+1
-1
Şu anda islam tüm dünyada adeta bir vahşet dini, acımasızlık dini olarak gösteriliyor. Elinde kılıçla hiç acımadan adam öldürenler, asıp kesenler, insanların kafasını koparanlar Müslüman olarak tanıtılıyor. islam’ı zorbalık ve ölüm saçan bir din olarak gösterme yarışında herkes. Oysa Kuran’a göre şeriat ve cihatkavramları bambaşka. Kuran sevgiyi, barışı, kardeşliği, daima affetmeyi esas alırkenyobazlar şiddeti, öldürmeyi, kan dökmeyi, insanları sürmeyi esas alıyorlar. Böylece tüm dünyaya islam adı altında yobazların uydurduğu apayrı bir din tanıtılıyor.
Yobazların uydurduğu şeriat kavramıyla Kuran’da bize anlatılan şeriat birbirinden çok farklı. Şeriat kelime anlamı olarak “yol” demektir. Bir Müslüman Kuran’a bakarak nasıl bir “yol” izlemesi gerektiğini kolayca anlayabilir. Kuran’da haramlar oldukça azdır ve kesin ve net hükümlerle bildirilmiştir. Tartışmaya veya yoruma açık değildir. Örneğin adam öldürmek, zina etmek, faiz almak, domuz eti yemek, kan içmek gibi hükümler Kuran ayetleriyle kesin ifadelerle bildirilmiş olan haramlardır. Bu Kuran’ın önemli bir özelliğidir. Ayetleri kendi isteklerine göre yorumlayarak haram üretmeye çalışan kişiler daima kendilerince çıkarımlarda bulunurlar. Oysa Allah haramları kesin hükümlerle yasak etmiştir. Bu ayette olduğu gibi:
O, size ölüyü (leşi)- kanı, domuz etini ve Allah’tan başkası adına kesilmiş olan (hayvan)ı kesin olarak haram kıldı. (Bakara Suresi, 173)
Allah Kuran’da, islam adına haram ve helal üretecek olan kişilerin var olacağını şöyle bildiriyor:
Dillerinizin yalan yere nitelendirmesi dolayısıyla şuna helal, buna haram demeyin. Çünkü Allah’a karşı yalan uydurmuş olursunuz. Şüphesiz Allah’a karşı yalan uyduranlar kurtuluşa ermezler. (Nahl Suresi, 116)
Peygamberimiz’in döneminden sonra, ayetin tasviriyle Allah’a karşı yalan uydurmuş olan çok geniş topluluklar türemiştir. Bu topluluklar Kuran’ı rehber edinmedikleri için dilediklerine haram, dilediklerine ise helal diyebilmişlerdir. Fakat öyle bir topluluk vardır ki, Allah onların şu özelliklerini asıl olarak vurgular: “Helal kılınan güzellikleri haram kılmaları”. Rabbimiz Kuran’da şöyle bildirir:
Ey iman edenler, Allah’ın sizin için helal kıldığı güzel şeyleri haram kılmayın ve haddi aşmayın. Şüphesiz Allah, haddi aşanları sevmez. (Maide Suresi, 87)
Önce Kuran ayetlerinde açıklanan gerçek şeriatı yani Kuran’ın doğru yolunu tarif edersek;
Kuran’ın şeriatı sevgi, saygı, her dinden, her fikirden insana şefkat ve koruyuculuk demektir. Kuran’ın şeriatı demokrasiyi şart koşar, fikir özgürlüğü hakimdir. Kuran’ın şeriatında insanlar bilgili, eğitimli, açık fikirli, karşı fikirlere saygılı, mutlu, dışa dönük, modern, kaliteli, ümitvar, sanat ve estetiğe önem veren, birliğe, dostluğa ve sevgiye değer veren insanlardır. Kuran’ın şeriatında nefret, tahammülsüzlük, çatışma, kavga, zorbalık, dayatma, tehdit, mutsuzluk, öfke ve savaş yoktur.
Kuran’ın şeriatı, Müslümanın modern, bakımlı, asil, akıl, kültürlü, demokrat, açık fikirli, tüm fikirlere saygılı ve sevgi dolu olmasını gerektirir. Kuran’ın şeriatında kardeşlik, barış ve sevgi esastır. Kuran Müslümanlarla savaşı, zulmü, kin, öfke ve çatışmayı yasaklamıştır. Gerçek şeriatı bilmek isteyenler, sadece Kuran’a başvurmalıdır.
Bu tariflere bakarsak Kuran’ın şeriatına uygun bir islam ülkesi şu anda dünyada var mı? Elbette yok. Bu şeriat, Peygamberimiz döneminden beri uygulanmadı. Şu anda şeriat ile yönetildiğini söyleyen ülkeler veya şeriat getirmek isteyen bir takım vahşet grupları, islam’ın yerine koydukları bağnaz dinin şeriatını uyguluyorlar. Bir kısım yalan hadisleri kendilerine rehber ediniyorlar. Kuran’ı ise geride bırakıyorlar. Profesör Dr. Yaşar Nuri Öztürk’ün belirttiği gibi:
“Neden islam demezler de ‘şeriat’ derler. Çünkü islam derlerse iddialarını Kur’an’la ispat etmeleri gerekir. Allah ile aldatanların din dediklerinin Kur’an’dan onay alması mümkün değildir. Şeriat diyerek meseleyi her yana çekilebilir hale getirmekte, sıkışınca da ‘ulemanın kavli budur, icma bu yoldadır, ecdadımız böyle karar vermiştir, asırlardır Müslümanların uygulaması böyledir’ diye dayatmalarına uygun bir dini öne çıkarma yoluna gitmektedirler.
Şeriatı islam’la eşitlemek isteyen anlayış, birçok kabulünün Kur’an’la ve zamanla çeliştiği anlaşılmış bulunan örfleri din yapmayı amaçlayan anlayıştır. Bu anlayış, önce, şeriatla dini eşitlemekte, sonra da devrini bitirmiş fıkıh kitaplarındaki akıl ve Kur’an dışı birtakım kuralları din diye halkın önüne koymaktadır.” (Yaşar Nuri Öztürk, Allah ile Aldatmak, Yeni Boyut Yayınları)
Kuran’ın şeriatı daima sevgiden, saygıdan, kardeşlikten ve eşitlikten yanayken yobazların şeriatı daima öfkeden, savaştan ve kan dökmekten yana. Çok yakında gerçek islam’ın bu olmadığı tüm dünya tarafından anlaşılacak. Hz. Mehdi dini aslına, yani Kuran’a döndürecek ve sevgiyi tüm dünyaya yayacak. O zaman insanlarda Kuran’da anlatılan gerçek sevgiyi yaşayacaklar.