-
1.
+5Size gerçek bir hikayem anlatacağım.Tümünü Göster
Ben zenginlerin, ünlülerin, sanatçıların alışveriş yaptığı, deli paraların döndüğü, bir tişörte binlerce liranın verildiği yerde asgari ücret ile çalışan biriyim. Uzun zamandır bu işi yapıyorum ve insanların bu kadar çok para harcaması, bu kadar aç insan varken egoist zengin insanların sanki normalmiş gibi alışveriş yapması beni deli ediyordu. Sürekli olarak kendi kendime küfürler ediyor, deli oluyordum. Bir izin günümde canım sıkıldı ve bilgisayardan internete girip bilgisayar korsanı filmini izlemiştim. Film beni çok etkilemişti. Para kazanmak bu kadar kolay olabilir miydi ? Yaklaşık 4 ay boyunca hacker olma yolunda deli gibi çalışıyordum. Sürekli yeni şeyler öğreniyordum.
Wi-fi ağına bağlı cihazları ele geçirebiliyor, insanların bilgisayarına Rat, trojan vb. virusler bulaştirarak bilgisayarına sızıyor, bilgilerini ele geçiriyordum. Web site hackleyebiliyor, web siteye kayıtlı tüm bilgileri çekebiliyordum.
Zamanla bu hep böyle gitti. Amacım illegal yoldan para kazanmaktı. Ama filmdeki gibi DarkWeb misali ortam bulmam çok zordu. Özellikle Türkiye için, Türklerin olduğu.
En sonunda bir site buldum. Bu site bir Türk sitesiydi. Her türlü illegal işler dönüyordu. Her türlü pislik, sahte kimlik, uyuşturucu, silah satışı oluyordu. Tek yapmam gereken siteye üye olmaktı. Üyelik başvurusunu yolladım. Ancak onaylanması gerekiyordu. Ve onaylandı. Sitede para kazanma yöntemleri arasında en popüler kredi kartı dolandırıcılığı vardı. insanların kredi kartı bilgileri ile alışveriş sitelerinden harcamalar yapıp alınan ürünleri uygun fiyata satarak para kazanmaktı.
Ancak çok fazla şey gerekiyordu. Sahte kimlik, açık hat ve alışveriş yaparken gizlilik.
Sitede sahte kimlik, kredi kartı bilgisi, kimlik bilgileri satan çoktu. Ancak gizlilik çok önemli olduğundan ticaretler güvenilir olmuyordu. Çünkü alış ve satışta kişi parayı alıp kaçabilirdi.
Bir kaç kredi kartı bilgisi vardı elimde. Zamanında hackledigim sitelerde gerek kredi kartı bilgisi gerek kimlik bilgileri vardı. Bunları ilk başta satmayı düşündüm. Odemeler bitcoin şeklinde oluyordu. Kaybedeceğim birsey yoktu. Güvenip bilgileri verdim. Ama odeme yapmadan kaçan çok kişi olduğu için bu işi A'dan Z'ye kendim yapma kararı aldım. Biraz param vardı. kendime mat fotoğraf kağıdı, yazıcı, laminasyon makinesi aldım. Sahte kimliğimi olusturdum.
Sonrasında semti dolaştım ve internet cafeleri gezdim. Güvenlik kamerası olmayan ya da kameranın çekmediği kor noktaları olan cafelere ve cafelerin bulunduğu yerdeki sokak kameralarının olmadığı 1-2 yer keşfettim.
Cebimdeki son parayla bir telefoncudan açık hat aldım ve internet kafede gidip son bozuklukla masa açtırdım. Bir alışveriş sitesine girip 4 tane iPhone 6S Plus siparişini elimde bulunan kredi kartı bilgisi ve açık hattın numarası ile girdim. Sipariş onaylanmıştı. Mutlu olmuştum. Bir yandan içimi kemiren o vicdan azabı vardı ama umrumda değildi. Çünkü kredi kartı sahibi çok zengindi. 4 bin lira onun için sakız parasiydi. Kameraların kor noktasında bilgisayarda isim bittikten sonra çıkarken kapsonumu kafama geçirdim ve basım eğik oradan ayrıldım. Tek yapmam gereken beklemekti. Kart sahibi çekim yapıldığını farketmeden siparişin kargoya gelmesi gerekiyordu. Eğer farkederse sipariş iptal olurdu. Ancak ilk denememde talih başıma kondu. Kart sahibi uzun zaman farketmedi. Sipariş kargo şubesine geldi. Atladığım bir ayrıntı vardı. Kargo şubesinde kameralar vardı ve kameraya yakalanmadan ürünü teslim almak imkansızdı. Kılık değiştirmem gerekiyordu.
