1. 7.
    0
    @7 ilk başlarda haklılardı ama kendi ayaklarına sıktılar
    ···
  2. 6.
    0
    @6 panda dediğin doğru oraları sonra düzelteceğim, fakat sence eylemciler haklı değilmi?
    ···
  3. 5.
    0
    okudum ama olay şu panpa ülkenin gelişmesi için bazı yüklerden kurtulamsı gerekiyordu ki taksimdekiler gezi parkındakiler öyle sıradan spontane bir olay değil neden diyecek olursan olay şu diğer %50 dediğin kesim in %25 kemalistler ki sürekli darbe ve özündeen kopma yaşayan insanlar ve diğerleri mhp felan kesimi bunlardan sadece %20 lik bir kısım tepki duyuyor ve türkiyenin yaşadığı değişim onları rahatsız ediyor olay bu panpa
    ···
  4. 4.
    -1
    okuyunca gebermiyonuz merak etmeyin.
    ···
  5. 3.
    0
    paramız yoktu okuyamadım
    ···
  6. 2.
    0
    sorduk mu bin
    ···
  7. 1.
    +1 -2
    beyler buraya girdiğimde bazı kişilerin gezi parkı eylemlerinin haksız olduğunu söyledikleri için bunu yazıyorum. bakın benim ne iyi bir siyaset bilgim vardır nede ekonomik bir bilgim vardır. buraya fikirlerimi yazmak için geldim. sadece sola eğimli bir siyasi görüşüm var.

    öncelikle türkiyenin şimdiki halinden bahsetmek istiyorum. türkiye şuan halkın çoğunluğu müslüman olan tüm ülkelerden daha gelişmiş, demokratik, çağdaş bir ülkedir.(iranı saymayın sscb'nin iranda islam devrimi olduktan sonra irana vermediği kalmadı düşmanımın düşmanı dostumdur mantığı, aynı şekilde rusyada öyle) türkiyenin bu çoğunluğu müslüman olan ülkelerden daha ilerde olmasının sebebi SEKÜLER bir devlet olmasıdır. istiklal savaşı bittikten sonra yavaş fakat emin adımlarla tarikatları ve mason loncalarını (evet mason loncaları bunlar türkiyede/osmanlıda siyasetten, bilime ve ticarete kadar çok etkiliydiler bu bilgiye şevkey süreyya aydemir'in tek adam kitabında bulabilirsiniz dikkat edin eski basım olacak yeni basımlarında yazmıyor diye biliyorum) hükümet tarikatları kapattı fakat bunlar tekrar geri açılacak bunu biliyorlardı bu yüzden bazı durumlarda ortaya ağırlığını koyabilmesi için subay eğitimine yüklenildi. işte bu subaylar ve sonraki nesilleri 2007'ye kadar -hani o meşhur 27 nisan bildirisi hani sonra başbakan, general yaşar büyükanıtla saaatlerce gidip görüştüydü- seküler devletin muhafızlığını yaptılar. işte 2007'den sonra hükümetin sürekli sekülerliğe saldırı başlatması türkiyedeki bazı kesimleri mutlu ederken bazı kesimleri kesimleride mutsuz etmiştir. ben mutlu olanlardan bahsedeceğim, bu kişiler dindar oldukları gerekçesiyle özellikle her darbe sonrası dönemlerde ve 28 şubat dönemi ( bir nevi muhtıra işte tanklar ankara-sincanda konvoy yapıyor ) eziyet edilen kısım oldular ve türkiyedeki sorunlar bu insanların üstüne atılmaya çalışıldı. peki bu eziyetler sırasında halk bir şey yapmadı mı? açık konuşayım çok da bir şey yapmadı bu yüzden bu kişiler şimdi "laiklere" kin ve nefretle bakıyor. çünkü "laikler" her darbe ve muhtıra sonrası dönemde orduya "dur arkadaşım napıyorsun bu ülkenin suçluları onlar değil!" demediler. bazıları diyemedi, bazıları demedi. bu sıralar "laikler" bu yaptıklarının farkında ve bazı konularda (üniversitelerde türban gibi) dindar kesimi destekliyor fakat hala büyük bir kısım dindar kesimle ilgilenmiyorlar/önemsemiyorlar.

    ordu ile abd ilişkisi: bu konuya daha sonra değineceğim. fakat şunu belirtmek istiyorum türkiyedeki geriliğin sebeplerinden biri ise konumudur. rusya ve ortadoğuya komşu olması yani abdnin düşmanlarına komşu olması, türkiyeyi bir abd kalesi olarak görülmesine yol açmıştır soğuk savaş sürecinde sürekli "komünizm tehlikesi" olduğu için zaten az olan gelirimiz ile sürekli tank tüfek alıyoruz abd'den. ama şunu bilin, türkiyenin abd'ye tek baş kaldırışı kıbrıs barış harekatıdır. bu harekattan sonra türkiyeye uygulanan ambargo ile türkiye aç kaldı, türkiyeye yardım eden az kişiden biride KADDAFi'dir.

    ergenekon falan filan: bana göre bu türkiyedeki güç savaşıdır ve akp'nin zaferiyle sonuçlanmıştır. işte türkiyedeki asıl güç benim, ben ne dersem o olur istediğimi, yaparım asarım keserim diyen ordu 2002'den beri iktidarda olan dindar kesim hakkında ciddi bir endişe duyuyordu ve darbe planları vardı ( bu yalan değil, türkiye ordusunun her durum için bir darbe planı vardır) akp 'de bu durumu biliyordu ve kendileri için zamanın daraldığını görüyordu. gerisini biliyorsunuz akp iyice bir dövdü orduyu. bana sorarsanız iyide oldu, ordu artık tek gücün halk olduğu gördü.

