gazetelerinizde,televizyon kanallarınızda,internette sosyal medyada burda,sokakta,üniversitelerde her yerde hükümetin önde gelenlerine,hatta devletin önde gelenlerine;hatta ve hatta onların karılarına,çocuklarına,annelerine rahatça küfür edebiliyorsanız kusura bakmayın özgür bi ülkedesiniz.
istediğiniz gibi giyinebiliyosanız,hatta okullarda bile yavaş yavaş kıyafet serbestliği getiriliyorsa kusura bakmayın özgür bi ülkedesiniz.
parklarda bahçelerde sinemalarda yiyişiyosanız,her türlü zina ortdıbına rahatlıkla ulaşıyorsanız kusura bakmayın özgür bi ülkedesiniz.
alkol tüketiminde benim güvenliğim için (bkz:
gece saatlerinde sahiller),benim özgürlük alanım (bkz:
taciz tecavüz olayları bkz trafik kazaları) için sana belli saatlerde,belli kurallar konuyor,konmalıdır da ama istediğin kadar istediğin şekilde alkol tüketebiliyosanız kusura bakmayın özgür bi ülkedesiniz.
mahalle baskısıysa üniversitelerde başörtülü kızlara,alkol tüketmeyenlere,dindarlara hala bugün bile mahalle baskısını yapan sizlersiniz.daha iki yıl önce 'bilim yuvasında başörtüsü istemiyoruz' pankartlarınızla mahalle baskısı yapmıyor muydunuz?her anımızda şakirt misin oğlum erkek adam içmez mi diye üniversite kantinlerinde mahalle baskısı yapmıyor musunuz?entercı köşe yazarlarınız bi biracık içmemiş adamdan başbakan olmaz derken ne yapıyor?ki onu da geçtim mahalle baskısı halkı bağlar devleti değil.
şimdi söyleyin bana derdiniz nedir?üzerinizde bi baskı mı hissediyosunuz?evet hissediyosunuz.ama o baskı özgürlüklerinizin kısıtlanması değil.yıllarca yobaz,gerici,cahil,pis kürt diye ötekileştirdiklerinizin bir olup iktidarı ele geçirmesi.dün üniversitelere sokmadıklarınızın bugün çankaya köşkünde oturması.siz zulüm kültürünün çocukları zulümden başka bir şey bilmezsiniz.ama korkmayın o cahil halk eline güç geçirse de sizin gibileri de hoşgörmesini bilir,sevmese de zulmetmez.hakkını arar.
devletin soğuk yüzüyle yetişmemiş insanlarsınız.bir başbakanın 16 saat eylemcilerle görüşmesi hatta orda dahi kendisine hakaret edildiği,bir valinin telefon numarasını verip sabahın 5 ine kadar gençlerle oturması ne anlama gelir bilmezsiniz.
siz neyin özgürlüğünden bahsediyosunuz hala.
türkiye'nin gördüğü en büyük yalan haber organizasyonlarını sosyal ağlarınızda yayarak güyya hükümet devirmece oynadınız.terör destekçisinden ulusalcıya bu halkın bu devletin düşmanı ne kadar insan varsa bir araya topladınız.
polisimi taşladınız.molotofladınız.havai fişeklerle saldırdınız.küfürlerle,tahriklerle saldırdınız.
yakıp yıktınız,maddi hasarın haddi hududu yok.ve bu zarar verdiğiniz her şey de bu halkın.
bir polis şehid oldu,biri trafik kazasında olmak üzere 3 kişi öldü.bunun zaten hesabını veremezsiniz.
ve her zamanki gibi halka hakaret ettiniz.dine hakaret ettiniz.
ve eğer cezasız kalacağınızı sanıyorsanız yanılıyorsunuz.tüm bunlar didik didik araştırılıp,tüm suçluları bulunup yargıya teslim edilmezse bu halk bu hükümetin yakasına o zaman yapışır.
iyisi mi hemen şimdi hiç durmadan gidip twitterlarınıza 1000 polis üniformasını çıkardı çıplak dans ederek eylem yapıyor,1000 polis duran adama destek vermek için duruyor,asker de bizle haberlerini yayıp bi kez daha dökün doğa severleri sokağa.20 ölü 1000lerce yaralı haberleri yayın.bi daha deneyin belki yıkarsınız bu sefer hükümeti.değilse sonunuz hazin sonunuz ergenekon sonunuz balyoz.
özet gibi bi şey:halka rağmen devrim yapmaya çalışan çakma solcu elitistler sürüsü hani diyorsunuz ya biz halkız diye referandumu kabullenmenizi bekliyoruz buyrun.
edit:
http://www.youtube.com/watch?v=kPYfV1Yrbnc dinleyin
@7yazık bakış açın bu olmamalı
şu ana kadar komplo teorilerinden,iddialardan başka bir şey gelmiyor.ciddi tartışma potansiyeli olan biri gelirse onunla tartışacam