Hemen eve geri döndüm. Kılık değiştirmek için evde dolapları aradım taradim. Hava soğuk olduğu için atkı, bere aklıma geldi. Ancak bu yinede beni ele verebilirdi. Biraz daha kurcaladigimda ağız maskesi buldum. Hani şu hastaların taktığı. Onu, bereyi atkiyi taktım ve kargoya gittim. ilk denemem olduğu için aşırı heyecanliydim. Ya birşey olursa düşüncesi beni deli ediyordu. içeri girdim ve önce sipariş verdiğim isimi söyleyerek paketim var dedim. Kimliği istediler. Sahte kimliği çıkarıp gösterdim. Tc numarasina bakıp, defterine yazip geri verdi ve paketi bulup teslim ederken isim soy isim imza aldı.
Paketi aldim ve arkami döndüm kapıdan tam çıkarken "Pardon beyefendi" diye bir ses geldi.
Rez alın beyler devami sonraya. * -
2.
+3Neyse devam edeyim. Başlık tutmadı sağlık olsun. Arkami döndüm ve bana telefonunuzu unuttunuz dedi. Masanın üzerinde bir telefon duruyordu. Halbuki bana ait değildi. Çok şaşırmıştım. Yok benim telefonum değil dedim ve hemen çıktım ordan. Kargo şubesinden eve kadar hep ara sokakları kullanarak gittim. Kameraların olmadığı yollarda giderek izimi kaybettirecektim. Sonra eve vardım. Paketi açtım ve sevinçten resmen havalara ucmustum. 4 tane iPhone 6S orijinal kutusunda o kadar güzel duruyordu ki. Hemen ikinci el ilan sitelerinde ürünü satmak için ilanlar açtım. Sıfır fiyatından neredeyse yarı fiyatına sıfır ürün sattığım için alıcısı çok oldu. 4 ayrı musteriye ürünleri kargolayip odemeyi aldım. 6 ayda kazandığım parayı 1 haftada kazanmıştım. Banka hesabımda 7,680 TL para vardı. Hayatımda ilk kez bu kadar param oluyordu. Bu paranın bir kısmını sahte kimlik bilgileri, kredi kartı bilgileri satın alarak gerçekleştirdim. Bir kısmı ile yolda ne kadar dilenci, aç çocuk varsa dağıttım. Borcumun aylık taksidini odedim ve 1 ay boyunca rahattim. Hemen bu işleri tekrar yapmak için kolları sıvadım. Yeni kredi kartı bilgileri ile yine aynı işleri yaptım ve bunu surekli tekrarlayarak 1 ayda 30,000 TL civarı kar elde ettim. Çoğu zaman kartlar iptal olduğu için siparişlerim gelmedi ve iptal oldu. Ama yinede 30 k param olmuştu. Kendime ikinci el bir araba aldım. Yeni telefon, yeni giysiler, ayakkabılar hayatim çok iyi olmuştu. Ama her zaman iyilikler yapmayı ihmal etmedim. Bağış siteleri, losemi, Mehmetçik her defasında bir kısmı bağışladim. Böyle geldi geçti hayatim çok iyiydi.
Aradan biraz zaman geçti ve isimi büyütme kararı aldım. Filmdeki gibi kredi kartı bilgilerini kopyalayıp mağazalarda alışveriş yaparak devam ettirmek istiyordum. Çünkü surekli olarak kargoya git gel, sahte kimlik, kılık değiştirme, ara sokaklar felan fena halde bunaltmisti.
Bahsettiğim illegal siteden bu iş için gerekli olan makineleri satan birini bulmuştum. Adam yurtdışında yaşıyordu. -
3.