    3.köprü yavuz sultan selim: evet beyler hafif tarihten bahsedeceğim bildiklerimi anlatacağım öncelik şu "resmi tarih" saçmalıklarından kurtulun, osmanlı bir hoşgörü ülkesi dğeildir, vergi ve savaş ülkesidir. müslüman olmayanlardan alınan fazla vergi sayesinde iyi para kazanmıştır bu nedenle balkanlarda misyonerlik(halka müslümanlığı tanıtma) yapmamıştır fazla vergisini almıştır.
    gelelim alevîlere ben burada aleviler müslüman mı değil mi saçmalığını anlatmıcam, bana göre müslümanım diyen müslümandır zaten. ben türkiyede alevi düşmanlığından bahsedeceğim, bunun sebebi taaaa yavuz sultan selim zamanında safevi devleti ile olan savaşa dayanır. safevi devleti 1514 yılında şimdiki iran + doğu ve güney doğu anadolu karışımı bir ülkeydi. o dönemki halkın görüşlerinden bahsedeceğim o dönemde yaşayan bir insan için öncelik DiN dir. ÜLKE değil. dolayısıyla yavuz (sunni), safevilere(şii) saldırınca, anadoludaki alevi halk safevi yandaşlığı yapınca, alevilerede saldırıldı ve büyük bir kısmı öldürüldü işte bu zamandan beri anadoludaki sunnilerde, alevilere bu zamana kadar süren bir düşmanlıkta oluştu ve hala devam ediyor bunu kırmamız lazım. gelelim köprünün ismine, işte hani doğuya gidince kürtlerle kardeş olan, alevilerde kardeş olan başbakanın aslında oynadığını görün.

    türkiyedeki apolitik nesil: türkiyedeki apolitik nesillerin gelişmesinin tek sebebi darbelerdir. her darbeden sonra halka siz siyaset yapamıyorsunuz ulan diye girişen ordu önüne geleni asıp, önüne geleni kestikten sonra insanlarda politikadan kaçma durumu oluştu. işte bu insanların çocukları (biz ve öncekiler) aileleri tarafından aman oğlum sen gitme, aman kızım sen katılma sınavına çalış gibi sözlerle durduruldu. son günlerde gezi parkı olaylarında UYUMUŞ halk hafiftende uyanmaya başladı.

    türkiyedeki, bilinç düşmanları, FUTBOL, SINAV: evet birazda bunlarda bahsedeceğim, halkın uyumasının sebeplerinden biride futboldur benim öyle çok arkadaşım var yatıp kalkıp futbolla ilgilenen, futbol ispanyada/portekizde (hangisi olduğunu unuttum ispanya ise sorulan kişi franco, portekiz ise salazar) halkı uyutmak için kullanılan 3 yöntemden biridir. salazar'a/franco'ya soruyorlar halkı uzun seneler nasıl bu kadar diktatörlükle yönetebiliyorsun, oda 3f diyor; futbol, fiesta,fado(ucuz dandik müzik pop işte) ve sonra şöyle diyor 50 bin 60 bin kişilik beşikler yaptım (futbol stadları işte). türkiyede futbolun gelişmeside 60 darbesinden sonradır anadolu kulüplerinin çoğuna bakın 1965/66/67 gibi senelerde kurulmuştur, futbolun büyük reklamı yapılır, işte büyük transferler yapılır halk merak eder bu adamın nesi "50bin lira yav" der, büyük paralı duyunca bendemi futbolcu olsam? şu bu derken futbolla yatıp futbolla kalkan nesil oluşur.
    Sınavdan bahsedeceğim bu çok daha basit, insanlarda politik görüşün oluştuğu yaşlar 15'den sonradır, türkiyede de 18 yaşında girilecek olan bütün hayatını şekillendirebilecek bir sınav vardır, öğrenciler bu sınavlara yönelirken etrafında türkiyede ne olmuş ne bitmiş farketmiyorlar bile.

    gezi parkı olayları: gezi parkı olaylarının asıl sebebi ağaç değil! başbakanın vurdumduymaz, tek adamlık tavırlarından kaynaklanmaktadır. %50 oydan sonra, kendine oy vermeyen %50'nin düşmanı olmasındandır. bu olayların patlama şeklinde olmasının sebebide tahammülün kalmamasıdır, alkol yasakları (türkiyede trafik kazalarının sadece %4'ü alkolden kaynaklanmaktadır, çoğu ise her önüne gelenin ehliyet alması ve eğitimsizliktir), 3 çocuk, kürtaj, ertesi gün haplarnın reçeteye geçirilmesi, reyhanlı patlaması vs. vs zütürebilirsin, farkederseniz ki bu yaptırımlar halkın %50'sinin hoşuna giderken, diğer %50'sinin hoşuna gitmiyor başbakan halkı ayrıştırıyor bölüyor. sonundada başbakan napıyorsun asıl bölücü sensin diyenler eyleme başladı ve asosyal/apolitik genç nesillerdede bu eyleme duyulan ilgi artınca büyük bir ses getirdi.

    soracak olacak varsa: e pkk/öcalan yanlıları da eyleme desek veriyor katılmam ben :( / kardeşim katıl ne olacak eğer o kadar nefret ediyorsan uzaklarındaki başka bir grupla durursun bırak slogan atsınlar ne olacak? slogan atınca ülke mi bölünüyor? siz onalrı takmayın onlarda sizi takmasın! ama şu apolitikliğinizi kırında ne oluyor ne bitiyor bakın!

    özet: özet falan yok okursan okumazsan okumazsın umrumda değilsin.

    edit: bahsedecek çok şey var daha biliyorum, medya, kürtçülük gibi uygun olunca bahsederim.
    Tümünü Göster
    ···