boyle bı sıyaset anlayışı olamaz. Yapılan ankette gezide akplilerde varmıs emın ol bu durumlara tepkı gosteren adamlardır onlarda..

    Hacı yazıda da belırttım bız yarı demokrasıyız tayip te oyle goruyodurrr bence bunun ıcın hadeflerıne ulaşana kadar bunu kullanacaktır. Mesela iktidara gelmeden once sovduklerı Yök gibi kurumlar kendılerıne gecınce bırden cok işlevli oldular amkk.. hani tu kakaydıı

    Hacı Uludere deki dusuncelerim de aynı yazıda aklıma gelmemıstı hatırlattıgın ıyı olduu..Çok kronolojı vererek yazmadım ama bu bahsettıgım surecle uludere aynı tarıhe denk gelıyor.. aydınlatılamaması da istihbaratı veren abd amkk.. Bızımkıler bu kadar kalabalık gorunce teyıt ettırmeden ya da askerıyede emrı veren yıne bunların adamıdır ..Ama bunların adamı olsa tayıp emnıyet mudurlerıne yaptıgı gıbı alırdı hemen aşağıı.. demekki bıraz taklaya gelmısler onun ıcın acıga cıkmadı.. kımıalcak ıcerı abd ıstıhbaratını mı ..
    ···
  18. 19.
    +1
    --spoiler--

    --spoiler--
    ···
  19. 20.
    +1
    okuyan var mı la ?
    ···