1. 26.
    +2 -2
    kaldığımız yerden devam;

    Bir yaptı iki yaptı derken hırsım arttı iyice. Onun da amı iyice ıslanmıştı ama kız inat ediyor ve bir türlü almıyordu. Ben hamle yaptıkça da geri çekiliyordu. Bir kez daha sokmak için hamle yaptım, almayınca tuttum saçlarından ve kendi yastığıma kadar çektim, iyice yapıştık birbirimize, bütün gücümle soktum içine. Bir çığlık attı. çığlığı melodi gibiydi… yankılansa sabaha kadar dinlemek isterdim…

    Büşra’nın çığlığı iyice azdırdı beni. Bir kez daha, bir kez daha sokarken “aldın mı lan” demek istedim sanki. Yüzünü iki elimin arasına alıp burnumun önüne çektim. Pis pis sırıtıyordu. "Kızdın mı beyefendi…" dedi gülerek.
    ···
  2. 27.
    +3 -1
    Adanalılarmış. Adanalı kardeşlerim sakın yanlış anlamasın, kusura da bakmasınlar ama Adanalılardan hep uzak durmaya çalışırım. Allah’a kitaba söven mi dersin, arkadaşının bacısını gibtiğini o arkadaşına anlatan mı dersin, ot hap mı dersin, ne gördüysem Adanalılarda gördüm amk. Kızlarından da daha önceden çekmişliğim olunca, hasgibtiri bastım. Yüzüne de, ben de adanallıları hiç sevmem normalde. Açıkçası uzak durmaya çalışırım. Ama sen beni yanılttın. Hiç düşündüğüm gibi değilsin, dedim. Dedik işte…
    ···
  3. 28.
    +4
    hızlı yaz biraz panpa ekran klavyesiyle mi yazıyon mk
    ···
  4. 29.
    +3 -1
    okuyacaktım 3. sayfaya geldim kızın memelerinden bahsetmişsin senin aşkını gibeyim. bende aşık oldum ama kızı görünce yannanım olduğunu unutuyordum
    ···
  5. 30.
    +1 -2
    Eve girer girmez etrafa bir baktı. Tabii ki hiçbir şey yoktu henüz. Boş koridorda tık tık yankılanan topuk sesiyle odalara baktı kapılarından, sonra yine aynı ses eşliğinde yanıma kadar geldi. Çantasını, gözlerini gözlerimden ayırmadan yere bıraktı. Kollarını utangaç bir edayla boynuma dolayarak “ artık bizim evimiz mi burası?” dedi… nefesim kesildi o an.

    “Bizim evimiz”

    Bir an öyle rahatsız oldum ki, anlatamam. “sen kimsin lan yarağım” dememek için zor tuttum kendimi. O kimdi ki evime, “evim” diyebiliyordu. O kimdi ki “biz” diyebiliyordu? O kimdi ki?
    ···
  6. 31.
    +1 -2
    Bir anda “bizim evimiz…” diye cevap verdim. Kendime inanamıyordum, dilimin yediği bu taka inanamıyordum. Kendimle çatıştığım, kuvvetli çatışma yaşadığım anlardan biriydi bu. Daha önce hiçbir kıza bağlanmamıştım. Hiçbir kıza kendimi teslim etmemiştim. Hiçbir kızın bir nevi özlük haklarıma müdahil olmalarına izin vermemiştim. Veremezdim de ama ya beynim ya kalbim farklı düşünüyordu ve bunu ona da yansıttılar. Bizim evimiz, dedim. Gözlerindeki ışığı gördüm. Henüz elektriklerli açılmamış “evimizde”, zifiri karanlıkta bir çift ışık huzmesi görüyordum. Elinden tutup en küçük odaya geçtim. Odaya girer girmez “hiii” diye bir tepki verip kikir kikir gülmeye başladı.
    ···
  7. 32.
    +1 -2
    fulden sokağın başında beklerken hızla yatağımızı sermiştim. Yatağımız: yere serilmiş üst üste dört kat battaniyeydi. Yastıklarımızı ve yorganımızı da olabilecek en estetik şekilde kurmuştum. Aldığım tepki yüzümü güldürmeye yetmişti. “inanmıyorum, kuş tüyü” diye kendini yatağa atmadı çünkü dört kat battaniye kendini üstüne atabilecek kadar yumuşak değildi ama bu sözü söyleyip dikkatlice yatağa oturdu. O an utanarak, “şey ya, bunlar temiz midir?” dedi. “ya aslında biraz kokuyorlar, pis olabilirler. istersen yatma.” Deyince kolumdan tutup yanına çekti beni. O zaman biraz pislenelim, dedi o güzelim sesiyle gülerken.
    ···
  8. 33.
    +1 -2
    Bu arada; mahallemiz tertemiz, zengin bir muhitti. O yüzden korkulacak bir şey, bir ayaş, sapık vs yoktu. Neyse , köşede fulden’e beni orada beklemesini, mesaj atınca sokağa doğru yürümesini söyledim. Sessizca apartmanın kapısını açıp eve gittim, birkaç dakika sonra da odanın penceresinde pusuya yattım ve mesaj attım. Beni görene kadar yürüdü. Açık kapıyı işaret ettim. Apartmana girdi ama ayağında topuklu ayakkabılar vardı. Ayak ucunda sessiz sessiz yürüyerek geldi ve hemen evin kapısını kapattım. Şimdi evimizde ve başbaşaydık.
    ···
  9. 34.
    +2 -1
    aslında kız tam olarak bana tarif edilene uymuyordu. Çünkü hiç zütü kalkıklık yapmamıştı, henüz. Kaba değildi. Muhabbetsiz değildi. Hatta aksine bir o kadar naif, konuşkan ve hoşsohbetti. Bir türlü ilk dengeyi oturtamamıştım. Kızın bu hâlleri bir gizem oluşturmadı değil.