+2Makinelerin fiyatları pahalıydı. Bir kredi karti kopyalayıp kullanmak için gerekli olan makinelerin toplam fiyatı 15 bin TL ediyordu. Sipariş verdim. 2 hafta sonra geldi. Evde kurulumunu yaptım. Bir sürü kredi kartim vardı artık. Kılık değiştirmek için gerekli olan malzemeler aldım. Profesyonel bir şekilde kılık değiştirdiğimde babam bile taniyamiyordu. Mağazalarda alışveriş yaptım. Lokantalarda yemekler yedim. Dışarıda gördüğüm küçük yaşta çocuklara hayatında yemediği güzel yemekler ismarladim. Oyuncaklar aldim, hatta bir çocuk avmde oyuncak mağazasında annesine ısrarla ben10 omnitrix kol saati almasını istiyordu. Çocuk o kadar çok hayranıydı ki giydiği ayakkabilar, kiyafetler bile ben10 desenliydi. Fiyatı 90 TL olduğu için annesi pahalı buldu ve çocuk ağlayarak mağazadan ciktilar. Hemen oyuncağı aldım ve çocuğa verdim. Annesi kabul edemeyeceğini söyledi ama ikna ettim bir şekilde. Çocuk çok mutlu olmuştu. Teşekkür etti büyük bir mutlulukla oyuncağı koluna taktı.
Zengindim, param coktu, ama karakterim hep aynıydı. Pahalı şeyler giymiyor, zenginler gibi lukse kacmıyor aynı kaliyordum. Sadece ihtiyaçlarım ve insanların mutluluğu yetiyordu. Al-Sat yapmaya devam ediyordum. Lüks mağazalardan alıp ikinci el yarı fiyatına satıyordum. Benim için her türlü ℅100 kârdi.
Forumlarda, Facebook ta o kadar çok insan birşeyler sahibi olmak istiyordu ki. Fake bir hesaptan mesaj atıp adresini vermesini, adresine istediği şeyi bedavaya vereceğimi söylüyordum. Çoğu kisi inanmıyordu. inanan 2-3 kişi ise ürünü teslim aldığında cok mutlu oluyordu. Kimisi bilgisayar, kimisi iPhone, telefon, gta 5, cs go, felan istiyordu vermiyordum.
Artık bu işte profesyonel olmuştum. Paramı banka hesabında tutmuyordum. Çünkü fazla para olunca devlet merak edip, araştırıp sıkıntı çıkabilirdi. Bitcoine çevirip btc hesabında tutuyordum. Yaklagib 4 milyon TL değerinde btc param vardı. Artık bu para bana omur boyu yeter diye bu işleri bırakıp normal bir insan gibi bir işe girip başlamıştım. -
-
1.
0"Kimisi bilgisayar, kimisi iPhone, telefon, gta 5, cs go, felan istiyordu (veriyordum)"
Olacak arkadaşlar. Mobilden yazdığım için yanlış olmuş k.b.
-
1.
-
4.
+1Aradan 2 ay geçmişti. Akşam paramı sadece ihtiyacım olduğunda harciyordum. Yeni bir ev, bilgisayar, buzdolabı, koltuk takımı, telefon. Herseyim yeni ve mükemmeldi. Eskisi gibi iş cikisi eve gidiyor bilgisayardan oyun oynuyordum. Ailem memlekette kaldığı için ara sıra onları ziyarete gidiyordum. Normal bir hayatım vardı ve çok param. Para beni değiştirmemişti. 4 milyon tlyi yatırım için kullanmıştım. Daire satın alıp piyasadan ucuz fiyata kiraliyordum. Yaklaşık 16 dairem var ve her ay çok para olarak bana geri dönüyordu. Ta ki o kara güne kadar...
Kredi kartını işlerini yaptığım zamanlarda kartini kullandığım bir adam büyük bir holding şirketinin sahibiydi. Uzun zaman bağlantıları ile benim peşimdeymis. Kamera kayıtları, görgü tanıkları, parmak izleri, dijital olarak bıraktığım izler hepsinden biraz biraz yapboz gibi tamamlayarak beni bulmuş. Peşimde olduğunu bahsettiğim illegal siteden öğrenmiştim. Site adminin bağlantıları geniş olduğu için ve beni resmen tanıdığı için bana ulaşmış ve bilgilendirmistim. Emniyetten almış bilgiyi. Hemen bavulu mu, çantamı ne varsa alelacele topladım. Hemen internetten online olarak yurt dışı uçak bileti aldım ve havaalanına doğru arabamla gittim. Havaalanına varır varmaz arabadan indim ve içeri girdim. Hemen terminal vs. derken uçağın kalkacağı peronda uçağa giriş kapısının açılmasını bekledim. Hayatım film şeridi gibi önümden geçti. Her an kotu birşey olacakmış gibi korkuyorum. Telefonum çaldı ve sitenin admini nerede olduğumu, ne yaptığımı sordu. Anlattım. Bana dikkat et felan senin yüzünü tanıyorlar dedi. Kılık değiştirdin dimi diye sorunca başımdan kaynar sular döküldü. Değiştirmemiştim. Belki yakalanmam an meselesiydi. Hemen havalimanında sağda solda koşuşturup mağazalardan birşeyler aramaya çalıştım. Ama yoktu. Ne alırsam alayim yuzum belli olacakti. Sonra çantamdaki tras makinesi aklıma geldi. Hemen aldım ve tuvalete gittim. Sacimi kazitmaya basladim. Her tarafim kıl içinde olmuştu. Hemen kabataslak silkelendim lavabo kafami -
5.
