gezi parkında cahil direnişçiyle muhabbetim

ters çevrilmiş bir arabanın yanında duran maskeli bir elemandı konuştuğum kişi. ben yaklaşırken fotoğraf çektiriyorlardı.

- siz şimdi ne yapıyorsunuz burada?
- direniyoruz, tüm gücümüzle!!
- ne için direniyorsunuz?
- özgürlüğümüz için!
- neyiniz ekgib?
- özgürlüğümüz!!!
- ne yapmanız yasak?
- içki alamıyoruz saat 10'dan sonra.
- başka?
- bunun gibi bir sürü şey işte.
- mesela?
- 6'dan önce içki alamıyoruz.
- başka?
- sen bizden misin onlardan mı ne bu sorular?
- benim ne olduğumu boşver sen, o elindeki taşlar ne?
- polise atmak için topladık.
- polis düşmanın mı senin?
- tabi ki!
- evine hırsız girse kimi ararsın?
- polisi.
- senin yaşın kaç?
- 15.
- türk müsün?
- tabi ki.
- peki vatanını ve milletini korumak için canını ortaya koyan polise taş atmak, kamu malına zarar vermek, arabaları ters çevirip bununla övünmek için fotoğraf çektirmek, milli iradeye saygısızlık etmek türk'lüğün kitabında yazar mı?

bu sözlerimden sonra guy fawkes maskesini çıkardı ve yere attı. elimi öperek teşekkür etti gerçekleri geç de olsa ona kavrattığım için. ve yüreği vatan aşkıyla dolu şekilde uzaklaştı.

özet gibi bir şey.