    Okula doğru düzgün gelmez. Kimseyle konuşmaz. Hemen yurda gider. Ailevi durumu kötü. Parasal durumu taktan. Ama kıyafetler daha ilk günden hayran olunacak cinsten. Böbrek avcısı mıdır nedir diyerek her durumu hesap etmeye başladım. Hiçbir şeyi şansa bırakamazdım. Zira neler gördü bu gözler, neler duydu bu kulaklar…
    ···
  10. 35.
    +1 -2
    Bir müddet öpüştük kuş tüyü yatağımızda. Çok çok hızlı gitmek istemiyor, gizemini kaybetmesine müsaade etmiyordum. Zira ne, kim olursa olsun aşinalık soğuma getirirdi. Ve şu an hiç soğuyasım yoktu. Hele de Konya gecesinin ayazı bastırmaya başlamışken.
    ···
  11. 36.
    +2 -1
    Derken ikinci buluşma geldi çattı.

    Davet de kızdan gelmişti. Bu güzellikte bir kızdan davet almadım değil daha önce, ama bu gizemde bir kız insanı tedirgin ediyordu. Oldum da. Ulan gitsem mi gitmesem mi derken yine gözü kararttım. Zafer’de bir kafede buluştuk. Hatta efulim’di o kafe de. Başladık muhabbete, derken ailemi sordu. Eyvah! Dedim. Aile muhabbeti. Kızın ailevi durumu fena. Hiç açmasam mı o muhabbeti, derken aslen nerelisiniz, dedi. Bu muhabbete girdim mi de çıkamayız ki arkadaş. Bizim hayat hikayemiz de bir o kadar karışık, hareketli, yer yer eğlenceli yer yer dertli. 2 saat aslımızı neslimizi falan anlatıp kızın kafasını gibtim o da can u gönülden dinliyordu. Ama artık muhabbet bitti. Siz nerelisiniz, diye sormak zorundaydım.
    ···
  12. 37.
    +1 -2
    Adana’nın iyi taraflarını falan anlattı yarım saat kadar. Sonra muhabbet yine aileye geldi. Kız kendisi anlatmaya başladı bu sefer. Annem babam ayrıldılar, dedi. Neden, dedim. Durdu bir süre. Annem ayrılmak istedi. Daha fazla dayanamadı babama, deyince eyvah dedim amk bu da dıştan çok güzel olan ama yatağa gelince anca sırt üstü uzanıp mal mal duvarlara bakan cinsten, diye hayıflandım yine. Nasıl dayanamadı, deyince anlattı.
    ···
  13. 38.
    +1 -2
    O akşam gözyaşlarını sildim ellerimle. O gözyaşlarının sıcaklığı hâlâ parmak uçlarımda, avuçlarımda gibi sanki. Lanet olsun böyle hisse… o akşam üzerinde kalçasının altına kadar uzanan triko bir elbise vardı. Yurda bırakırken bir ara önüme geçmişti dar bir yerde. O zaman fark etmiştim ki o elbise sımsıkı kalçasını sarmıştı ve bir doğum günü paketi gibi gel beni aç dercesine bağırıyordu. Altına giydiği tayttan da adım attıkça sallanan baldırları iştahımı kudurtmuştu. Gördükçe delleniyordum ama her bakışta her düşüncede küçük çocuğa sımsıkı sarılmış fulden’i görüyor gibi oluyor, utanıyordum…
    ···
  14. 39.
    +2 -1
    Üşüdüm biraz, dedi masum ses tonuyla. Üşüme, sokul bana iyice, dedim. Sokuldu biraz daha. Başını omzuma koydu. Üzerimize doğru bir battaniye çektim saçlarıyla oynamaya başladım. Ne güzel kokuyor, diye düşündüm yine. Gerçekten ne de güzel kokuyordu. Ne de güzel doluyordu ciğerlerime o kokusu. Derin bir nefes almışım farkında olmadan. Onu kokladığımı anlamış ama yanlış anlamış, “ter mi kokuyorum!” dedi. “vay amk” diye gülümsedim. Ben huzurdan zütveren olmuşum, kız ter mi kokuyorum diye endişe ediyor, diye düşündüm. Kadındı işte, beğenilmek aslî görevi gibiydi. Beğenilmemek ise en büyük korkusu. Yüzünü ellerimin arasına aldım, ne kadar güzel koktuğunu en güzel cümlelerle ifade etmek istiyordum, sustum ve dudaklarına koydum dudaklarımı. Uzun süredir böylesine naif, böylesine ciks amacına hizmet etmeden öpüşmemiştim. Yani ciksin süsü değildi bu, olsa olsa ciks bunun süsü olabilirdi. O derece büyük bir hazdı öpüşmemiz.