0Lavaboda kafami yikadim. Tüm peceteleri kullanıp kurulayabildigim kadar kuruladim. Sonra çıktım ve ucaga giriş kapısının açılmasını bekledim. Sağa sola hafifçe bakınıyordum. Uçak biletini kendi adıma aldığım için bulunmam kolay olurdu. Sahte kimlik, kredi kartı dolandırıcılığıni bıraktığım için artık elimde materyal olmadığından kendi adıma almıştım. Sağda solda etrafa bakinan polisler vardi. Uçak girisi kapısı açıldı. Sıraya girdim. Sıra ilerledikçe polisler benim olduğum kısma yaklaşıyorlardı. Sakinligimi koruyordum ve panik yapmiyordum. isim gereği artık buna alışmıştım. Sosyal mühendislik profesyonel alanimdi. Sıranin bana gelmesine çok az kala polisler "ARKADAŞLAR HERKES CANTASiNi YERE KOYSUN ARAMA YAPiLACAK" dediler. Söylenileni aynen yaptım. Herkesi sırayla aradılar. Ama arama yaparken erkekleri daha dikkatli arıyorlardı. Çünkü aranan bir erkek ti. Yani ben. Polis bana doğru geldi ve şöyle bir yüzüme baktı. Gulumsedi. Sonra elleriyle vücudumu aradı taradi. Tamam geç dedi. Hemen kimliğimi havaalanı personeline uzatıp sıradan geçtim ve uçak koltuğuma uzandim. Büyük bir şey atlatmıştım. Uçak kalkış vakti geldi ve kalkti. Tayland da gidiyordum. Çünkü bana bu işte ilham kaynağı olan bilgisayar korsanı filminde de Taylanda gitmişti kahramanımız. O yüzden bende aynı şeyi tercih etmiştim. Aktarma ile Taylanda sonunda vardım. Uçaktan inip havaalanından çıkarken hirkamin cebinde birşey farkettim. Bir zarf.
-
6.
+1Zarfi açtım ve içinde yazılanları okuduğumda acayip gülümsemistim. O polis aslında benim telefonda konuştuğum site adminiydi. Telefon gorusmelerinde sahte ses kullandığı için hep erkek sanıyordum. Aslında kadındi. Polis kılığına girip hayatımı kurtarmistim zarfın içinde telefon, kredi kartı ve bir not vardı. "Yeni bir başlangıç istiyorsan telefonu kullan"
Telefonu açtım, rehberde bulunan tek numara vardı. Aradım o acti. Kendi gerçek sesiydi. ;
O : Ucuz atlattın
Ben : Evet öyle. :D
O : Ee nasıl geçti yolculuk ?
Ben : Güzeldi. Yardımın icin çok teşekkür ederim. Şahsen aklıma gelecek son şey olurdu o polisin sen olacağı. :D
O : * Artık korkmana gerek yok. Bir süre Taylandda kal. Seni aradığımda tekrar Türkiye ye donersin.
Ben : Yeni bir başlangıç dedin. O nasıl olacak ?
O : En baştan başlayalim senle. Normal iki insan gibi yaşayalım. Yeni kimlik, yeni hayatlar, yeni yaşamlar.
Ben : Peki. Telefonunu bekleyeceğim.
Telefon konuşması böyle geçti ve zarfın icindeki kart ile otelde 1 hafta kaldım. Taylanda geldi ve beraber güzel bir tatil yaptık. Ülkeye geri dönme konusunda kararsızdim. Ona başka bir ülkede omur boyunca yaşayalım dedim. Dusundu, kabul etti. Amerika ya yerleştik. Beraber uzun bir süre iki arkadaş olarak yaşadık. Sonrasında birbirimize olan duygular arkadaştan da öyleydi ve birlikte olduk.
SON -
7.
+1Bari 3-5 cevap gelseydi ya o kadar emek verdik yazdim. :S
-
8.
0Eyvallah beyler
başlık yok! burası bom boş!