    ···
  15. 40.
    +2 -1
    Herkes evde uyuyor. Gece vakti küçük kızın çişi geliyor. Uyku semesi kalkıp tuvalete gidiyor derken bir çığlık kopuyor evde. Fulden koşuyor, annesi koşuyor. Küçük kız hıçkıra hıçkıra ağlıyor. Kızım ne oldu diye feryat figan giderken tuvaletten adam çıkıyor dal taşak ve hiç giblemeden odasına gidiyor ve karısını çağırıyor bağıra çağıra. Küçük kız gördüğü şeyden şoka giriyor tabi ve sonradan anlıyorlar ki adam tuvaletin kapısı açık 31 çekiyor çatur çutur. Kızı görüyor ve hiç giblemiyor. Sonra karısını gibiyor bağırta bağırta ve fulden kardeşinin kulaklarını kapatıyor duymasın diye...
    ···
  16. 41.
    +2 -1
    Kızı yurduna bırakırken hafifçe yaklaştı yüzüme doğru. Ben de biraz eğildim ona doğru. Kokusu burnumdan ciğerlerime, oradan da sanki bütün damarlarıma, Parmak uçlarıma kadar bütün hücrelerime yayılmıştı. Bir gül bahçesinde gezer gibiydim. Büyülenmiştim. “Seni dinlemek büyük keyif”, dedi kısık sesle… konuşkan olduğumu bilirim, sohbetimin sevildiğini bilirim ama bu söz ömrümün seyrini değiştirdi o an. Seni dinlemek büyük keyif ne demek lan. Beni şu ana kadar dinleyen panpalara bir ifşa daha, edebiyat öğretmeniyim panpalar. Şiirle haşır neşirimdir. Programlar yaptık kaç kez. Ses tonum hep beğenilmiştir de. Ama diyorum ya, bu gibik cümle bir anda damarlarıma girdi bir virüs gibi…
    ···
  17. 42.
    +1 -2
    Karanlığın bastırmış olduğunu yeni fark ediyordum. telefondan kısık seste müzik açıp aldığımız poşetleri açmaya başladık. Zira biraz acıkmıştık ve o güzelim yüzü görebilmem için bize biraz ışık gerekiyordu. O, çikolataları, cipsleri açarken ben mumları dizip yakmaya başladım. Çaktığım her ateşte, yanan her mumda dönüp fulden’e bakıyordum. Dizlerini kırıp oturması, poşetleri açması, kolaları doldurması…her hareketini seyrediyordum. Yıpıl yıpıl yüzüne vuran sarı ışık soğuk fakirhanemize sıcaklık saçıyordu onun yüzünden.
    ···
  18. 43.
    +3
    @67 gibecem seni ama bak hala aynı şeyler ne memeymiş dıbınakoyum ya
    ···
  19. 44.
    +1 -2
    O sırada da fulden’e bu akşam izin alsana, diye mesaj attım. Hâliyle sorgu sual mesajları geldi. Açıklama yapmadım, sadece izin almasını istedim. Halledebildiğim işleri halledip fulden’le buluştum. Önce bir yemek yedik, çay içtik. Gecenin iilerleen saatlerine kadar zaman geçirdik. Sonra bir marketten kola, cips ıvır zıvır, mum, peçete ıslak mendil falan… alışveriş yaptım. Sonra artık yeni meskenimiz olan evimizin mahallesine geldik. Sokağımızın köşesini dönmeden fulden’i karanlık köşeye çektim.
    ···
  20. 45.
    +1 -2
    ağzımı vajinasına zütürdüm. dudaklarımın içine aldık dudaklarını. ıslanıyordu. tuzlu tat ağzıma gelmeye ve benim de hoşuma gitmeye başlamıştı iyiden iyiye.

    dilimi vajinasının içinde gezdirmeye, sonra bir parmağımla da vajina dudaklarıyla oynamaya başladım. gitgide keyifleniyorduk.

    bir elimi memelerine zütürdüm. biraz sonra eliyle elimi tuttu ve parmaklarımı ağına zütürdü, dudaklarıyla oynuyordu.

    dilimi klitorisine zütürdüm. klitorisi perdenin altında bekliyordu. bir elimle yavaşça onu ortaya çıkrdım. biraz parmağımla oynadım ve ağzımı üstüne gömdüm. bir vakum gibi emiyor, ağzımın içinde de dilimle oynuyordum. fulden kıvrılmaya başlamıştı, parmalarımı ağzına soktu.
    ···